Şengül Şirin
|
Cevap : Yargı Kararları ışığında Tebligat Uygulamaları
9-Tüzel kişiye, “muhatabın kendisine” şeklinde tebligat yapılamaz (12 HD E 2002/6020 K 2002/6884)9
10-Çeşme otelcilik AŞ Hükmi şahıs olup ,şirkete tebliğ işleminde tebligat yapılan kişinin yetkili kişi olduğu belirtilmeden ve şirket yetkilisinin bulunamadığı hususu tebligata yazılmadan Yücel Kaplan adına yapılan tebliğ işlemi usulsüzdür (12 HD 29 03 2004 T E 2004/1748 K 2004/7348)10
11- 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 12 maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat salahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise yalnız birine yapılır 1580 Sayılı Belediye Kanunu'nun 100 maddesine göre belediyeyi Belediye başkanı temsil eder O halde İcra Dairesinde belediye personel müdürü M O imzasına yapılan ödeme emri tebliğ işlemi anılan yasa hükümlerine aykırı olduğundan usulsüzdür ( 12 HD 1 3 20005 T E 2005/974 K 2005/3955 )
E) MUHATAP, MESLEK ve SANAT ERBABI İSE (Teb K m 17 Tüz m 23);
Belli bir yerde devamlı olarak meslek ve sanatını yapanlar o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ, aynı yerdeki daimi memur veya işçilerinden birine yapılır Meslek adresine yapılan tebligat, muhatabın rızası olmadan, kendisine evinde tebliğ edilemez Muhatap, meslek veya sanatını evinde yapıyorsa tebligat yanında çalışanlardan birine,bunlarda bulunmazsa aynı konutta birlikte oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır
Konuya ilişkin Yargıtay kararları;
1-Borçlunun işyerinde “daimi işçisi…… ”imzasına yapılan tebligat Teb K 17 maddesine uygundur ve geçerlidir ( 12 HD 18 3 2003 T E 2003/3141 K 2003/5609)
2-Tebligat kanunun 17 maddesi uyarınca tebligat yapılabilmesi için “işyerinin muhataba ait olması” ve tebligat yapılan kişinin de daimi memur veya müstahdem konumunda bulunması gerekir (12 HD 15 6 2000 T E 2000/9121 K 2000/9960)
3-İşyerinde isim yazılmadan sadece “birlikte çalışan” kaydıyla yapılan tebligatlar geçerli değildir (12 HD 14 5 1997 T E 1997/5108 K 1997/5605 - 12 HD 18 4 1994 T E 1994/4277 K 1994/4827)
4-İşyerinde; borçlunun, daimi memur ve müstahdemleri dışındaki, iş ortağına, arkadaşına,birlikte oğluna,babasına yapılan tebligatlar geçerli değildir (12 HD 23 12 1996 T E 1996/15679 K 1996/16073 – 12 HD 25 4 1988 T E 1988/8077 K 1988/5476)
5-İşyerinde, yeğene, kardeşe yapılan tebligat geçerli değildir (12 HD 25 4 1988 T E 1988/8077 K 1988/ 5476 - 12 HD 21 9 1987 T E 1987/5276 K 1987/9096)
6-İşyeri olarak kiraya verilen yerde yapılan tebligatta, tebliğ yapılan kişinin muhatabın daimi memuru veya müstahdemi olduğuna ilişkin bir açıklama bulunmadığından yapılan tebligat geçerli değildir (6 HD 5 3 2002 T E 2002/357 K 2002/1384)
7- Kiralanan işyeri olarak kiraya verilmiştir dava dilekçesi davalının işyeri adresine çıkartılmış tebligat oğlu Can Y imzasına tebliğ edilmiştir Tebligatta tebliğ yapılan kişinin davalının daimi memura veya müstahdemi olduğuna ilişkin bir açıklama yoktur Bu durumda yapılan tebligat geçerli değildir (6 HD 05 03 2002 T E 2002/357 K 2002/1384)
8-Tebligat Yasası'nın 17 maddesi uyarınca muhatap aranmadan doğrudan doğruya daimi işçisine tebliğ edildiğinden, yapılan tebligat geçerli değildir (17 HD 12 07 2004 T E 2004/4446 K 2004/8892)
F) MUHATAP, OTEL, HASTANE, FABRİKA, OKUL, RESMİ VEYA ÖZEL DAİRE VE KURULUŞLAR GİBİ İÇİNE SERBESTÇE GİRİLEMEYEN VEYA ARANANIN KOLAYCA BULUNMASI MÜMKÜN OLMAYAN BİR YERDE BULUNUYORSA(Teb K m 18 Teb Tüz m24)
Tebligatın yapılmasını o yeri yöneten veya muhatabın bulunduğu kısım amiri sağlar Eğer bunlarda muhatabı bulamazlarsa veya muhatap imzadan imtina ederse tebligat o yeri yönetene veya muhatabın bulunduğu kısım amirine (müdürüne) yapılır Amir ve yöneticide imzadan imtina ederse 21 maddeye göre işlem yapılır
Konuya ilişkin Yargıtay kararları;
1-Otel adresinde, muhatap adına – tebligat sırasında muhatabın otelde bulunup bulunmadığı, kendisine tebligat yapılan kişinin o yeri idare eden veya oranın amiri olup olmadığı belirtilmeden – resepsiyon görevlisine yapılan tebligat geçerli değildir (12 HD 26 5 2003 T E 2003/ 9089 K 2003/12031)
2-Fabrikada tebliğin yapılmasını o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısım amirinin sağlaması gerektiğinden, doğrudan doğruya fabrika sekreterine tebligat yapılamaz (12 HD 9 12 1999 T E 1999/15868 K 1999/16057)
3-Hastanede tebligatın yapılmasını, o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısmın amiri sağlayacaktır Doğrudan doğruya “nöbetçi hemşire” imzasına tebligat yapılamaz (12 HD 26 11 1999 T E 1999/14176 K 1999/15130)
4-Öğretmen olan muhatap adına çıkarılan tebligatın yapılabilmesini o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısmın amiri sağlayacaktır “Birlikte sakin öğretmen…… ” İmzasına şeklinde yapılan tebligat geçerli değildir (12 HD 8 7 1997 T E 1997/9364 K 1997/10110)
5- G      İlköğretim Okulu adresine gönderilen ödeme emrinin birlikte çalışan okul müdürüne tebliğ edilmesi Tebligat Kanunun 18 ve tüzüğün 24 maddesine uygun olduğundan geçerlidir ( 7 HD 07 02 2002 T E 2001/11053 K 2002/875)
6- Davetiye, davalının …Telefon Başmüdürlüğünde rehber memuru olduğu belirtilerek işyeri adresine tebliğe çıkarılmıştır Muhatabın dağıtım saatlerinde bulunmaması sebebiyle tebliğ evrakı muhtarlığa teslim edilmek, keyfiyeti bildiren ihtarname adresini kapısına asılmak ve durumun kendisine haber verilmek üzere en yakın komşusu olarak Cemil       isimli kişiye haber bırakılmak suretiyle tebligat yapılmıştır
Tebliğ yapılacak kişinin içine serbestçe girilemeyen resmi bir kurumda bulunması durumunda, davalının o kurumda çalışıp çalışmadığı, çalışıyor ise orda bulunup bulunmadığı vs hususlar ilgili idare veya kısım amiri tarafından belirlenmeden yapılmış olan tebligat geçerli değildir (14 HD 06 11 2001 T E 2001/7339 K 2001/7602)
7-Tebligat yasasının 18 ve tüzüğün 24 maddesine göre, tebliğ yapılacak şahıs pansiyon, okul, fabrika gibi içine serbestçe girilemeyen veya arananın kolayca bulunması mümkün olmayan bir yerde bulunuyorsa, tebliğ o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısmın amirine yapılır Bunların dışında birine tebligat yapılamaz Bu nedenle kapı nöbetçisi Mustafa'ya yapılan tebligat geçerli değildir (2 HD 30 11 1992 T E 1992/11999 K 1992/12094)
8-İş yerinde birlikte mesai arkadaşına yapılan tebligat usulsüzdür (12 HD 04 04 1991 T E 1991/11474 K 1991/4428)
G)VEKİLE TEBLİGAT (Teb K m 11);
Tebligat kanunun 11 maddesine göre “vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır ” (2 HD 05 05 2003 T E 2003/5695 K 2003/6625)
Tebligat avukatın iş yeri adresine çıkarılmalıdır Baro avukatın iş yeri adresi değildir (HGK 6 02 1972 T E 1972/2 -776 K 1972/99) Vekil yerine asile tebligat yapıldığında tebligat geçerli değildir (HGK 2 7 2003 T E 2003/12-442 K 2003/445 - HGK 10 12 1997 T E 1997/8-854 K 1997/1056 )
“Vekille kendini savunan sanığa,ancak vekile bildirim tebligat olanağı bulunmadığı takdirde bildirim yapılabilir “(Ceza Genel Kurulu 06 11 1989-1989/8-268-1989/338)11
Dava vekil vasıtasıyla takip ediliyorsa usul işlemlerinin tebliği asile değil vekile (buradaki vekil kavramı müdafi yi de kapsar) yapılır Vekil varken asil adına çıkarılan tebliğ geçersiz olup, tebliğe bağlanan hukuki sonuçları doğurmaz Vekile yapılan tebligat asile yapılmış sayılır İstisnası mutlak asile yapılması öngörülen tebligatlardır (yemin isticvap gibi) vekile yapılacak tebligat vekilin adresine çıkarılmalıdır ‘……… barosu avukatlarından’ şeklinde adres yazılı tebligat evrakı Teb K m 9 hükmüne aykırı olduğu için bu şekilde yapılan tebligat hükümsüz olur Tebligat kanunun 11 md sine göre tebligat yapılabilmesi için vekilin vekaletnamesinin bulunması şartına bağlıdır Bu sebeple vekaleti olmayan avukata yapılacak olan tebligatın geçersizliği sonucuna kolaylıkla varılır
Eğer bir kimsenin birden fazla vekili (Avukatı) varsa,tebligatın bu vekillerden birine yapılmış olması yeterlidir Tümüne tebliğ zorunluluğu yoktur Eğer tebliğ birden fazla vekile yapılmışsa,ilk yapılan tebliğ esas alınır ve işlemesi gereken süre bu tarihten itibaren işlemeye başlar Yoksa diğer vekillere daha sonraki tarihte yapılan tebliğ ile yeni bir süre işlemeye başlamaz ( 2 HD 23 09 2003 T E 2003/8205 K 2003/11923) Aksine düşünce, süre geçmesi nedeniyle diğer taraf yararına doğmuş hakları zedelemeye yol açar (1 HD 08 03 1994 T E 1994/7364 K 1994/2972)12Bu durum birden fazla vekilin aynı zaman dilimi içinde görevli olmaları halinde uygulanır Eğer birden fazla vekil değişik tarihlerde görev yapması söz konusu ise tebligat zamanında görevli vekile yapılması gerekir
“Bir kimsenin umumi vekil olması müvekkilin talimatı olmadan bütün davaları takip etme zorunluluğunu ona yüklemez İcra takibine maruz kalan borçlu vekil marifetiyle takibe itiraz etmiş olsa dahi, itiraz üzerine duran icra takibine devam için alacaklının açtığı itirazın iptali davası bakımından borçlunun itiraz aşamasında tayin ettiği avukatın itirazın iptali davası için de yetkili olup olmadığı davanın açıldığı sırada belli olmadığından, itirazın iptali davası dilekçesinin vekile değil asile tebliği gerekir Somut olayda dava dosyasına vekaletname ibraz etmeyen, itirazın iptali davasını takip konusunda yetkilendirildiği belli olmayan, icra dosyasına itiraz dilekçesi veren avukata yapılan tebligatla taraf teşkili usulen sağlanmamıştır “(15 HD 2 11 2004 T E 2004/2041 K 2004/5550)
HUMK m 68 göre tutanağa kaydedildiği veya mahkemeye ulaştığı günden itibaren azledilen vekile tebligat çıkartılmaz Aynı şekilde ; vekile tebligatta da tebligat kanunundaki ilkeler geçerlidir (Özellikle m 17) bu nedenle örneğin avukata yapılacak tebligat onun yerine komşusu olan diğer avukata tebligat yapılması halinde geçersizdir (3 HD 19 09 1994 T E 1994/10735 K 1994/11486)13
Avukatlık Kanununun 2 maddesinin son cümlesinde yer alan "Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin mahkemeden alınabilir " düzenlemesi ile 56 maddenin 4 fıkrasındaki "Avukatlar, vekaletname aldıkları işlerde, ilgili yargı mercii aracılığı ile ve bu yargı merciinin tebligat konusunda bir kararı olmaksızın, diğer tarafa adli kağıt ve belge tebliğ edebilirler Tebliğ edilen kağıt ve belgelerin birer nüshası, gerekli harç, vergi ve resim ödenmek şartıyla, ilgili yargı merciinin dosyasına konur " Hükmü ile avukatlara tanınan hak ve yetkilerin kullanılabilmesi için 7201 sayılı Tebligat Kanununun 1 maddesine ”1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca avukatlara tanınan tebligat yapabilme hakkı ile müzekkereleri elden takip etme yetkisi saklıdır ” gibi bir fıkranın eklenmesi gerekmektedir
H) USÜLÜNE AYKIRI YAPILAN (GEÇERSİZ) TEBLİGATIN HÜKMÜ (Teb K m 32);
Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebligatı öğrenmiş ise geçerli sayılır Muhatabın beyan ettiği tarih,tebliğ tarihidir Muhatap,usulsüz tebligatı öğrenmemiş ise tebligat yapılmamış sayılır (Teb Tüz m 51)
Konuya ilişkin Yargıtay kararları;
1-Geçersiz tebligatlarda, kişinin beyanında geçen tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi gerekir (6 HD 7 7 2003 T E 2003/5114 K 2003/52 - 12 HD 23 12 2004 T E 2004/22874 K 2004/26655 - HGK 5 6 1991 T E 1991/12-258 K 1991/344 – HGK 19 03 2003 T E 2003/6-169 K 2003/183)
“Tebligatın usulüne uygun olmaması halinde muhatabın takipten haberdar olduğu tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilmelidir ” (12 HD 30 5 2005 T E 2005/7751 K 2005/11569)14
2-Usulsüz (geçersiz) tebligat halinde, muhatabın belirttiği tebligatı öğrenme tarihinin aksi ancak yazılı belge ile kanıtlanabilir Tanıkla ispat edilemez (12 HD 4 10 2002 T E 2002/18340 K 2002/20022 - HGK 2 02 1969 T 1967/172-107 - 2 HD 25 09 2003T E 2003/14652 K 2003/18453 -12 HD 01 12 2000 T E 2000/18136 K 2000/18872)
3-Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir O halde hakim, her somut olayın özelliğini, cereyan şeklini, gerçekleşen maddi olguları en ufak ayrıntılarına kadar göz önünde bulundurup iddiayı tahkik etmelidir Dairemizin süregelen yerleşmiş uygulaması, Hukuk Genel Kurulunun 7 4 1982 tarih, ve 1377-337 sayılı kararında öngörülen yukarıdaki ilkeye uygun biçimde devam etmektedir Somut olayda, şikayetçi, tebligat parçasında yazılı olan ve bizzat kendisine tebligat yapıldığını gösteren imzanın "sahte" olduğunu ileri sürdüğüne göre, bu iddianın yukarıda belirtilen ilkeye uygun olarak her türlü delille kanıtlanması mümkün olmakla, şikayetçinin örnek imzaları alınıp yöntemince inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir (12 HD 3 10 2005 T E 2005/14736 K 2005/18774)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|