06-30-2010
|
#12
|
Şengül Şirin
|
Tekecik Gezme Gecesi
Tekecik Gezme Gecesi
Tekecik gezmesi, Toroslar'ın kuzey eteğinde yer alan Bozkır ve Hadim gibi çok dar bir bölgede bilinen, çobanlarla köyün delikanlılarının bir araya gelerek yaptıkları eğlencedir Anadolu'nun bir çok yöresinde delikanlıların yaptığı bazı eğlencelerle ortak yönleri varsa da ağırlığını bu bölgeye özgü şekiller belirler
Tarım ve hayvancılıkla geçinen bu bölgelerde kasım ayı gelmeden elli gün önce tekeler (erkek keçi) sürüden ayrılır, sadece tekelerin ya da oğlakların olduğu bir başka sürüye katılarak, iki ay keçilerden uzak tutulur Bundan maksat, keçilerden uzak kalan tekelerin iyice kızışmasıdır Kasım'dan on gün önce ya da on gün sonra da çiftleşmek üzere tekeler sürüye bırakılır Bu arada köyün delikanlıları kendi odalarında toplanıp "Tekecik Gezme Gecesi" ni kararlaştırılır ve çobana haber gönderilir Buna da "Çobana salık gönderme" denir Çoban duruma göre bir veya iki besili tekeyi çanlar ve çıngıraklarla donatır Bu tekelerle birlikte elinde çanları sallayarak delikanlı odasına gider ve şu tekerlemeyi söyler (Sakaoğlu, 1985c: 127-129):
"Teke kattık duydunuz mu? Selâm verdik aldınız mı? Tek tekecik tekecik, Ballı yağlı tekecik, Bal olmazsa yağ olsun, Verenin evine buğday yağsın, Vermeyenin evine taş yağsın "
Odada bulunan delikanlılar da hep birlikte şu tekerleme ile cevap verirler:
"Ekiz ekiz guzulasın, Dördü sekiz guzulasın, Verenin bir oğlu olsun, Vermeyenin yağır başlı bir gızı olsun, Verenin ambarı buğdayla dolsun "
Bu tekerlemenin ardından delikanlılar ellerinde kap kacak ve heybelerle "Tek tekecik tekecik" diye bağrışarak köydeki evleri dolaşmak üzere yola çıkarlar O gece delikanlılar bütün köyü bir tek ev bırakmadan dolaşırlar Kapılar sıra ile çalınır Eğer açılmakta geç kalınırsa küfür edilir Kapıyı açanlar hiçbir şey vermezse de tavuğu çalınır ya da kapısı taşlanır Kapıyı açanlar evlerinde ne varsa, ekseriyetle arpa, buğday, bulgur vb zahirenin yanı sıra pekmez verirler Evleri dolaşırken toplanan pekmezlerin helkelerden su gibi içilmesi de dolaşmanın ilgi çekici yanlarından birisidir
Eğlencenin yapılacağı gecenin mehtaplı olması tercih nedenidir Ancak her zaman mehtaplı bir gece denk gelmeyebilir Böyle durumlarda da maşala (meşale) yakılır Sokaktaki eğlenceli saatler sona erince odaya dönülür ve toplanan zahire çobana verilir Buna karşılık çoban da ya süslü tekeyi ya da bir başka tekeyi delikanlılara hediye eder Bu teke başka bir gün delikanlı odasında kesilir ve yenilir Kalan etler de bir başka zaman yenilmek üzere kavurma yapılır Yeme içme faslının ardından "Konyalı", "Çiftetelli", "Sepetçioğlu" oyunları oynanır, hikâyeler ve masallar anlatılır Vaktiyle kız kaçıranlar, askerliğini yapmış olanlar, ava gidenler de bu konularda hatıralarını anlatırlar Eğlencenin müzik kısmında ise; cura, saz, zilli def, keman, kaval gibi çalgılar çalınır Geç vakitlere kadar süren eğlencede bilhassa çobandan kaval çalması istenir (Sakaoğlu, 1985c: 127-129)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|