Yalnız Mesajı Göster

modern kız çocuğu isimleri / modern kız isimleri anlamları ile beraber

Eski 06-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

modern kız çocuğu isimleri / modern kız isimleri anlamları ile beraber



NACİYE : Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
NADİDE : Görülmemiş, görülmedik, ender bulunan
NADİRE : Az bulunur, seyrek, ender bulunan
NAFİA : Bir yeri güzelleştirmek için yapılan çalışmalar
NAGEHAN : Ansızın
NAĞME : Ezgi, uyumlu ses
NAHİDE : Venüs - Ergenlik çağındaki kız
NAİLE : İsteğine ulaşmış
NALAN : İnleyen
NAME : Mektup - Aşk mektubu
NARİN : Zarif, ince yapılı
NAŞİDE : Şiir okuyan , yazan
NAZ : Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış
NAZAN : Nazlanan, işve yapan, cilve yapan
NAZENDE : Nazlanan - Sevgili
NAZİFE : Zarif, kibar - Temiz
NAZLI : Naz eden, cilveli, işveli
NAZMİYE : Şiirle ilgili, düzenli
NEBAHAT : Onur, şeref, ün
NECLA : Çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale,nesil
NECMİYE : Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
NEDİME : Hoş sohbet, kadın - Kadın arkadaş
NEDRET : Az bulunan
NEFİSE : Beğenilen, hoş, güzel
NEHİR : Irmak, büyük akarsu
NERGİS : Çiçekleri ayrı ayrı yada bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki
NERİMAN : Pehlivan, yiğit
NERMİN : Nazik, ince
NESLİHAN : Han soyundan gelen
NESLİŞAH : Şah soyundan gelen
NESRİN : Bir tür yaban gülü
NEŞE : Sevinç, gönül ferahlığı
NEVAL : Talih - Bağış, ihsan
NEVCAN : Yeni doğmuş
NEVİN : Yeni
NEVRA : Işıklı parlak, çiçek ,uzaktan gelen müjde
NEZAHAT : İç temizliği, paklık
NEZAKET : Naziklik, zariflik, incelik ç
NEZİHE : Temiz, pak
NİDA : Seslenme, çağırma, seslenen
NİGAR : Resim, resim gibi güzel
NİHAL : İnce ve düzgün vücutlu, fidan gibi
NİHAN : Gizli, saklanmış, görünmeyen, sır, giz
NİL : 1- Çivit otu 2- Afrika kıtasında bir nehir
NİLAY : Nil'e ışık saçan
NİLGÜN : Mavi renkte, çivit rengi
NİLSU : Nil
NİLÜFER : Geniş yapraklı, durgun sularda yetişen bir su bitkisi
NİMET : İyilik, iyi bir yaşantı için gerekli şeyler
NİSA : Kadın
NİSAN : Yılın dördüncü ayı
NUR : Işık, parıltı aydınlık, Allah'ın gönderdiği ışık
NURAL : Kutsal ışık
NURAN : Işıklı, nurlu, aydın
NURAY : Ay ışığı gibi nurlu
NURCAN : Işık canlı, can ışığı
NURÇİN : Işık derleyen
NURDAN : Işıklı, parlak
NURGÜL : Işıklı gül, gül gibi güzel ve aydınlık
NURHAN : Aydın hükümdar
NURİYE : Işıklı, ışıktan gelme
NURPERİ : Peri kadar aydınlık, güzel
NURSEL : Sel gibi ışık
NURSELİ : Işık seli
NURSEN : Işık gibi nurlu
NURŞEN : Işık gibi şen ve güler yüzlü
NURTEN : Teni ışık gibi beyaz olan



OKŞAN : Sevil, sevgiye değer ol
OLCA : Düşmandan ele geçirilen mal, ganimet
OLCAY : Talih, baht, ikbal
ORKİDE : Az bulunup zor yetiştirilen değerli bir çiçek
OYA : İpek ibrişim kullanılarak iğne, ince dantel

ÖĞÜN : Kendini yücelt,gurur duy - Zaman - Kez, defa - Önde gelen
ÖĞÜT : Birisine ne yapıp ne yapmaması gerektiğini belirten söz
ÖMÜR : Yaşama süresi - Hayat
ÖNGÜL : Direnen, inatçı - Kılavuz
ÖVGÜ : Övmek için kullanılan söz
ÖVGÜL : Övülmeye değer
ÖVÜN : Başarılarınla, niteliklerinle yücel
ÖYKÜ : Hikaye / Masal
ÖZDEN : Özgür, özle ilgili
ÖZGE : Başka, yabancı, iyi güzel
ÖZGEN : Özü geniş, rahat
ÖZGÜL : Bir türe ait olan - Özü gül gibi olan
ÖZLEM : Hasret, birine yada bir yere duyulan görme arzusu
ÖZLEN : Görülmek istenilen ol, hasreti çekilen ol
ÖZNUR : Özü ışıklı, aydınlık
ÖZÜN : Şiir - Hak edilmiş



