07-12-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Samson Özararat ( 1951)
1951 Konya doğumlu Konya 19 Mayıs İlkokulu'ndan mezun oldu Merasimlerde mehter takımı davulcusu idi Ortaokulu İstanbul'da Saint Joseph'te, liseyi Ankara Fen Lisesi'nde okudu Fen Lisesi'nde öğrenci birliği başkanıydı 1970'lerin başında ODTÜ'de Endüstri Mühendisliği'ndeydi
12 Mart döneminde yurtlardaki eylemlere katılıp stadyuma kapatılan öğrenciler arasındaydı Yargılandı, beraat etti
1974'te mezun olduktan sonra Türkiye Elektrik Kurumu'nda mühendis olarak çalışmaya başladı Aynı dönemde yine ODTÜ'de iş idaresi dalında master yaptı Ardından İstanbul'da Sabancı Holding'de (KORDSA) proje mühendisi olarak çalıştı
Askerliğini 1979-80 yıllarında Deniz Harp Okulu Yön Eylem Araştırması bölümünde öğretim üyesi olarak tamamladı
1980'de bir Fransız'la evlendi, Fransız vatandaşı oldu ve Nice'e yerleşti İki çocuk sahibi oldu
25 yıldır Fransa'da Halen Ermenistan'a Avrupa'dan yapılan yardımları koordine eden "SOS-ARMENIE" adlı bir yardım kuruluşunun başkanı Hem Fransız, hem Ermenistan pasaportu taşıyor
Ermenistan Devlet Başkanı Ter Petrosyan'a danışmanlık yaptı Hem Ankara'da hem Erivan'da devletin üst düzey yetkilileriyle görüşebilmesiyle tanınıyor
GÜNDEM
Türkeş, Atatürk'ün imzasını hatırlattı
Can Dündar
Milliyet 25 Nisan 2005
12 yıl önce MHP lideri Türkeş ile Ermenistan Devlet Başkanı Petrosyan'ı Özararat buluşturdu Atatürk'ün imzasını bir Ermeni'nin çizdiğini Türkeş'ten öğrenmek, Özararat'ı şaşkınlığa uğrattı
12 yıl gizlenen görüşme - 1
Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişki kurulması için çaba harcanıyor bugün  Taraflar doğrudan ya da dolaylı nabız yokluyor Ancak süreç çok yavaş işliyor İki tarafta da cesaret sorunu var
İki taraf da kendi "milliyetçiler"inin tepkisinden çekiniyor
Oysa bu konuda en cesur adım, bundan 12 yıl önce atılmıştı
Adımı atanlardan biri Türkiye ile ilişkilere sıcak bakan Ermenistan Devlet Başkanı Ter Petrosyan'dı
Diğeri ise "milliyetçilerin başbuğu" Alpaslan Türkeş  
Türkeş, Ermeni bir arabulucu vasıtasıyla 1993 yılı martında Fransa'da gizlice Petrosyan'la buluştu ve en hassas konuları konuştu
Bu görüşme uzun süre basından ve kamuoyundan gizlendi
İzleyen tarihlerde Türkeş başka Ermeni temsilcileriyle de gizli temaslar kurdu
Devrede yine aynı arabulucu vardı
Geçen hafta Salzburg'da düzenlenen "Türk-Ermeni tarihçileri buluşması"nda tanıştım o arabulucuyla  
12 yıl önceki toplantıda konuşulan konular ve çekilen fotoğraflar kendisine emanet edilmişti O da bu emaneti yıllarca özenle saklamıştı
Ancak bugün iki tarafın milliyetçilerince gerilen ortamda bu önemli buluşmayı anlatmanın yararlı olacağını anlattım
Hak verdi
Tuğrul Türkeş'ten ve Ter Petrosyan cephesinden izin aldı
Ve bu yazı dizisinde göreceğiniz fotoğraflarla, okuyacağınız anıları Milliyet'e verdi
Bu dizide, hem istenirse taraflar arasında nasıl ortak paydaların yaratılabildiğini hem de 12 yıl önce nasıl büyük bir fırsatın kaçırıldığını okuyacaksınız
SAMSON ÖZARARAT ANLATIYOR:
'600 yıllık ilişkinin kazası'
1993 başıydı Ermenistan bağımsızlığını ilan edeli 2 yıl olmuştu
Erivan'a Rus yardımı kesilmiş, ülke kış ortasında buğdaysız kalmıştı Amerika'dan gönderilen yardım ulaşana kadar ekmek kıtlığı baş gösterecekti
Samson Özararat, o dönem Fransa'da, Avrupa'dan Ermenistan'a giden insani yardımları organize eden bir derneğin başkanıydı Bu krizden bir işbirliği fırsatı yaratmayı düşündü: "Acaba Ermenistan'a gereken buğdayı Türkiye ödünç veremez miydi?"
Bu adım, Erivan'da bir sempati yaratırdı Önerisini "en üst düzeyde" Türk yetkililere aktardı: "100 bin ton buğdaya ihtiyaçları var Siz 200 bin ton yollayın, ilişkilerin önünü açın" dedi
Türkiye kararsızlandı bir süre  "Milliyetçiler"in ve Azerilerin tepkisinden korktu Bakü'nün nabzı yoklandı "Ekmek söz konusuyken düşmanlığın lafı olmaz" cevabı geldi
Bunun üzerine -biraz gecikmeyle- Erivan'a 41 bin ton buğday gönderildi
İşte o dönemde Özararat, iktidarı tedirgin eden "Milliyetçiler buna ne der?" tepkisini bertaraf etmek niyetiyle bir temas arayışına girişti
Madem ki engel olarak "milliyetçiler" görünüyordu, o halde önce onları ikna etmeliydi Sorun ancak zıt kutupların birbirine yaklaşmasıyla çözülebilirdi
Bir kutup, Alpaslan Türkeş'ti
Önce Türkeş'in özel sekreteriyle tanıştı:
"Türkeş'le bu konuları konuşmayı arzu ediyorum" dedi Bunun üzerine onu Paris'te Türkeş'in yakını bir emekli generalle tanıştırdılar Derdini ona da anlattı Birkaç gün sonra haber geldi:
"Türkeş sizi bekliyor!"
Sözü Türkeş aldı
1993 Şubat'ında Özararat Ankara'ya gitti Sürmeli Oteli'ne yerleşti Öğrencilik yıllarını geçirdiği Ankara'yı dolaştı biraz  Huzursuzdu
"Ben eski ODTÜ'lüyüm Sol sempatizanıydım Türkeş'e karşı kin doluydum Aklımdan hep eski dönemler geçiyordu Korkuyordum Sıkıntıdan midem bozuldu Buluşmaya karnımda korkuyla gittim yani  "
Sonra MHP'liler aldı kendisini  
Bir eve götürüldü Orada çay içtiler Bir süre sonra oradan kalkıp başka bir eve gittiler Bir çay da orada  Yine ev değişikliği  
Oradan gelip Tuğrul Türkeş aldı kendisini 
Nihayet Esat'taki işyerine geldi MHP lideri  Yanında bir milletvekili vardı Özararat kendisini tanıttı, niyetini anlattı Ve sözü Alpaslan Türkeş aldı:
"Konuşmasının başında, Türkiye-Ermeni ilişkilerini geniş bir perspektiften anlattı 'Türklerin Ermenilerle ilişkisi 1915'te başlamamıştır 600 senelik bir müşterekliğimiz var Birlikte türküler, yemekler icat ettik Kız aldık verdik' dedi ve bana sorular sormaya başladı:
'Malazgirt Savaşı'nı Türklerin Ermenilerle birlikte kazandığını biliyor musun?
'İstanbul'un alınmasında Ermenilerin yaptığı kahramanlıklardan haberin var mı?
'Fatih Sultan Mehmet'in Ermeni Patrikhanesini nasıl bir fermanla açtırdığından haberdar mısın?
'Çanakkale'de Atatürk'ün yanında savaşan Ermeni askerlerin adlarını biliyor musun?
'Atatürk'ün bugün kullandığımız alfabeyi Ermeni dil bilgini Agop Martayan'a hazırlattığını ve sonra ona Dilaçar soyadını verdiğini biliyor muydun?'"
'Atatürk'ün imzasını bir Ermeni güzel yazı hocasının çizdiğini duymuş muydun?'"
'Parmağımı ısırdım'
Özararat, üst üste gelen bu sorular karşısında şaşkına dönmüştü
"Ben Türkiye'de okudum ama bunların hiçbirini duymamıştım" dedi
Bunun üzerine Türkeş şunları söyledi:
"Tarihe böyle geniş bir perspektiften bakmak lazım 1915 bu 600 yıllık ilişkinin bir kazasıdır Olaylarda yabancı devletlerin çok dahli vardır Buradaki insanları kullanmak istemişlerdir Bizimkilerin de kabahatleri var, ama şimdi yapılması gereken bu kazayı telafi edip eski dostluğu devam ettirmektir "
Özararat, ilk defa Türkiye'den birisinden böyle bir yaklaşım işitiyordu Üstelik konuşan, "milliyetçilerin başbuğu" olarak bilinen adamdı
Şaşırmıştı Parmağını ısırıyordu
Türkeş "Ne yapıyorsun?" diye sordu
"Duyduklarım doğru mu, rüya mı görüyorum diye parmağımı ısırıyorum" dedi Özararat  
Bunun üzerine Türkeş, Özararat'ı yanına çağırdı, yanaklarından öptü, "Çok dobra insanmışsın" dedi
'Anlatsam, inanmazlar'
Konuşma bitince Özararat, "Sayın Türkeş" dedi, "  Ben yetkisiz bir insanım Bu dinlediklerimi anlatsam kimse inanmaz Ama Ermenistan'dakilerin bilmesinde yarar var Bu söylediklerinizi Ermenistan Cumhurbaşkanı'na da söyleyebilir misiniz?"
"Tabii söylerim" diye yanıtladı Türkeş  
Özararat, "Petrosyan, martta Paris'e gelecek Kendisiyle görüşeyim, belki orada buluşabilirsiniz" diyerek ayrıldı
Hemen telefon başına koştu Önerisini Petrosyan'a iletti
Erivan, teklifi incelemeye aldı
Tereddütteydiler MHP'nin geçmişi ürkütücüydü Üstelik partinin oyu yüzde 10'un altındaydı O yüzden bu görüşmenin etkili olup olmayacağından emin değildiler
Özararat, "MHP'yi ikna etmek önemli" diye ısrar etti Aynı sıralarda Türkeş de hem devleti hem de Azerbaycan yetkililerini gelişmelerden haberdar ediyordu Böyle bir diyaloeun, sürmekte olan Azeri-Ermeni savaşına da çözüm getirebileceği umuduyla herkes destek verdi Üstelik ortada bir de karşılıklı esirler sorunu vardı
Nihayet Erivan'dan da görüşme kararı çıkmasıyla Paris buluşması kesinlik kazandı
Paris'te bir otelde
Türkeş 12 Mart'ta geldi Paris'e  
Kendisini Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in talimatıyla de Gaulle Havaalanı'nda Türkiye'nin Paris Büyükelçisi Tanşuğ Bleda ile birlikte Samson Özararat karşıladı
Büyükelçinin arabasıyla Ermenistan Devlet Başkanı Ter Petrosyan'ın kaldığı Crillon Otele geldiler
Samson Özararat, Türkeş'in arabasının kapısını açarken heyecan içindeydi 1915'ten beri ilk kez Türkiye Cumhuriyeti, Ermenistan'la hem de en üst düzeyde görüşecekti Ve bu görüşme, onun girişimi sayesinde başarılmıştı
TÜRKEŞ GÖRÜŞMEYE GELİYOR
12 Mart 1993  Paris'te Concorde Meydanı  Crillon Oteli'nin önü  MHP lideri Alpaslan Türkeş, Paris'teki Türk büyükelçisinin arabasından iniyor Kapısını tutan Özararat gülümsüyor Birazdan Ermenistan Devlet Başkanı Ter Petrosyan'la buluşacaklar ve bu, bir ilk olacak
|
|
|