Konu
:
Aşka Söyleyemediklerim
Yalnız Mesajı Göster
Aşka Söyleyemediklerim
07-10-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Aşka Söyleyemediklerim
Aşka Söyleyemediklerim Yazısı - Hikaye Örneği - Yaşamdan Hikayeler - Yalnızlık Hikayesi - Aşk Hikayeleri
asuman sevdiği adama aşlını sylemekten çekinen bir kızdır
aşağılanmaktan korkar
hastanede tasadifen karşılaştığı biri sayesinde aşka karşı bakışları değişir
bakalım hastahanede karşılaştığı yaşlı kadın onu aşkını söylemesi için ikna edebilecek midir?
:GCJ:
Acı insanın sınavı
Çünkü acıyla öğreniyorsun her ıstırabı
Yaşayacaksın bunları
Körü körüne birini seviyorsun çünkü
Nereden biliyorsun deme bilmiyorum
müveccin değiliz
Başına gelecekleri söylüyorum
Hikâyenin başında başına gelecekleri öğrenirsen yoluna çıkan engellerden yıkılmadan geçersin diye söylüyorum
Ama şunu söylüyorum eğer âşıksan dayanamazsın git ve söyle içindeki ağacın dallarında sakladığını
Yaprakların içindeki binlerce sırrı
İlk gördüğümden beri de
Senin farklı olduğunu hissettim de
Neden yaşadığımı bilmiyorum çünkü bana ait olan en önemli şey artık senin de
Ne olursa olsun de
Yoksa pişman olursun
Sen yaptın mı diye sorarsan yapmadım
Yapamadım
Başkasına aitti onun kalbi
Öyle tuhaf bir döngü ki
Millet bana tutkun ben ona meftun o başkasını istiyor başkası daha başkasını
Ne olursa olsun nedenini sorgulamadan kabulleniyor onu
Çok uzattım
Ağlayacaksın şimdi
Ama öyle bir şeydi ki, dışarı çıktığında soğuğu iliklerine kadar hissedip o soğuktan zevk almak gibi
Anlıyor musun, zararlı olduğunu bile bile zevk almak
Kafayı mı üşüttün deme sadece âşıktım
Hiç benim olmayacak birine âşık
Seviyordum onu belki de oda beni
Ama neden başkası oldu o zaman
Onun bende yarattığı mecdeziri başkası onda yaratıyordu
İçim acıyordu, belki hiç yanmadığım kadar yandım
Ha pişman mısın dersen, Evet
Hem de köpekler gibi
Güzeldi
Onu sevmek güzeldi
Ama öyle bakıyordu ki bende der gibi
O kadar sıcaktı ki yanımda olduğunda
Aldanmıştım çocukça bir gülüşe
Sakın pişman olma
Sakın ileride keşke deme
Anı yaşa zamanında
Ben onun için öleceğimi söyleyene kadar o âşık oldu bile
Şimdi diyorum ki belki söyleseydim belki
İçim içimi yiyor
Bunu dememek için sen yapacaksın ne olursa olsun yapacak
Ölümüne sevda diyorsan yapacaksın
işte senin hikayen ister başrol oyuncusu ol ister yardımcı yönetmen
Ama ne olursan ol kardeş pişman olma
Kalbini bir kazanın içinde kavurma
Seni istemese de en azından keşke demezsin
Anlıyor musun keşke
Unuturum deme geçmişini unutabilir misin? Koparıp atarım deme
Atabilir misin kalbini yaşayabilir misin o zaman
Nereye gitsen arkandan gelmez mi geçmişin beni de al diye
Saçlarına aklar düştüğünde her bir ak onun eseri olacak
Öyle bir şeydir ki bu aşk melekten saf şeytandan akıllı olursun
Yıldızlar daha yakın olurlar gözlerine
Daha bir başka parlarlar
Gözlerin ise yansıtır yüreğini
Aşk öyle bir döngüdür ki sevdiklerine sevdiğin için üzmektir aşk
Anlayabilmesi çok güç ama ne yazık ki böyle
Zaten aşkın kendisi baştan sona hüzün
İki kalp iki göz iki sevgi olduktan sonra bir sorun yok ama ya bir kalp bir göz bir sevgi olursa işte o zaman yandığının resmidir
Bedenine ateşten bir gömlek giydirilmiş Gibi ısdırap çekersin
Halk dilinde buna karşılıksız aşk diyorlar
Ama bence bu aşkın ta kendisi
Neden diyeceksin biliyorum
Çünkü ben aşkı ızdırapla tanımlarım ızdırap ise en çok böyle çekilir
Çığlıklar atarsın hiçbir şey yokken
Ağlarsın en mutlu sahnelerde
Acı çekmeden acı çekersin
Ruhunun bedenine cambazca bir oyunudur
Bedeninde en ufak bir çizik yokken acı çekersin
Bedenine yapışan bir varlık vardır çıkartamazsın çekersin çekersin ama çıkartamazsın
Öyle bir acı çekersin ki annen ölmüş gibi
Neden mi? çünkü annene senin en kıymetlin
ya işte böyle asuman hadi sana iyi yolculuklar
Bunları derken yağmur bastırdı o kadar zarif yağıyordu ki suların musikisine dalıp gidebilirsin
Yaşlı kadın ellerini cebine soktu havaya bakarak gitti
Giderken arkasına sadece bir kere baktı arkasında bıraktığı ona el sallıyordu
Ama o sadece bir gülümsemeyle yavaşça kafasını döndürdü
Çok geçmeden havayı toprak kokusu sardı
Asuman yavaşça ellerinin düğümünü açtı ve kalktı
Dar ama bol ağaçlı yoldan sık adımlarla ilerliyordu
Kirpiklerinden süzülen yağmur sularını sildi
Topuklu ayakkabılarının sesi kulaklarını tırmalıyordu
Arkadan bir ses geldiğini duydu arkasına baktı hemşire asuman hanım asuman hanım diye bağırıyordu
Arkasını döndü
Kafası karışıktı hemşire yanına gelene kadar yaşlı kadının neler söylediğini düşündü
Kendine gelemedi
Bu defa söylediklerinden çok etkilenmişti
Fikirleri demir parmaklıklar kadar kara ve sabitti
Geri veya ileri gitmiyordu
hayatı sönmüş bir mum gibi son demlerini yaşıyordu
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul