07-16-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Silinmeyen / Karin Slaughter...
Silinmeyen / Karin Slaughter
Silinmeyen / Karin Slaughter

SİLİNMEYEN
Karin Slaughter
Karin Slaughter, geçmişte ve günümüzde yaşanan iki ayrı polisiye olayı başarıyla birbirine bağladığı farklı bir gerilim romanı ile çıkıyor karşımıza: ‘Silinmeyen’
‘Büyü Gibi’ isimli derleme öykü kitabı ile tanıdığımız yazar, bu kez, etkileyici bir kurgu roman olan ‘Silinmeyen’i okurunun beğenisine sunuyor
Okur, romanda geçmiş ve bugün arasında gidip gelirken pek çok farklı karakterle tanışıyor; teşkilata yeni katılmış bir polis olan Lena Adams, Jeffrey’nin, saldırganların kimliklerini belirlemek için bulmacanın parçalarını birleştirmesi gereken yardımcısı Frank Wallace, sevimsiz alkolik annesi, birkaç karanlık sırra sahip çocukluk arkadaşı Robert ve lise aşkı Nell
Slaughter sanki tüm bu karakterleri bir mutfak karıştırıcısının içine atmaktan zevk alıyor, hem fiziksel hem de duygusal olarak yapıyor bunu Hemen hemen hepsi duygusal anlamda yaralı, Jeffrey’nin alkolik bir anneyle suç makinesi bir babanın evinden çıkmasından tutun da Sara’nın vahşi bir cinsel saldırı nedeniyle kırılgan bir hale bürünmüş ruhuna ve Lena’nın fiziksel şiddet uygulayan adamlara olan özel ilgisine kadar
Herkesin bir şekilde bir ruhsal yarasının olması, ve her birimizin aslen diğer insanlardan ya da kendimizden bir sır sakladığı gerçeği, Slaughter’ın her zaman kullandığı temalardan biri
Bu karakterler Raymond Chandler’ın, bir dedektif hikayesinde, başkarakterin, suçun kol gezdiği sokaklarda en iyi adam olması gerektiği yönündeki tavsiyesini hatırlatıyor Slaughter’da ise, evet, belki duygusal anlamda çok tutarlılar ama iş bu kadarla kalmıyor
Duygusal ve fiziksel şiddet
Slaughter’ın karakterleri roman boyunca pek çok duygusal ve fiziksel işkenceyi göze almak durumunda: Almayanlar hayatta kalamıyor Ve Karin Slaughter’ın Thomas Harris’le karşılaştırılmasının tesadüf olmadığı bir kez daha ortaya çıkıyor: karakterleri şiddete hiç de yabancı değil, üstelik bu şiddet doğrudan onlara yönelik ve çoğunlukla dehşetengiz
Örneğin küçük bir çocuk saldırganlardan kaçarken serseri bir kurşun ayağını uçuruyor:
“Ron, ayağından arta kalan kanlı peltenin yardımıyla zar zor ayağa kalktı, yürüyüp ilerledi ”
Lena ve bir diğer kadın rehinelere tıbbi yardım getirdiklerinde, ön kapıyı açınca kötü bir sürprizle karşılaşıyor; ayaklarının dibine bir ceset düşüyor:
“Dedektifin kafasından geri kalanlar beton zemine çarptığında bir şaplama sesi çıkardı; beyin ve kan parçaları kaldırıma saçıldı Kafanın çoğu gitmişti; sol göz, uyduruk bir cadılar bayramı maskesindeki gibi, bir sinirin ucunda sallanıyordu Alt çenesi parçalanmıştı; ağzın içindeki her şey, dişler, sarkan dil ve hepsini bir arada tutan kas ve tendonlar, hepsi görülebiliyordu ”
Roman, insanı kıskıvrak yakalayan ve heyecanı hep en üst düzeyde tutan bir havaya sahip Slaughter’ın diyalogları gerçekçi, karakterleri inandırıcı ve sonunda yaşananlar, karakterler için kesinlikle bir yıkım İki ayrı hikayeyi ustaca ele alışı ve başka karakterlerin ağzından anlatışı gerilimin ve şüphenin dozunu artırıyor
Sonuç olarak, ‘Silinmeyen’, sadece iyi bir polisiye-gerilim romanı değil, aynı zamanda etrafımızdaki pek çok kırık dökük hayatın da ilginç bir incelemesi
Silinmeyen
İthaki Yayınları, 439 sf
Çeviren: Algan Sezgintüredi
Tür: Roman
alıntı
|
|
|