06-24-2012
|
#16
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Divan Edebiyatı
DİVAN EDEBİYATINDA DÜZYAZI BİÇİMLERİ
Divan edebiyatında üç tür düzyazı biçimi vardır Yalın düzyazı, süslü düzyazı ve orta düzyazı Yalın düzyazıda halkın konuştuğu dil kullanılmış, halk kitapları, halk öyküleri, Kur’an tefsirleri, hadis açıklamaları bu türde yazılmıştır
Süslü düzyazıda hüner ve marifet göstermek amaçlanmıştır Bu türe genellikle medrese öğrenimi görmüş, Osmanlıca’yı iyi bilen yazarlar yönelmiştir Çok uzun cümlelerin, bol söz ve anlam oyunlarının göze çarptığı bu türün en belirgin örneklerini Veysi ve Nergisi vermiştir Süslü düzyazıda çok ürün verilmiş bir alan da tezkire’dir Bu türün ilk klasik örneğini, 16 yüzyılda Aşık Çelebi yazmış ve tezkire geleneği 19 yüzyılda Fatih Efendi’ye değin sürmüştür
Orta düzyazı ise, divan edebiyatının hemen hemen bütün klasik yazarlarının yazdığı bir türdür Belirgin özellikleri, söz ve anlam oyunlarından, hüner ve marifet göstermekten kaçınılmış ve içeriğin ön planda tutulmuş olmasıdır Özellikle tarih, gezi, coğrafya ve din kitapları bu türde yazılmıştır
Din dışı konularda düz yazı
Tezkire
Ünlü kişilerin yaşam öykülerinin toplandığı yapıt Şairlerin yaşam öykülerini anlatanlara Tezkiretü’ş-şuara ya da tezkire-i şuara, din adamlarının yaşam öykülerini anlatanlara tezkiretü’l evliya, hattatların yaşam öykülerini anlatanlana tezkiretü’l-hattatin, bilginlerin yaşam öykülerini anlatanlara tezkire-i ilmiye, Halvetiye tarikatı şeyhlerinin yaşam öykülerini anlatanlara tezkiretü’l- halvetiye, müzikçilerin yaşam öykülerini anlatanlara tezkire-i musikişinasan denir Tezkireler ilk kez İran edebiyatında ortaya çıktı Türk edebiyatının ilk tezkiretü'ş-şuara’sını Ali Şir Nevai Mecalisü'n-Nefais adıyla yazdı
Tarih
Geçmiş olayları, geçmiş belli bir dönemi, belli bir kişi ya da kahramanı çevresi ve dönemiyle birlikte anlatan sanatlı düzyazı türüdür
Sefaretname
Siyasal bir görevle yurtdışına gönderilen elçilerin ya da bunların yanlarında bulunanların gittikleri yerin durumuna ve özelliklerine ilişkin izlenimlerini, görüşlerini, olayları anlattıkları yapıtlardır En tanınmış örneklerden biri Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi’nin Sefaretnamesi’dir
|
|
|