Prof. Dr. Sinsi
|
Dağıttıkların Bizim Oldu ..
Hikmet ehli zatlar buyuruyor kiPeygamber efendimiz, Aişe validemize, (Ya Aişe kurbanın etini ne yaptın?) diye sorunca, (Ya Resulallah, iki kolu kendimize bıraktım, diğerlerini, fakirlere dağıttım) dedi (Demek ki, iki kol hariç hepsi bize kaldı, yani asıl o dağıttıkların bizim oldu) buyurdu Demek ki, verilenlerin sevabı daha çok oluyor
Çok varlıklı olmak, çok zengin olmak, her zaman ve her yerde iyiye alamet olmayabilir Eğer dinimizin emir ve yasaklarına ihlâsla sarılırsak, o mal ve mülk insanı Cennete götürür Hazret-i Osman’ın sorgusuz sualsiz, hesap görmeden Cennete girmesine, malını ve mülkünü Allah yolunda hesap yapmadan vermesi sebep olmuştur Allah için çok verdi, her şeyi kazandı
Büyük zatların yolunda olan bir kimse vefat edince, büyükler onu hoş geldin diye karşılar Nasıl ki insan, gurbetteyken, orada bir dost onu hoş geldin diye karşılayınca, insan sevinçten ne yapacağını şaşırırsa, vefat edince de, mesela İmam-ı Rabbani hazretleri bizi orada hoş geldin diye karşılarsa ne hoş olur, dünyalar bizim olur! Bu nimete, bu hitaba kavuşmak için, insan o büyükleri çok anmalı, kitaplarını severek çok okumalı
Dünya sevgisini kalbden çıkarmak, kalbden dünya sevgisini çıkaranlarla beraber olmak yani o büyük evliya zatları sevmek ve onlara tâbi olmakla mümkündür ancak
En zor iş İslamiyet’e hizmet etmektir; çünkü Allahü teâlâ en zor işi, en güvendiğine, en çok sevdiklerine, yani Peygamberlere ve vârisleri olan Ehl-i sünnet âlimlerine vermiştir
Dünyadayken Allahü teâlânın dinine doğru olarak hizmet edenler, Allahü teâlânın kullarının müşküllerini halledenler, mahşerde, tahtlar üzerinde, kürsülerde, gölgelerde oturacaklar Allahü teâlâ onlarla mekândan münezzeh olarak konuşacaktır Onlar için ne hesap var, ne de azap  
Allah’ın dinini, Onun kullarına öğretmeye giderken basılan yere, melekler kanatlarını serer Birkaç Müslümanın Allah için toplanıp sohbet ettiği yere gökteki melekler imrenir Hizmet ettiği yerlere ise, bütün mahlûkat imrenir
Bir topluluk içinde Allahü teâlâ, en çok, o topluluğa hizmet edeni sever Dünyalarına hizmet etmek de kıymetli; ama ahiretlerine hizmet etmek, yani dinlerini doğru olarak öğrenmelerine vesile olmak daha kıymetlidir
Çalışmak, sebeplere yapışmak dinimizin emridir Biz emri yerine getirip, sebeplere yapışalım Ondan sonrası Allahü teâlâya kalmıştır Dilerse ihsan eder, dilerse ihsan etmez Neticeyi Allahü teâlâdan değil de, sebeplerden bilmek küfürdür Kulun işi emre uymak ve sebebe yapışmaktır, takdir Allahü teâlânındır
-alıntı-
|