07-11-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sevgiyle Yaşadıklarımız
Bazı duygular vardır anlatılamaz , anlaşılır sadece Sevenin sevdiğini bilmesi kadar ;
Sevilende anlar sevildiğini Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez
Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile 
Yeryüzünde hiçbir kuvvet insanoğlunu sevme hakkından alıkoyamaz Sevmek çoğu zaman var olmaktır
Sonunda bizi yok olmaya götürse bile
Ben şimdi varım ve seni sevmek hakkımı kullanıyorum
Sen bile buna karşı koyamazsın
Sana gelinceye kadar sonu gelmez bir arayıştı sevgilerim
Bir zaman başkalarında aradım seni , başka yüzlerde , başka ellerde aradım Aldandım , fakat birgün seni bulmak ümidini kaybetmedim
Nasıl olsa gelecektin birgün Ve işte geldinde !
Bana tatmadığım üzünleri tattırmağa,
bilmediğim kederleri öğretmeye geldin
Acıdan yana ne kalmışsa yaşamadığım hepsini bir bir sen yaşatacaksın bana Birgün yaşamanın gereksizliğini de senden öğreneceğim
Bu selin akışını hiçbirşey durduramaz artık
Ummadığım ve ummadığın bir anda çıktın karşıma coşkun ırmaklar gibi , amanız seller gibi geldin,
mutlaka yıkarak ve benden birçok şeyleri beraberinde sürükleyerek gideceksin
İşte o zaman yoklukların en dayanılmazı ile karşı karşıya kalacağım
Ergeç gideceksin; beni anlayamadan, beni sevemeden gideceksin
Yalnız bir içkırıklığı kalacak senden , tesellisiz bir hüzün kalacak
Yıllardır aradığım sendin , ama sen gittikten sonra başkasını aramayacağım
Gelmeyecek bile olsan , ömrümün sonuna kadar arardım seni 
Ama geldin bir kere; ister bilerek gelmiş ol , ister bilmeden  
Geldin ya !
Şimdi herşey güzel seninle Yürümenin konuşmanın, nefes almanın bir başka anlamı var artık
Sen varsın ya her şey bambaşka gözlerimde 
Herkesin içinde sabırlı bir tohum gibi kendi kozasında saklı duran bir aşk yatar,
birgün bir güneş parlar,
bir yağmur düşer ve tohumun çatlayıp çiçekler açtığını,
ruhumuzun rengarenk bir ağaç gibi rüzgarlarla dansettiğini görürsünüz Sonra   O rüzgarlarla danseden çiçekler, bazen manasız kaprislerle,
yanlış anlamalarla, hoyrat fırtınalarla örselenip, yeniden insan ruhuna dökülür ve bu kez acının tohumları olur aşkın çiçekleri
Zakkum yeşili çiçekler halinde büyüyüp, içinizi yakıp kavurur
Aşka lanet eder, unutmaya çalışır, acıyı öldürebilmek için aşkıda öldürmeye uğraşırsınız
Ve "unuttukça bir şeyler eksilir" sizden
Acıdan kurtulabilmek için eksilmeye bile razı gelirsiniz
(  ) Zamanla, hayatın geniş bir bahçe olduğunu,
yalnızca sevincin yada yalnızca acının çiçeklerini değil,
kaçınılmaz olarak hepini birden içinde barındırdığını, çiçeklerin bir kısmından vazgeçmenin bahçenin bütününden vazgeçmek olduğunu anlar,
bahçeyi bütünüyle seversiniz 
|
|
|