|  06-28-2012 | #1 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Afrika Kraliçesi 
 
              Afrika Kraliçesi 1951 - Afrika Kraliçesi Filmi - Afrika Kraliçesi Film Konusu - Afrika Kraliçesi Oyuncuları - Film Tanıtım - Nostalji
 Yönetmen 	John Huston
 
 Yapımcı 	Sam Spiegel
 
 Senarist 	James Agee,John Huston,C
  S  Forester (1935 tarihli romanı) 
 Müzik 	Allan Gray
 
 Oyuncular 	Humphrey Bogart,Katharine Hepburn
 
 Robert Morley
 
 Görüntü yönetmeni 	Jack Cardiff
 
 Kurgu 	Ralph Kemplen
 
 Yapım yılı, ülkesi 	1951, Amerika Birleşik Devletleri ABD
 
 Birleşik Krallık Birleşik Krallık ortak yapımı
 
 Tür 	Dram, macera, aşk, savaş
 
 Cins 	Sinema filmi
 
 Gösterim tarihi 	23 Aralık 1951, ABD
 
 1952-1953 sinema mevsimi İstanbul (Rüya Sineması)
 
 Prodüksiyon şirketi 	Horizon Pictures
 
 Dağıtım şirketi 	United Artists Saga (Türkiye DVD)
 
 
 Afrika Kraliçesi, 1951 ABD İngiltere ortak yapımı romantik macera filmidir
  Özgün adı The African Queen olan film Türkiye'de 1952-1953 sinema mevsiminde gösterime girmiştir[1]  Mayıs 1973'te Sinematek'te[2] gösterildikten sonra 2000'li yıllarda Türkçe dublajla DVD formatında da dağıtılmıştır  
 
 Amerikalı sinemacı John Huston'ın yönettiği "Afrika Kraliçesi", İngiliz yazar C
  S  Forester'ın 1935 tarihli aynı adlı romanından uyarlanmıştır  Filmin uyarlama senaryosunu aslında bir sinema eleştirmeni olan James Agee yazmıştır  Bu Agee'nin ilk senaryosudur  Technicolor görüntülerini Jack Cardiff'in çektiği filmin özgün müziğini Allan Gray bestelemiş, başlıca rollerinde ise Humphrey Bogart, Katharine Hepburn ve Robert Morley oynamışlardır  "Afrika Kraliçesi" Huston, Bogart ve Hepburn'ün ilk renkli filmleridir  Aynı zamanda Bogart ve Hepburn'ün birlikte oynadıkları tek filmdir  Filmde nehrin yoğun kamışlarla kaplı olarak göründüğü sahneler Türkiye'de Dalyan'da çekilmiştir[3]  
 
 Forester'ın romanı Türkiye'de 1972 yılında Feza Özegen'in Türkçesiyle Milliyet Yayınları'ndan çıkmıştı
  
 
 Filmde, 1
  Dünya Savaşı sırasında Afrika'nın doğusunda, nehir boyundaki köylere külüstür teknesiyle malzeme taşıyan ayyaş ve derbeder kaptan Charlie Allnut (Humphrey Bogart) ve İngiliz misyoner, kız kurusu Rose Sayer (Katharine Hepburn)'in öyküsü anlatılır  Filme adını veren "Afrika Kraliçesi" Allnut'ın buharlı teknesinin adıdır  Tehlikeli sularda Alman istilasından kaçarlarken kader birliği etmek zorunda kalan bu iki zıt karakter bir yandan hayatta kalmaya çalışıp, bir yandan da peşlerindeki Alman torpido botuyla savaşmak zorunda kalırlar  Her zaman olduğu gibi zıt kutupların birbirini çekmesi kaçınılmaz olacaktır ve şartlar bu uyumsuz çifti birbirine yakınlaştıracaktır  
 
 Humphrey Bogart bu filmdeki performansıyla En İyi Erkek Oyuncu Akademi Ödülü'nü kazandı
  Bu onun aldığı ilk ve tek Oscar ödülü olmuştur  Film ayrıca "en iyi yönetmen", "en iyi senaryo" ve en iyi kadın oyuncu" (Katharine Hepburn) dallarında da Oscar ödülüne aday gösterilmişti  BAFTA ödülleri'nden de "en iyi film" ve "en iyi aktör" (Bogard) dallarında olmak üzere ikisine aday gösterildi ama hiçbirini kazanamadı  [4] 
 
 Film 1995 yılında ABD'de "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek Kongre Kütüphanesi'nin "Ulusal Film Arşivi"nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir
 
