06-24-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Lokman Hekim Efsanesi
Lokman Hekim Efsanesi
Yöre: Adana
Adana ve çevresinde yüzyıllardır yaygın olarak Lokman Hekim efsaneleri anlatılmaktadır Bunlardan bir tanesi şöyledir:
Lokman Hekim, inanışa göre bütün hekimlerin piri, üstâdıdır Her çiçeğin, her otun özelliklerini tanıyan Lokman, ilaç yapar, derilere devâ bulunmuş Bütün dünyayı dolaşmış Çukurova'ya gelince ovanın bereket ve güzelliğine hayran olarak Misis'e yerleşmiş Çevredeki bütün hastaları iyileştirmiş Anık hastalığın ne olduğunu unutan Çukurovalılar, ölümsüz hayatın peşine düşmüşler Kendileri için ölümsüzlük ilacını yapmasını istemişler
Lokman Hekim Çukurova'yı adım adım dolaşmış, bütün bitkileri incelemiş Bir gece dolaşmaktan yorgun düşmüş ve ulu bir çınarın altında uyuyakalmış Bir ara bir ses duymuş:
"Ey Lokman, artık araman bitsin, ben ölümsüz hayatın devâsıyım Bundan böyle insanlara ve hayvanlara ölüm yok"
Lokman Hekim, sesin geldiği bitkiye doğru yürüyüp koparmış Bu arada Tanrı, Cebrail'e: "Yetiş Cebrail, Lokman ölümsüzlüğe çare bulursa bu insanların hâli ne olur?" demiş
Bunun üzerine Cebrail, pir-i fani kılığında Misis Havraniye tarafına bir gelmiş Misis Köprüsü'nün üstünde Lokman Hekimle karşılaşmış Cebrail: "Selamün aleyküm " dedikten sonra Lokman'ın elindeki kitaba bakmak istemiş Kitabı alıp coşkuyla akan Ceyhan Nehri'ne atmış Kitabın ardından Lokman da suya atlamış; ama bulamamış Yaz gelip sular çekilince, ırmak boyunda aramaya devam etmiş Sonunda kitabın sadece bir yaprağını, arpa tarlasında bulmuş Bugünkü tıp biliminin, o günkü yapraktan geliştiğine inanılır Yörede hâlâ, efsanenin izlerine rastlanılmaktadır Kitabın bulunduğu arpa tarlasının toprağı kutsal sayılır Çocukların karınları ağrıdığında bu toprağı ısıtıp beze sararak çocuğun karnına koyarlar
İkinci bir Lokman Hekim hikayesi de şöyledir:
Lokman Hekim doktor ve eczacıymış Dükkânında her türlü hastalığın devası olan ilaçlar varmış Hastalar içeri girdiklerinde, hastalıklarına iyi gelecek olan ilaç şişesi sallanırmış Birgün, içeri birisi girmiş Ancak hiçbir şişe sallanmamış Lokman Hekim, bunun üzerine:
"Senin hastalığının çaresi yok, öleceksin " demiş
Adam ölümden kurtuluşun olmadığını öğrenince çok üzülmüş Her şeyini satmış Yanına bir at tüfek ve av köpeği alarak dağlara çıkmış Vurduğu hayvanları yiyip, yörüklerden yoğurt, süt alarak yaşıyormuş Bu arada hastalığı da iyice artmış
Bir ağacın altına gelmiş Atını bağlayıp köskelmiş O sırada bir yörük kadını, bir tas sütü saylığa koymuş Yılanların sütü sevdikleri bilinir Tasa yaklaşan bir yılan, sütü içmiş, sonra da zehrini süte kusmuş Tas, yemyeşil olmuş
Ağrıları iyice azan adam:
"Gidip şu zehri içeyim de ölüp kurtulayım " diyerek zehirli sütü içmiş Bir süre sonra ishal olmuş ve kusmaya başlamış Ancak oldukça hafiflediğini hissediyormuş Ölmek için içtiği zehirden sonra daha iyi olduğunu görmüş Gün geçtikçe iyileşmiş ve hastalığı tamamen geçmiş Lokman Hekim'e gidip: "Sen, bana öleceğimi söylemiştin Ama ölmedim " demiş
Bunun üzerine Lokman: "Ben, sana ala ineğin sütünü nereden bulayım, sütü yılana içirip, nasıl tasa kusturayım Hastalığının çaresi vardı; ama bu ilacı temin etmek zor olduğu için öyle dedim " diye cevap vermiş
O gün bu gündür tas ve yılanın eczacılık ve tıp biliminin simgesi olması, halk tarafından Lokman Hekim'e dayandırılır Kaynak: "Şahmeran, Lokman Hekim ve Adana Efsaneleri", Yrd Doç Dr Refıye Şenesen (Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi)
|
|
|