01-29-2007
|
#5
|
[KAPLAN]
|
BEN HASTAYIM ÇOCUK
Zatürre'den kurtulur kurtulmaz Atatürk, İsmet İnönü ile birlikte 27 Şubat 1938'de Ankara'ya geldi
Celal Bayar Anlatıyor:
"Balkan Antantının Ankara toplantısı günleri idi Yugoslav Başbakanı Dr Stoyadiniçle görüşüyordum Şükrü Kaya yaklaştı :
"Sağlık Bakanlığı müsteşarı Dr Asım derhal görüşmek istiyor "dedi Mevzuun, Atatürk'ün sağlığı ile ilgili olduğunu hemen anladım Çünkü meslek ve şahsiyetine güvendiğim Dr Asım Arar hükümet namına, Ata'nın müdavi tabipleriyle daima temasta idi Bana endişelerini açıkladı:
"Burnundan kan geldiğini söylediler Bu hastalığın yeni merhalesidir Dışardan mütehassıs getirilmesi tavsiyemi tekraren arzediyorum " dedi
Atatürk'ün gerek görmediği tavsiyeyi bu sefer ısrarla rica ve kabul ettirmek kararıyla Çankaya'ya gittim Beni beklemiyordu Arzumu sükunetle dinledikten sonra:
"Ortada Hatay meselesi var Hastalığımın dışarıda duyulmasını istemem Neşet Ömer'le konuş Burada zaten tıp kongresi var Bizim doktorlar konsültasyon yapsınlar " cevabını verdi
Doktorlar geldiler Muayeneden sonra alkol ve sigara almaması, mutlak dinlenmesi gibi şart, fakat bir anda hepsinin birden yerine getirilmesi güç tavsiyelerini tekrar ettiler
Atatürk hekimlerin ortak kararını dinledikten sonra :
"Zannederim haklıdırlar" dedi
Ben sağlığının ülke için asıl şart olduğunu ve bu temel mevzuun yanında Hatay üzerinde menfi tesir yapma dahil, hiçbir ihtimalin düşünülmeyeceğini ısrarla tekrarladım Derin teessürümü mümkün olduğunca saklama gayretime rağmen, benliğime hakim acının elbette ki farkında idi Yavaş bir ses tonu ile:
"ÇOCUK NE YAPACAKSAN YAP, BEN HASTAYIM" dedi
Her şeyini, memleketi için hizmet saydığı emeklerine cömertçe feda etmiş Atatürk, ilk defa hastayım diyordu
|
|
|