Konu
:
Çocuğunuza yemekle ilgili söylememeniz gereken 7 şey
Yalnız Mesajı Göster
Çocuğunuza yemekle ilgili söylememeniz gereken 7 şey
06-26-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Çocuğunuza yemekle ilgili söylememeniz gereken 7 şey
Çocuğunuzun yemeklerle arasında daha iyi bir ilişki geliştirmesine yardımcı olmak istiyorsanız
çocuğunuza söylememeniz gereken 7 cümle var…
1- “Yemeğinle oynama!”
Çok erken yaşlardan itibaren
yemeklerle olan yaratıcılığımız bastırılmıştır
Bize elimizi yüzümüzü batırmamamız
giysilerimize yemek bulaştırmamamız
yemekle oyun oynamamamız söylenmiştir
Bu mesajlar ileriki yaşlarda
yani yetişkin hayatımızda bize nasıl geri döner; artık eğlenmeyi bırakırız! Yemek yemeği eğlenceden çok ciddi bir iş olarak görebiliriz
Yemeğe olan ortak bakış açısıyla
yemek sadece hemen bitirilmesi gereken ve bizi işimizden alıkoyan bir şey olarak görülürmeye başlanır
Bu mesajı küçük yaşlarda tam tersine çevirmek mümkün
Çocuğunuzu yemek yemekten haz alır hale getirmeniz gerekiyor
Yemeklerle oyun oynayın! Bunu çocukça bir şekilde
ortalığı kirleterek değil de
tabaktaki yiyecekleri renklerine ve şekillerine göre dizerek
onları belli bir kompozisyona getirip fotoğraflarını çekerek
değişik yiyecek gruplarıyla hayvan şekilleri yaparak
suratlar çizerek vs
gibi oyunlarla yapabilirsiniz
2- “Yemeğini bitirinceye kadar tatlı yok!”
Hemen hemen herkeste “eğer bir işi başarmazsak
ödüllendirilemeyiz” mantığı vardır
Toplumlar sonuç odaklıdır ve herkesin bizden beklentileri vardır
Kısaca; elde edemezsen
başarılı olamazsın deniyor bize
Bu ruhsal olarak bize ileride mükemmeliyetçilik
rekabetçilik ve aşırı hırs
ve en sonunda ise ülser
depresyon ve hayal kırıklığı olarak geri döner
Bu düşünce biçimi yemek yemeğe de yansıyınca
yemek yemek artık içgüdüsel olmaktan çıkıp yapılacaklar listesinde “başarılması gereken” maddelerden biri olur
Bu durumdan ancak kalori saymayı ve “acaba yeterli protein aldı mı?” düşüncesini bir kenara bırakarak kurtulabiliriz
Kendinizi ve çocuğunuzu kısıtlamadan
özgür bırakarak yemek yemesine izin vermelisiniz
Çocuğunuzun psikolojik ihtiyaçlarını göz ardı etmeden
ortak bir noktada buluşmalısınız
3- “Tabağındakileri bitir!”
Sizce kaç kişi bir restoranda ya da evinde
sırf parasını ödedi diye tabağındakileri bitirme zorunluluğu hissediyordur? Çocuklar ebeveynlerinden sık sık bu lafı işitirler
Böylece kendimizi gerçek ihtiyaçlarımıza rağmen aşırı yemeğe programlarız
Tabağımızdakilerin hepsini bitirmenin tek amacımız olduğu hissine kapılırız yemek yerken ve gerçek sınırlarımız silinmeye başlar
Bu yapay sınırlardan ancak “tamamlama” hissimize engel olabilirsek kurtulabiliriz
Çocuğunuzun yemek yerkenki amacı tabağındaki yemekleri bitirmek değil
yediklerinin tadını çıkarabilmek
yeni tadlar öğrenmek ve yemeklerle arasını bozmadan onlarla sağlıklı bir ilişki kurabilmek olmalıdır
4– “Sofrada gülmek yok!”
Çoğu ebeveynler
çocuğunun yemek yerken masada uslu durmasını
yüksek sesle gülmemesini ve sessizce yemeğini yemesini ister
Yemek masasında sürekli “Sus!”
“Sessiz ol!”
“Gülme
yemeğini ye!” cümlelerine maruz kalan çocuğun bir süre sonra içindeki gülme isteğini bastırmasına ve yetişkin hayatında insanlara karşı daha sert ve ciddi bir tavır takınmasına neden olabilir
İçimizdeki eğlenme ve oyun oynama isteğini kaybetmiş olmak demek
iyi vakit geçiremiyor olmakla eş değerdir
Yemek sürelerini uzun tutmaya çalışın ve bunu mümkün olduğunca eğlenceli ve kahkaha kısıtlamalarının olmadığı bir hale dönüştürün
Unutmayın; aynı masada yemek yemek
zevkle ve paylaşımlarla yapılan bir ritüeldir ve aile arasındaki bağları güçlendirmede önemli bir yeri vardır
5- “Kötü mü hissediyorsun? Hadi sana dondurma alayım!”
Evcil hayvanınız ölür
aileniz size hemen yenisini alır
En iyi arkadaşınız size ihanet eder
yeni bir arkadaş bulursunuz
Erkek arkadaşınız sizden ayrılır
bir hafta sonra yeni birini aramaya başlarsınız… Acı verici bir olayla karşılaştığımızda
genelde bu acıyla yüzleşmek ve onları içimizde yaşamak yerine
hemen o boşlukları doldurmak ve o kötü deneyimi unutmaya çalışırız
Yemek de tıpkı bir yara bandı işlevi görür ve yüzleşmek istemediğimiz sorunların üzerini örtmek için kullanırız
Aşırı yemek yiyenlerdeki sorunun %75’inin duygusal kaynaklı olduğuna şaşmamak gerekir
Çocuğunuzun duygularıyla yüzleşmesini sağlayın
onunla konuşun ve yiyeceği asla teselli olarak önüne sunmayın
Bu yetişkin hayatında onun duygusal olarak yemeğe bağlı olmasına neden olabilir
sana çikolata alacağım!”
Küçükken size
eğer kötü hissediyorsanız
tatlı bir şeyler yemenin sizi daha iyi hissettireceğini öğretmişlerdir
İyi hissettiğinizde de tatlı yeme isteğinizi bastıramıyorsunuz
Bu tam bir kısır döngüdür! Genelde bol şekerli
kremalı ve kalorisi yüksek yiyeceklere yönelirsiniz
Çikolata ve dondurma
hem çocukların hem de yetişkinlerin iyi ya da kötü hissettiklerinde yöneldikleri yiyeceklerden en yaygınıdır
Ama unutmamak gerekir ki
iyilik dışarıdan değil içeriden gelir! Yiyeceklerle ödüllendirme fikri uzun vadede çok yanlış sonuçlara yol açar
Her “uslu çocuk” oluşunda bu yiyeceklerle ödüllendirilmeyi bekleyen çocuk
bir süre sonra bu isteği yerine getirilmediği için daha huysuz olur ve daha fazla tatlı yeme isteği duyar
Bu çok sağlıksız bir kısır döngüdür
Çocuğunuzu ödüllendirmek için yiyecekleri kullanmayın
7– “Afrika’daki çocuklar bunu da bulamıyor!”
Ah şu suçluluk duygusu… Çok fazla “doğru” yiyecekleri yediğiniz için ya da “yanlış” yiyecekleri yediğiniz için her zaman sizi suçlu hissettirmeye çalışmışlardır
öyle değil mi? Ne zaman bunu yapmaktan vazgeçeceğiz? Çocuklar
o yiyecekleri yiyebildikleri için ne kadar şanslı oldukları duydukları zaman
suçluluk duygusuyla erken yaşlarda tanışırlar ve o andan itibaren yemek yemenin bütün eğlencesi kaçar! Eğlence hissinin yerini güvenlik ve hayatta kalma duygusu alır
Bunun yerine dünyanın size sunduğu kaynaklar için şükretmeyi öğrenmesine yardımcı olun
Suçluluk duygusunu masadan kaldırın!
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul