Prof. Dr. Sinsi
|
Yudum Yudum Mutluluk
Yudum Yudum Mutluluk Yazısı - Yudum Yudum Mutluluk Sepkin Coşkun - Sepkin Coşkun Yazıları
Bugün bir tuhaflık var üzerimde, içim içime sığmıyor, bahar geldi ondan mı acaba?
Yudum yudum mutluluğun bana doğru aktığını hissediyorum
Doğada ne kadar kelebek varsa yüreğime dolmuş sanki, pır pır kanat çırpıyor içimde
İlk defa bir papatyayı incittim bugün, istemeyerek kırdım bir bir naif dallarını Seviyor, sevmiyor derken seviyor dedi son yaprağı
Yetmedi bir de kahve falına baktırdım Fala hiç inanmam ama, inanasım geldi işte
Dedim ya bugün farklıyım, sebepsiz ve nedensiz her şeyden mutlu olduğum bir gün
Öyle coştum ki, derya gibi derin, deli akan ırmaklar gibi çalkantılı gözlerin düştü aklıma
Kıyamam bilirsin bakışlarına, baharın yeşil renkleri filizlenir her göz kırptığında
Salınıp yürüdüğünü gördüm sanki selvi dal gibi Nakış nakış işleyesim geldi mutluluk hecelerini sayfama
Madem artık şiirler ağır geliyor, bir bahar yarattım mevsiminde yüreğimin, güz çiçekleri açmayan, ayaz, boran, kar yok, ılık haziran rüzgarının estiği ve ağaçların mutluluktan raks ettiği bir bahar bu
Artık kara kalemim bile gülümsüyor bak
Boyalar kullanıyorum, gökkuşağından ödünç aldığım renklerle yazıyorum adını
Bir sana, bir bana dönüp ışıltı saçıyor, denize yaslanan yıldızlar gibi
Demek aşk da insana böyle şavkırmış hayat
Meğer bu aşktan sende ne çok varmış
Sen değil misin çölde kalan ahuya bir damla buse olan, ki sevinçten başına taç yaptıran beyaz papatyaları aşka
Sağlığıma daha çok dikkat etmeliyim buna karar verdim bugün
Ah işte olmuyor
Ne zaman bu lanet dumanı son kez üflemeyi düşünsem, ardı arkası kesilmiyor ciğerlerim hiç hoşnut değil bu durumdan
Lakin hiç sorma, sen olmayınca bir yanım eksik kalıyor hep, öyle bir hasret ki içimde dindiremediğim, anlatamam
Asla yerin dolmuyor
Biliyorsun değil mi? Ne ipe geliyor ne sapa bahanelerimiz, sudan sebepler hepsi İkimiz de biliyoruz bunu hayat, ayrılık bizim işimiz değil Kurur, kıraç olur cemre düşen toprağımız, büker nazlı gelincikler boynunu, bulutlar gözlerimize dolar, yağmurlar gizlenir bizden habersiz gecelerimize
Hayale resmederiz karşılıklı yüzümüzü
Farkında bile olmadan ıslanıverir yalnız başımızı koyduğumuz yastığımız
İyi gelmez bize ayrılık, biz ayrılamayız
Bilsen, her sabah yeni bir umut çalar kapımı, penceremin önüne beyaz bir güvercin konar, gagasında bir yudum sevda
Bu sözü ne kadar sık kullanırsan o kadar azalırmış anlamı, oysa ben senden her salise duymak isterim seni seviyorum cümlesini Bugün duymalıyım bu sözü, kim bilir yarın belki geç olacak, değil mi hayat?
Yarın ne olacak kim bilebilir ki
Bugün ben de söylemeliyim, seni seviyorum demeliyim uçan kuşa, yeni açmış bir çiçeğe, yağmura, buluta, masum bir çocuğa bakarak söylemeliyim
Seni seviyorum demeliyim
Hele aşkta gurur olmazmış bilmez misin ?
Hayat sen öğrettin bunu bana Ve ne zaman azaldığımı söylesen, katbekat çoğaldın içimde haberin olsun
Öyle çok neden var ki mutlu olmam için, dört yapraklı bir yonca buldum bu sabah kır gezisinde, şans getirirmiş duymuştum daha önce
Al işte mutlu olmam için bir neden daha Uğur böceği kondu serçe parmağıma, sonra kanatlanıp uçtu, belli ki uğur getirecek bana
Gülmek geliyor içimden, tabiatın tüm renklerini gözlerime hapsedip, kucak dolusu sevgiler paylaşmak istiyorum, önüme kim çıkarsa, gülen gözbebeklerimden demet demet renkler dağıtarak sevgiyi paylaşmak istiyorum
Biliyorum
Bana sunulan değeri biçilmez bir hediyesin sen hayat ve büyük bir hazinesin harcadıkça bitmeyen, hiç bir şeyle pahası biçilmeyensin
Beni içinde yaşattığın için sana teşekkür ederim
Uzat ellerini hayat tut ellerimden sıkı sıkı, artık hiç üzmeyeceğim seni, ama ne olur sen de beni üzme
Hayat seni seviyorum
Eminim sen de beni seviyorsun
Yoksa yaşayabilir miydim sanıyorsun  
Sepkin Coşkun
|