Yalnız Mesajı Göster

modern kız çocuğu isimleri / modern kız isimleri anlamları ile beraber

Eski 06-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

modern kız çocuğu isimleri / modern kız isimleri anlamları ile beraber



FADİK : Fatma adının bir söyleniş biçimi
FADİME : Fatma adının bir söyleniş biçimi (Fa-tı-ma)
FADİŞ : Fatma adının bir söyleniş biçimi
FAHİRE : Övünülecek, iftihar edilecek - Kıymetli - Parlak, güzel, mükemmel FAHRİYE Bir karşılık beklemeden yapılan iş - Bir şiir türü
FAHRİYE : Bir işi çıkar beklemeden yapan
FAHRÜNİSSA : Övünülecek değerde kadın
FATMA : Sütten kesme / Aslı Fatima
FATMANUR : Fatma ve nur kelimelerinden türetilen isim
FATOŞ : Fatma adının halk arasında bir başka söyleniş biçimi
FAZİLET : Erdem / İyi huyların tümü
FEHİME : Anlayışlı, çabuk kavrayan
FERAH : Bol geniş / Rahatlık veren / Gönlü şenlendiren
FERAY : Aydınlık, parlak
FERAYE : Ay ışığı
FERDA : Yarın / Gelecek zaman/ mecazi anlamda kıyamet günü
FERHAN : Sevinçli, mesut
FERHUNDE : Mübarek, kutlu, uğurlu
FERİDE : Tek eşsiz, benzeri olmayan
FERİHA : Sevinçli, ferah
FERZAN : Bilim
FEVZİYE : Galip gelen üstün - Tanrının bereketiyle ilgili
FEYMAN : Ahlaki olgunluk
FEYZA : Başarılı, refah içinde, mutlu
FEZA : Uzay, evrenin genişliği
FİDAN : Ağaçların genç ve yeni yetişeni
FİGEN : Çiçek demeti / Gölge yapan
FİKRET : Fikir, düşünce - Amaç, niyet
FİKRİYE : Düşünce ile fikir ile ilgili
FİLİZ : Ağaçtan süren taze dalcıklar
FİRDEVS : Cennetteki altıncı bahçenin adı
FİRUZE : Mesut, mutlu - Açık yeşille gök mavisi renkleri arasında kıymetli taş
FULDEM : Her zaman geniş açık görüşlü
FULDEN : Her zaman geniş açık görüşlü
FULYA : Nergislerden soğan köklü bir bitki
FUNDA : Küçük çalılık / Süpürge otu
FÜREYYA : Parlak, ışıltılı günler
FÜRUZAN : Çok parlak, aydınlık
FÜSUN : Efsun / Büyü, sihir



