Yalnız Mesajı Göster

Babil ve Asur Uygarlıkları-Hammurabi Dönemi-Sanat ve Mimarlık-Yazı

Eski 05-28-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

Babil ve Asur Uygarlıkları-Hammurabi Dönemi-Sanat ve Mimarlık-Yazı



Babil ve Asur uygarlıkları-Hammurabi Dönemi-Sanat ve Mimarlık-Yazı


Babil ve Asur, bugün Irak sınırlan içinde bulunan Mezopotamya'nın {bak MEZOPOTAMYA) en büyük kentlerinden ikisiydi Bu kentler Babil ve Asur imparatorluklarının merkezlerini oluşturuyordu Bu iki imparatorluk, Dicle ve Fırat ırmakları arasındaki bereketli topraklara art arda egemen olduğu için, tarihleri birbiriyle yakından ilişkilidir Bu uygarlıklar, Yunan, Roma ve Filistin toplumlarını da etkiledi; bu nedenle de Batı uygarlığının bütünü üzerinde kalıcı bir etki yarattı

İlk Yerleşmeler

Babil kenti kurulmadan çok önce, Babil olarak adlandırılan bölgede çeşitli insan toplulukları vardı Onları bu yöreye çeken, ılıman iklim koşulları ve bereketli topraklardı Bölgenin kuzeyinde ve doğusunda yer alan Anadolu'ya ve İran'a gidildikçe iklim koşulları sertleşiyordu Üstelik Anadolu ve İran'daki dağlara doğru gidildikçe, topraklar da çoraklaşıyor, işlenmesi zorlaşıyordu Bölgenin güneyinde Basra Körfezi, batı ve güneybatısında da Suriye ve Arabistan'ın çölleri bulunuyordu

İnsanlar Babil bölgesinin kuzey kesimlerine günümüzden en az 6000 yıl önce gelmeye başladılar Arkeolojik kazılar sonucunda bu insanların küçük köylerde yaşadıkları, çiftçilik, çobanlık, avcılık ve balıkçılık yaptıkları saptanmıştır Bu insanlar, kilden yapılmış kaba kap-kacaklar, taş ve kemikten yapılmış araç-gereçler kullanıyor ve belli ölçüde ticaret yapıyorlardı Kuzeyde ilk yerleşim bölgeleri kurulurken, Babil bölgesinin güneyinin büyük bir bölümü, Basra Körfezi'nin suları altındaydı Körfez, bugünkü konumundan 240 km daha içeriye uzanıyordu Ama, Dicle ve Fırat ırmakları, sürükledikleri toprakları denize döküldükleri yerlerde yığıp duruyorlardı Böylece, kumlar yavaş yavaş körfezi doldurup bataklık bir alan oluşturdu Bu topraklar çok bereketli olduğu için hemen yeni yerleşim yerleri kuruldu Babil'in kuzey kesiminden ve İran yaylalarından gelenlerin yanı sıra, Sami kabileler de batıdaki çöllerden kopup bu bölgeye geldiler

Uygarlığın Yükselişi

Mezopotamya'da Sümerler ileri bir uygarlık kurdular İÖ 3000'de Babil'in güneyi Sümerler'in egemenliği altındaydı En ünlü Sümer kentleri Ur, Uruk, Lagaş ve Eridu'ydu Sümerler, sözcükleri işaretlerle gösteren bir yazı sistemi de geliştirdiler (bak SÜMERLER)
İÖ 2300 yıllarında, Akadlar Sümer topraklarını ele geçirerek Akdeniz'e kadar uzanan bir imparatorluk kurdular Sonraları İran'dan gelen Persler Akadlar'ı yenilgiye uğratarak, pek çok Babil kentini talan ettiler Zamanla Persler de bu yörelerden geri çekilmek zorunda kaldılar ve Sümer kenti Ur, Babil bölgesine egemen oldu Bu egemenliği Dicle Irmağı' nın ötesinden gelen Elam orduları sona erdirdi Bunun sonucunda, Mezopotamya'da üç kent devleti (bir kentin, çevresindeki topraklarla birlikte oluşturduğu bağımsız devlet) ortaya çıktı İlk önce İsin ve Larsa, sonra da Babil kent devletleri kuruldu

Hammurabi Dönemi

Yüzyıllarca süren savaşlardan sonra, Mezopotamya'nın en akıllı ve güçlü kralı Hammurabi tahta çıktı ve Elamhlar'ın egemenliğine son vererek Babil İmparatorluğu'nun ilk görkemli dönemini başlattı İÖ 1770 yıllarında Anadolu ve İran topraklarını da egemenliği altına aldı Güçlü bir merkezi hükümet kurarak, ülkenin birliğini sağlamaya çalıştı Hammurabi Yasaları adıyla bilinen bir dizi yasa çıkarttı Üzerine bu yasanın kazılı olduğu kara sütun Paris'teki Louvre Müzesi'ndedir

Hammurabi Yasaları'nın öngördüğü cezaların, kimi kez boğma ve göz çıkarma gibi aşırı da olsa, genellikle adaletli olduğu söylenebilir Bu yasayla kadınlara yasal haklar ve ayrıcalıklar tanınmıştır Köleler, bu yasayla korunur ve özgürlükleri geri verilebilirdi (bak HAMMURABİ)

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla