Yalnız Mesajı Göster

Osmanlı Tuğralarının Tümü

Eski 07-16-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı Tuğralarının Tümü



Tuğra

Tuğra, Padişahın ismi ve lakabı bulunan alâmet, imza

Tuğra, hat sanatının bir kolu halinde yüzyıllar boyunca usta hattatlar eliyle yazılmıştır

Türkçe’de kelime olarak padişahın ismini ihtiva eden özel bir işaret, padişahın imzası gibi anlamlar ifade eder Aslı Oğuz lehçesinde tuğrağ olup, hükümdarın basılmış imzası demektir

Orhan Gazi tarafından kullanılan ilk tuğra Orhan bin Osman ifâdesinden ibâret olup, tuğralardan ilki 1324 diğeri 1348 tarihlidir

Birinci Sultan Osman Gazi'ye ait bir tuğraya günümüze dek hiçbir yerde rastlanmamıştır Bu nedenle 36 Osmanlı padişahı ama 35 Osmanlı padişah tuğrası vardır

Tuğranın çeşitli kısımlarının adları

Padişahın kendisi ve babasının isminin yazıldığı kısma, taht, kürsü veya sere adı verilir Buradan sola doğru uzanarak aşağıdan yukarıya doğru uzayan ve iç içe iki kavisten meydana gelen kısma ise, beyze veya sancak adı verilir

1 Halk arasında sele de denilen, sözlük anlamı Açık duran baş parmağın ucundan işâret parmağının ucuna kadar olan uzaklık demek olan sere veya kürsü; tuğranın metin kısmıdır Bunda pâdişâhın ve babasının adları ile Şah, Han, el-Muzaffer kelimeleri yazılıdır

2 Beyze: Bin ile Han kelimelerinin 'n' harflerinin kıvrılmasıyla meydana gelen ve iç içe yazılan iki kavise denir İç beyze ve dış beyze adı verilen bu iki kavis tuğranın sol tarafındadır Dâimâ kelimesi bunun ortasındadır

3 Tuğ veya elif: Tuğranın yukarıya uzanmış olan mızrak şeklindeki ||| çekmeye (üç elife) verilen addır Bunların üzerine flama gibi çekilen kıvrıklara zülüf veya zülfe denmektedir

4 Tuğranın Kolları (Hançere veya kol): Beyzelerin devâmı olan ve el-Muzaffer kelimesinin üzerinden geçerek tuğranın sağına doğru paralel iki çizgi hâlinde uzanan kısma denir
Kullanımı

Önceleri; ahitname, menşur, name-i hümâyun, mülknâme, ferman, vakfiye, berat vb üzerine ve ortaya yazılan tuğra, sonraları; para, defter ve kâğıtların başına bir hanedan arması halinde bayraklarda, pullarda ve resmi yapılarda da kullanıldı

Tuğra, vesikalarda; tevki-i hümayun, nişan-ı hümâyun, nişan-ı şerif-i âlişan, misal-i meymun, alamet-i şerife, tuğra-i garra diye de isimlendirilmiştir

Tuğra çekene; tuğrai, tevkii, nişancı, tuğrakeş ve tuğranüvis de denilirdi

Şehzade Tuğraları

Şehzadeler, isimleri ile tuğra çektirirler, emirler yazdırırlar ve bu suretle kendi idareleri altındaki bölgelerde bir padişah gibi hüküm sürerlerdi Yalnız kendi adlarına para bastıramaz ve namlarına hutbe okutamazlardı Bu iki imtiyaz yalnız padişahlara aittir
Tuğraların Kaldırılması Hakkındaki Kanun

15 Haziran 1927 tarhinde tuğraların kaldırılması ile ilgili bir kanun hazırlanmıştır

Alıntı Yaparak Cevapla