Konu
:
Glokom Göz Tansiyonu
Yalnız Mesajı Göster
Glokom Göz Tansiyonu
07-15-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Glokom Göz Tansiyonu
glokom göz tansiyonu
Glokom göz içi basıncından görme sinirinin zarar görmesi ile karakterize bir hastalıktır
Görme sinirini oluşturan liflerin basıncın etkisi ile yavaş yavaş harap olmasına bağlı olarak görme alanı daralmaya başlar
Zamanında teşhis ve tedavi yapılmadığı taktirde sinir liflerindeki hasarın geri dönüşsüz olması nedeniyle görme alanının ileri derecede kaybı ve hatta körlük kaçınılmazdır
Glokom önemli bir halk sağlığı sorunu olup gelişmiş ülkelerde körlüğün ikinci en sık görülen nedenidir
35 yaş üzerindeki her 50 bireyden yaklaşık olarak birinde glokom mevcuttur
İleri yaş glokomu ağrısızdır sinsidir !
Glokomda göz içi basıncı sıklıkla yavaş yavaş yükselip görme sinirinde yavaş fakat ilerleyici bir harabiyet yapar
Bu özellikleri nedeniyle de halk arasında inanılanın aksine ağrısız ve sessiz gidişli bir hastalıktır
Yine bu özelliğinden dolayı hasta bireylerin çoğu varolan glokomunun farkında değildir
Hastalığın çok ileri evrelerinde ise görme alanındaki ileri derecede daralma hasta tarafından hissedilebilir
Ya da hastalığın son evresinde bir gözün ışığı bile seçemediği farkedilir ki bu aşamada artık tedavisi mümkün olmayan bir kayıp söz konusudur
Erken dönem glokomuna bağlı çevresel görmede kayıpla karakterize görme alanı defekti
Yola bakan glokomlu olgu sağ taraftaki yayayı kısmen görememektedir
Esasen baktığı yeri net ve eksiksiz gören kişinin görme alanındaki bu çevresel kaybı kolaylıkla atlayabileceğine dikkat ediniz
İleri dönem glokomuna bağlı belirgin çevresel görme alanı kaybı
Bu canlandırma resimde de olgunun dürbünden veya küçük bir delikten bakarcasına dar bir alanı gördüğüne dikkat ediniz
Çevresel kayıp dikkate alındığında hastalığın halk arasında neden “karasu” adını aldığı daha kolay anlaşılmaktadır
Glokomun daha nadir görülen tipinde ise ani olarak çok yüksek değerlere çıkan göz içi basıncı göz çevresinde ağrı gözde kızarıklık görmede bulanıklaşma ışıkların çevresinde halelerin görülmesi ve mide bulantısı ile kusmalara neden olur
Diabette glokom riski 3 kat artmıştır!
Glokom normal toplumda %2 sıklıkla görülen bir hastalık olmakla birlikte bazı bireyler glokom gelişimi yönünden daha fazla risk altındadır
v Birinci dereceden akrabalarında glokom olanlar en fazla risk altında olan gruptur bu bireylerde glokom gelişme riski on kat daha fazladır
v İkinci önemli risk faktörü diabettir
Diabetli hastalarda glokom riski normal bireylere göre üç kat daha fazladır
v İleri yaşta glokom sıklığını artırır özellikle 65 yaş üzerinde glokom hastalığına daha sık rastlanır
v Ayrıca hipertansiyon tıkayıcı damar hastalıkları migreni olan bireylerde ve yüksek miyop gözlerde de glokom riski artmıştır
Glokom önlenebilir körlüklerin en başında gelir!
Hemen hemen hiç bulgu vermeyen bu hastalık ancak kontrol amacıyla göz muayenesi yapılan kişilerde erken tanınabilir
Düzenli yapılan göz muayeneleri ile glokomun erken tanısı mümkündür!
Bu amaçla önerilen göz muayenesi aşağıdaki sıklıkla yapılmalıdır:
v Hiçbir risk taşımayan olgularda
o 35-40 yaş arasında bir kez
o 40-60 yaş arasında 2-3 yılda bir kez
o 60 yaştan sonra 1-2 yılda bir kez
v Risk grubundaki olgularda
o 35 yaştan sonra her yıl 1 kez
Ağrısız ve sessiz gidişi nedeniyle bireylerin çoğu hastalığının farkında değildir
Glokomun tespitinde düzenli aralıklarla yapılan göz muayenelerinin önemi büyüktür
Yine bu nedenlerden dolayı göz içi basıncının ölçümü gözdibi bakısı ve görme alanı incelemesi göz muayenesinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır
Her bireyin göziçi basıncı kendine özeldir!
Göziçi basıncının normal aralığı genelde 10-22 mm Hg olarak kabul edilir
Ancak glokom ile göziçi basıncı düzeyi arasında oldukça karmaşık bir ilişki vardır
v Bazı olgularda 22 mm Hg’dan yüksek göziçi basıncı görme sinirine zarar vermez
Bu olgular yine de daha sonra gelişebilecek harabiyet yönünden takip edilmelidir
v Bazı olgularda ise normal kabul edilen aralıktaki göziçi basıncı düzeyine rağmen görme siniri harabiyeti vardır
Bu tip olgulara Düşük Basınçlı Glokom denmektedir
Yapılması gereken göziçi basıncını mevcut düzeyinden daha aşağılara çekmektir
Göziçi basıncı gün içinde değişir!
Göziçi basıncı günün belirli saatlerinde kişinin ilaç kullanıp kullanmamasıyla da ilgili olarak önemli değişiklikler gösterir
Sağlıklı kişilerde 5 mm Hg’a kadar olmasını beklediğimiz bu dalgalanma glokomlularda daha fazladır
Bu değişim vücut tansiyonuyla ilişkili değildir
Ancak vücut tansiyonu sürekli yüksek seyreden olgular risk grubunda olduklarını bilmeli yılda 1 kez yakınmaları olmasa da göz doktoruna başvurmalıdır
Erken tanı glokoma ait harabiyeti durdurabilir; ama geri döndüremez!
Glokom tanısında geç kalınmadıktan sonra tedavisi mümkün olan bir hastalıktır
Düzenli tedavi ve kontrollerle glokoma bağlı körlükler önlenebilir
Günümüzde göz içi basıncını düşürmeye yönelik çok sayıda ilaç alternatifi mevcuttur
Glokom tanısı konulduğunda hastanın sistemik hastalıkları da dikkate alınarak en uygun tedavi seçeneği belirlenir
Bir kez glokom tanısı konulan bireyin ömür boyu verilen ilaçları düzenli olarak kullanması ve takibi şarttır
Göz içi basıncını düşürmeye yönelik bu damlaların düzenli olarak mümkün olduğunca günün önerilen saatlarinde ve göze isabet edecek şekilde göze değdirilmeden damlatılması tedavinin başarısı yönünden çok önemlidir
Örneğin günde iki kez damlatılması önerilen göz tansiyonu damlası sabahları 08
00’de damlatılıyorsa akşamları da 20
00’de damlatılmalı gece yarısı veya yatmadan önceye bırakılmamalıdır
Glokom tedavisi alan kişinin takibinde ilaçla elde edilen göziçi basıncı düzeyi önem taşır
Bu nedenle tedavi alan glokom hastaları kontrol muayenelerine geldiklerinde de tedavilerini aksatmamalı muayene günündeki damlalarını da saatinde damlatmalıdır
Tedavinin başarılı olup olmadığı hastalığın şiddetine göre değişen sıklıklarla yapılacak kontroller ve görme alanı gibi ek incelemelerle yapılır
Genel olarak ilaç tedavisi ile göz içi basıncını kontrol etmek mümkündür; Ancak ilaç tedavisinin yetersiz kaldığı veya iyi uygulanamadığı durumlarda laser tedavisi ya da ameliyatlar ile de göz içi basıncını düşürmek yoluna gidilebilir
Özetle; glokom önlenebilir körlük nedenlerinin başında gelir
Erken tanı en önemli tedavi şansını yaratır
Hiçbir yakınmanız olmasa dahi göz doktorunuza önerilen sıklıklarda başvurmanız görmeye devam edebilmeniz için şarttır
Op
Dr
E
Deniz Eğrilmez & Op
Dr
Sait Eğrilmez
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul