Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Güney Doğu Anadolu

Eski 09-07-2011   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Güney Doğu Anadolu



Adıyaman



Tanrıların Tahtı Nemrut Dünyanın sekizinci harikası Nemrut, yüksekliği on metreyi bulan büyüleyici heykelleri, metrelerce uzunluktaki kitabeleriyle, UNESCO Dünya Kültür Mirasında yer alıyor Nemrut Dağındaki dev heykeller ve tümülüs, Arsameia (Eski Kale), Yeni Kale, Karakuş Tepesi ve Cendere Köprüsü Milli Park sınırları içerisinde yer alıyor Kral Antiochos’un tümülüsü ilk göze çarpan yer Kralın kemiklerinin ya da küllerinin kayaya oyulmuş bir yere konulduğu ve 50 metre yüksekliğinde ve 150 metre çapındaki tümülüs ile örtüldüğü anlaşılmakta Tümülüs girişi kuzey yönünde, burayı koruyan kartal heykelleri iki yanda yer alıyor Tepenin dört tarafındaki kayalar oyularak teraslar oluşturulmuş Güney terası kaydığı için bugün görülmüyor Heykeller tümülüse arkalarını dönmüş durumda sıralanıyor

Hasankeyf





Hasankeyf’in ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu tam olarak bilinmiyor Ancak şehir ve etrafındaki binlerce mağara insanların buraya çağlar öncesinden yerleştiğini gösteriyor İnsanlığın en eski yerleşim merkezlerinden biri olan Mezapotamya Bölgesinde yer alan Hasankeyf, hem içinden Dicle nehrinin akıp gitmesi, korunaklı coğrafi yapısı, mesken olarak kullanılan binlerce mağarası ile hep dikkatleri çekmiş ve çağlar boyunca stratejik önemini korumuş bir antik yerleşim Yekpare taştan meydana gelen kalesi nedeniyle “Hısn Keyfa” adını almış Milattan önceki dönemlerde Hasankeyf’te nelerin geliştiği tarihin karanlık sayfalarında yatıyor Bu konuda yazılı kaynak yok Çalkantılı tarihinden günümüze, Kale, Köprü, El- Rızk Cami, Sultan Süleyman Cami, Koç Cami, Zeynel Bey Türbesi, Ulu Cami, Küçük Saray ve Büyük Saray gibi değerli eserler taşıyan Hasankeyf, bugün ciddi bir tehlike ile karşı karşıya bulunuyor GAP'ın bir alt projesi olan Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin yapımından sonra sular altında kalma tehlikesi içindeki Hasankeyf, kurtarılmayı bekliyor


Mardin


Bir dağın tepesinde kurulmuş olan Mardin, Yukarı Mezopotamya'nın en eski şehirlerinden biri M Ö 3000 yıldan başlayarak yerleşim yeri olarak kullanılan Mardin; Artuklu, Akkoyunlu, Osmanlı dönemine ilişkin birçok yapının yanında Süryani Manastır ve Kiliseleri de bünyesinde barındıran önemli bir açık hava müzesi Deyrul Zaferan Manastırı Bugünkü Süryanilerin ataları olan ve güneşe tapan Aramiler, MÖ 2 binden başlayarak 4 bin yıl boyunca burada her güneş doğuşunda bir ayin düzenleyerek güneşe kurbanlar sunarlarmış İsa’dan sonra Hıristiyanlığı benimseyip kiliseler kurmuşlar Manastırın içinde tarihi bir İncil ve kutsal taş mevcut ve ilk tıp fakültesinin burada kurulduğu söyleniyor Deyrul Zaferan, Yukarı Mezopotamya'nın tarihi yapıtlarından en tanınmış olanlarından biri ve Süryani Kadim Cemaatinin dini merkezi

Mardin




Bir dağın tepesinde kurulmuş olan Mardin, Yukarı Mezopotamya'nın en eski şehirlerinden biri M Ö 3000 yıldan başlayarak yerleşim yeri olarak kullanılan Mardin; Artuklu, Akkoyunlu, Osmanlı dönemine ilişkin birçok yapının yanında Süryani Manastır ve Kiliseleri de bünyesinde barındıran önemli bir açık hava müzesi Deyrul Zaferan Manastırı Bugünkü Süryanilerin ataları olan ve güneşe tapan Aramiler, MÖ 2 binden başlayarak 4 bin yıl boyunca burada her güneş doğuşunda bir ayin düzenleyerek güneşe kurbanlar sunarlarmış İsa’dan sonra Hıristiyanlığı benimseyip kiliseler kurmuşlar Manastırın içinde tarihi bir İncil ve kutsal taş mevcut ve ilk tıp fakültesinin burada kurulduğu söyleniyor Deyrul Zaferan, Yukarı Mezopotamya'nın tarihi yapıtlarından en tanınmış olanlarından biri ve Süryani Kadim Cemaatinin dini merkezi

Midyat




Mardin'e benzer evlerin, taş konakların, kemerli geçitlerin, minare gibi yükselen çan kuleleriyle Süryani kiliselerinin bulunduğu Midyat, bir ortaçağ kentini andırıyor Telkari diye bilinen taş işçiliğinin en güzel örneklerini Midyat'ta bulabilirsiniz

Ani




Kars'taki Ani Harabeleri, Hıristiyan Ermeni inanışınca kutsal sayılıyor Adını İran, Eti ve Roma tanrılarından aldığı söyleniyor Milattan önce bir kale kenti olarak kurulan Ani, X yüzyılda Bagrat oğulları sülalesinden Ermeni hükümdarlara başkentlik yapmış Doğu yönünde Arpaçay’a inen kayalıkların eteğinde Prens Dikran Honents’in yaptırdığı Surp Kirkor Kilisesi bulunuyor İçi fresklerle süslü kilise oldukça iyi durumda 1036 yılında yapılmış Surp Pirgiç (Halaskar) Kilisesi ise yörede Keçeli Kilise diye de biliniyor 1038’de yapılan Surp Hovannes (Apostol) Kilisesi’nden günümüze pek bir şey ulaşamamış Kuzeybatı tarafında aynı adı taşıyan üç kilise bulunuyor Bunlardan Surp Kirkor Abugamrents Kilisesi 994’de yapılmış ve Aziz Kirkor Lusaroviç’e adanmış Kentin ortasındaki kervansarayın ise ancak kalıntısı günümüze kadar gelebilmiş

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla