Prof. Dr. Sinsi
|
Kütüb-İ Sitte Hadisler - Nisa Suresi
561 - Yine İbnu Abbas (radıyallahu anh) anlatıyor: "Abdurrahmân İbnu Avf ve bir kısım arkadaşları, Mekke'de Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'e gelerek şöyle dediler: "Biz müşrik iken izzet ve itibarı olan kimselerdik Müslüman olduktan sonra zelil duruma düştük (Müsaade edin müşriklere karşı koyalım) Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) onlara: "Ben affetmekle emrolundum Sakın müşriklerle mücâdeleye kalkmayın" dedi Ancak, Medine'ye hicretten sonra Cenab-ı Hakk cihad emretti Bu sefer onlar durakladılar Bunun üzerine şu âyet nazil oldu: "Kendilerine: "Elinizi savaştan çekin, namaz kılın, zekat verin" denenleri görmedin mi? Onlara savaş farz kılındığında, içlerinden bir takımı hemen, insanlardan, Allah'tan korkar gibi hatta daha çok korkarlar ve "Rabbimiz! bize savaşı niçin farz kıldın, bizi yakın bir zamana kadar te'hir edemez miydin?" derler Ey Muhammed de ki: "Dünya geçimliği azdır, ahiret, allah'a karşı gelmekten sakınan için hayırlıdır, size zerre kadar zulmedilmez" (Nisa, 77)
Nesâî, Cihâd 1, (6, 3)
562 - Hârice İbnu Zeyd (radıyallahu anh) anlatıyor: "Zeyd İbnu Sâbit (radıyallahu anh)'i şöyle derken dinledim: "Kim bir mü'mini kasden öldürürse cezâsı, içinde temelli kalacağı cehennemdir Allah ona gazab etmiş, lânetlemiş ve büyük azab hazırlamıştır" (Nisa, 93) ayeti, Furkân suresindeki "Onlar, allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar  " (Furkân 68) ayetinden altı ay kadar sonra nâzil oldu "
Nesâî merhumun bir rivayetinde şu ziyade mevcuttur: "Kim bir mü'mini kasden öldürürse cezası, içinde ebedi kalacağı cehennemdir" ayeti indiği zaman (ayette ifade edilen şiddet sebebiyle) çok korktuk Bunun üzerine (bize rahatlık getiren) Furkân suresindeki "Onlar, Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar  " ayeti nazil oldu "
Ebu Dâvud, Fiten 6, (4272); Nesâî, Tahrimu'd-Dem 2, (7, 87, 88)
563 - Sa'îd İbnu Cübeyr (radıyallahu anh) anlatıyor: "İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ)'a: "Bir mü'mini kasden öldürenin tevbesi makbul olur mu?" diye sordum da bana "Hayır!" diye cevap verdi Ben de kendisine, Furkân suresindeki: "Onlar ki Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana kıymazlar  Ancak tevbe eden, inanıp, yararlı iş işleyenlerin, işte Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir Allah bağışlar ve merhamet eder" (Furkan, 68-70) ayetini okudum Bana şu cevabı verdi "Senin okuduğun ayet Mekke'de nâzil olmuştur Onu Medine'de nazil olan: "Kim bir mü'mini kasden öldürürse, cezası, içinde ebedî kalacağı cehennemdir  " (Nisa, 93) ayeti neshetmiştir "
Buhari, Menâkıbu'l-Ensar 29, Tefsir, Nisa 16, Tefsir, Furkan 2, 3, 4; Müslim, Tefsir 16, (3023); Ebu Davud, Fiten 6, (4273, 4274, 4275); Nesâî, Tahrimü'd-Dem 2, (7, 85, 86)
564 - İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Şu âyet: "Onlar Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar, zina etmezler Bunları yapan, günaha girmiş olur Kıyamet günü azabı kat kat olur, orada alçaltılarak ebedî kalır" (Furkan 68-69) ayeti Mekke'de nazil olduğu zaman müşrikler şöyle dediler: "İslâmiyet bize ne bahşediyor? (Hep azab vaad etmekte Zira) biz Allah'a şirk günahını işledik Allah'ın haram ettiği cana kıydık, diğer bir çok kötülüklere bulaştık " Bunun üzerine Cenâb-ı Hakk şu ayeti indirdi: "Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyenler var ya, işte Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir Allah bağışlar ve merhameteder" (Furkan 70)
Bir rivayette şu ziyade var "Kim İslâm'a girer ve onu idrak eder, sonra da katil olursa onun tevbesi kabul olmaz "
565 - Ebu Dâvud'dan gelen bir rivayette de şöyle denmektedir "Kim kasıtlı olarak bir mü'mini öldürürse, onun günahını hiçbir şey ortadan kaldırmaz "
Fiten 6, 4275
566 - Nesâî ve Tirmizi'den gelen bir rivayette şöyle denir: "İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ)'a bir mü'mini kasıtlı olarak öldürüp sonra tevbe edip, imana giren, güzel ameller işleyen ve hidayete eren bir kimse hakkında soruldu Şu cevabı verdi: "Buna nasıl tevbe olur? Ben Hz Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'i şöyle söylerken işittim: "Maktûl, avurtları kana bulanmış olan kâtile asılı olarak getirilir Kâtili şöyle şikayet eder: "Ey Rabbim, buna sor bakalım beni niçin öldürdü, suçum ne idi?"
İbnu Abbas (radıyallahu anh) ilave etti: "Allah'a kasem olsun, Allah bu hükmü indirdi, fakat neshetmedi "
Bu Nesâî'nin rivayetidir Nesâî, Tahrîmu'd-Dem 2, (85-87)
567 - Ebu Miclez merhum, "Kim bir mü'mini kasden öldürürse cezası içinde ebedî kalacağı cehennemdir" ayeti hakkında şöyle söylemiştir: "Evet, bu cürmün cezası budur Ancak, Allah dilerse onun bu cezasını affeder "
Ebu Dâvud, Fiten 6, (4276)
568 - İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: Müslümanlardan bir grup, (gazve sırasında) sürüsünü otlatan bir kimseye rastladılar Adam, onlara es-selamu aleyküm diyerek (İslâmî âdaba uygun) selam verdi Ama onlar adamı yakalayıp öldürdüler ve sürüsüne elkoydular Bunun üzerine şu ayet indi: "Ey iman edenler: Allah yolunda cihâda çıktığınız zaman (meselelerin) tam bir açıklanmasını bekleyin Size (Müslümanca) selam verene, dünya hayatının (geçici) menfaatini arayarak, "sen mü'min değilsin" demeyin İşte Allah'ın katında birçok ganimetler vardır Evvelce siz de böyle iken Allah size lutfetti  " (Nisa, 94)
İbnu Abbâs ayeti okudu ve ayette geçen ve Nafi kıraatına göre esselem olan kelimeyi es-selâm olarak kıraat buyurdu
Buhâri, Tefsir Nisa 17; Müslim, Tefsir 22, (3025); Ebu Davud, Huruf ve'l-Kıraat 1 (3974) Yukarıdaki metin Sahiheyn'e aittir
569 - Tirmizi'den gelen rivayette şöyle denir: "Benu Süleym'den bir kimse, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın ashabından bir gruba uğradı Adamın beraberinde sürüsü vardı Gruba selam verdi Ancak onlar: "Bu adam kendisini size karşı emniyete almak için böyle (İslâmca) selam verdi (Bu Müslüman değildir) dediler ve kalkıp adamı öldürüp sürüsüne el koydular Sürüyle birlikte Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a geldiler Ancak haklarında Cenab-ı Hakk vahiy inzal buyurdu "
570 - Yine İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Hz Mikdâd (radıyallahu anh)'a: "Bir kimse içinde yaşadığı kafirlere karşı imanını gizler, (sen karşılaştığın zaman) imânını açığa vurursa (sakın öldürme Bu hayatını kurtarmak için mü'minim dedi, diyerek onu) öldürecek olursan (cinayet işlemiş olursun) Nitekim, Mekke'de iken, bir zamanlar sen de imanını gizlemiştin"
Buhârî, Diyât 1
|