Yalnız Mesajı Göster

Yaşlı Dilenci

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yaşlı Dilenci



O gün yine aynı yoldan yine aynı saatte yine aynı yere gidiyordumTam köşebaşında yaşlı bir dilenciye rastladımElimi cebime attım;"Bak teyze ne çıkarsa bahtına" dedim ve elimi cebimden çıkardım , parayı tam uzatacaktık ki avucumda eşimin alışveriş için verdiği paranın durduğunu farkettimBir paraya baktım bir de dilenciyeBu bakışlarım bir kaç kere dolandı durdu iki arada,çaresizceKadıncağız titrek bir sesle"Evladım eğer bozuk paran yok ise boşver,düşünmen bile yeter" dediKonuşmasının düzgünlüğü beni hayrete düşürmüştüBen bile bu kadar düzgün bir diksiyon ile konuşmayı beceremezdimOysa kelimeleri tamir etmekti benim işim yani ben kendime şair demeye cesaret edebilen bir insandım

Neyse ! Yaşlı dilencinin gözlerine takıldı gözlerim bir anUzun süre bir süre ayıramadım gözlerimi ondanNe kadar zaman geçti bilemiyorumBakışlarımda cimrilik yoktu fakat o para o günkü evin ihtiyaçları için ayrılmış son paramdıAklım avucumdaki parada değildi aslında,dilencideydiYaşlı dilencinin gözlerinde vefasız bir kadının yalvaran yüreğini görüyordum sankiOnun da benim de gözlerime yağmur bulutları uğramış ve hüzünlü damlalarını kirpiklerimize bırakıp gitmiştiArtık mantığımın sesinden uzaklaşıp yüreğimin sesini dinlemeye başlamıştımParayı olduğu gibi hiç düşünmeden dilenmek için el açtığı avucuna koyup "Buyur teyze,gönlünce harca" dedim ve uzaklaşmaya başladım

O gece yemek yapamamıştım kahvaltı ettikYediğim her zeytin tanesinde o yaşlı dilencinin ağlayan gözlerini görüyordumÇok etkilenmiştim çünkü çok dilenci görmüştüm ama ağlayarak dilenenini ilk defa rastlamıştımO gece sabaha kadar uyuyamadım

Sabah olunca yine aynı yoldan yine aynı saatte yine aynı yere gidiyordumAynı köşebaşına geldiğimde gözlerime inanamadımYaşlı dilenci yine oradaydı ve yine ağlayarak dileniyorduBakışlarında yüreğini gördüm sanki bana bir şeyler söylemek istiyordu ama diyemiyorduBen her seferinde avucuna para bırakıyor o ise her zaman yüzüme o gizemli ifade ile bakıyorduHer gün aynı köşede onunla karşılaşmak ben de bir alışkanlık haline gelmiştiBöylece altı ay geçti

Bir gün yine aynı yerde avucunu açmış yine dileniyordu yaşlı dilenciFakat bu sefer gözleri daha değişik bakıyordu daha ilk görüşte hissetmiştim bu farklılığıYüreği gözlerinden yanaklarına doğru akıyordu sankiHasret yüklü geçmiş kurak yıllarını sulamak istercesineÜstelik uzattığım parayı da almamıştı bu kezYine titrek sesiyle konuşmaya başladıBana "Yavrum,artık avucuma paranı değil yüreğini bırakBen senin annenim,ne olur beni affet ne olur beni affet yavrum" diyebildiBir an da ellerim buz kesmişti o an adeta kanımın donduğunu hissetmiştimHiç bir şey söylemeden yanından koşarak uzaklaştımKonuşmamayı tercih etmiştim zira konuşsaydım bunca yıldır biriktirdiğim isyan yüklü kelimeler,milyonlarca sitemkâr heceler sadece tek bir sözcüğe sığacak ve "ASLA" diye bağırıp son noktayı koyacaktım belki deHer zaman ki gibi yine susmayı tercih etmiştimBen zaten son sözümü daha beş yaşında söylemiştimKısa fakat anlamlı

""NE OLUR BENİ BIRAKMA ANNE""


Evet o yaşlı dilenci kadın benim annemdi ve beni dileniyordu mendilini serdiği her köşedeBen hep susmuştum ve ben sustukça içimdeki o beş yaşındaki çocukta susmuştu benimle birlikte senelerceO günden sonra artık yolumu değiştirmiştimNe yüreğim ne de yorgun ayaklarım o yola gitmek istemiyorduAradan ne kadar zaman geçti tam olarak hatırlamıyorum ama tahminen bir iki ay sonra okulda çocuklardan duydumDİLENCİ TEYZE ÖLMÜŞ,DİLENCİ TEYZE ÖLMÜŞ ,diyorlardı hep bir ağızdanO an hissettiğim duygunun ne olduğunu bugün bile çözebilmiş değilimNefret mi , sevgi mi , pişmanlık mı ,hasret mi ,öfke mibir türlü bilemedimBelki de hiç bir şeydiBelki de öğretmenlik mesleğini seçmemim tek sebebiydi,bilemiyorum

Yalnız sonradan öğrendiğime göre,koynunda eski bir mendil bulmuşlarDüğümünü çözüp sermişler soğuk betonun üzerineİçin de itinâ ile katlanmış bir tutam para,beş yaşında bir çocuk resmi ve bir mektupİçinde yazılanlar ise aynen şöyleydi


SEVGİLİ YAVRUM,NE OLUR BENİ AFFETİNAN ÇOK PİŞMANIMBİR KERECİK OLSUN SARIL BANA ANNE DEARTIK AVUCUMA PARANI DEĞİL YÜREĞİNİ BIRAK SEVGİNİ BIRAKBU SEFER SIMSIKI TUTACAĞIM HİÇ AMA HİÇ BARIKMAYACAĞIM,SONA SÖZ VERİYORUM YAVRUMBENİ AFFETMEYECEĞİNİ BİLİYORUM AMA YİNE DE SENDEN BENİ AFFETMENİ İSTİYORUMO GÜN YANIMDAN TEK BİR KELİME SÖYLEMEDEN,YÜZÜME BİR KERE BİLE BAKMADAN KOŞARAK KAÇTINHAKLIYDIN YAVRUM AMA BEN SENDEN O BEŞ YAŞINDAKİ ÇOCUĞU GERİ İSTİYORUMHİÇ OLMAZSA ONU VER BANAYİRMİ YILLIK BİR VİCDAN AZABI İLE EZİLEN BU ANANIN YÜREĞİNİ SEN DE AVUÇLARINA AL ARTIKBENİ AFFETMEN KOLAY DEĞİL BİLİYORUM AMA BEN SENİ SENDEN DİLENİYORUMHANİ BANA ""NE OLUR BENİ BIRAKMA ANNE"" DEMİŞTİN YA,İŞTE ŞİMDİ BEN SANA YALVARIYORUM""NE OLUR BENİ BIRAKMA YAVRUM,NE OLUR BENİ BIRAKMA YAVRUM"" SENİ ÇOK SEVİYORUMHOŞÇAKAL


Yazılmış fakat bir türlü adresini bulamayan bu mektup bir şekilde elime ulaşmıştıBirkaç kere okudumYazarken yüreği gibi elleri de titremişti yaşlı dilencininCenazesini mendilinden çıkan para ile kaldırmışlarAnladım ki avucuna bıraktığım paraların bir tekini bile harcamamışTek bir kuruşuna bile dokunmamışYirmi yıl önce öldürdüğüm annemin cenazesini yirmi yıl sonra defnetmek yine bana kısmetmişAllâhım bu ne acı bir tesadüf,ne acı bir tesadüf diyordum içimden


Bugün yine aynı yoldan yine aynı saatte yine aynı yere gidiyordumTam köşebaşında yine yaşlı bir dilenciye rastladımElimi cebime attım ve "bak teyze ne çıkarsa bahtına" dedim ve cebimden çıkan parayı avucuna bıraktımBaşımı kaldırmaya cesaretim yoktu ama dilencinin yüzüne bakmak için de can atıyordumSonunda dayanamadım ve başımı kaldırıp yaşlı dilencinin doğrudan gözlerine baktımGördüğüm şey karşısında az daha kalbim duracak sandımAman Allâhım ! yine aynı gözler karşımda duruyor ve yine bana bakıyorduAma bu dilenci ne ağlıyordu ne de yüreğini o zeytin gözlerinde taşıyordu


Bugün sınıfta öğrencilerimden biriÖğretmenim; """hani köşebaşında ağlayan yaşlı bir dilenci vardı ya hani öldüİşte onun yerine başka bir dilenci teyze gelmiş""" dedi ve irkildimGülseren dedim o dilenci teyze yirmi yıl önce öldürülmüştüBir insan iki kere ölür mü dedimPeki öğretmenim kim öldürmüş katilini buldular mı dediBen de "" O DİLENCİ TEYZEYİ BEŞ YAŞINDAKİ BİR ÇOCUK ÖLDÜRMÜŞTÜ YAVRUM"" dedimVe ben hüzünle gülümsedim,hüzünle gülümsedim



ecedemet


Alıntı Yaparak Cevapla