GAMZE : Çene ya da yanakta gülümserken beliren çukurluk
GAYE : Amaç , erek, varılmak istenen hedef
GAZAL : Ceylan, geyik iri göz
GENCAY : Hilal
GİZEM : Sır / bilinmeyen şeyler, esrarengizlik
GONCA : Açılmamış, tomurcuk halinde gül
GÖKBEN : Özü genç olan
GÖKÇE : Sevimli güzel / Gök rengi, mavimsi
GÖKÇEN : Mavi gözlü
GÖKNİL : Gökyüzüne ait olan, Gök + Nil olarak da düşünülebilir
GÖKNUR : Nurlu, ışıklı, aydınlık gökyüzü
GÖKSU : Mavi su, akarsulara verilen ad
GÖKŞİN : Gök gibi mavi gözlü / Sonsuz mavi derinlik
GÖNÜL : Kalp, eğilim, sevgi arzu heyecan gibi duyguların bulunduğu yer
GÖRKEM : İhtişam, gösteriş
GÖZDE : Göze girmiş, birince sevilip beğenilen
GÜHER : İnci / Soy sop
GÜL : Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeği
GÜLAY : Güllerin açtığı ay, mayıs
GÜLBAHAR : Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızı boya
GÜLBEN : Ben, gül'üm anlamında
GÜLBİN: (Fars) Gül kökü, gül biten yer
GÜLBİZ : Bizim gülümüz
GÜLCAN : Gül gibi güzel canlı
GÜLÇİN : Gül derleyen, gül toplayan
GÜLDEM : Hiç solmayan her dem gül, her dem gülen
GÜLDEN : Gül gibi, güle ait, gülden yapılmış
GÜLDEREN : Gül toplayan
GÜLDESTE : Gül destesi
GÜLEN : Güleç yüzlü
GÜLENDAM : Gül gibi endamlı, zarif görünümlü
GÜLER : Gülen, sevinçli
GÜLFEM : Gül dudaklı, gül ağızlı
GÜLFİDAN : Gül fidanı gibi endamlı
GÜLGÜN : Gül renginde, kırmızı, pembe
GÜLHANIM : Gül gibi güzel kadın
GÜLİN : Güle ait olan, gülden gelen
GÜLİSTAN : Gül bahçesi
GÜLİZ : Gül gibi güzel iz bırakan
GÜLİZAR : Gül yanaklı
GÜLLÜ : Güzel kadın / Gülü olan
GÜLNAZ : Gül gibi ince ve narin
GÜLNİHAL : Gül fidanı
GÜLNUR : Çevresini aydınlatan gül
GÜLPEMBE : Gül pembesi / Gül gibi pembe yanaklı
GÜLRİZ : Gül saçan
GÜLSELİ : Gül seli
GÜLSEN : Gül gibi güzel
GÜLSEREN : Gül toplayan, dağıtan
GÜLSOY : Gül gibi güzel bir soydan gelen
GÜLSÜM : Yuvarlak yüzlü, güzel
GÜLSÜN : Yaşam boyu yüzü hep gülsün anlamında
GÜLŞAH : Gül dalı, güllerin kraliçesi
GÜLŞEN : Gülistan / Gül bahçesi
GÜLTEN : Gül gibi pembe tenli
GÜLÜMSER : Her zaman gülümseyen
GÜN : Gündüz vakti / Aydınlık
GÜNAL : Gün al yaşa, kızıl renkli güneş
GÜNER : Güneşin doğma zamanı - Fecr
GÜNEŞ : Kendi sistemi içindeki gezegenlere ısı ışık veren gökcismi
GÜNGÖR : İyi günler yaşa anlamında
GÜNİZ : Günün başlangıcını belirleyen görüntü
GÜNNUR : Güneş ışığının aydınlığı, nuru
GÜNSEL : Günle ilgili güne ait
GÜNSELİ : Işık seli, bol parlak ışık demeti
GÜRCAN : Herkesi seven, özveride bulunan
GÜVEN : Bir şeyden beklenen niteliğe inanıp ona göre davranmak
GÜZİDE : Seçkin, seçme, seçilmiş
GÜZİN : Seçici, beğenici



HABİBE : Seven, sevgili, dost
HACER : Taş, kaya parçası, çakıl
HAFİZE : Koruyucu, esirgeyici
HALE : Ayın çevresinde görülen ışıklı halka
HALENUR : Ayın ya da güneşin çevresindeki halkadan geçen ışık
HALİDE : Sürüp gelen, sürekli, geç yaşlanan
HALİME : Sakin, sessiz
HAMİDE : Şükredici, hamd eden
HAMİYET : İnsanın aile ve ülkesini koruma çabası, iyilik severlik
HANDAN : Gülen, şen
HANDE : Gülüş, gülme / alay etme, eğlenme
HANIM : Soylu kadın, bayan
HANİFE : Allah'ın birliğine inanan, iman eden
HARİKA : Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
HASİBE : Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen
HASRET : Ele geçirilemeyen bir şeye üzülmek - İç çekme, inleme
HATIRA : Anı, andaç
HATİCE : Erken doğan kız çocuğu
HAVVA : Allah'ın yarattığı ilk kadın
HAYAL : İnsanın beyninde kurduğu düşünceler , kesitler, olaylar
HAYAT : Yaşam, doğumdan ölüme kadar geçen süre
HAYRİYE : Hayr'la, iyilikle ilgili
HAYRÜNİSSA : Kadınların hayırlısı
HAZAL : Tad al anlamında
HAZAN : Güz, sonbahar
HAZER : Deniz, büyük su
HEDİYE : Armağan, bahşiş
HİCRAN : Ayrılık - Unutulmaz acı, keder
HİLAL : Gül yanaklı
HURİ : Cennet kızı, melek
HURİYE : Melekle ilgili, melek gibi
HÜLYA : Kuruntu, hayal
HÜMEYRA : Aklık, beyazlık
HÜNER : Marifet, beceri, herkesin yapamadığı şeyleri yapmak
HÜRMÜZ : Zerdüşt dininde, iyilik ve hayır tanrısı
HÜRREM : Sevinçli, hoş vakit geçiren
HÜRRİYET : Özgürlük
HÜSNİYE : Güzellikle ilgili



ILGAZ : Hücum, akın - Bir dağ
ILGIN : Akdeniz bölgesinde yetişen bir ağaç türü
IRMAK : En büyük akarsu, nehir
IŞIK : Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
IŞIL : Aydınlık
IŞILAY : Ay ışığı, mehtap
IŞILTI : Parıltı, titrek ışık
IŞIN : Bir ışık kaynağından çıkan ışık demeti
ITIR : Güzel koku / Çiçek



İCLAL : Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram
İDİL : Kır hayatını anlatan şiir, ya da yazı - İçten, saf aşk
İFFET : Temizlik, namuslu olmak
İKBAL : Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi
İLAYDA : Su perisi
İLCAN : Ülkenin canı, sevdiği
İLGİN : Yabancı, gurbette yaşayan
İLHAN : Moğol hükümdarı
İLKAY : Ayın ilk hali
İLKBEN : Ben ilk'im anlamında
İLKCAN : İlk doğan çocuklara verilen ad
İLKE : Temel düşünce, ana görüş ve inanış
İLKİN : Önce, öncelikle
İLKNUR : Ayın ilk hali
İLKSEN : Önce sen anlamında
İLKYAZ : Bahar sonu, Yaz başlangıcı
İLSU :Bereketi
İLTER : Yurdunu seven, koruyan
İMGE : Zihinde tasarlanan /düş hayal gibi gerçekleşmesi özlenen şey
İMRAN : Bayındırlık, mutluluk, bolluk,bereket
İMREN : Görünen bir şeyi ya da bir isteği elde etme isteği
İNCİ : İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi
İNCİNUR : İnci gibi ışıklı, parlak
İPEK : İpek böceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel
İREM : Cennet / Şam ya da Yemende bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe
İSMİHAN : Hükümdar ismi
İYEM : Güzellik
İZEL : İz + El /El izi anlamında
İZGİ : İyi, güzel, adaletli



JALE : Kırağı, çiğ, şebnem
JALENUR : Parlayan, ışıldayan çiy
JÜLİDE : Karışık, dağınık saç

KADER : Değişmez bir karar ile iyilik yada kötülük hazırladığına inanılan olağan üstü güç
KADRİYE : Değerle ilgili / İtibar, onur
KAMELYA : Çaygillerden büyük çiçekler açan bir bitki
KAMİLE : Tam, eksiksiz - Kemale ermiş - Bilgin, bilgili
KAMURAN : İstediğine ulaşmış, mutlu
KARANFİL : Kokulu bir çiçek
KARDELEN : Baharda çok erken açan bir çiçek - Çiğdem
KARMEN : Parlak kırmızı
KAYRA : Büyük birinden gelen iyilik - İhsan
KERİMAN : Cömert - Ulu, büyük
KERİME : Cömert - Ulu, büyük - Kız çocuk
KEVSER : Cennette bir akarsuyun adı
KEZBAN : Aslı Kedbanu - vekilharç kadın (evi çekip çeviren)
KISMET : Talih, nasip, kader
KIVILCIM : Yanan bir maddeden sıçrayan ateş parçası
KIYMET : Değer, paha (baha), bedel
KİBARİYE : İnce, zarif - Cömert, asil
KİRAZ : Gülgillerden bir meyve ağacının sulu
KÖSEM : Sürülere rehberlik eden - Cildi temiz, pürüzsüz
KUMRU : Güvercinden küçük boz renkli kuş
KÜBRA : En büyük



LALE : Yaprakları uzun, çiçekleri kadeh biçiminde çeşitli renkleri olan soğanlı bir süs bitkisi
LALEHAN : Lalelerin sultanı
LAMİA : Parlak, parlayan
LATİFE : Yumuşak, hoş,güzel,nazik - Güldüren güzel söz
LEMAN : Parlama, parıltı
LEMİDE : Parlak, parıldayan
LERZAN : Titreyiş, titrek
LETAFET : Latiflik, hoşluk - Güzellik
LEYLA : Uzun ve karanlık gece
LÜTFİYE : İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili
LÜTUF : İyilik, güzellik, hoşluk - İhsan, bağış



MACİDE : Şan ve şeref sahibi
MAHİNUR : Ay ışığı - Ay yüzlü güzel
MAHMURE : Uyku basmış, yarı baygın göz
MAKBULE : Alınan, kabul olunan, beğenilen
MANOLYA : Beyaz, güzel kokulu ağaç ve çiçekleri
MARAL : Dişi geyik, ceylan, karaca
MEDİHA : Övülmeye neden olan
MEFHARET : Övünç, övünme, kıvanç
MEFKURE : Ulaşılmak istenilen en yüce amaç
MEFTUN : Gönül vermiş, tutkun
MEHPARE : Ay parçası
MEHTAP : Ay ışığı, Dolunay
MEHVEŞ : Ay yüzlü güzel
MELAHAT : Güzellik, güzel yüzlülük, yüzünde tatlı ifade olmak
MELDA : İnce ve taze vücutlu
MELEK : Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık
MELİHA : Güzel, Şirin
MELİKE : Kadın hükümdar, hükümdarın karısı
MELİS : Bal arısı
MELİSA : Baklagillerden, kokulu bir bitki
MELODİ : Ezgi, müzik parçası
MELTEM : Yazın, karadan denize doğru esen mevsim rüzgarı
MENEKŞE : İnce saplı, ufak mavi çiçekli güzel kokulu bitki
MENGÜ : Ebedi, ölümsüz
MERİÇ : Bulgaristan'la olan sınırımızda bulunan bir nehir
MERİH : Dokuz gezegenden biri (Mars)
MERVE : Mekke yakınlarında bir dağ
MERYEM : Dinine bağlı kadın
MESUDE : Mutlu, bahtiyar
MISRA : Şiirin bir satırı
MİHRİBAN : Seven, şefkatli
MİMOZA : İnce sarı yapraklı çiçek açan bir süs bitkisi
MİNE : Maden eşya üstündeki renkli sır tabakası
MİRAY : Yılın ilk aylarında doğan / Güneş gibi ay gibi parlayan
MUALLA : Makam ve rütbece yüksek olan
MUAZZEZ : Saygı uyandıran, kıymetli - İzzet, şeref sahibi
MUHTEREM : Saygın, saygıdeğer
MUKADDER : Tanrı hükmü, kader, alın yazısı
MUKADDES : Kutsal olan , mübarek olan Mukaddes Kutsal olan , mübarek olan
MUNİSE : Sıcak kanlı, sevimli
MUZAFFER : Zafer kazanan, üstün gelen
MÜBERRA : Aklanmış, temize çıkarılmış
MÜCELLA : Parlak, cilalanmış
MÜESSER : Eser bırakan, eser sahibi
MÜGE : İnci çiçeği,
MÜJDE : İyi haber, sevinçli haber
MÜJGAN : Kirpik
MÜKRİME : İkramı bol olan
MÜNEVVER : Aydınlatılmış, parlak ışıklı, bilgili
MÜNİRE : Işık veren, aydınlatan
MÜRÜVVET : Kişilik, şahsiyet, insanlık
MÜŞERREF : Onurlandırılmış, şerefli kılınmış
MÜYESSER : Kolaylıkla yapılan
MÜZEYYEN : Süslü, süslenmiş, bezenmiş

Alıntı Yaparak Cevapla