|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ozanlarımız(F-G)
Fikret Dikmen
Her tarafı derin kaygı bürümüş,
İnsanlık kokuşmuş, dostluk çürümüş,
Çıkar, rüşvet, hile almış yürümüş,
Her şey gelip, maddiyata dayanmış
Para olmuş bu dünyanın kralı,
Böyle midir insanlığın kuralı?
Bu yüzden kulların bağrı yaralı
Fikret uyur iken kimler uyanmış?
1950 yılının bir güz ayında annesi kendi köyü olan Gökbez köyü'nden yakın bir köy olan Havuzlu köyü'ne düğüne gitmiş o düğünde doğmuş, annesi Ayşe, babası Hüsamettin'dir İlkokul mezunudur Askerliğini Denizli ve Muşta tamamlamıştır Ankara, İstanbul gibi şehirlerde yedi yıl kadar çeşitli islerde çalışmış 1979 yılında memleketi Niğde’de Tarım İl Müdürlüğü’nde isçi olarak göreve başlamıştır 1997 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrılmıştır Evli ve iki kızı olan Fikret Dikmen halen Niğde'de ikamet etmektedir
Fikret Dikmen şiir yazmaya ilkokul yıllarında merak sarmış herhangi bir aşıktan ya da ustadan şiir yazma veya söyleme dersi almamış çocukken çobanlık yaptığı yıllarda Karacaoğlan kitabından okuduğu şiirlerin etkisiyle yazmaya davam etmiştir Yetiştiği çevre tabiat ve insanlar duygu dünyasını besleyen unsurlar olmuş yani herhangi bir usta görmemiş eğer Fikret Dikmen bir usta bir aşık tarafından ya da halk şiiri geleneğinin içinde yetişmiş olsaydı bu günkü konumunun çok üstünde olurdu Hece, vezni ve şiir tekniğini kendi kendine öğrenmiş şiir denemelerini de tek başına yapmıştır Şiirlerinde görülüyor yetişme tarzı onu en çok sosyal konulara yönlendirmiştir Sevgisinde çok samimidir, insanları güzellikleri karşılıksız sevmekte bütün canlıların mutlu yasamasını samimiyetle istemektedir Şiirlerinde en çok sevgi, barış, dostluk ve insanlık gibi konuları ön plana çıkarmaktadır
Kitapları
1997 yılında ilk kitabi Duygudan Gönüllere,
2001 yılında ikinci kitabı Sulara Türkü Yazdım,
2002 yılında üçüncü kitabi Yüreğim Bir Anadolu,
2004 yılında dördüncü kitabi Pervane Misali
isimli kitapları yayınlanmıştır Yüzlerce şiiri TRT tv ve radyolarında, dergilerde, gazetelerde yayınlanmıştır On beş kadar şiiri çeşitli sanatçılar tarafından bestelenerek albümlere okunmuştur
Eserlerinden bazıları:
CAN GÖSTER BANA
Sultanlar paşalar nice beyleri,
Dünyada kalıcı şan göster bana
Adem’den Havva’dan ve Nuh’tan beri,
Ölümü tatmayan can göster bana
Tatlılar içinde bal başta gelir,
Canlılar içinde kul başta gelir,
Yedi renk içinde al başta gelir,
Kırmızı akmayan kan göster bana
Deryada buluşur ırmaklar çaylar,
Seneyi tamamlar haftalar aylar,
Boşa mı yapıldı kervansaraylar,
Yolcusu olmayan Han göster bana
Yaşamak istersen, insanca fakat,
Kibiri nefreti kalbinden sök at,
Bu yolda özünde bitse de takat,
İnsanlık aşkıyla yan, göster bana
Fikret’in serveti kendi aklıdır,
Bakışlar görüşler farklı farklıdır,
Gecenin bağrında şafak saklıdır,
Seheri olmayan Tan göster bana
NERDEYİM
İnsan aynasına camsız bakarım,
Arıyorum ben kendimi nerdeyim?
Bazen buharlaşır arşa çıkarım,
Bazen gök kubbede bazen yerdeyim
Hakikat yolundan ayrılmaz izim,
Dostluk dergâhında muhabbet bizim,
Madem kul kusursuz olmaz azizim,
İnsan ayıbını örten perdeyim
Hiç kimseyle olmadı ki hesabım,
Anlayana nasihattir hitabım,
Okumak istersen canlı kitabım
Ya bir şiirdeyim, ya nesirdeyim
Gün olur çırağım, gün olur usta,
Bakarsın damlayım ta okyanusta,
Bir gün Mevlana’da birgün Yunus’ta
Bir bakarsın Hacı Bektaş Pir’deyim
Varsın anlamasın cahiller beni,
Kitapta okudum bilimi feni,
Bulmak ister isen Fikret Dikmen’i
İnsanlık yolunda son seferdeyim
TÜRKÜLER
Ben ömrümü türkülere adadım,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Benliğimi türkülerde aradım,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Türküler sevginin temel taşıdır,
Türküler duygunun deste başıdır,
Türküler milletin can yoldaşıdır,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Sarı sıcakların serinliğinde,
Sevgi umanının derinliğinde,
Yaşar halkımızın öz benliğinde,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Türkü kutsal, emek alın teridir,
Çeliği toz eder, tuncu eridir,
Kin ile nefretin panzehiridir,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Halkın öz bağının yedi vereni,
Kaynaştırır eşi, dostu, yareni,
Göster türkülerden zarar göreni,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
Fikret Türkülerden alır gıdayı,
Dost elinden içer türlü badeyi,
Türkülerde bulur aşkı sevdayı,
Türkülerde dostluk, barış, sevgi var
NEREDESİN İNSANLIK
Her tarafı derin kaygı bürümüş,
İnsanlık kokuşmuş, dostluk çürümüş,
Çıkar, rüşvet, hile almış yürümüş,
Her şey gelip, maddiyata dayanmış
Körleşmiş insani bütün duygular,
Sözde kalmış hatır, gönül saygılar,
Günden güne çoğalıyor kaygılar,
Saygın insan, vatandaşı soyanmış
Defter isyan etti, yazmıyor kalem,
Herkes havasında bir başka alem,
Kardeşi kardeşe vermiyor selam,
Nifak gelmiş kapımıza dayanmış
Kullar misafirken bu köhne handa,
Acıma duygusu bitmiş insanda,
Yoksulluk bir yanda, savaş bir yanda,
Yeryüzü al kızıl kana boyanmış
Para olmuş bu dünyanın kralı,
Böyle midir insanlığın kuralı?
Bu yüzden kulların bağrı yaralı
Fikret uyur iken kimler uyanmış?
NEREDE KALDI
Eskiden Hoş Sohbetlik Yarenlik Boldu,
Bilmem Şimdilerde Bize Ne Oldu?
Her şey Para İle Ölçülür Oldu
Hani Nerede Kaldı Eski Dostluklar?
Araya Menfaat Girerse Hele
Daire Çiziyor Cetveller Bile
Kardeş Kardeşine Yapıyor Hile
Hani Nerde Kaldı Eski Dostluklar?
Ancak O Günleri Yaşayan Bilir
Yanından Geçerken Görmezden Gelir
İstersen Kafa Yor İstersen Delir
Hani Nerde kaldı Eski Dostluklar
Hele Bir Düşte Gör Darlığa dara
Din İman Peygamber Kesilir Para
Bulana Aşk olsun Mum Yak ta Ara
Hani Nerde kaldı Eski Dostluklar?
İnsanlar Aklını Paraya taktı
Hatır Gönül Saygı Ortadan kalktı
Menfaat Ateşi Toplumu yaktı
Hani Nerde Kaldı Eski Dostluklar?
Yumuşak kükredi Sertlik Üstüne
Namertlik Yürüdü Mertlik Üstüne
Fikret Dörtlük yazar Dörtlük Üstüne
Hani Nerde Kaldı Eski Dostluklar?
|