Şengül Şirin
|
Cevap : Gürcistan
GÜRCİSTAN, rusça Gruzia,Başkenti Tiflis
Karadeniz’in doğu kıyısında, Güney Kafkasya’da yer alan ülke Tam adı Gürcistan Cumuhuriyeti’dir Eski Sovyet cumhuriyetlerinden biri olan Gürcistan'nın kuzeyinde Rusya, güneyinde Azerbaycan, Ermenistan ve güneybatısında Türkiye yer alır Ülkenin batı sınırını Karadeniz belirler
Nüfusu; 4,260,000 (122 )
COĞRAFYA
K 'de Büyük Kafkas dağları ve G 'de Acaristanimeretiya ile Triyalet dağları arasında karmaşık yapıda bir çöküntü alanı vardır; bu alanın B 'sı büyük ölçüde Karadeniz'e açılır (Kolkhis ovası) ve içeri kesime doğru daralır (Yukarı Kura vadisinde Gori ve Tiflis havzaları) Yer şekilleri, çeşitli doğal ortamlar ve toprak değerlendirme biçimlerinin ortaya çıkmasına yol açan önemli iklim farkılıkları yaratır B 'da bol yağış alan alüvyonlu Kolkhis ovası aşırı yağışlardan zarar görmektedir Akaçlama çalışmaları burada yoğun tarım yapılmasına (pirinç, mısır, yem bitkileri, sebze) olanak vermektedir
Yarı tropikal ürünler (çay, turunçgiller) yüksekliği 450 m'yi aşmayan dağ eteklerinde yetişir; ne var ki bu ürünler korkunç donlara karşı korunaksızdır iklimin daha kurak olduğu yukarı Rion kıyısındaki Kutaysi havzasında bağlar, meyvelikler, dut ağaçları görülmeye başlar, içerilere doğru, Gori ve Tiflis havzalarında yağışlar azalır (yaklaşık 500 mm) ve sulama gerekli hale gelir (bağcılık, meyvecilik, tahıl üretimi) Yoğun tarım yöntemleriyle değerlendirilen, kalabalık ovalar ve havzalar kırsal ekonomiye (küçükbaş hayvan yetiştiriciliği) yönelen dağlık alanla karşıtlaşır
Maden ve enerji kaynakları bol olmayan Gürcistan, sanayi etkinliğini kendi gereksinimlerini karşılamaya yönelik donanım ve tüketim mallan üretimine kaydırmıştır Ulusal önem taşıyan tek maden kaynağı, Çyatura'dan elde edilen, dışsatımı yapılan (Poti limanından) ve demir alaşımlarının üretiminde kullanılan (Zesta-foni'de) manganezdir, iki küçük kömür yatağının (Tkibuli, Tkvarçeli) işletilmesi, Rion ve inguri'deki hidroelektrik santralları gerekli enerjinin bir bölümünü sağlar Demir-çelik sanayisi ve kimyasal ürünler alanında uzmanlaşmış Rustavi bir yana bırakılırsa, sanayi merkezlerinde yalnızca çeşitli dönüştürme sanayilerine (makine yapımı, besin maddeleri, tekstil) rastlanır
Bakü'den gelen petrol borularının ulaştığı Batum limanında bir rafineri ve hafif sanayiler vardır Acaristan, Abhazistan (Gürcistan'a bağlı) özerk cumhuriyetlerinin başkentleri Batum ve Suhum'da liman etkinlikleri canlıdır Kutaysi, Kolkhis'in iktisadi merkezidir Siyasal ve yönetimsel işlevinin ve hizmetler kesimindeki etkinliklerinin gelişmesi, Gürcistan ulusunun tarihsel ve geleneksel kültür merkezi olan Tiflis'in yönetim alanındaki rolünü artırmıştır
Gürcistan, az bulunan ve beğenilen güney ürünlerini sağlayan "bahçe" olma özelliğiyle ve Gürcüler'in (nüfusun % 68,7'si) dillerine ve kültürlerine gösterdikleri bağlılıkla SSCB'de özgün bir yer tutar
TARİH
Gürcistan'da Alt Yontmataş döneminde yaşamış olan insan topluluklarının varlığını ortaya koyan izler bulunmuştur Bölgenin güneyinde ve batısındaki birçok sit, Yemtaş döneminden başlayarak burada yerleşik bir tarımın olduğunu doğrular Pro-metheus efsanesinin de gösterdiği gibi Antikçağ'da Kafkasya, maden işletmeciliğinin anayurdu olarak kabul edilirdi Gürcistan'da Tunç çağ İ Ö II blnyıl'ın başında başlamıştır İ Ö I blnyıl'ın başında Asur ve daha sonra Urartu tarih tutanaklarında Gürcüler'in atalarından söz edilir; İ Ö XII ve VII yy arasında çeşitli gürcü kabileleri birleşmeye başladılar Batıda, iason' un Altın postu aramaya geldiği efsanevi Kolkhis krallığı'nın (bugünkü Mingrelya ve imeretlya) yükselişi, Ahemeni imparatorluğumun ortaya çıkışı ve Karadeniz'in doğu kıyısında yunan kolonilerinin kuruluşuyla aynı zamana rastlar İ Ö III yy 'da, Doğu Gürcistan'da kurulan iberya krallığı Kartli ve Kahetya eyaletlerini tek bir devlet halinde birleştirdi Miletos Yunanlıları tarafından sömürgeleştirilen Kolkhis (ya da Batı Gürcistan'da Lazlk) Pontos kralı Büyük Mlthridates'in egemenliğine girdikten sonra Pompelus tarafından iberya İle birlikte fethedildi (İ Ö 65) ve pers akınlarına karşı bir Roma ileri karakolu durumuna geldi Kolkhis Arsakiler ve Sasaniler' den sonra da Roma egemenliğine girdi 300'e doğru iberya Sasaniler'in egemenliğine girerken Kolkhis Roma'nın himayesinde bir devlete dönüştü O tarihte ortaya çıkan hıristiyanlığı, kutsal metinlere göre, kappadokialı köle Nino getirdi
V yy 'da, efsanevi kahraman, kral Vahtang Gorgaslaniy (ya da Gorgasal) Gürcistan'a ulusal egemenliğini kazandırdı, krallığını hemen hemen tüm Kafkasardina değin genişletti ve başkenti Mtsheta'dan Tiflis'e taşıdı Ama bu krallık, Sasani kralı Hüs-rev I (531-579) tarafından yıkıldı ve ülke, arap fethine değin (650'ye doğr ) yeniden Bizans ile iran arasındaki nüfuz mücadelelerinin etkisi altına girdi Bunun üzerine yerel aristokrasi, bölgedeki abbasi valisiyle Tiflis'teki arap komutanların gözetiminde iktidarı ele geçirdi
Ulusal dirilişin öncüsü Bagratlılar'dır IX yy 'da Aşot I Tao ülkesindeki (Gürcistan'ın güney-batisında) Artanudji'ye yerleşti ve arap halifelerlyle bizans imparatorlarının zayıflamasından yararlanarak kendisini iberya hanedanının vârisi İlan etti Aşot' un soyundan gelen Bagrat III (975-1014) Doğu ve Batı Gürcistan'daki tüm prenslikleri birleştirdi, Kutaysi'yi başkent yaptı, Tiflis ise Araplar'ın elinde kaldı XI yy 'da bölgeye giren Selçuklu Türkleri Tiflis'i ele geçirdiler (1088)
Daha sonra kenti alan Kurucu David III (1089-1125) Haçlı seferlerinden yararlanarak paralı askerlerden sürekli bir ordu kurdu, sınırlarını Karadeniz'den Hazar denizi'ne, Kafkasya'dan güneyde Şirvan'a kadar genişletti ve Tiflis'i yeniden başkent yaptı (1122) Gürcistan, altın çağını Georgiy lll'ün (1156-1184) ve özellikle kızı, kraliçe Tamara'nın saltanatları (1184-1213) döneminde yaşadı; kraliçe, fetihlerini Trabzon'a değin yaydı ve Bizans'tan esinlenen çarpıcı bir maddi ve kültürel gelişmeye ön ayak oldu Hassas bir hiyerarşiye dayalı güçlü derebeylik kurumları İle oldukça etkin bağımsız bir kilise krallığın İktidarını dengeliyordu Kentler gelişti
Hindistan ile Avrupa'yı bağlayan bir kervan yolu ülkeden geçti Bilim, felsefe, sanat ve edebiyatta (Şota Rusta-velly'in kraliçe Tamara'ya adadığı Vefhis Thaosani) büyük ilerlemeler kaydedildi 1220'den başlayarak Moğollar ülkeye girdiler Doğu Gürcistan iran'daki Hulagu soyundan gelen ilhanlılar'ın egemenliğine girerken, Imeretiya bagratlı prenslerin yönetiminde daha bağımsız bir konumdaydı Georgiy V'ln (1314-1346) ülke bütünlüğünü sağlamasına karşın, Timur yönetimindeki yeni istilalar (1386-1403) ülkeyi altüst etti Ülkenin bütünlüğünü sağlayan Aleksandr l'in saltanatından (1412-1442) sonra krallığın üç oğlu arasında paylaşılması yeni bir karışıklıklar dönemi başlattı
istanbul'un Türkler tarafından alınması
(1453) Gürcistan'ı batı hırlstiyanlığından uzak düşürdü Türkler 1510'da imeretlya' yı ve başkent Kutaysi'yi ele geçirdiler Sa-fevi şahı ismail I de Kartli'yl işgal etti 1578'de Türkler Kafkasardinı ve Tiflis'i ele geçirdiler; bunların yerini alan şah Abbas I binlerce hırlstiyan gürcüyü iran'ın uzak bölgelerine sürdü Böylece Gürcistan'ın doğu bölümü iran topraklarına katılırken güney-batisı osmanlı etki alanına girdi Geri kalan bölümü de, birbirleriyle sürekli olarak çatışan derebeyi prensliklerine bölündü Muhran sülalesinden gelen ve safevi şahlarını Tiflis'te temsil eden yöneticilerin en ünlüsü, 1703-1711 arasında Kartli naibi, sonra da 1724'e değin aralıklarla yine Kartli kralı olan Vahtang Vl'ydı
Çıkardığı yasalarla ün kazanan Vahtang Gürcistan'a matbaayı getirdi, Gürcistan yıllıklarını yayımlattı, saraylar yaptırdı, kiliseleri onarttı, sulama kanalları açtırdı, 1722 iran-afgan bunalımı ve safevi hanedanının çökmesi üzerine Osmanlılar ülkeyi yeniden ele geçirdiler Tiflis'ten kovulan Vahtang Vl'nın Ruslar'dan istediği yardım, bu bölgenin Büyük Petro İçin taşıdığı öneme karşın karşılıksız kaldı Gürcistan'ı fetheden iranlı Nadir Şah, Kartli tahtını bir bagrat olan Teymuraz ll'ye (1744-1762), Kahetya tahtını da Teymuraz' ın oğlu Heraklius ll'ye (1744-1798) verdi Babasının ölümü üzerine Heraklius II bu iki tahtı tek bir Gürcistan krallığı halinde birleştirirken, imeretiya kralı Salomon I de (1752-1784) türk egemenliğini sarstı Dağıstan'daki lezgi dağlılarının, Türkler ve Iranlılar'ın akınları karşısında Heraklius II yeniden rus himayesine başvurmak zorunda kaldı
1783'te Yekaterlna II ile Georgiyevsk antlaşması' İmzaladı Bu antlaşmayla Gürcistan'ın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü çarlık İmparatorluğu tarafından güvence altına alınıyor, buna karşılık Heraklius da rus metbuluğunu tanıyordu Yine de Gürcüler, iran'ın yeni saldırıları karşısında yalnız kaldılar 1795'te Tiflis, Ağa Muhammet Şah Kaçar'ın birlikleri tarafından yağmalandı Sakat olan Georgiy XII (1798-1800), gürcü hükümdarlara sadece naip unvanını bırakarak krallığı çar Pavel l'e teslim etmeyi tasarladı Bu arada her iki hükümdar da öldü 1801'de çar Aleksandr Gürcistan'ı ilhak ederek, ülkenin yönetimini prens Tsitsiya-nov'a verdi; prens de krallık ailesini ülkeden sürdü (1803)
Birçok ayaklanmaya karşın Rusya, XIX yy boyunca yavaş yavaş diğer gürcü topraklarını da İlhak etti; 1811'de, imeretiya krallığı, 1828'de Guriya, 1857'de Mingrelya, 1858'de Svanetiya ve 1864'te Abha-zlstan Karadeniz'deki Poti ve Batum limanlarıyla güney-batı bölgeleri, türk-rus savaşlarından sonra İmparatorluğa bağlandı, 1844'te Gürcistan Kafkasya genel valiliğine katıldı ve birkaç hükümete bölündü (Tiflis, Kutaysi, Karadeniz, Batum ve Şuhum) Sert biçimde bastırılan ulusal nitelikli köylü isyanlarına karşın ülkede düzenin sağlanması, nüfusu hızla artan bir gürcü ulusunun ortaya çıkmasını hazırladı: XIX yy başında yaklaşık 500 000 olan nüfus 1897'de 2 034 000'e ulaştı Genel vali M S Vorontsov (1844-1854) ve Aleksandr H'nin kardeşi grandük Mihall'in (1862-1882) yönetimleri sırasında özellikle rus ve Avrupa kökenli düşün akımları oluşum halindeki bir entelljansiyayı etkilemeye başladı (Pirveli Dasi ["Birinci Grup"] ve Meyore Dasi'nin ("ikinci Grup"] kurulması)
Toprak reformu girişimleri ve 1864-1871 arası gerçekleştirilen köleliğin kaldırılması köylülerin yazgısında önemli bir değişikliğe yol açmadı; çar iktidarı da yerli aristokrasiyi kollama konusunda pek istekli davranmadı Bu arada demiryollarının yapımı (1872'de Tiflis-Poti, 1883'te Bakü-Batum), Çyatura'da manganez ocaklarının işletilmesi, Tiflis ve Batum'da sanayinin gelişmesi, genellikle yabancı (batılı, rus ya da ermeni) işverenler hesabına çalışan bir kent proletaryasının doğmasına yol açtı Başta Aleksandr III (1881-1894) olmak üzere çarların azınlıklara karşı uyguladığı zora dayalı ruslaştır-ma siyaseti ve toplumsal hoşnutsuzluk işçiler arasında huzursuzluğa yol açtı ve en-telljansiyada milliyetçi duygular uyandırdı 1892'de Jordania Noe ve Karlo Çheyd-ze tarafından kurulan Mesame Dasi ("Üçüncü Grup"] Gürcistan'da ilk marx-çı siyasal hareket oldu ve daha sonra kurulacak olan Gürcistan Sosyal-demokrat partisi'nin çekirdiğini oluşturdu Sert biçimde bastırılan 1898-1901 gösterileri ve grevlerinden sonda RSDİP'nin bölünmesi, gürcü sosyal demokratların, Jordania çevresinde meşru menşevlkler ve Lado Ketshovili ile Yosif Djugaçviliy (Stalin) çevresinde yasadışı çalışan bolşevikler olarak ikiye ayrılmasına yol açtı 1905 Rus devrimi Gürcistan'da, Kazaklar tarafından bastırılan karışıklıklara ve gerilla mücadelelerine neden oldu Menşevikler, zamanla çoğunluk partisi oldular; Duma'nın üyelerinin hemen hemen tümü menşevlktir
Birinci Dünya savaşı sırasında Kafkasya cephesi Ösmanlı imparatorluğu'na karşı saldırıların hareket noktası olarak önemli bir rol oynadı Şubat 1917 devri-mi'nden sonra üç kafkasardı ulusu, Pet-rograd geçici hükümetini temsil eden Kafkasardı özel komitesi tarafından yönetildi Çok geçmeden, menşevlklerln yönetimindeki sovyet iktidarı bu komiteye karşı çıktı, Bu arada Kilise, 1811'de kaldırılan Gürcistan patrikliğini yeniden kurmaya çalıştı Ekim bblşevik ihtilaline ve Kafkas cephesinin kaldırılmasına karşı olan Kafkasyalılar, kasım 1917'de Tiflis'te, Kafkasardı için komiserlik adı altında geçici bir hükümet kurdular Seym adı verilen bir parlamento şubat 1918'de Lenin'in dağıttığı kurucu meclis için seçilen kafkasyalı delegelerle toplandı Seym Kafkas cephesinde bir ateşkes antlaşması yapmak üzere Türklerle bağlantı kurarken bolşevlkler Brest-Litovsk'ta Kars, Ardahan ve Batum'u Osmanlı imparatorluğu'na bıraktılar (mart 1918) Bunun üzerine Türkler ile Kafkaslı-lar arasında çatışmalar yeniden başladı
