Yalnız Mesajı Göster

Hollanda’da Şarkıyat Araştırmaları

Eski 06-22-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hollanda’da Şarkıyat Araştırmaları




Hollanda’da Şarkıyat Araştırmaları

-5-

Hollanda’da Oryantalizm ve Kolonyalizm: Snouck Hurgronje
Evvelce de belirtildiği üzere tarihinin hiç bir evresinde Hollandadaki şarkiyat araştırmaları 20 yüzyılın ilk yarısında olduğu kadar, kolonyal politikalarla iç içe geçmemişti Hem şarkıyat alanında yetkin ve hem de sömürgecilik polilitikaları alanında yaratıcı bir şahsiyet olan Christiaan Snouck Hurgronje’nın (1857-1936) Hollanda’daki şarkıyat araştırmalarının merkezine yerleşmiş olması bu durumun ortaya çıkmasında diğer tarihsel nedenlerin yanısıra önemli bir faktör olarak zikredilebilir
Kur’an’ın tarihi üzerine çalışmalarıyla tanınan Alman Theodor Nöldeke ve Hadis’in gelişimi ile ilgili çalışmalarıyla tanınan Macar Ignaz Goldziher ile birlikte Avrupa’daki modern İslamoloji araştırmalarının öncülerinden biri sayılan Snouck Hurgronje akademik hayata 1878’de tamamladığı teoloji eğitimiyle başladı ve bunun ardından çalışmalarını tamamen şarkıyat alanıyla sınırladı Hacc hakkındaki Het Mekkaansche Feest başlıklı doktora tezini 1880’de Leiden’da savunan Hurgronje’nın bu çalışması, o dönemde halen hayatta olan Dozy’ın İslam öncesi Mekke’deki bayram ve panayırlarla ilgili kitabının bir devamı niteliğindedir
Aşağıda tekrar değineceğimiz Açe seyahatinden 1906’da Hollanda’ya dönüşüden sonra Hurgronje Leiden Ünüversitesine Arapça profesörü tayin edilmiş (1907) ve bu görevinin yanısıra Hollanda sömürgelerine idareci yetiştirmek için kurulan eğitim kurumlarında önemli görevler üstlenmiştir Snouck Hurgronje Leiden Üniversitesi’ne Profesör olarak tayin edildiğinde Üniversite bünyesinde Hollanda sömürgelerinde görev almak üzere memur yetiştirmek amacıyla kurulmuş bulunan “Hindoloji” bölümünde İslam dini ile alakalı giriş mahiyetinde bir ders okutuluyordu Hurgronje’nin göreve gelmesiyle birlikte Üniversitedeki İslamoloji alanındaki çalışmalar İslamın sosyal konteksti içerisinde araştırılmasına yöneldi Hurgronje’nın bu tarz çalışmalarının önemli örneklerinden biri 1884’te Mekke’yi ziyaretinin ardından 1888-89 da yayınlamış olduğu Mekke başlıklı kitabıdır Kitabın birinci cildinde Mekke’nin tarihini ele alan yazar ikinci cildinde kelimenin tam anlamıyla bir etnoğrafik ürün ortaya koyarak Mekke’deki günlük yaşantıyı anlatmaktadır Dinin sosyal konteksi içerisinde ele almış olması itibarıyla “sosyal antropolojik” bir çalışma olarak nitelendirilebilecek bu kitap yalnızca Hollanda değil bütün Batı Oryantalizmi için bir dönüm noktası olarak görülmektdir
Hurgronje, Mekke, Açeliler vs ile ilgili kitapların yanısıra birçok makale ve polemiklere imzasını atmıştır Kitaplarının dışındaki yazıları 1920’li yıllarda A J Wensinck tarafından 7 cild halinde toplanarak yayınlanan Hurgronje’nın Hollanda Hükümeti için hazırlamış olduğu raporlardan sadece basılmış olanları 2000 sayfa civarındadır Hurgronje’nın toplam 225 civarında kitap ve makalesi bulunmaktadır Leiden Üniversitesindeki kariyeri esnasında Berlin, Kahire ve Cambridge üniversitelerinin kendisine kürsü teklif etmiş bulunmaları onun kendisini uluslararsı ilim camiasına ne ölçüde kabul ettirebildiğinin bir kanıtı olarak görülmelidir
Özellikle Hollandalı Oryantalistlerce mitleştirilen Snouck Hurgronje hakkında eleştirel bir bakış açısına sahip olan Van Koningsveld hem Hurgronje’nın kişiliği, hem de onun çalışmalarına atfedilen ehemmiyeti ve özellikle de Hurgronje’nin metodolojik yenilikçiliği yönündeki iddiaları sorgulamıştır Hugronje’nın şahsiyetinin ve akademik çalışmalarının Hollanda entellektüel çevrelerince tartışma konusu edilmesi, onun yukarıda da işaret edildiği gibi Hollanda hükümetinin sömürgecilik politikalarıyla ilişkisinden kaynaklanmaktadır Hurgronje hakkındaki tartışmaların özellikle odaklandığı konular ise onun biri Mekke’ye diğeri ise Açe’ye yaptığı iki seyahatidir
Hurgronje hakkındaki tartışmaların başında onun 1884’te Mekke’ye yaptığı ziyaretin saikleri hakkındaki tartışma gelmektedir Kendi ifadelerinde de belirtildiğine göre Hurgronje’nın bu ziyaretinde, Abdülhamit’in Pan-İslamizm propagandalarından Endonezya’dan Mekke’ye gelen hacıların ne şekilde etkilendiği hakkında Hollanda hükümeti için bilgi toplama gayesi en azından kısmen rol oynamıştır Mekke’deki faaliyetleri esnasında Hollanda’nın Cidde konsolosu ile işbirliği içerisinde bulunduğu ve kendisine faaliyetleri için finansal destek sağlandığı da Cidde’deki Hollanda Konsolosu ile Hollanda Dışişleri bakanlığı arasındaki yazışmalardan anlaşılmaktadır Hurgroje bu ziyaretini gerçekleştirebilmek için “ihtida” ederek Abdülgaffar adını almayı dahi göze almıştır Zamanın müslüman ilim adamları da dahil olmak üzere o dönemde hiç kimse Hurgronje’nın İslamı seçmekte samimi olduğundan şüphe etmemiştir Ancak Van Koningsveld, Hurgronje’nın “ihtida” ettikten sonraki yazılarından yola çıkarak yine de onun kesinlikle bir müslüman olmadığını sonucuna varmaktadır Buna rağmen Hurgronje’nın “müslümanlığının” onun Mekke seyahati esnasında buradaki müslümanlarla iletişim kurmasını kolaylaştırdığı ve buradaki insanların ona güvenlerini temin ettiği için seyahatinin amacına fazlaca katkıda bulunduğu söylenebilir
Hurgronje’nin diğer bir üretken seyahati, ve hakkındaki tartışma konularından biri de Temmuz 1891’den Şubat 1892’ye kadar süren Açe seyahati’dir Hurgronje’nin bu seyahati esnasındaki çalışmaları, Hollanda hükümeti tarafından finanse edilen, 1893 ve 1894’te De Atjehers (Açeliler) adlı kitabının yayımlanmasıyla ürünlerini vermiştir Hurgronje kitabınnın önsözünde bu kitabı “Hollanda Hindistanı” Genel Valisi’nin talebi üzerine, İslam’ın Açeliler’in siyasal, sosyal ve dini yaşamlarına etkisini ortaya koymak için hazırladığını belirtmektedir Hurgronje, Mekke seyahati esnasında burada bir çok Açeliyle tanışıp görüşme ve konu hakkında bilgi sahibi olma imkanını bulduğunu bildirmekte, ancak böyle bir kitabın yazılabilmesi için yine de Açe’yi ziyaret etmek zorunluluğunun ortaya çıktığını belirtmektedir Halbuki Hurgronje’nın burada açıklamayarak gizlemeye çalıştığı önemli bir husus onun daha 1889’da Hollanda Hükümetinin talebi üzerine çok gizli bir şekilde bir İngiliz kargo gemisiyle, Mekke’de tanıştığı “din kardeşlerinin” de yardımıyla Keumala’daki Açe Sultanıyle görüşmek üzere Sumatra sahillerindeki Pinang’a gittiğiydi Ancak bu seyahat Açe’deki Hollanda askeri idaresinin itirazı üzerine yarıda kalacak ve Hurgronje’nın seyahati Pinang’dan öteye devam edemeyecekti Hurgronje’nin Açe üzerine yaptığı araştırmalarının ürünü sadece yukarıda zikredilen kitap değildir Bu kitabın dışında kısmen basılmasına rağmen bir çok önemi kısmı halen yayınlanmayı bekleyen, Hollanda Kraliyet arşivine Hollanda sömürgeler bakanlığı’ndan müdevver evrak içerisindeki 1893 tarihli Açe raporu da Hurgronje’nin bu dönemdeki çalışmalarının bir ürünüdür Bu dönemde devam eden Açe savaşını konu alan rapor toplam dört bölümden oluşmakta ve ilk iki bölümü Açe savaşını ahlaken temellendirmeye, sonraki iki bölümü ise savaşta takip edilecek stratejiyi ortaya koymaktadır Açe’deki savaşın içyüzü hakkında oldukça önemli olan bu raporun üçüncü ve dördüncü kısmında Hurgronje Açe’deki savaşta yerel ulemaya karşı acımasız bir mücadele yürütülmesi gerektiğini savunmaktadır Savaşın gelişimine bakıldığında Hurgronje’nın bu konuda Hollanda makamlarını büyük oranda ikna ettiğini söylemek mümkündür Raporunun ilk iki bölümünde ise Hurgronje Açelilerin cinsel ahlakları ve dinsel yaşamları ile ilgili Edward Said’in de işaret ettiği 19 yy Oryantalistlerinin genel kanaatlerini yansıtan değerlendirmelerde bulunmaktadır Bütün bu “ahlaksızlıklara” karşı mücadelde “muhammedi hukukun” (Mohammedaansche recht) şahitlerde aradığı şartlardan dolayı ve yine bu hukuk sisteminin tarihsel şartları dikkate almayışından dolayı yetersiz kaldığını vurgulamakta ve böylece bir bakıma Açe savaşını ahlaken temellendirmektedir Bütün kabiliyetlerini bu sömürge savaşının hizmetine sunmakta tereddüt etmeyen Hurgronje’nın çalışmaları Açe savaşının gelişimini belirlemede o derece rol oynamıştır ki daha sonra Hurgronje hakkında yazan General K van der Maaten, Açe savaşını yürüten General Van Heutsz’u Hurgronje’nın kılıcı olarak nitelendirmiştir



Alıntı Yaparak Cevapla