Konu
:
Yaşım Başımdan Aşkın!
Yalnız Mesajı Göster
Yaşım Başımdan Aşkın!
07-14-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Yaşım Başımdan Aşkın!
“Hayat her zaman huzur üstüne kuruludur” demişti birisi bana…
Anlamamıştım…
Hayatı algılama durumum gezme tozma yeme içmeden ibaretti benim bir zamanlar…
Huzur olmasa da olurdu…
“Hem huzur yaşlılara özgü bir şeydir” derdim…
Yanılmışım…
İnsan şu hayatta sanırım sadece huzur için yaşıyor…
Geride bıraktığımız o günler ne kadar da yabancı geliyor aslında…
Üstelik bunu 23 yaşımda söylüyorum…
Hani pek de yaşlı sayılmam değil mi?
17 yaşımdan sonra hep bir çılgın gibi yaşamaya kendi özgürlüğümü ilan etmeye çabaladım…
Gözüm o kadar karaydı ki yanlış yapabilitem hayallerimle doğru orantılıydı…
Annemi anlamamam da cabası…
Ah annem ah…
Dilimde hep şu cümle
“ Bir 18 olayım sorarım ben size… “
18 – 19 yaşları biraz daha o “kendi özgürlüğüm” konusunda bilinçlendiğim ama kesinlikle akıllanmadığım yaşlardı…
Çılgınlıklar diz boyu…
( bu çılgınlık cümlesinin açılımını yapmam çok uzun sürer diye çılgınlık diye adlandırdım )
Ebeveynler bir şey mi söyledi?
“Muhakkak onun tersi yapılmak zorunda…
Yoksa ezik bir inekten farkım ne olur ki? “ düşüncesi tüm beyin hücrelerimde hâkim…
Tabi annemin 35’inde saçlarına beyaz düşmesi de kaçınılmaz
( evet, çok genç bir annem var )
Eve geç gelmeler
Yediğim azarlardan akıllanmamalar
Hep aykırı arkadaşları ebeveynlerin gözüne gözüne sokmalar gayet popüler davranışlarımdan biriydi
20 – 21 yaşları biraz daha olgunluğa adım atar gibi olduğum hani göz kırptığım yaşlardı…
Ama elbette ki ergenliğin izleri tamamen silinmemiş ben hala aileye kan kusturan o evin aykırı genç kızı
Ama dedim ya biraz daha mantıklı düşünmeler başladı
Çılgınlık seviyeleri biraz daha aza indirgendi…
Ebeveynler benle nasıl baş edeceklerini öğrendi
Ve bir bakıma bir akıllanma sürecine girmiş bulundum…
Ve gelelim 22 – 23 yaşlarıma
Henüz çok da geride bırakmış sayılmam ancak
Ailem açısından altın bir döneme girmiş bulunmaktayız
Çünkü o çılgın o ele avuca sığmayan kız âşık oldu
Ve sanırım aşk bu dünyada ki herkesi yola getirebilecek bir güç
“anasının babasının yapamadığını elin oğlu iki günde yapıverdi “ yorumuyla sonunda anneme rahat bir nefes aldırdı…
Sözün özüne gelelim…
Şimdi dönüp baktığımda ne gerek var be Leyla diyorum
Onca harcadığın enerjiye yazıkmış be kızım
Neler de yapmışım ben öyle yahu…
İlerde nasıl bir kadın olurum bilmiyorum ancak geçmişime bakınca açıkçası bazen çok boş zaman harcadığımı düşünüyorum
Şimdi o 17 – 20 yaş arası arkadaşlarım bunu okuduklarında bana oradan hadi be çekecekler biliyorum ama sevgili arkadaşlar geldiğim noktayı şöyle özetlemek istiyorum…
Ben Leyla;
Ben asla evlenmeyeceğim dedim
Ben asla bir erkeğe hizmet etmeyeceğim dedim
Ben asla çocuk yapmam! Dedim
Ben defalarca annemle ve babamla asla konuşmayacağım dedim
( her küsmeden sonra )
Ben evliliğin hep sıkıcı olduğunu düşündüm
Ve ben şu an evliyim,
Ve hayatımda yaşadığım en güzel anları sanırım bu evlilikte yaşadım
( Doğru insan Doğru yer Doğru aşk üçlemesi )
Ve ben şu an eşime seve seve hizmet ediyorum ve bundan sanırım hoşlanıyorum
Ve ben annemle babam la şu an çok iyi anlaşıyorum
( en azından karşılıklı konuşabiliyoruz )
Ve ben şu an da birçok çılgınlık yapıyorum ama mantıksız değil
Ha bir de çocuk fikrine de yavaş yavaş ısınmaya başladım sanki…
Sevgiler
alıntı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul