10-24-2011
|
#2
|
karamela
|
Cevap : Ilim Nedir -ilimlerin Sınıflandırılması
İMAN İLE AMEL ARASINDAKİ MÜNASEBET
116 Ehl-i Sünnet'in müctehid imamları; imanın bir bütün olduğu hususunda ittifak etmişlerdir İman, amelden bir cüz değildir İmam-ı Azam Ebû Hanife "El Vasiyye" isimli eserinde: "Sonra amel imandan, iman da amelden başkadır Çünkü çoğu zaman mü'minden amel yapma mükellefiyeti kalkabilir Amel kalktığı zaman, iman da kalkar denilmesi caiz değildir Zira hayız halindeki bir kadından; o hal içerisinde iken, namaz kalkar Böyle bir kadın için iman da kendisinden kalkar diyemeyiz Yahut kendisine imanı da terketmesi emredilir denilemez Yine fakire zekat yoktur denilir, fakat fakire iman gerekli değildir denilemez Eğer iman amelden bir parça olsaydı, amelin düştüğü hallerde imanın da düşmesi gerekirdi Halbuki durum böyle değildir"(34) diyerek, bu inceliği ifade etmiştir
117 Kur'an-ı Kerim'de: "Kim Allah'a iman eder ve salih ameller (ve hareketler) de bulunursa (Allah) onu altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar"(35) buyurulmaktadır Burada Allahû Teâla (cc) imanı amelden ayırmış ve insana amelden ayrı olarak mü'min demiştir Ayrıca Ayet-i Kerime'de "Salih amel işleyen" cümlesi, "İman eden" cümlesine atfedilmiştir Arapça gramerinde; ancak ayrı manada olan şeyler birbirine atfedilir Binaenaleyh ayette geçen imandan maksad, kalb ile tasdiktir Bundan başka amelin imana dahil olduğu kabul edildiği takdirde, amelle ilgili hükümlerde olduğu gibi, iman esaslarında da neshin caiz olması gerekirdi Oysa imanla ilgili konularda böyle bir şeyin sözkonusu edilmesi imkansızdır Bu da gösteriyor ki, iman ile amel ayrı ayrı şeylerdir (36)
118 Ancak herhangi bir amelin makbul olabilmesi için iman şarttır Nitekim Kur'an-ı Kerim'de: "Kim bir mü'min olarak iyi ve güzel amellerde bulunursa o ne artırılmasından, ne eksiltilmesinden endişe etmez"(37) buyurulmuştur Bu Ayet-i Kerime'de, amelin makbul olabilmesi için imanın şart olduğu belirtilmiştir Meşrutun (yani amelin) şartta (yani imanda) olamıyacağı aşikardır O halde iman ve amel ayrı ayrı şeylerdir
119 İmam-ı Maturidi: "Günah işleyenler günahları sebebiyle imandan çıkmazlar Çünkü haber-i mütevatirle sabit olan husus, büyük günahların bağışlanma ihtimalinin bulunduğudur Büyüğü bağışlanınca, küçüğünün bağışlanma ihtimali daha evladır"(38) hükmünü zikrediyor Aliyyü'l Kari: "Ne kadar büyük olursa olsun, helal olduğuna inanmadıkça hiçbir müslümanı, işlediği herhangi bir günah sebebiyle tekfir etmeyiz"(39) demektedir Bütün bunlar, iman ile amelin ayrı ayrı şeyler olduğunu göstermektedir
120 İman kalb ile tasdik olduğu için; hakikati ve mahiyeti fazlalık veya noksanlık kabul etmez İmam Ömer Nesefi: "Amel ve taatler esas itibarıyla (günbegün, anbean) artış gösterir Halbuki iman ne artar, ne de eksilir"(40) hükmünü zikreder Şurası da unutulmamalıdır ki; Allahû Teâla (cc)'ya kulluk ve salih amel hususunda ihlaslı olan kimselerin imanı kuvvetli, bu hususlarda laubalilik gösteren kimsenin imanı zayıf olur Meselâ; mü'minlerden herhangi bir kimsenin imanı Resûl-i Ekrem (sav)'in veya Hz Ebu Bekir (ra)'in imanı kadar tahkik ve yakin değildir (41) Dolayısıylâ İlme'l yakin, Ayne'l yakin ve Hakka'l yakin arasında derece farkları mevcuddur
|
|
|