06-26-2012
|
#28
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ülkelerin Kuruluşu - Ülkelerin Tarihi ve Kültürleri
Pakistan Devleti
Pakistan Devleti, yirminci yüzyılda kurulmuş genç bir devlettir Pakistan'ın 15 Ağustos 1947 yılından evvelki tarihi Hindistan ile aynıdır "Pakistan" adı ilk olarak, İngiltere'de öğrenim gören Müslüman öğrenciler tarafından 1940 yılında ortaya kondu Pakistan, Pencap, Afgan, Keşmir, Sind ve Belucistan isimlerinin başharflerinin yanyana gelmesinden meydana gelip, mana itibariyle "temiz ülke" demektir
Hindistanlıların, İngilizlerin egemenliğinden kurtulmaya çalıştıkları sırada, bölgedeki Müslümanlar birleşerek 1947 yılında bir dominyon kurdular Bu dominyon, İngiliz Milletler Cemiyetine dahil durumdaydı Bu yıllarda Pakistan liderliğini M Ali Cinnah yürütmekteydi
Pakistan 1956 yılında cumhuriyet oldu İki yıl sonra General M Eyüb Han darbe yaparak idareyi ele geçirdi 1960 yılında ve 1965'te yeniden başkan seçildi Bunun 1969 yılında istifa etmesi üzerine Doğu Pakistan'da ayaklanmalar başgösterdi Daha sonra General Ağa M Yahya Han idareye el koydu İdareyi ele alır almaz ülkede sıkıyönetim ilan etti 1970 seçimleri sonucunda Doğu Pakistan, Avami Partisi büyük çoğunluk elde etti Fakat seçimlerden bir yıl sonra Yahya Han, Millet Meclisini dağıttı
Bunun üzerine ülkede grevler ve isyanlar artmaya başladı Bundan dolayı hükümet kuvvetleri Doğuya taarruzlar tertipledi Fakat çok geçmeden Hindistan'dan kuvvet desteği alan doğulular, bağımsızlıklarını ilan ederek Bangladeş Devletini kurdular Ayrıca çarpışmalar kesilmedi Binlerce insan öldürüldü 10 milyonu aşkın Doğulu Hindistan'a göç etti Nihayet Pakistan-Hindistan savaşı patlak verdi Doğu Pakistan'daki, Pakistan birlikleri kuşatılınca, ateş-kes imzalandı Her iki taraf da birliklerini geri çekti İki ülke arasındaki münasebetler 1976 yılında yeniden normal hale getirildi
Bu esnada Pakistan başkanlığına, Pakistan Halk Partisi Başkanı Zülfikar Ali Butto geldi 1973 yılında yeni bir anayasa kabul edildi Pakistan, bundan böyle "Federal İslam Cumhuriyeti" adını aldı Butto, aynı yıl Başbakan oldu
1977 yılının Haziran ayında, General Ziya-ül Hak, askeri bir ihtilalle idareye el koydu Butto başbakanlıktan alındı Evvelce, Butto'nun siyasi muhalifi öldürüldüğünden, ihtilal sonrası Butto, bu suçtan mesul tutuldu 1974 yılında işlenmiş bulunan bu cinayet sebepiyle, Butto 1979 yılında idam edildi Bunun üzerine Pakistan-ABD münasebetleri gerginleşti Bu hadiselerden sonra halk Amerikan üslerine ve görevlilerine tepki gösterdi
1981 yılında Sovyet Rusya'nın Afganistan'ı işgali üzerine, ABD Pakistan ile anlaşmak mecburiyetinde kaldı İki ülke arasında altı yıllık askeri ve ekonomik yardım programı hazırlanarak imzalandı Afganistan işgali iki milyon civarında Afganlının, Pakistan'a göç etmesine sebep oldu 1988 Ağustosu'nda esrarengiz bir uçak kazasında devlet Başkanı General Muhammed Ziya-ül-Hak'ın ölmesi üzerine yerine Gulam İshak Han geçti
Yapılan seçimleri sol eğilimli Pakistan Halk Partisi kazandı ve Müslüman bir devletin ilk kadın başbakanı olarak Benazir Butto hükumeti kurdu Bazı yolsuzluklar ve iç asayişin sağlanmaması üzerine Devlet başkanı Gulam İshak Han 1990'da Benazir Butto'yu görevden alarak yerine Nevaz Şerif'i başbakanlığa atadı 1993'te yapılan seçimleri kazanan Benazir Butto tekrar başbakanlığa getirildi
27 Aralık 2007'de Pakistan Halk Partisi lideri, eski Başbakan Benazir Butto Ravalpindi kentindeki bir seçim mitinginde uğradığı suikast sonucu öldü
Peru Devleti
İspanya dönemi öncesi Peru tarihi hakkında, elde yazılı ve kayıtlı dokümanlar yetersiz olduğu için, bilgiler oldukça zayıftır Yapılan tarihi çalışmalardan çıkarılan sonuçlara göre, Peru topraklarında ilk yaşayanlar Panama Boğazını geçen ve Pasifik Okyanusunu aşan göçebe avcıları ve balıkçılık yapan insanlardır Peru’da M Ö 1200 yıllarından, M S 1532 yılına kadar çeşitli medeniyetler gelip geçmiştir Chavin (Şöven), Kla**** Chimu ve İnka diye bilinen bu dönemlerin sonuncusu olan İnka medeniyeti kıtada ve ülkede en tesirli olanıdır
İspanyollar ilk olarak 1531 yılında Francisco Pizarro vasıtasıyla ülkeye geldiler Bundan sonra Lima, Peru’ya İspanya adına gelen genel valilerin merkezi oldu Güney Amerika’da iyice yerleşen ve kuvvet bulan İspanyol idaresi, Peru’nun bağımsızlığının gecikmesine sebep oldu 1821 yılında Arjantinli Jose de San Martin, Peru topraklarını topladığı kuvvetlerle ele geçirdi
Arkasından Simon Bolivar ve Antonio J de Sucre komutasındaki kuvvetler İspanyolları bozguna uğrattılar 1826 yılında Callao bölgesinin de ele geçirilmesi sonunda Peru bağımsızlığını ilan etti Böylece Amerika kıtasındaki İspanya İmparatorluğu çöktü
1846 yılına kadar ülke içinde siyasi ve politik mücadeleler başgöstermiştir Evvela 1822’de kongre bir cumhuriyet anayasasını kabul etti ve 1823’te Jose de la Riva Agüero ülkenin ilk başkanı oldu 1879-84 yılları arasında Şili, Peru ve Bolivya’ya saldırdı ve Tarapaca, Tacna veArica’yı ele geçirdi Yıllarca süren mücadeleler sonunda 1929 yılında yapılan bir antlaşmayla anlaşmazlık kesin olarak son buldu
Antlaşmaya göre, Arica bölgesi dışındaki bütün bölgeler, Peru’ya geri verildi 1968 yılında yapılan bir askeri darbe ile, başkan Femando Belaunde Terry görevinden uzaklaştırıldı 1974 yılına kadar devam eden askeri hükümet zamanında petrol, bankacılık, madencilik ve balıkçılık millileştirildi
12 yıllık bir aradan sonra Peru, 1980 yılında demokratik hayata döndü Başkanlığa yeniden F B Terry getirildi Yeni hükümet sosyalist sistemi terk ederek liberal sistemi ülkeye getirdi Ülke ekonomisi girdiği çıkmazdan kurtularak normale döndü 1981 yılında Ekvador sınırında bazı çatışmalar olduysa da çabuk kapandı Bundan sonra Mao’cu solcu teröristler ülkede olaylar çıkarmaya başladılar
1982 ve 1983 yılında hızlanan bu tedhiş eylemleri daha çok ABD aleyhine yapılmaktaydı 1985’te iktidara gelen Alan Garcia Perez tethiş eylemlerini bastırmaya çalıştı 1990’da seçimleri kazanan Alberto Tujimori de zamanında solcuların tethiş eylemleri hızla arttı Bunun üzerine Başkan Alberto Fujimori 5 Nisan 1992’de bir sivil darbe yaparak kongreyi dağıttı ve bir olağanüstü hal ve yeniden inşaa hükümeti kurdu
13 Kasım 1992’de Başkan Alberto’ya başarısız bir suikast girişiminde bulunuldu Yeni kurulan Demokratik Kurucu Kongre için seçimler 22 Kasım 1992’de yapıldı ve Başkan Alberto’yu destekleyen partiler salt çoğunluğu elde ettiler Bu arada Aydınlık Yol Gerilla teşkilatının lideri olan Guzman yakalandı Guzman 1980’de başlayan gerilla savaşında 22 500 kişinin ölümünden sorumlu tutularak ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı
|
|
|