Türk kuvvetleri Ardahan, Batum ve Kars'ı ele geçirdiler (daha sonra TBMM İle Sovyetler Birliği arasında imzalanan Moskova antlaşması [mart 1921] İle Türkiye Ba-tum'dan vazgeçti) Nisan 1918'de bağımsız bir Kafkasardı Federatif Cumhuriyeti kuruldu, ancak çeşitli ulusların farklı eğilimleri nedeniyle dağıldı 26 mayıs 1918'de Almanlar'ın himayesinde Gürcüler bağımsızlıklarını ilan ettiler, onları Azerbaycanlılar ve Ermeniler izledi Tiflis'te Jordania Noe'nin başkanlığında menşevlk ağırlıklı bir hükümet kuruldu Güçlü bir orta düzey köylülük oluşturmayı amaçlayan bir toprak reformu, temel sanayi kuruluşlarının ulusallaştırması, bir toplumsal yasalar dizisi, Tiflis Üniversitesinin kurulması yeni rejimin başlıca girişimleriydi
Mondros ateşkesi'nden (ekim 1918) sonra Almanlar'ın yerini ingiliz işgal birlikleri aldı Paris Barış konferansina katılan ve fiilen, sonra da hukuken 22 ülke tarafından (bu arada Fransa ve ingiltere) tanınan Gürcistan Cumhuriyeti, Denikin komutasındaki beyaz rus orduları, ekonomik ambargo, mali istikrarsızlık ve Ermenistan'la sınır çatışmaları gibi ciddi tehlikelerle karşı karşıyaydı Mayıs 1920'de Lenin, bolşevik partisinin tanınması karşılığında Gürcistan'ın bağımsızlığını tanıdı, ama Stalin'le Ordjo-nlkidze'nin yönetimindeki II Kızılordu şubat 1921'de Tiflis'te bir sovyet yönetimi kurdular, ardından, aralık 1922'de de Gürcistan'ı, Azerbaycan ve Ermenistan İle birlikte Kafkasardı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetine kattılar Sürgündeki menşevlk hükümet 1934'e değin Paris'te bir temsilcilik bulundurdu
Bunu "yerel şovenclilğe karşı" sert bir baskı dönemi izledi Gürcistan kilisesi baskı altına alındı; komünist partide tasfiyelere gidildi Menşevlklerin daha önce tüm büyük işletmeleri ulusallaştırarak İzlemiş oldukları sosyalist siyaset, yeni düzene geçişi kolaylaştırdı Ama köylüler İktidara karşı birkaç kez ayaklandı K Şolokaşvllinln önderliğindeki 1924 isyanı oldukça ciddiydi; bastırılması İçin Kızılordu müdahale etmek zorunda kaldı Ayrıca 1929-30'dakl toprakları zorla kolektifleştirme siyaseti birçok karışıklığa ve rejimin, özellikle Kafkasardı birinci sekreterliğine mlngrelyalı L Beria'nın atanmasından sonra sertleşmesine yol açtı; 1931'den 1938'e değin Be-ria ülkeyi bir diktatör gibi yönetti
Gürcistan'ın önde gelen birçok bolşeviği (A Enukldze, B Mdivani, M Okudjava, vb ), 1936-1938 arasındaki büyük temizlik harekâtı sırasında öldürüldü Ulusal enteli-jansiya dağıtıldı ve Ordjonikidze intihara zorlandı SSCB'nın gürcü yöneticilerinin desteği ve Tiflis'in Kafkasardı Federasyonunun merkezi olması, 1936'da federe cumhuriyet statüsüne geçmesinden sonra da Gürcistan'ın ekonomik gelişmesini kolaylaştırdı, ikinci Dünya savaşindan hemen sonra Stalin ve Vişinskiy'ln Türkiye' den Kars ve Ardahani istemeleri sonuç vermedi Stalin'in ölümü ve Beria'nın idam edilmesini, Gürcistan Komünist partisi örgütünde bir temizlik harekâtı İzledi Rüşvet, görevi kötüye kullanma, karaborsa ve her tür yasadışı iktisadi girişim genellikle ulusal bir özellik gibidir ve Gürcistan'daki resmi kurumlara çeki düzen vermeye çalışan (parti birinci sekreteri V P Mjavanad-ze'nin 1972'de görevinden alınması) merkez iktidar tarafından mahkûm edilmektedir
EDEBİYAT
Sözlü bir geleneğin mirasçısı olan ve bl-zans toprakları içerisindeyken hıristiyan-laştırılmış bulunan (IV yy ) ülkede önce dinsel bir edebiyat gelişti; ermişlerin ya-şamöyküleri (Martyre de Chouchanik [fr çev ], V yy ; Vie de Grégoire de Khand-zta [fr çev ], X yy ), ilahiler (Mıtbevarl, Mi-hall Modrekili, X yy ), kutsal kitap yorumları ve tanrıbillm (Otim Hagyorit, 955-1028; Georgly Hagyorit, 1009-1065) XII yy 'da birliğe karışan devlet din dışı övgü edebiyatının (Çahruhadze, Şavtell) ve Rusta-veliy'in yapıtlarının baş yeri tuttuğu epik edebiyatın (Amiran-Daredjaniani; Visrami-ani) gelişmesini kolaylaştırdı Altın çağı siyasal ve kültürel bir kaos izledi, Kahetiy Teymuraz (1589-1663) ve Arçil (1647-1713) gibi kralların lirik ve öğretici şiirleri bu dönemin belirgin yapıtları oldu Bilim ve sanatın koruyucusu kral Vahtang Viran özendirmesi sonucu, Moskova'da S S Orbeliyaniy (1658-1725), Guramişvlli, Ga-başvili (1750-1791) bir gürcü uyanışını hazırladılar Ülkenin Rusya'yla birleşmesi (XVIII yy sonu) esinini yurtseverlik ve halkçılıktan alan bir romantizmin ortaya çıkmasına yol açtı (A Çavçavadze, Bara-taşvili), kapitalizmin gelişmesi tiyatroda (G Eristavi) ve düzyazıda (D Çonkadze, 1830-1860) toplumsal mücadelelerde bir silah olan bir gerçekçiliğin ortaya çıkmasını saijadı Şair ve denemeci prens ilya Çavçavadze, birkaç dostuyla birlikte, yazınsal ve toplumsal bir hareket olan ve rus eleştirei düşüncesinden etkilenen Pirveli Dasi'yi ("ilk Grup") kurdu
1869' da şair ve gazete yazarı G E Tseretelly ile dostu Niko Nikoladze tarafından rus popülizminin evrimiyle benzerlik gösteren köktenci bir hareket olan Meyore Dasi ("ikinci Grup") kuruldu Onların XX yy 'da Kazbegly, Vaja Pşavela ve Aragvl-spirell (1867-1926) gibi özgürlük yanlısı kahramanlar tarafından geliştirilen gelenekleri, marxçılığın İlerlemesinden kaynaklanan proletarya akımı (Ninoşvili, Ev-doşvill, 1873-1916) ve 1905 olaylarında düş kırıklığına uğramış olan şairlerde ortaya çıkan "Mavi Boynuzlar" grubunun slmgeciliğiyle (Yaşvlli, 1895-1937; T Ta-bidze, 1895-1937; Leonidze, 1889-1941) çatıştı Başlangıçta rakip gruplara (Akademicilik, Arifloni, LEF, simgecilik, vb ) bölünmüş olan düzyazıcılar (Kyaçeli, 1884-1963; Şengelaya, 1896-1980; K Lordklpanidze [doğm 1905]; A Kutateli [doğm 1897]; Gamsahurdya [doğm 1891]), oyun yazarları (Kakabadze, 1895-1972) ve şairler (G Tabldze; Abaşe-II, 1884-1954; S Çlkovani, 1903-1966) 1917'den sonra sosyalizmi yüceltmek üzere birleştiler Stalin kültürünün etkisinde kalmış olan Gürcistan, 1955'ten bu yana şiirinin biçim ve temasında yenileşmeyi (A Kalandadze [doğm 1924]; Berülava [doğm 1924]; Abaşldze [doğm 1909]) ve düzyazıda günün insansal ve toplumsal sorunları (N Dumbadze [doğm 1928]; A Sulakayuri [doğm 1927]; O Yo-sellyaniy [doğm 1931]; T Çiladze [doğm 1931]) başardılar
ORTAÇAĞ SANATI
Gürcistan, kiliselerinin mimarisiyle ünlüdür V yy 'da, eski ahşap hıristiyan kiliselerinin yerini taş bazilikalar almaya başlamıştır; yavaş yavaş birçok mimarı tip doğmuş, bölgenin tarihi boyunca yinelenmiş ve varlığını Ortaçağ'dan sonra da sürdürmüştür Erken hıristiyanlık döneminden kalan yapılar arasında, Bolnl-si'deki bazilika planına göre yapılmış üç sahınlı Sion kilisesini (478-493), haç biçimli plana göre yapılmış kubbeli idleti ve Eralaant kiliselerini saymak gerekir; bugün yıkıntı halinde bulunan VII yy 'dan kalma Bana kilisesi İse merkezi planlıdır
Djvari kilisesi (586-604) sonradan çok yaygınlık kazanacak olan yan bölmeli dörtdillmll plan türünün bir örneğidir Bu dönemin kiliseleri özenle bezenmişti; absidada mozaikler, duvarlarda freskler, duvar örgülerinde ve kubbe altlarında kabartma haçlar yer alıyordu Bunlar bazen Ateni'deki gibi kırmızıya boyanmıştı Djvari ve Ateni kiliselerinde olduğu gibi, dış cephe boyunca çoğunlukla oymalı frizler ve figürlü sahneler yer alırdı Vll -X yy 'lar arasında, mimari türlerin daha da çeşitlilik kazandığı görülür; bu yaratıcı dönem X ye XI yy 'larda doruk noktasına ulaştı
Ülkenin başlıca üç bölgesindeki katedraller bu parlak döneme tanıklık eder: batıda Kutaysi, doğuda Alaverdi (XI yy başı), Oşkl ve Işhani, iç kesimde Svetıy Tshoveli, ilk üç katedral batı kanatları uzatılmış üçdlllmli plana göre yapılmıştır Başlangıçta dörtdilimll plana göre yapılmış olan Işhani katedrali, XI yy 'da serbest haç biçimine dönüştürüldü Mimarideki ustalığın yanı sıra, üstün nitelikli süslemeler de dikkat çekicidir: Oşki'de, kilisenin İki kurucusunun heykelleri Deyisis'in iki yanında yer alır Sonraki yüzyıllarda ortaya çıkan değişiklikler öncelikle yapı tekniği alanındaydı: değişik renklerdeki tüf ve moloz taşların kullanımı uyumlu düzenlemelerin gerçekleşmesini sağladı Kintsvisi ve Timot Subanide olduğu gibi, kubbe yapımında tuğla bile kullanılmaya başlandı; bu yapılardaki ilk duvar resimlerinin büyük bölümü korunmuştur Dönemin en güzel yapılarından biri kral Kurucu Davld tarafından yaptırılan Guelatl manastıridır, absldasındaki Meryem Ana ve Çocuk isa heykelinin İki yanında başmelekler (mozaik) yer alır
Moğol istilasını İzleyen yüzyılların mimari yapıları, önceki dönemin sanatsal niteliklerine hiçbir zaman erişemedi XV yy 'daysa sivri kemerin mimariye girmesi gibi önemli yenilikler getirildi
Süsleme ve el sanatları XVIII yy 'a kadar uyumlu bir gelişme içindeydi Özellikle kuyumculukta, hanap, taç, cilt ve takıların yanı sıra güzel minelerle bezeli (ayin haçları, ikonalar) değerli ürünler ortaya çıkmıştı Dinsel sanat, çarpma tekniğiyle yapılan büyük boyutlu yapıtlara özgü pagan geleneğini sürdürdü, bu etkinin varlığı IX yy 'a kadar izlenebilir Tahta oymacılığının da özel bir yeri vardır, üst düzeyde sanatsal nitelikli bir el sanatı kolu olarak gelişen bu dal, taş oymacılığı ve çarpma (kapı kanatları) tekniklerinden yararlandı Ayrıca, nakış işlerine de değinmek gerekir Günümüze ulaşan yapıtlar arasında korunmuş olanlar, özellikle isa'nın mezara konuluşunu betimleyen XIII ve XIV yy Minyatür ve ikonalar gibi geleneksel sanat ürünleriy-se, Doğu Akdeniz havzasındaki tüm ülkelerce paylaşılan ortak kültürün bir parçasıdır yapıtlarıdır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|