Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Ülkeler Coğrafyası -İsviçre

Eski 06-25-2010   #5
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Ülkeler Coğrafyası -İsviçre



FEDERATİF DEVLET

Louis XVI'nm düşmesiyle, Fransa Krallığı'yla imzalanmış olan sürekli barış sona erdi Direktuvar'm 1798'deki işgal girişimi sonucunda, eski Konfederasyon devrilerek Helvet Cumhuriyeti kuruldu İsviçre, Avrupa'nın savaş alanı haline geldi Bonapart, iç savaşın pençesindeki İsviçre'ye barış getirdi; 1803'te de İsviçre Konfederasyonu oluşturuldu Federalizm kuruldu, ama sivil eşitlik, eski müttefikler ve uyruklar olan yeni kantonların kurulmasına yol açtı: Böylece Sankt-Gallen,Ticino, Aargau, Thurgau, Vaud, Grau-bünden doğdu İsviçre, Napolyon savaşlarından çok zararlı çıktı (Berezina'da 8 000 ölü; dokumacılık alanındaki bunalım) Viyana kongresi ve ikinci Paris anlaşmasında ülkenin aşağı yukarı günümüzdeki şuurları saptandı: Valais, Neuchâtel ve Cenevre 1815'te kanton haline geldüer; eski Basel (jüra) piskoposluğu da Bern'e bağlandı; eski müttefik olan Mulhou-se, Fransa'da kaldı, Valtellina da Avusturya'ya bağlandıÖte yandan, çeşitli güçler, İsviçre'nin bağımsızlığını ve sürekli yansızlığını tanıdılar

Restorasyon, Eski Rejim'e dönüş biçiminde kendini gösterdi (iktidardaki aristokrat aileler, sansür, mutlakiyet), yalnızca ticaret özgürlüğü güvence altına alınmıştı 1815'teki federal anlaşma eski Diyet'in kurulmasını sağladı, yürütme gücü yönetici kantonun hükümeti tarafından temsil ediliyordu (sırayla Bern, Zürih ve Lüzern) Yeniden refaha kavuşan isviçre, liberalizme doğru bir gelişme gösterdi; birçok kantonda liberal anayasalar benimsendi (1831) ingiltere'nin desteği ve yurtseverliğin yüceltilmesi, büyük güçlerin müdahalesini engelledi Radikal merkezci ve Kilise karşıtçılarıyla muhafazakârlann çatışmaları giderek çok kötü bir görünüm kazandı

Sonunda Katolik ve muhafazakâr kantonlar ayrı bir birlik oluşturdular (1845) Ama birlik, radikal kantonların çoğunluk sağladığı Diyet tarafından dağıtıldı General Dufour'un yönettiği federal ordu, muhafazakâr güçler müdahale edemeden,Katolik kantonların ordusunu yendi (1847) Uzlaşmayı olanaklı kılmak amacıyla, 1848 Anayasası sayesinde ABD'ndekinden esinlenilerek, tam merkezüeş-meyle mutlak federalizm arasında bir yol bulundu 1874'teki yeni anayasadan sonra merkezileşmede gelişme gözlendi (sivil yasalarla ceza yasalarının, ordunun birleştirilmesi, vb), ayrıca, federal yasama konusmıda isteğe bağlı bir halkoylaması,! 918'de nispi temsil sistemin kabulü; yabancı devletlerle, ticari olmayan anlaşmalarda zorunlu halkoylaması gibi çeşitli haklar getirildi

İktisadi gelişme 1930 yıllarındaki bunalımla kesintiye uğradı ve 1936'da para devalüe edildi 1918'deki genel grevden başka toplumsal yaşamda önemli sayılabilecek anlaşmazlıklar olmadı 1945'ten bu yana İsviçre, tarihinde görülmedik bir refah içinde yaşamaktadır


İsviçre'nin yansızlığına, 1939 -1944'teki hava saldınları dışında, Avrupa ve dünya çapındaki anlaşmazlıklar sırasında saygı gösterildiUluslar-arası büyük örgütler, merkezlerini İsviçre'de kurdular Bunlar arasmda Kızıl Haç, Milletler Cemiyeti, Uluslararası İş Bürosu, vb sayılabilir 1940'tan 1944'e kadar tümüyle Eksen güçleriyle çevrili olan İsviçre, general Guisan, Wahlen, vb gibi sorumluluk duygusu olan kimseler sayesinde bir barış ve bağımsızlık "adacığı" olarak kalmıştır

1945'ten sonra, ülke içinde kararlılık egemen oldu İç siyasetteki en önemli olaylardan biri de, 1971'de federal alanda, kadınlara oy hakkının tanınması ve bunun ardından Ulusal Mec-lis'e on iki kadın üyenin seçümesidir; öte yandan, ülkede çalışan çok sayıda (yaklaşık 1 milyon) yabancıya karşı belli belirsiz bir düşmanlık beslenmektedir, bu tutum 1974'te yaklaşık 500 000 yabancı işçinin ülkeden yollanıp yollanmaması konusunda girişilen bir halkoylamasıyla açığa çıkmıştır Ama, İsviçreliler bu halkoylama-sında l'e karşı 2 çoğunlukla işçilerin sürülmesine karşı çıkmışlardır İsviçre, Birleşmiş Milletler Örgütü' nün özel kuruluşlarına katıldı ve 1972'de bir serbest değişim anlaşması imzaladı

Son yıllarda Avrupa ülkelerini sarsan büyük olaylar, görünürde İsviçre'ye zarar vermemiş gibidir; siyasal yaşam tam bir kararlılık içindedir: Seçimden seçime, partilerin durumunda benzerine az raslanan bir denge görülmüş, oy kaymaları yok denecek kadar az olmuştur Ama çekimser kalan seçmenlerin sayısı da tedirginlik yaratacak kadar yüksektir; bu da kuşkusuz, halkın bir bölümünün siyasal partilere olan güvensizliğinin göstergesidir Federal seçimlere katüma oram çoğunlukla %40'm altındadır; bu oran bazı belediye seçimlerinde %20'ye, hatta %15'e düşer Federal Meclis, İsviçrelilerin deyimiyle "tılsımlı formüT'e göre oluşur: Yürütme gücünün yedi sandalyesinden ikisini radikaller, ikisini sosyalistler, ikisini hıristiyan-demokratlar, birim merkez demokratlar alır

Dörder yıllık dönemlerin sonunda genellikle yerlerini koruyan hükümet üyeleri, kendi istekleriyle çeki-linceye kadar işbaşında kalırlar Bu kurumların taşıdıkları ağırlığa ve toplumsal uzlaşmanın başka yerlerde olduğundan çok daha ileri bir düzeye erişmiş bulunmasına karşın, gene de Konfederasyon içinde bazı çözümlerin geçerliği tartışılmaktadır İktisadi güç ile siyasal güç arasındaki karışıklığa son verilmesini isteyen sesler yükselmektedir; bankacılıkta gizlilik ilkesine açıkça karşı çıkılmakta, sosyalistler bankaların etkinliklerinin daha sıkı bir denetim altma alınmasını istemektedirler Bern kantomındaki fransızca konuşan azınlığın sorununa çözüm bulunması yolunda bir adım atılmış, 1 Ocak 1979'da Jürakantonu oluşturulmuştur 1980'de Kilise'yle devletin kesin olarak birbirinden ayrılmasına halkoylamasıyla karşı çıkılmıştır İsviçre Federal Meclisi toplanarak 8 Aralık 1982'de Pierre Aubert'i 1983 yılı Konfederasyon başkanı olarak seçti Ekim 1983'te genel seçimler yapıldıktan sonra Aralık 1983'te de LSchlumpf 1984 yılı Konfederasyon başkam seçildi

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla