07-16-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kayılar - Kayı Boyu
Kayı boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divan-ı Lügati't-Türk'deki yirmi iki Oğuz bölüğünden "İkincisi; "Kayığ"lardır Belgeleri şudur : " diye tanımladığı bir Oğuz boyudur
Oğuzların Bozok kolundan, Osmanlıların da mensup olduğu bir boy
Kayı kelimesi; “muhkem, kuvvet ve kudret sahibi” demektir Kayı boyunun damgası, iki ok ve bir yaydan ibaretti Oğuz Han oğlu Gün Han oğlu Kayı’nın, bu boyun ceddi olduğu söylenir Yirmi sene hükümdarlık yapan Kayı’nın nesli, uzun yıllar bu makamda kalmıştır Bu sebeple Kayı boyu, Oğuz boyları arasında ilk sırada gösterilmektedir Dede Korkut da eserinde, gelecekte hanlığın geri Kayı'ya döneceğini bildirerek, Osmanlılar'ı haber vermiştir
Kayılar, Selçuklular'la birlikte, fetih esnasında ve daha sonraları Anadolu’ya gelip, değişik bölgelerde yerleştiler Osmanlı Devletinin kuruluşunda, esas nüveyi teşkil ettiler Osmanlılar zamanında, Rumeli’nin fetih ve iskânına katıldılar
Sultan İkinci Murad, soyunun bu boya mensubiyetini göstermek için, sikkelerine, Kayı boyuna ait iki ok ve bir yaydan müteşekkil damgayı koydurmuştur Sonraki padişahların bastırdıkları sikkelerde görülmeyen Kayı damgasının, Kanunî’ye kadar çeşitli eşya ve silâhlar üzerine konulmasına devam edilmiştir
Kayı kelime anlamı olarak kuvvet ve kudret sahibi demektir Kayı boyunun damgası, iki ok ve bir yaydan oluşur Babası Gün Han ve dedesi Oğuz Han olan Kayı Han bu boyun ilk atasıdır
Kayı Boyu,Osmanlının kuruluş dönemlerinde Evrenos Gazi ve Hacı ilbeyi gini beyleri ile balkanların fethinde büyük yararlılık göstermiş, Vardar ovası ve Kaza-i Cuma havarisine yerleşmişlerdir

Osmanoğlu hanedanını içinden çıkardığı için, hanedandan hak iddia etme durumu söz konusu olduğundan,Osmanlı yöneticileri bu aşireti dağıtmak mecburiyetinde kalmışlardır Gündüz Alp'in soyundan gelen Amuca ailesi ve aşiretin diğer üyelerini oluşturan Karakeçili Türkmenleri sürgüne maruz kalmışlardır
Amuca kabilesi Balkanlara,Karakeçili kabilesi ise Doğu ve Güneydoğuya dağılmıştır Bu sürgün hareketlerinde İslamı yorum farklılıklarıda vardır Kuruluş yıllarında genellikle Sünniliğin tasavvufi yorumlarını ve Aleviliği benimseyen Kayı boyunun,Osmanoğlu hanedanının Sünniliğin katı yorumlarına eğilmesi ve Nakşibendiyye tarikatiyle içiçe olmaya başlamasıyla aşirette Aleviliği terketmeyen birçok kişi bu sürgünlerden nasibini almıştır
Kayı boyuna mensup Karakeçili göçebe oymağı, eski zamanlardan beri her yıl, Söğüt’teki Ertuğrul Gâzi Türbesini ziyaret etmekte ve bununla ilgili şenlikler yapmaktaydı Sultan İkinci Abdulhamid Han, bu ziyaret ve şenliklere resmî bir hüviyet kazandırdı Kendi oymağı saydığı Karakeçili gençlerinden, Ertuğrul Alayını teşkil ettirdi Bu oymak mensuplarını, ziyarete gelen Alman imparatoruna,
“akrabalarım” diyerek takdim etti
“Ertuğrul’un ocağında uyandım,
Şehidlerin kanlarıyla boyandım ”
beytiyle başlayan bir marş bestelenip, yıllarca dillerde söylenip, gönüllerde yaşatıldı
Bugün, Kayı boyu mensupları, genellikle; Eskişehir, Mihalıççık, Orhaneli, Isparta, Burdur, Fethiye, Muğla, Aydın ve Ödemiş civarındaki köylerde yerleşmişlerdir
Derleme
|
|
|