Konu
:
Padişahın İşi Ne
Yalnız Mesajı Göster
Padişahın İşi Ne
07-12-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Padişahın İşi Ne
Sultan Murat Han o gün bir hoştur
Telaşlı görünür
Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vazgeçer
Neşeli deseniz değil üzüntülü deseniz hiç değil
Vezir-i a’zam Siyavuş paşa sorar:
- Hayrola sultanım canınızı sıkan bir şey mi var?
- Akşam garip bir rüya gördüm
- Hayırdır inşallah
- Hayır mı şer mi öğreneceğiz
Hazırlan dışarı çıkıyoruz
Ve iki molla kılığında çıkarlar yola
Görünen o ki padişah hâlâ gördüğü rüyanın tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir
Hızlı ve kararlı adımlarla Beyazıt’a çıkar döner Vefa’ya Zeyrekten aşağılara sallanır
Unkapanı civarında soluklanır
Etrafına daha bir dikkatle bakınır
İşte tam o sırada yerde yatan bir ceset gözlerine batar
Ahali ile aralarında şöyle konuşma geçer:
- Kimdir bu?
- Aman hocam hiç bulaşma ayyaşın biri işte!
- Nereden biliyorsunuz?
- Müsaade et de bilelim yani
Kırk yıllık komşumuz
Bir başkası tafsilata girer
Aslında iyi sanatkârdır
Azaplar çarşısında çalışır
Nalının hasını yapar
Ancak kazandıklarını içkiye fuhuşa harcar
Hem şişe şişe şarap taşır evine hem de nerede namlı mimli kadın varsa takar peşine
Hele yaşlının biri çok öfkelidir; isterseniz komşulara sorun der sorun bakalım onu cemaatte bir gören olmuş mu?
Hasılı mahalleli döner ardını gider
Bizim tebdil-i kıyafet mollalar kalırlar ortada
Tam vezir de toparlanıyordur ki padişah sorar:
- Nereye?
- Bilmem bu adamdan uzak durmayı yeğlersiniz sanırım
- Millet bu çeker gider
Kimseye bir şey diyemem
Ama biz gidemeyiz şöyle veya böyle tebaamızdır
Defini tamamlasak gerek
- İyi ya saraydan bir kaç hoca yollar kurtuluruz vebalden
- Olmaz rüyadaki hikmeti çözemedik daha
- Peki ne yapmamı emir buyurursunuz?
- Mollalığa devam
Naşı kaldırmalıyız en azından
- Yapmayın sultanım bunun yıkanması var
Tekfini telkini
- Merak etme ben beceririm
Ama önce bir gasilhane bulmalıyız
- Şurada bir mahalle mescidi var ama
- Olmaz vefat eden sen olsaydın nereden kalkmak isterdin?
- Ne bileyim Ayasofya‘dan Süleymaniye’den en azından Fatih camiinden
- Ayasofya ile Süleymaniye’de devlet erkanı çoktur
Tanınmak istemem
Ama Fatih Camiini iyi dedin
Hadi yüklenelim
Ve gelirler camiye
Vezir sağa sola koşturur kefen tabut bulur
Padişah bakır kazanları vurur ocağa
Usulü erkanınca bir güzel yıkarlar ki naaş ayan beyan güzelleşir sanki
Bir nurdur aydınlanır alnında
Yüzü şakilere benzemez
Meçhul nalıncıyı kefenler tabutlar musalla taşına koyarlar
Ama namaz vaktine hayli vardır daha
Bir ara vezir sıkıntılı sıkıntılı yaklaşır
- Sultanım der yanlış yapıyoruz galiba! Heyecana kapıldık sorup soruşturmadan buraya getirdik cenazeyi
Kim bilir belki hanımı yetimleri vardır
- Doğru öyle ya neyse sen başını bekle ben mahalleyi dolanıp geleyim
Padişah garip maceranın başladığı noktaya koşar
Sorar soruşturur nalıncının evini bulur
Kapıyı yaşlı bir kadın aralar
Hadiseyi aaaanetle dinler
Sanki bu vefatı bekler gibidir
Hakkını helal et evladım der
Belli ki çok yorulmuşsun
Sonra eşiğe çöküp ellerini şakaklarına dayar
Biliyor musun oğlum diye dertli dertli söylenir! Bizim efendi bir âlemdi vesselam
Akşamlara kadar nalın yapar
Ama birinin elinde şarap şişesi görmesin elindekini avucundakini verir satın alırdı
Sonra getirip dökerdi helaya
Sonra malum kadınların ücretlerini öder eve getirirdi
Ben sizin zamanınızı satın aldım mı diye sorar onlar da aldın derlerdi
Öyleyse şimdi dinleseniz gerek deyip çeker gider ben menkıbeler anlatırdım onlara
Mızraklı ilmihal Huccetül İslam okurdum
- Bak sen! Millet ne sanıyor halbuki
- Milletin ne sandığı umurunda değildi
Hoş o hep uzak mescitlere giderdi
Öyle bir imamın arkasında durmalı ki derdi tekbir alırken Kâbe’yi görmeli
- Öyle imam kaç tane kaldı şimdi?
- İşte bu yüzden Nişancı’ya Sofular’a uzanırdı ya
Hatta bir gün bak efendi dedim sen böyle böyle yapıyorsun ama komşular kötü belleyecek
İnan cenazen kalacak ortada
- Doğru öyle ya!
- Kimseye zahmetim olmasın deyip mezarını kendi kazdı bahçeye
Ama ben üsteledim iş mezarla bitiyor mu dedim
Seni kim yıkasın kim kaldırsın?
- Peki o ne dedi?
- Önce uzun uzun güldü sonra Allah büyüktür hatun dedi
Hem padişahın işi ne?
Allahü teâlânın öyle kulları vardır ki halk onları bilmez
Hoş bazen kendileri de makamlarının farkında değillerdir
Hulus-u kalb ile boyun büker ümmet-i Muhammede halifeyi müslimine dua ederler
Samimi niyazları ile zırh olurlar sultana
Bir seher vakti göz yaşı ile yapılan dua binlerce topun yapamadığını yapar
Kralları yıkar kaleleri paralar
İşte nalıncı baba o adsız şânsız Allah dostlarından biridir
Asıl adı Muhammed Mimi Efendidir
Bergamalıdır
1592 yılında vefat etti
Cenaze hizmetlerini bizzat padişah gördü
Ve mübareği evinin bahçesine defnetti
Kabri üzerine bir kubbe içine bir çeşme koydurdu
Dahası bir tekke ile yaşattı adını
Türbesi Unkapanında Cibali tütün fabrikasının arkasında Harabzade Camii karşısındadır
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul