07-10-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Terk Edilme Acısı
Terk Edilme Acısı Yazısı - Terk Edilme Acısı Can Dündar - Can Dündar Yazıları
Belki de onu hiç tanımasa daha iyiydi Ondan önce alışkındı yalnızlığa; kendi başının çaresine bakabiliyordu
Sokaklar it kopuk doluydu; onlara alabildiğine güvensiz, kendine aşırı güvenliydi; hepsine kafa tutuyordu
Evet, belalıydı hayat, zordu ayakta kalmak, ama uğraşıp alıyordu ekmeği aslanın ağzından, karnını doyuruyordu
Birbaşınalık güç, ama tanıdıktı; böylesine acı vermiyordu
* * *
Onu gördüğünde herkese yaptığı gibi uzak durmuş, kuyruğu dik tutmuştu başta  
Mademki diğer yabancılardan farkı yoktu; gardı düşürmenin âlemi de yoktu
Ama gözünün ta bebeğine bakıyordu bizimki  
Belli ki ona ilk görüşte vurulmuştu İlk dokunuştan ebediyen bir arada yaşayacaklarmış gibi bir his oluşmuştu
Bir sıcak gülüş, bir tatlı sarılışla düştü gardı; kalbini açtı, kedi gibi uysallaştı
Evet, sevebilirdi bunu  
Hürriyetinden onun için cayabilir, yalnızlığını noktalayabilirdi
* * *
Yemeklerini paylaştılar önce  Sonra evlerini, yataklarını  
Her yere birlikte gidiyorlar, hep birlikte geziyorlardı Tatlı sözler, cilveleşmeler, hediyelerle başı dönüyordu
Günden güne ona daha da alışıyor, şüphelerinden arındıkça gevşiyor, güven hissiyle tanışıyordu
Belki de yıllarca boş yere direnmişti böyle bir ilişkiye  
Kendine boş yere ıssız kaleler inşa etmiş, onca acıyı boşa çekmişti belki de  
Kendini tanıyamıyordu:
Aşk, tırnaklarını, dişlerini sökmüştü adeta; uysallaşmış, evcilleşmişti
* * *
Bir sabah yalnız uyandı; yanı boştu
Bahçeyi aradı; yoktu
Sokağa koştu; uzaklaşan arabanın egzozunu gördü
Ufukta kaybolana dek süzdü arabayı  
“Nasılsa dönecek” diye düşündü o an  o gün  o hafta  
“Galiba gelmeyecek” diye kaygılandı o ay sonu  
“Gitmeseydi keşke” deyip durdu o mevsim  
Ve yılsonu, “Keşke hiç gelmeseydi”ye döndü hissiyatı  
Öylesine çökmüştü
* * *
Oysa kimseye güvenmediğinde güçlüydü; aşk, direncini kırmıştı
Cömertçe açtığı kalp, iltihaplı bir yara olup çıkmıştı
Sevgisizken aldanmazdı hiç olmazsa; şimdi hem sevgisiz kalmış, hem kandırılmıştı
Tutkuyu bir kez tattığı için hep onu arar olmuş, tokluğa alışınca açlığı unutmuştu
“Bir gün mutlaka gelecek”le “Onsuzluğa alışmalıyım” arasında gidip gelmekten bitap düşmüştü
Yeniden it kopuk dolu sokaklara döndüğünde aşka düşmeden önceki halinden eser yoktu Hastalanmıştı
Nefretten korkarken, aşkla zehirlenmiş, ihanetle yaralanmıştı
Sessizce ağladığı gecelerde “Belki de onu hiç tanımasam daha iyiydi” diye sayıkladı
Yalnızlık belası, ayrılık acısından âlâydı
* * *
Kıssadan Hisse: Her yıl, okullar kapandığında karne hediyesi olarak hevesle alınan yüz binlerce hayvan, tatil yörelerine götürülüp sezon sonunda, oralarda açlığa ve ölüme terk ediliyor Yapmayın! Çocuklara da hayvanlara da bunu yaşatmayın Hayvan Hakları Federasyonu’nun (HAYTAP) “Terk edilmek tüm canlılara aynı acıyı verir” filmini izleyin, kampanyasını destekleyin
Can Dündar
|
|
|