Şengül Şirin
|
Cevap : Ehlikitap - Kitabı Olanlar - Kitap Sahibi Olanlar
Şunu da eklemek zorundayız: Burada bizim tesbitimiz Kur'an insanı esas alınarak yapılmıştır Tarih içinde, geleneklerin Müslümanı tarafından sergilenen bazı davranışları veya bugünkü Müslümanların Batı emperyalizm ve sömürgeciliğinin kahrı altında bilenmiş ruhlarından fışkıran "sert" tavrı İslam adına örnek almak yanıltıcı olur Kaldı ki, günümüz Müslümanlarına Cezayir'den Hindistan' a, Baku'dan Filistin'e kadar reva görülen zulüm ve kahır dikkate alındığında, geleneğin Müslümanı tarafından izlenen davranış şeklinin de, Batılıların yaptıklarına nisbetle bir merhamet ve hoşgörü sayılabileceği kesindir Hıristiyan Amerika ile Yahudi İsrail'in yani bu birleşik ehlikitap dayanışmasının çaresiz Filistin mazlumlarına yaptıklarını, bütün dünya canlı sahneler halinde izlemiştir Tarafsız bir benlik, başka delil aramaz
Ehlikitap Müslümanlar tarafından İslam paktının dışına itilmez Onlar Müslümanlarla birlikte yaşarlar ve her türlü hak ve hürriyetleri Müslüman devletin koruması altındadır Bu koruma ve güven sağlama karşılığında onlardan cizye alınır, (bk Cizye mad ) Onlar, Müslümanlara emanet edilmiş sayılırlar Bir başka deyimle onlar Müslüman'ın zimmetindedirler Bu yüzden onlara, İslam fıkhında Zimmı adı da verilir Kısacası, Müslümanlar onların mal, ırz, hürriyet ve imanlarını korumayı taahhüt etmiş, bu sorumluluğu üstlenmiş olurlar (Bu konuda geniş bilgiler için hadis ve fıkıh kitaplarının zimmet, cizye ve cihad bahislerine bakılmalıdır )
Ehlikitabın gönül dostu olmayışlarının zorunlu sonuçlarından biri de onların, tıpkı müşrikler gibi, Müslümanlara iyilik ve hayır gelmesini istememeleridir (Bakara, 105, 109; Âli İmran, 69)
O halde müminler, ehlikitaptan herhangibir fırkanın bağlısı olmamalıdırlar Aksi halde imandan sonra küfre döndürülmeleri tehlikesi vardır (Âli İmran, 100) Unutmamak lazım ki, ehlikitabın arzuladığı şeylerden biri de Muhammedi müminlerin imandan sonra tekrar küfre sapmalarıdır Bunun tahrik edici sebebi de "onların içlerindeki kıskançlıktır " (Bakara, 109) Bu kıskançlığı, Muhammedi müminlerin vahyin tümüne inanmış olmalarından kaynaklanan enginlik tahrik ediyor (Mâide, 59)
Ehlikitabın dostluğa ehil olmayışını gerekçeye bağlarken Kur'an şöyle diyor: "Onlar sizin dininizi, namaz ve niyazınızı alay ve eğlence konusu yapmaktadırlar Bu bir beyinsizliktir Bunu yapandan dost olmaz " (Mâide, 57-58) Bunlar, Muhammedi müminlere nefretlerinden dolayı görünür ve görünmez putlara inanma ve küfre saplanmış insanları Kur'an'a inananlardan daha ermiş görme yönüne bile giderler (Nisa, 51)
Ehlikitabın bu genel negatif tavrına uymayan istisnalar yok değildir Kur'an kurumsal ve global planda tevhid dairesi içinde gördüğü ehlikitabın seçkin ruhlu zümrelere de sahip bulunduğunu^ açıkça söylemekte ve hatta bu zümreleri övmektedir Âli İmran, 113-115 ayetler şöyle diyor: "Ehlikitabın hepsi aynı değildir Onlardan bir zümre vardır ki Allah'ın ayetlerini geceler boyunca okurlar ve onlar secdeye kapanırlar Onlar Allah'a, ahiret gününe inanır, iyiliği emreder, kötülükten yasaklar ve hayır işler-dede yarışırlar İşte onlar barış ve iyilik severlerdendir Onların hayır adına yaptıkları hiçbir şey inkar edilmez, örtülmez Allah, takva sahiplerini çok iyi bilmektedir "
Demek olur ki ehlikitap içinde Allah'ın sevgili kulları da vardır Kur'an "onların çoğu fasıktır" diyerek bir kısmının istikamet ve cennet ehli olduğunu Vurguluyor Bu istisnai grubun Hıristiyanlar bölümünü anlatan Kur'an ayetleri ise gerçekten çok duygulandırıcı ifadelerle, anılan seçkin zümreyi övmektedir, (bk Nasârâ mad )
Kur'an'ın şu anlattığımız yaklaşımı sergileyen ayetlerin-deki tesbitleri, "ehlikitabın Müslüman olanlarını anlatıyor" şeklinde kayıtlamak, tamamen yanlıştır Kur'an'a iftiradır Kur'an'ın mesajındaki evrensel rahmeti, enginliği insafsızca boğmaya kalkmaktır Müslüman olanların iyiliklerini Kur'an ehlikitap diye söze girerek neden anlatsın? Bu ayetlerde açıkça ehlikitaptan bahsediliyor, ehli İslam' dan veya Muhammed ümmetinden değil Bunda şaşılacak bir yön de yoktur Kur'an ebedi kurtuluşu tevhide bağlamıştır ve tevhidin üç şartını Allah'a iman, âhirete iman ve amel-i salih diye açıkça koymuştur Tevhide imanda peygamber şartı yoktur - 0, kemal ifadesidir, (bk İman mad )
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|