11-29-2011
|
#4
|
Şengül Şirin
|
Cevap : Akarsular
Bir akarsuyun akışındaki değişiklikler o akarsuyun rejimini belirler Çoğu akarsuların,zaman içinde çok yavaş ve çok az değişen bir taban akışı vardır Bu taban akışı yeraltı sularıyla ya da toprağın tuttuğu yağmur sularıyla beslenir Yağışlardaki mevsimlik oynamalar ,akarsuların rejiminde geçici bir süre için de olsa büyük değişikliklere yol açar Örneğin,Nil"in her yıl taşması,Etiyopya"nın dağlık bölgelerinin yazın bol yağış aldığını gösterir Sürekli karlarla kaplı dağlık bölgelerden doğan akarsuların akış şiddeti,mevsimlik kar ve buzul erimesiyle maksumuma ulaşır En kuzey enlemlerdeki bazı akarsuların su toplama havzası kışın donduğundan,akış büyük ölçüde azalır oysa nemli Ekvator bölgelerindeki akarsuların akışı yıl boyunca çok az değişiklik gösterir
Bir akarsuyun doğal yapıyı değiştirme gücünün en iyi kanıtı,yol boyunca oyduğu yatağıdır Her akarsu,üstünden aktığı kayaçları çözündürerek ya da sürtünmeyle aşındırarak yatağını oyar Bu arada su akıntısıyla taşınan ve bazıları ufak kaya parçası büyüklüğünde olan maddeler de akarsu yatağına çarparak yataktan sürekli parça koparır bütün bu parçacıkların birleşik etkisi,tıpkı bir törpü gibi yüzeyi yavaş yavaş düzleştirir Akarsuyun mekanik ( sürtünmeyle) aşındırma etkisi,suyun akış hızına ve taşıdığı yük oranına bağlıdır En güçlü aşınma,ırmakların taşma mevsiminde olur
Yatak aşınmasının gözle görülebilen en açık belirtisi vadilerin oyulmasıdır Akarsular yataklarını genellikle dibe doğru oyarlarsa da akarsu vadileri her zaman dik yamaçlı boğazlar biçiminde değildir Bir akarsu vadisinin biçimi,ayrıca suyun yatağını yanlara doğru aşındırmasından ,kollarının,aşındırıcı,etkisinden ve yüzeydeki kayaçların hava etkisiyle aşınıp sürüklenmesinden de büyük ölçüde etkilenir Dik yamaçlı ,küçük vadiler genellikle vadi yamaçları ile akarsu kıyılarının eşit uzunlukta olduğu yüksek bölgelerde görülür Alçak bölgelerdeki taşkın ovalarında uzanan akarsu vadilerinde ise genellikle yatakla vadinin yamaçları birbirine değmez
Akarsu yataklarının çoğu,önüne bir engel çıktığında dönemeç yaparak yoluna devam eder Eğer yatak insan eliyle biçimlendirilir ve suyun düz bir çizgi izlemesi sağlanırsa,akarsu önüne çıkan engeli aşındırır ve çökel halinde yatağında biriktirir Böylece akarsu yatağında düzgün aralıklarla birbirine izleyen oyuklar ve kum yığıntıları oluşur Bir akarsuyun önüne çıkan engellerin yanından dolanarak çizdiği geniş büklümlere menderes denir Yatağında çok fazla çökel biriktirmiş bir akarsu ,bazen bu çölleri dağıtabilmek için kendisine daha küçük yan yataklar açar Bu yataklar birbirine bir yaklaşıp bir uzaklaştıkları için,saç örgüsüne benzer bir biçim ortaya çıkar
Akarsular en çok ,akış hızları engellendiği zaman çökel biriktirmeye başlar Denize ya da göle dökülürken akarsuların ağzında bir delta oluşması bir kanyona ya da vadiye girerken yüzey eğiminin birden değişmesi sonucunda birikinti yelpazesi denen birikinti alanlarının oluşması,bunun en güzel örnekleridir Akarsular ,yağışlarla kabardıkları zaman yataklarından taşıp çevreyi kaplar ve taşıdıklarını geniş bir alanın üstüne bırakırlar Bu taşkın çökelleri genellikle büyüklüklerine göre ayrı ayrı kesimlerde birikir örneğin en büyük parçalar yatağın en yakınındadır Bu nedenle taşkın ovasının akarsu yatağına yakın bölümleri çoğu kez daha yüksek olur
Kaynak;AnaBritannica cilt 1 frmsinsi net için derlenmiştir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|