 
 İngiliz Protestan misyonerler Rose Sayer (Katharine Hepburn) ve erkek kardeşi Samuel Sayer (Robert Morley) 1914'te Almanların egemenliğindeki Doğu Afrika'da bir yerli köyünde görev yapmaktadırlar
  Kanadalı kaptan Charlie Allnut (Humphrey Bogart) ise külüstür çatanasıyla nehir boyunca posta ve malzeme taşımaktadır  Evde kalmış bir kız kurusu olan Rose Sayer ne kadar otoriter ve kuralcı ise, alkolik kaptan Charlie Allnut da bir o kadar derbeder ve kural tanımaz bir insandır  Misyoner kardeşler her seferinde bu pasaklı ve berduş kaptanın kaba saba davranışlarına katlanmak zorunda kalırlar  
 
 Sonunda İngiltere ve Almanya arasında beklenen savaş patlak verince Charlie misyonerleri uyarır ve köyü terketmelerini önerir
  Tehlikeyi küçümseyen Samuel ve Rose önce bunu reddederler  Ancak Alman askerleri köyü yakıp köylüleri sürmeye başlayınca durumun ciddiyetini anlarlar  Samuel maruz kaldığı şiddet sonucunda aklını yitirir ve ölür  Rose ise Charlie'nin teknesine biner ve birlikte oradan uzaklaşırlar  Amaçları "Bora" adı da verilen "Ulanga Nehri" boyunca ilerleyerek büyük göle varmaktır  Gölün karşı kıyısındaki Kenya'ya da ulaşabilirlerse özgürlüklerine de kavuşmuş olacaklardır  Ancak 10 metre boyunda ve 30 yaşındaki bu külüstür buharlı tekneyle çıktıkları yolculukta onları sayısız tehlikeler beklemektedir  Nehir boyunca karşılarına çıkan akıntılar, çavlanlar, fırtına ve yağmurlar, parazitler ve vahşi hayvanların yanı sıra Almanlara ait bir kontrol noktasında silahlı tacize uğrarlar, motor şaftları ve pervaneleri kırılır ve sonunda nehrin göle açılan sazlıklarla kaplı deltasının karmaşık labirentlerinde sıkışır kalırlar  Tam umutlarını kaybetmişken aniden başlayan sağnak yağış tekneyi saplandığı çamurdan kurtararak göle atar  Ancak sevinçleri pek uzun sürmez, çünkü gölde devriye gezen Alman torpido botu "Luisa" ile burun buruna gelmişlerdir  Derhal geriye dönerek sazlıkların arasına saklanırlar  
 
 Bu yolculuk iki zıt karakterli insanı değiştirmiş ve birbirlerine yaklaştırmıştır
  Charlie alkolü bile bırakmıştır  Rose'un önerisiyle teknede bulunan ve bir maden ocağına ait olan oksijen tüpleri ve dinamit lokumlarını kullanarak gayet ilkel iki torpido yaparlar ve "Afrika Kraliçesi" nin burnuna yerleştirirler  Amaçları özgürlükleriyle aralarındaki tek engel olan Alman teknesi "Luisa" ya çarparak onu batırmaktır  Ancak gölde aniden patlayan bir fırtına "Afrika Kraliçesi" ni batırır  Charlie ve Rose Almanlara esir düşerler ve casusluk suçlamasıyla alel acele yargılanıp idama mahkûm edilirler  Tam "Luisa" nın güvertesinde asılacaklarken Charlie Alman kaptandan kendilerini evlendirmesini ister  Kaptan tam da idam mahkumlarının bu tuhaf son isteklerini yerine getirmişken beklenmedik bir şey olur  Alman torpido botu "Luisa", gölün dibine gitmeyip sadece tersyüz olmuş şekilde su yüzeyinin altında kalmış olan torpido yüklü "Afrika Kraliçesi" ne çarpar ve meydana gelen büyük patlamanın sonucunda parçalanarak batar  Charlie ve Rose göle düşerek kurtulurlar  
 
 Uyarlandığı roman
 
 
 Film, C
  S  Forester (Cecil Scott Forester) takma adıyla yazan Kahire doğumlu İngiliz romancı Cecil Louis Troughton Smith (1899-1966)'in 1935 yılında yayımlanan aynı adlı romanından uyarlanmıştır  Forester daha çok 18  yy deniz savaşlarını konu alan romanlarıyla tanınmakla birlikte "Afrika Kraliçesi" onun en bilinen eserlerinin başında gelir  
 
 Romanda Charlie Allnut karakteri koyu Cockney aksanıyla konuşan bir Londralıyken, bu rolü canlandıran Humphrey Bogart'ın Cockney aksanını becerememesi nedeniyle filmde Kanadalı yapılmıştır
  Roman Türkiye'de 1972'de Feza Özgen'in Türkçesiyle Milliyet Yayınları'ndan çıkmıştı  Ancak "Afrika Kraliçesi" bir çocuk romanı olmamasına rağmen roman Milliyet Yayınları'nın çocuk kitapları dizisinden ('Milliyet'in küçük mavi kitapları') çıkmıştı  
 
  
 | 
	|  |   |