PAKİZE : Çok temiz, hoş ve güzel
PAPATYA : Taç yaprakları beyaz, ortası sarı baharda açan bir kır çiçeği
PARLA : Parlamak fiilinin emir kipi, 3 tekil şahıs
PELİN : Siyah ve beyaz renkte acı kokulu bir tür bitki
PELİNSU : Pelin + Su
PEMBE : Açık kırmızı renk
PERÇEM : Kakül - Mızrak, bayrak gibi şeylerin üzerine konulan püskül
PEREN : Ülker yıldızı
PERİ : Çok güzel, çekici, dişi cin
PERİHAN : Peri padişahı, perilerin başı
PERRAN : Uçan, uçucu
PERVİN : Ülker yıldız takımı (Süreyya)
PETEK : Arıların bal depoladığı yuvacık
PINAR : Suyun topraktan kaynayıp geldiği yer
PIRILTI : Parıldayan şeylerin çıkardığı ışık
PİRAYE : Süs, bezek
PÜREN : Sarı, kırmızı renkte açan küçük yapraklı bir tür ot



RABİA : Dördüncü
RAHİME : Acıyan, esirgeyen
RAHŞAN : Işıltı
RANA : Güzel, hoş
RAZİYE : Kabul eden, boyun eğen
REBİA : Bahar
REFAH : Bolluk, rahatlık
REFİKA : Eş, zevce
REMZİYE : Sembolik, simgesel
RENAN : İnleyen
RENGİN : Parlak renkli - Hoş süslü
REŞİDE : İyiyi, doğruyu seçebilen, ergin
REVAN : Su gibi akan - Ruh, can
REYHAN : Fesleğen, güzel kokulu bitki
REZZAN : Ağır başlı, vakur, ciddi
RUHAN : Güzel kokulu
RUHSAR : Yüz, çehre
RUHŞEN : Neşeli, canlı
RÜYA : Düş
RÜYET : GörmeKalp gözüyle görme



SAADET : Mutluluk
SABAH : Günün başlangıcı
SABAHAT : Güzellik
SABİHA : Güzel, şirin
SABİTE : Yerinde duran, kımıldamayan
SABRİYE : Sabırlı, dayanıklı
SACİDE : Secdeye varan, yere yüz süren
SADRİYE : Göğüsle ilgili
SAFİYE : Katıksız, katışıksız saf
SAHİBA : Bir şeyi elde etmiş olan
SAHURE : Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad
SAİME : Oruç tutan, oruçlu
SAKİNE : Oynamayan, kımıldamayan, durgun
SALİHA : İyi, yarar, yetkili, hakkı olan
SALİME : Eksiksiz, sağ, sağlam
SAMİME : Bir şeyin temeli, en köklü yeri
SAMİYE : Yüksek, ulu
SANAY : Ay gibi güzel
SANEM : Put - Güzel kadın
SANİA : Sanat eseri yaratan - Yapan , oluşturan
SANİYE : Dakikanın 60'ta biri süresinde zaman birimi
SATI : Düğün alışverişi - Satış, alışveriş
SEBLA : Uzun kirpikli göz
SEÇİL : Beğenilen, seçilen
SEDA : Yankı, ses
SEDEF : Midye ve istiridye gibi hayvanların beyaz ışıltılı parlak kabuğu
SEDEN : (Sedan) sesin, seslenişin
SEHER : Tan ağartısı, ortalığın aydınlandığı an
SELCAN : Hareketli, coşkulu
SELDA : (Seldağ) Dağ seli, dağdan inensel
SELEN : Haber, havadis, kulakla duyulan,işitilen
SELİN : Senin Sel'in, Sana ait sel
SELMA : Doğru ve iyi yolda, selamette olma
SELVİ : Yaz kış yeşil kalan ince uzun bir ağaç
SEMA : Gökyüzü
SEMAHAT : Cömertlik, el açıklığı
SEMİHA : Cömert gönüllü, eli bol
SEMİN : Değerli, pahalı
SEMİRAMİS : Asur kraliçesinin adı
SEMRA : Esmer
SENA : Övme, övüş - Şimşek parıltısı
SENAY : Ay gibisin sen anlamında
SENEM : Tapılacak kadar güzel kadın, sevgili
SENİHA : Yüce, yüksek
SERAP : Çölde uzaktan su gibi görünen ışık yanıltmacı
SERAY : Ay gibi güzel
SEREN : Yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
SERİN : Ilıkla soğuk arası
SERPİL : Serpilmiş, gelişmiş
SERRA : Rahatlık, kolaylık ,bolluk-bereket
SERTAP : İnatçı
SERVA : Masal
SEVAL : Severek alınan
SEVCAN : Sevgili insan
SEVDA : Aşk, sevgi, tutku tutkunluk
SEVGİ : Aşk, sevme duygusu
SEVİL : Sevgiye değer, sevilen
SEVİLAY : Ay gibi hep sevilen
SEVİM : Birine yakınlık duymak, sempati
SEVİN : Memnun ol, neşelen
SEVİNÇ : Neşe, iç ferahlığı
SEVTAP : Aşırı, tapacak kadar sevgi duyan
SEYHAN : Kentten kente yolculuk
SEYRAN : Gezinme
SEYYAL : Akışkan, sıvı, yerinde duramayan
SEZA : Uygun, yaraşan
SEZAL : Sezgili
SEZEN : Sezgisi güçlü olan
SEZER : Sezgisi güçlü olan
SEZGİ : Anlama, sezme yeteneği
SEZGİN : Duygulu, anlayışlı
SICAK : Sıcakkanlı, cana yakın
SIDIKA : Çok içten ve doğru kimse
SILA : Gurbete çıkanın doğup büyüdüğü yer
SIRMA : Altın yaldızlı, ya da yaldızsız ince gümüş tel
SİBEL : Bulutla yer arasında yere düşmeyen yağmur damlası / Buğday başağı
SİMA : Düz, çehre - İnsan, tip
SİMGE : Alamet, sembol, bir şeyi anlatan imge
SİNEM : Benim tenim, benim vücudum, göğsüm
SOLMAZ : Güzelliğini, tazeliğini uzun süre koruyan
SONAT : Bir veya iki çalgı için yazılmış 3-4 bölümlü müzik eseri
SONAY : Yılın son ayı
SONGÜL : Son açan gül
SONNUR : Son ışık
SU : Rengi kokusu ve tadı olmayan saydam sıvı madde
SULTAN : Hükümdar ailesinden, anne, kız kardeş
SUNA : Boylu poslu, endamlı / Erkek ördek
SUNAY : Ay sun, ay ışığı sun
SUZAN : Adak ayı
SÜHANDAN : Güzel konuşan
SÜHEYLA : Güney yönünde görünen parlak yıldızlar



ŞADİYE : Sevinç, neşe, mutluluk
ŞAFAK : Gündoğumundan önceki aydınlık
ŞAHİKA : Yüksek, yüce, dağın zirvesi
ŞAZİMENT : Allah'ın adamı- Allah'a ait olan,onun yolundan giden kişi
ŞAZİYE : Özellikleri kimseye benzemeyen
ŞEBNEM : Çiğ, gece nemi, jale
ŞEFİKA : Şefkatli, acıması, esirgemesi bol olan
ŞEHNAZ : Doğu müziğinde bir makam / Çok nazlı
ŞEHRAZAT : Özgür
ŞEHRİBAN : Şehrin ileri geleni
ŞELALE : Büyük çağlayan, çavlan, akarsunun yüksekten yere düştüğü bölümü
ŞENAY : Mutlu geçen ay
ŞENGÜL : İnsanın içini açan gül / hep şen olup hep gülmek
ŞENİZ : Mutlu, sevindiren iz, hatıra
ŞENNUR : Işık saçan, neşe saçan
ŞERİFE : Şerefli, kutsal
ŞERMİN : Utangaç
ŞEVKİYE : Neşeyle, istekle ilgili
ŞEVVAL : Arap takviminin onuncu ayı
ŞEYDA : Çılgın, deli divane
ŞEYMA : Eski Türk adlarından
ŞİİR : Zengin sembollerle uyumlu seslerle ortaya çıkan edebi anlatım biçimi
ŞİRİN : Cana yakın, sevimli
ŞÖLEN : Eğlence, kutlama, şenlik
ŞULE : Alev, ateş alevi
ŞÜKRAN : İyilik bilme, minnettarlık
ŞÜKRİYE : Görülen iyiliğe karşı şükretmek , hoşnut olmak

TAÇNUR : Mutluluk
TAHİRE : Gün doğusundan esen rüzgar
TAHSİNE : Günün başlangıcı
TALHA : Güzellik
TALİA : Güzel, şirin
TAMAY : Sabırlı, dayanıklı
TANAY : Secde eden
TANSU : Şafak rengi vurmuş su
TANYEL : Katıksız, arı - Seçilmiş
TARA : Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad
TAYYİBE : İyi, hoş, çok temiz
TEKGÜL : Durgun - Kendi halinde sessiz
TENAY : Uygun, yakışan - Dine uygun hareket eden
TENDÜ : Öz, asıl
TENNUR : Yüksek, ulu
TEZER : Çabuk ve erken
TİJEN : Ay gibi güzel
TİLBE : Put - Güzel kadın
TUBA : Sanat eseri yaratan - Yapan , oluşturan
TUĞÇE : Dakikanın altmışta biri
TURNA : Avrupa ve Kuzey Afrika'da yaşayan göçmen kuş türü
TUTAM : Bir desteden daha / parmak uçlarıyla alınabilen / Tutmaktan tutam
TUTKU : İradeyi aşan güçlü coşku, ihtiras
TÜLAY : İncelikle, düşünce ile ilgili
TÜLİN : Uzun kirpikli göz
TÜNAY / TUNAY : Mehtap, ay ışığı, gece görülen aydınlık
TÜRKAN : Hakana saltanatta ortaklık eden eşi
TÜRKÜ : Yankı, ses



ULVİYE : Yüce, yüksek, gökle ilgili
UMAY : Üzerinden geçtiği kişilere mutluluk getirdiğine inanılan uğurlu kuş, Devlet kuşu
UMUR : Görgü, deneyim
UMUT : Ümit, geleceğe güven duygusu
UZAY : Bütün varlıkları kaplayan sonsuz boşluk
UZEL : Usta, becerikli



ÜLFER : Irmak, büyük su
ÜLKER : Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı
ÜLKÜ : Amaç, ideal
ÜMMİYE : Okur yazar olmayan kadın
ÜMRAN : Mutluluk bolluk bereket
ÜNSEL : Ünü sel gibi aşan
ÜNSELİ : Ünü sellere benzeyen
ÜNZİLE : Gönderilmiş

VAHİDE : Tek, bir
VARİDE : Gelen, erişen
VASFİYE : Nitelikli
VEDİA : Korunması için bırakılan emanet
VEFİKA : Uygun, aynı fikirde, yoldaş
VELİDE : Yeni doğmuş çocuk
VERDA : Verdane (merdane Osm) / Verd (Ar)'den Verda, gül anlamında
VESİLE : Neden, sebep - Kavuşma
VİCDAN : İyiyi kötüden ayırmaya yarayan şuur, ahlak
VİLDAN : Yeni doğmuş çocuklar
VUSLAT : Kavuşma, yetişme, ulaşma



YAĞMUR : Yeryüzüne düşen yağışın sıvı halinde olanı
YAKUT : Yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş
YANKI : Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi ile oluşan ikinci ses, ses yansıması
YAPRAK : Ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
YAREN : Dost, arkadaş
YASEMİN : Kokulu çiçekler açan bir tür ağaççık
YAŞAM : Hayat
YAZGÜLÜ : Yaz ve Gül tamlaması / Yazın açan gül "şimdilerde bir de güz gülleri var"
YELDA : Uzun ve siyah / Yılın en uzun gecesi
YELİZ : Yel ve iz rüzgar ve izi anlamında
YEŞİM : Yeşil renkli değerli taş
YETER : Kafi, tamam
YILDIZ : Güneş ve ay dışında gökyüzündeki ışıklı cisimlerden her biri
YONCA : Birçok türü bulunan bitki
YOSUN : Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü
YUDUM : Bir içimlik sıvı
YURDAGÜL : Yurduna güller saçan, güzellik getiren
YURDANUR : Yurduna nur getiren
YÜKSEL : Özellikle manevi anlamda yüce ol



ZAHİDE : Dinin yasak ettiği şeylerden sakınan
ZAMBAK : Güzel iri çiçekli bir süs bitkisi
ZARAFET : İncelik, güzellik
ZEHRA : Beyaz ve parlak yüzlü olan
ZEKİYE : Zeka sahibi, kavrayışlı
ZELİHA : Züleyha, su perisi
ZENNAN : Kadınlar
ZENNUR : Zinnur, nurlu, ışıklı
ZEREN : Anlayışlı, zeki
ZERRİN : Altından yapılmış ,Bir cins çiçek - Fulya
ZEYNEP : Değerli taşlar, mücevherler
ZEYNO : Zeynep'in halk dilindeki söylenişi
ZİNNUR : Nurlu, ışıklı
ZİŞAN : Şanlı, ünlü, çok tanınmış
ZİYNET : Süs, süs eşyası
ZUHAL : Satürn
ZÜBEYDE : Öz, asıl
ZÜHAL : Dokuz gezegenden altıncısı (Satürn)
ZÜHRE : Çiçek açan / Çoban yıldızı (Venüs)
ZÜLAL : Berrak, saf, tatlı, soğuk su
ZÜLEYHA : Hz Yusuf'un karısının adı
ZÜLFİYE : Saçları çok güzel olan
ZÜMRA : Güzel, iyi ahlaklı - Zeki, bilgili kadın
ZÜMRÜT : Yeşil renkli bir değerli taş

Alıntı Yaparak Cevapla