|  06-28-2012 | #2 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Miami Vice Ve Nabız Pulse 
 
              
 
 
 
 
 
 
 
 Pulse
 
 Vizyona Giriş Tarihi
 08
  09  2006 
 Türü
 Korku
 
 Ülke
 ABD
 
 Süresi ve Yapım Yılı
 90 dakika - 2006
 
 Yönetmeni
 Jim Sonzero
 
 Oyuncular
 Kristen Bell
 Christina Milian
 Ian Somerhalder
 Jonathan Tucker
 
 Senaryo
 Stephen Susco
 
 Müzik
 Elia Cmiral
 
 Görüntü Yönetmeni
 Mark Plummer
 
 Sizi ölüme bağlayan teknoloji
 
 Kablosuz teknolojilerin dünyamız dışında bir dünyayla bağlantı kurduğu ve bu dünyadakilerin, teknolojiyi dünyamıza girmek için kullandıklarını hayal edin Kurduğumuz bağlantıyı kesemediğinizi ve cep telefonunuzu açtığınızda ya da internete bağlandığınızda içeri girdiklerini
  Enfeksiyon size de bulaşıyor ve sizden artık sahip olmadıkları şeyi alabiliyorlar; yaşamı!    
 Ohio üniversitesinden bir grup genç, internet yerine bir kabusa bağlanmayı sağlayan bir portal keşfeder
 
 Peş peşe gelen intiharları araştıran bir grup gencin, internet bağlantısıyla ölümle irtibata geçildiğine şahit olmalarını konu alan Nabız, Kiyoshi Kurosawanın yazıp yönettiği 2001 yapımı Japon korku filmi Kaironun yeniden çevrimi
  Kablosuz, dijital dünyanın yön verdiği hayat tarzının gizli tehlikelerine işaret eden film, teknoloji konusundaki korkularımızı kullanıyor   
 
 
 
 İletişim araçları bizi hayata yabancılaştırıyor
 Senaryosunu Stephen Susconun yazdığı Amerikan yapımı Nabızın yönetmeni Jim Sonzero
  Nabızı uyarıcı bir işaret olarak gören Sonzeroya, filmin üstüne kurulduğu teknoloji insanları sosyalleştirmek yerine, yalnızlığa itiyor fikri çok çekici gelmiş  Yönetmenin bu konuya ilişkin sözleri şöyle: Bu, iletişim araçlarını bir araya getirerek yarattığımız bir yanılsama; onlarla yakınlaştıkça hayata daha da yabancılaşıyoruz  Dijital teknolojinin hüküm sürdüğü günümüz dünyasında, fiziksel iletişim yerine birbirimizin makinelerine ses kayıtları yollamaya başladık  Birbirimizle sanal olarak iletişim kuruyoruz  Bu fikirler gerçekten ilgimi çekti; insanların olaylara bir de bu açıdan bakmalarını istiyorum   
 Nabızın başrollerinde Kristen Bell (Mattie Webber), Christina Milian (Isabell Fuentes) ve Ian Somerhalder (Dexter McCarthy) kamera karşısına geçmiş
  Filmin oyuncu kadrosunda yer alan diğer isimler arasında Jonathan Tucker (Josh), Rick Gonzalez (Stone), Samm Levine (Tim Steinberg) ve Riki Lindhome (Janelle) bulunuyor  Yapımcılarsa Michael Leahy ve Joel Soisson   
 Nabız, teknoloji konusunda aklımızda birçok soru oluşmasına neden oluyor
  Mesela Bizi gerçekten kullanıyor mu? diye soruyor filmin oyuncularından Kristen Bell  Filmde mezarların ötesinden gelen korkunç ve şifreli e-mailleri araştıran psikoloji öğrencisi Mattie rolüyle hayranlarının karşısına çıkan oyuncu, canlandırdığı karakteri; Mattie filmi taşıyan karakter  Yakın bir arkadaşının intiharına tanık olur ve çok sarsılır  Buna neden olan şeyi araştırmaya başlar ve hiçbir şey onu durduramaz  sözleriyle anlatıyor   
 Nabızın Japon versiyonunu gördükten sonra projeye katılmaya karar veren Bell, bunun nedenini de şöyle açıklıyor: Kaironun çok korkutucu olmasının sebebi, her gün kullandığımız teknolojiden yola çıkması
  Sizin en yakın dostunuz olan bilgisayarınızın içinden bir şeylerin süzülmesi fikri gerçekten çok korkutucu  Filmi seyrettikten sonra bile size verdiği huzursuz edici duygudan kurtulamıyorsunuz  
 En korkutucu görüntüler, beynimizden çıkanlar
 
 Japon korku filmlerinin yeniden çekilmesi Amerikan sinemasının son yıllardaki eğilimlerinden
  2001de en popüler filmlerinden Halka ve devamı, bir Japon filmi olan Ringunun 2004ün en çok izlenen filmlerinden Garez de yine Ju-On isimli Japon korku filminin yeniden çevrimiydi  Yapımcılar Mike Leahy ve Joel Soisson, Nabızın da bu filmlerin elde ettiği başarıyı elde edeceği görüşündeler Japon korku filmleri, Amerikan korku filmlerinin dokunmadığı bir şeylere dokunuyor diyor Leahy, Daha çok yalnızlık üzerine gidiyorlar ve korku çok daha şiddetli  Halka ve Garezde çok kuvvetli korku sahneleri vardı ve ben Nabız için de aynı durumun söz konusu olduğuna inanıyorum   
 Soisson ise, Japonlar filmlerde daha ruhani öğeler kullanıyorlar diyor ve ekliyor Yıllarca şehirleri yıkan canavar filmleri yaptıktan sonra, bir anda en korkutucu görüntülerin, beynimizin içindeki düşüncelerden çıkanlar olduğunu fark ettiler
  Amerikalılar bunun çok daha geç farkına vardılar  Her şeyde aşırıya kaçıyoruz  Çok büyük ve cüretkar ama pek de korkutucu olmayan filmler yapıp duruyoruz  Japonlar bunun farkına vardılar  Nabızda da farkı göreceksiniz  
 | 
	|  |   |