06-26-2012
|
#3
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ordu Doğa Güzelikleri .Ordu ,Ünye ,Fatsa,Perşembe Resimleri Manzaraları
Fatsa'nın tarih sahnesinde önemli bir yer alması M S 1 yüzyıl'da başlamıştır Mitridatın ölümünden sonra II Farnak, M Ö 65-42 yılları arasında Roma'ya bağlı bir krallık olan Pont Devleti'nin başına geçmiştir Farnak, bugünkü Fatsa'nın bulunduğu yerde hükümdarlığını

sürdürürken, Roma'nın iç karışıklıklarından faydalanarak hem bağımsızlığını kazanmak hem de idaresini genişletmek için çalışmış fakat başarılı olamamıştır II Farnak, Fatsa'nın eski hükümet binasının bulunduğu alandır kızı Fanizan adına bir şato inşa ettirmiştir Bu şatodan dolayı kasabaya Fanizan adı verilmiştir Sonraki yüzyıllarda Fanise, Phadsane, Pytane ve Faça adları ile anılan kasaba son olarak Fatsa adını almıştır

Pont Devletinin sınırları içerisinde Fatsa yer almaktaydı Kasaba, Şarl Teksiye'de, Fatizan şatosu, vilayet yıllıklarında ise Vadisane olarak adlandırılmaktadır II Farnak'tan sonra bölgeye ayrı bir sülaleden gelen Polemen hükümdarlık yapmıştır M S 63 yılında Pont devri , Roma İmparatorluğu tarafından ortadan kaldırılmış, M S 395 yılında ise bu topraklar Roma İmparatorluğu tarafından, Bizans İmparatorluğu'na devredilmiştir M S 391 yılından itibaren Anadolu'ya giren Peçenek ve Kuman Türklerinin akınları sonucu, Fatsa'ya ilk Türkler giriş yapmıştır

Türklerin Fatsa yöresine kesin olarak yerleşmeleri, 1071 Malazgirt Savaşı sonrası meydana gelen akınlar sonucu sağlamıştır Danişmend Gazi'nin beylerinden Sevli Bey, Ladik yöresinden harekete geçerek kısa sürede; Samsun, Ünye, Fatsa ve Giresun bölgelerini fethedip, Trabzon'a kadar ilerlemeyi başarmıştır Bu olaylardan sonra yerleşen oymaklar

sayesinde Türkleşme ve İslamlaşma süreci başlamıştır Bu oymaklardan en önemlisi Çepni'lerdir Çepniler bu alt yapıyı sağladıktan sonra 1380 yılında Hacı Emiroğulları adlı bir Türk Beyliğinin hakimiyet dönemi başlamıştır 1427-1428 yılları arasında Yörgüç Paşa'nın Canik seferi ile Fatsa, Osmanlı İmparatorluğu'nun sınırları içerisinde dahil edilmiştir Hacı Emiroğulları dönemi Fatsa'daki Türk nüfusunun temelini oluşturmuştur

13 ve 14 yüzyıllarda, kıyı kesiminde Ceneviz kolonilerinin etkileri görülmekteydi Sahildeki tabya, Cenevizliler tarafından depo olarak kullanılmıştır Bu zaman dilimi içerisinde Fatsa, Karadeniz'in öneml

i ticaret merkezlerinden biri olmuştur Cenevizlilerin Karadeniz hakimiyetleri, II Mehmet döneminde sona erdiği için Fatsa'yı bu dönem içerisinde terk etmişlerdir Fatsa'da Türk
Nüfus
ordunun önlüleri
Kadir İnanır
Halit Akçatepe
Soner Arıca
Gülşen
Gaye Aksu
Ahmet Yenilmez
Erdoğan Arıca
Mehmet Hilmi Güler
Kamil Sönmez
Erdal Beşikçioğlu
Harun Tekin(mor ve ötesi vokalisti)
Levent İnanır
Zeki Çol(telelig programı yorumcusu)
Güngör Coşkun
Aydan Uysal
Mehmet Akif Alakurt
Hekimoğlu
Gürkan Uygun
Fatih Yaman
Tuğrul Şan
Aydın Beyoğlu
Grup Tomakinler
Coşkun Gök
Ayşe Taş
Cem Çelebi
Burçin Birben
Tuncer Tercan
Ümit Tokca


1918 yılında yapılan nüfus Sayımında Fatsa'nın toplam nüfusu 43 980'dü Bu nüfusun 39 046' sı Müslüman halktan oluşmaktaydı 1927 yılı nüfus sayımında nüfusun düşmesini tetikleyen bazı nedenler vardı Bunların
başlıcaları; Gayrımüslim nüfusun çeşitli nedenlerle göç etmesi ve uzun süren I Dünya Savaşı ile Kurtuluş Savaşı sırasında çok sayıda yurttaşın hayatını kaybetmesidir Buna rağmen fazla nüfus kaybı olmamıştır Bu nedeni sağlayan emel ise, yüksek doğum oranıdır

1990 yılına kadar köy nüfusunun, kent nüfusuna göre fazla olduğu görülmektedir 1990 yılından sonra ise köy nüfusu ile kent nüfusu denkleşmeye başlamıştır 1960'ta köy nüfusunun azalmasını nedeni ise, Kumru ve Korgan ilçelerinin kurulup Fatsa'dan ayrılmasıdır 1990 yılındada belirgin olarak, köy nüfusunun azaldığı görülmektedir Bunu

nedeni de köylerden şehir merkezine yapılan göçtür Genel olarak; köydeki geçim sıkıntıları, nüfusun artması, üretimin azalıp tüketimin artması, öğretim amaçlı yer değiştirmeler ve terör olayları göçleri zorlamıştır 1927 yılında, % 90 oranı geçen köy nüfusu 1997 yılında, % 50 oranına düşmüştür
|
|
|