Şengül Şirin
|
Cevap : Anadolu Beylikleri
ANADOLU BEYLİKLERİ, tavaif-imüluk da denir, XIII yy sonlarında Anadolu'da ortaya çıkan beylikler Anadolu Selçukluları, etkinliklerinden rahatsız olduğu Türkmenleri "uç" adı verilen Ki-likya ve Bizans sınırına yerleştirmişti Daha başlangıçta tam bir denetim altına alınamayan Türkmenler, Selçukluların moğol egemenliğine girmesinden sonra siyasal ve kültürel yönden Moğollar'a karşı türklüğün savunucusu oldular; bazı kent merkezlerini ele geçirerek küçük beylikler kurmaya başladıîar
Kilıkya'da Karamanoğulları; Batı sınırında, Kütahya ve çevresinde Germiyanoğulları; Eğridir, Borlu ve Yalvaç'ta Hamitoğulları; Beyşehir yöresinde Eşrefoğulları; Fethiye yöresinde Menteşeoğulları beylikleri doğdu Bunların yanı sıra Selçuklular ve ilhanlıların kendilerine mülk olarak verdiği yerlerde Şemsettin Yaman Can-dar, Muinettin Pervane, Sahip Ata Fahrettin Ali'nin ardılları, Candaroğulları (Kastamonu), Pervaneoğulları (Sinop), Sahipataoğulları (Afyonkarahisar) beyliklerini kurdular
Orta Anadolu'da ilhanlılar ın uzantısı durumundaki Eretna beyliği (devleti),daha sonra da Kadı Bur-hanettin devlâti ortaya çıktı, izmir, Alaşehir, Ayasuluk (Selçuk) yöresinde Aydınoğulları; Denizli (Ladik) yöresinde inançoğulları (Ladik beyliği); Balıkesir, Çanakkale yöresinde Karesioğulları; Manisa'da Saruhanoğulları önceleri Gerrniyanoğullarf na bağlı uç beylikleriyken bağımsızlıklarını kazandılar Maraş, Elbistan yöresinde Dulkadıroğulları, Ada-na'da Ramazanoğulları daha çok Memlukların bağlısı olarak varlıklarını sürdürdüler
Karamanoğulları'nın Alaiye yi (Alanya) ele geçirmesinden sonra Alaiye beyleri, Hamitoğulları'nın Antalya'yı zaptetmelerinden sonra da Tekeoğulları beyliği ortaya çıktı Ankara savaşı'nda (1402) Yıldırım Bayezıt'i yenen Timur, beylere eski ülkelerini geri verdi; böylece beylikler yeniden tarih sahnesine çıktılar Çelebi Mehmet osmanlı tahtını ele geçirdikten sonra Osmanlılar, Anadolu beyliklerini birer birer ortadan kaldırmaya başladılar 1410'da Saruhanoğulları, 1423'te Aydınoğul-ları, 1471'de en güçlü rakipleri Karamanoğulları beyliklerine son verdiler 
Söğüt bölgesinde önemsiz bir beylik durumundaki Osmanoğulları'nın giderek güçlenmesi, 100 yıllık bir süreç içinde Anadolu beyliklerinin osmanlı egemenliğine girmesi sonucunu doğurdu; Yıldırım Bayezit döneminde (1398-1402) Anadolu'nun siyasal birliği büyük ölçüde kurulmuştu Yavuz Sultan Sellm'in 1515'te Dul-kadıroğulları ve Ramazanoğulları beyliklerine son vermesiyle Anadolu'nun osmanlı yönetiminde siyasal birliği kurulmuş oldu
Anadolu Selçuklu ve Bizans devletlerinin yıkıntıları üzerinde kurulan Anadolu beylikleri döneminde türkleşme ve islamlaşma özellikle Batı Anadolu'da hızlandı Türkmen beylikleri aşiret durumundan çıkıp, düzenli siyasal kuruluşlara dönüştüklerinde beyler, çevrelerine şairleri, bilginleri, şeyhleri topladılar; Selçuklu sultanları ölçüsünde olmasa da camiler, medreseler, vb yaptırdılar Dönemin çok yönlü çekişmelerine karşın Anadolu'da toplumsal ve kültürel yaşam gelişti Türkçe resmi dil ve edebiyat dili olarak arapça ve farsçanın yanında yerini aldı; çeviri niteliğinde olanlar yanında, türkçe yapıtlar da yazılmaya başlandı
• SANAT Anadolu Selçuklu devletinin zayıflamasıyla, XIII ve XIV yy 'larda Anadolu'da siyasal ve toplumsal bir kargaşa yaşandı Sınırlara yerleşen Türkmenlerin bağımsızlıklarını ilan etmeleri sonucu Anadolu'da yaklaşık 20 beylik kuruldu Bu siyasal bölünme, toplumsal ve kültürel yapıyı da etkiledi Anadolu Selçuklu sanatının etkileri XV yy başlarına değin sürmekle birlikte, bölgesel geleneklerin egemen olduğu yeni denemelere glrişildlği görülür Sanatta, özellikle mimarlıktaki bu bölünme, Osmanlı devletinin Anadolu'nun tümüne egemen oluşuna değin sürdü
Bu dönemde beyler, devlet adamları, komutanlar, dar olanaklar ölçüsünde, beyliklerinin merkezlerinde bayındırlık çalışmalarına giriştiler Kimi zaman bu çalışmalar, beylikler arasında bir tür yarışmaya dönüştü Anadolu sanatı ve mimarlığı bu dönemde, yaşama biçimi, yöresel gelenekler, iklim koşullarına bağlı olarak bölgeden bölgeye değişen sanat ürünleri verdi Bu arada gezgin usta ve mimarlar kendi alışkanlıklarıyla gezdikle'-ri beyliklerin özelliklerini kaynaştırarak özgün denemelere ulaştılar
Yeni tasarım arayışları daha çok Batı Anadolu'da, özellikle Aydınoğulları, Menteşeoğulları, Eşrefoğulları ve Osmanoğulları'nda başarılı oldu; bu birikim daha sonra osmanlı mimarlığına kaynak oluşturdu Balat'taki ilyasbey camisi (1404) son cemaat yerini anımsatan bölümü ve ön yüzdeki mermer kaplamalarıyla yeni arayışların ürünüdür Selçuk'taki isabey camisi de (1375) türk mimarlık tarihi açısından basamak oluşturan yapılardandır Revaklı avlunun ana mekânla birleştiği noktalara minareler yerleştirilmiş, batıya alınan ana giriş iki katlı düzenlenmiştir Birgi'deki Ulu cami de (1312), tasarımı yanında, zengin bezemeli çini mihrabı, ahşap minberi, pencere kanatlarıyla dönemin bezeme sanatının ulaştığı düzeyi belirler
Manisa'dakı Ulu cami, sekiz ayağa oturan merkezi kubbesiyle, özellikle osmanlı mimarlığında, mekânları bir birlik altına toplama denemelerine öncülük etti Karamanoğulları kimi değişikliklerle selçuklu geleneklerine bağlı kaldılar
Ermenek'teki Ulu cami, Karaman'daki Hatuniye medresesi, Niğde'deki Akmed-rese dönemin önemli örnekleridir Ak-medrese, dışa açık ön yüzüyle, selçuklu geleneğinden ayrılır Doğu Anadolu'da XIII yy 'ın ikinci yarısından sonra, Azerbaycan ile yakın ilişkilerden etkilenen bir üslup gelişmiştir Güney ve Güneydoğu Anadolu'da ise, Mezopotamya, Suriye, Mısır sanatlarının etkisiyle, yöresel özellikleri kaynaştıran sanat ürünleriyle karşılaşılmaktadır
Beylikler döneminde bir duraklama ve azalma olmakla birlikte, Anadolu selçuklu çini sanatı geleneği, özellikle Karamanoğulları ve Eşrefoğulları tarafından sürdürüldü Beyşehir Eşrefoğlu camisi, Karaman Hatuniye medresesi, Ermenek Tol medrese yanındaki türbe, dönemin çini sanatının önemli örneklerini içerir Durgunluk, Osmanlılar döneminde İznik ve Kütahya çini merkezlerinin kuruluşuna değin sürmüştür
Ağaç işçiliği de, Anadolu selçuklu İle osmanlı sanatı arasında bir köprü oluşturur, ince işçilikli ve zengin bezemeli mihrap, minber, kapı ve pencere kanatlarında dönemin sanatçılarının imzası bulunur Kastamonu'nun Kasaba köyündeki Mahmutbey camisi kapı ve tavan işlemeleri, Bursa'dakı Ulu cami minberi, Niğde'deki Sungurbey camisi minber ve kapıları, Ürgüp Damse köyündeki Taşkınpaşa camisi mihrabı dönemin ağaç işçiliğini yansıtan örneklerdir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|