Yalnız Mesajı Göster

Türk Kurtuluş Savaşı (Türk İstiklal Harbi)

Eski 07-16-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Türk Kurtuluş Savaşı (Türk İstiklal Harbi)



İç Cephe

1920 yılında Kurtuluş Savaşı ve sırasında ayaklanma çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait silah ve mühimmatı çalanları, casusları, asker kaçaklarını, Millî Mücadele'yi engelleme amacıyla propaganda yapanları yargılamak için İstiklal Mahkemeleri kuruldu

Ağustos 1921'de Tekalifimilliye Kararları yayımlandı ve halk ulusal yükümlülüklerini yerine getirmeye teşvik edildi

Bazıları Anadolu topraklarının bir bölümünde yeni bir devlet kurmayı amaçlayan, bazıları ise saltanat ve hilafet yanlısı olanlar tarafından çıkarılan isyanlar bastırıldı Ülke içindeki Ermeni ve Rum azınlıkların dış destekli isyanları da büyümeden bastırıldı

Doğu Cephesi

Dünya Savaşı sonunda Kuzeydoğu cephesi Müttefik devletlerin talebi doğrultusunda 1914 Osmanlı-Rus sınırına çekilmişti Bu sınır Ardeşen-Yusufeli-Oltu-Bayezit hattından geçiyordu Sınırın öte yanında 1918'de Ermenistan Demokratik Cumhuriyeti kuruldu

1920 Eylülünde Türk-Rus mutabakatının sağlanması üzerine 28 Ekim 1920'de Kâzım Karabekir komutasında harekete geçen Türk kuvvetleri, 10 gün süren bir harekât sonunda Ermenistan'ı kesin yenilgiye uğrattı Bu harekâtta Türk tarafı 46 şehit verdi 1 Aralık'ta imzalanan Gümrü Antlaşması ile Türk-Ermeni sınırı, 1878 öncesindeki Osmanlı-Rus sınır hattına çekildi Bu sınır, bugünkü Türkiye-Ermenistan sınırıdır 2 Aralık'ta Kızıl Ordu Ermenistan'ı işgal ederek bağımsız Ermenistan'ın varlığına son verdi

Güney Cephesi

Türk-Fransız Cephesi veya Güney Cephesi Kurtuluş Savaşı Milli kuvvetlerin Fransız lejyoner birliklerine (Fransız, Cezayir ve Ermeni Askerlerinden oluşan) karşı verdikleri savaşı kapsamaktadır

İngilizler Musul, İskenderun, Kilis, Antep, Maraş ve Urfa’yı işgal ettiler Fransızlar ise Adana, Mersin ve Osmaniye’yi işgal ettiler

İşgalin sonlandırılmasında Sütçü İmam'ın oğlu Karayılan Mehmet 6400 civarında şehit vererek Fransızlara kendi birliğinin onlarca misli kayıp verdirdi böylece Karayılan Antep'te efsane oldu

Maraş’ta, Sütçü İmam’ın önderliğini yaptığı mücadele sonunda Maraş’ta tutunamayan düşman şehri terk etmek zorunda kaldı (12 Şubat1920) Urfa şehrinde Ali Saip (Ursavaş) Bey tarafından teşkilatlandırılan Türk direnişi başarıyla sonuçlandı Fransızlar 11 Nisan1920’de şehri boşalttılar

Antep halkı 1 Nisan1920’de Fransızlara karşı ayaklandıysa da 9 Şubat1921’de teslim oldu TBMM, Fransa ile Ankara Anlaşması’nı imzalayarak Güney Cephesini kapatmak zorunda kaldı

Batı Cephesi

Buradaki Savaşlar,İzmir-Bursa-Balıkesir-Kütahya-Eskişehir hattında gerçekleşti Müttefik devletler tarafından 18 Nisan 1920'de Paris'in Sèvres banliyösünde ilan edilen Sevr Antlaşması Türkiye'den önemli bazı toprakların alınmasını ve Türk devletinin müttefikler kontrolü altında bir tür yarı-bağımsız statüde yönetilmesini öngörmekteydi Türk tarafının anlaşmayı imzalamayı Mısak-ı Milliye'ye karşı bulduğu için müttefikler, Yunan ordusunu Anadolu içine sevk ettiler Temmuz ayında Bursa, Ağustos'ta Uşak Yunanlılar tarafından işgal edildi Yıl sonunda Yunan ordusu Eskişehir ve Kütahya'yı tehdit etmeye başladı Bu sırada çıkan Çerkez Ethem İsyanı Türk savunmasını zor durumda bırakarak, Yunanlıların mevzilerini ilerletmesine yardımcı oldu

Batı Cephesi komutanlığına atanan İsmet Bey, Ocak 1921'de Birinci İnönü Muharebesi ve Mart 1921'de İkinci İnönü Muharebesi'nde Yunan ilerlemesini durdurdu İnönü zaferleri, milli ordu projesinin başarısını kanıtlayarak TBMM hükümetinin otoritesini pekiştirdi, Milli Mücadelenin nihai zaferine olan güveni sağladı 27 Mart'ta Afyon'un kaybedilmesi bu zafer duygusunu ancak kısmen gölgeleyebildi Temmuz 1921'de Yunan Kuvvetleri Garp Cephesi ordularını Kütahya-Eskişehir Muharebelerinde yenilgiye uğratarak çevirme harekatıyla yok etmek üzereyken, komutayı bizzat ele alan Mustafa Kemal ve Fevzi Paşa, Türk birliklerini süratle geri çekerek Sakarya nehri kıyılarına çektiler

Ancak 23 Ağustos - 13 Eylül arasında süren Sakarya Meydan Muharebesi ile Yunan taarruzu püskürtüldü Bu zafer nedeniyle Mustafa Kemal Paşa'ya müşir (mareşal) rütbesi ve Başkumandan payesi verildi

Nihayet 26 Ağustos 1922'de Afyon'un doğusundaki mevzilerden taarruza geçen Türk ordusu, 30 Ağustos'taki Dumlupınar Meydan Muharebesi'nde Yunanlıları kesin yenilgiye uğrattı Tamamen dağılan Yunan ordusunun boşalttığı Ege bölgesi birkaç gün içinde Türk kuvvetlerinin eline geçti Nihayet 9 Eylül'de Türk orduları İzmir'e girerek Yunan işgaline son verdi

Londra Barış Konferansı, Şubat 1921 ve Mart 1922

1921 yazında Londra Barış Konferansı ile müttefikler Sèvres Antlaşmasını Ankara hükümetine kabul ettirmek istediler TBMM hükümetinin kesin tavrı karşısında Yunan ordusu bu kez Ankara'yı ele geçirmek üzere harekete geçti Sakarya Meydan Muharebesi bir güç gösterisi olarak gerçekleşti

1922 yılının ilk yarısı sonuçsuz barış müzakereleri ile geçti Bu dönemde değiştirilmiş Sèvres Antlaşması ortaya atıldı Bu yeni çözüm Sèvres hükümlerini yumuşatılmış şekli olmaktaydı

Barışın sağlanması, Mart 1922 - Kasım 1923

Bu dönemde Büyük Millet Meclisi'nin etkinlikleri çizilen sınırların dünyaca kabulünü ve bu sınırlar içinde Cumhuriyet ile yönetilecek devletin ilanını kapsamaktadır

Mudanya Mütarekesi, Eylül 1922

İzmir'in kurtuluşundan sonra Fahrettin Altay komutasındaki TBMM Süvari Kolordusu kuzeye yöneldi ve birkaç gün sonra İngiliz işgalinde bulunan Çanakkale Boğazı karşısında mevzilenerek İngilizlerin çekilmesi için bir ültimatom verdi Çanakkale Krizi adı verilen bu olay üzerine, 15 Eylül'de başbakan Lloyd George başkanlığında toplanan İngiliz kabinesinin Liberal Parti'li bazı üyeleri ültimatomu reddederek, İngiltere ile Türkiye arasında savaş çıkmasına yol açacak bir politika benimsedi Ancak İngiliz kamuoyunun sert tepkisi üzerine koalisyon ortağı olan Muhafazakâr Parti hükümetten çekildi Lloyd George hükümeti 19 Ekim'de düştü 11 Ekim'de İngiltere ile Ankara hükümeti arasında Mudanya'da ateşkes imzalandı Ateşkes anlaşması en kısa zamanda İsviçre'nin Lozan (Lausanne) kentinde bir barış konferansı toplanmasını öngörüyordu

Saltanatın kaldırılması, 1 Kasım 1922

1 Kasım'da TBMM, İstanbul hükümetinin hukuki varlığına son vererek Türkiye'nin tek ve tartışmasız hakimi oldu

Şeklen "halife" unvanını koruyan VI Mehmet Vahdettin 10 Kasım'da son Cuma selamlığına katılmış, ancak yaşamına ve özgürlüğüne yönelik tehditleri gerekçe göstererek 17 Kasım sabahı Boğaziçi'nde demirli bulunan İngiliz zırhlısı ile Malta'ya sığınmıştır Bunun üzerine 19 Kasım'da TBMM, veliaht Abdülmecit Efendi'yi halife ilan etmiştir

Lozan Barış Konferansı, Kasım 1922

20 Kasım 1922'de toplanan Lozan Barış Konferansı'nda Türk delegeleri İsmet Paşa ve Dr Rıza Nur Bey idi 4 Şubat 1923'te konferans anlaşma sağlanamadan dağıldı Türkiye'de, müzakere edilen anlaşmanın Misak-ı Milli sınırlarından taviz verdiğini belirterek dayatılan koşullara direnen Meclisin feshedilerek yeni Meclis üyelerinin seçilmesi üzerine, 23 Nisan'da yeniden toplanan konferans, 24 Temmuz 1923'te Lozan Barış Antlaşması kabul edildi

Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923

Bu antlaşma ile Türkiye Hicaz, Mısır, Suriye, Filistin, Irak, Kıbrıs ve Oniki Ada üzerindeki tüm haklarından vazgeçti; Batı Trakya'da da bazı koşullarla Yunan egemenliğini kabul etti Türkiye ayrıca İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının silahsızlandırılarak uluslararası bir komisyonun yönetimine bırakılmasını da kabul etti Osmanlı borçlarının bir kısmı silinirken, bakiyesinin uzun vadede ve uygun koşullarla Türkiye tarafından ödenmesi de kabul edildi

Türkiye'deki gayrimüslim azınlıklara uluslararası hukukun koruması altında bazı haklar tanındı Buna karşılık Türkiye'nin idari, hukuki, adli ve mali konulardaki bağımsızlığı onaylandı

Antlaşmaya ekli bir protokolle, Türkiye'deki Rum azınlığı ile Yunanistan'daki İslam azınlığın (bazı istisnalarla) zorunlu mübadelesine karar verildi

Cumhuriyetin İlanı, 29 Ekim 1923

29 Ekim 1923 günü Atatürk, milletvekilleri ile görüştükten sonra taslağı hazırlanan "Cumhuriyet" önergesini Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verdi Meclis önergeyi kabul etti Böylece, Türkiye devletinin yönetimi biçimi "Cumhuriyet" olarak, adı "Türkiye Cumhuriyeti Devleti" olarak belirlendi Atatürk, kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin, ilk "Cumhurbaşkanı" oldu

Alıntı Yaparak Cevapla