Konu: Endonezya
Yalnız Mesajı Göster

Endonezya-Arkeoloji ve Sanat

Eski 05-24-2010   #10
Şengül Şirin
Varsayılan

Endonezya-Arkeoloji ve Sanat



ARKEOLOJİ VE SANAT
tarihöncesi ve ön tarih


Endonezya'da insan etkinliğinin ilk izleri Alt yontmataş çağına kadar uzanır (Pacitan kültürü) Avustraloidler'in ve Eski Melanezyalılar'ın gelmesiyle belirlenen Orta-taş çağında ilk kaya resimleri görülür (Sulavesi)

Malaya-Polinezyalı toplulukların görülmesiyle birlikte Yenitaş çağı başlar (İÛ 2000 dolayları); bu çağı, bir geçiş evresi yaşanmadan megalitik ve Döng Son kültürleriyle ayırt edilen Tunç ve Demir çağının izlediği sanılır Tüm Endonezya'ya yayılan megalitik uygarlığın özelliği birbirini izleyen taraçalar halindeki piramitli tapınaklardır (Cava'da Banten Siri); bu piramit tipine XIV-XV yy'da yapılmış geç Cava tapınaklarında da rastlanır (candi Su-kuh ve candi Ceta)

Döng Son (Thanh Hoa siti, Vietnam) sanatı, özellikle bronz eşya üretimi bakımından özgündür: kullanımı ekim dönemine ve kuraklığa bağlı olduğu sanılan ve üzerlerindeki belli belirsiz kabartmalarda geometrik ya da figüratif bir süslemenin (savaşçılar, kuşlar, evler, gemiler, vb) yer aldığı davullar (Sumatra, Cava) Bunlardan erkek olarak kabul edilen bazılarında, tabla üzerine tutturulmuş, yuvarlak kabartılar halinde kurbağalar vardır Asimetrik ağızlı, zarif, güzel tören baltalarının süslemeleri davulların süslemelerini çağrıştırır (Roti ve Cava baltaları); tören kapları, dikkati çekecek bir biçimde yassıtılmıştır isa'dan sonraki İlk yüzyıllar, itici gücü ticaret olan hintlileştirmenin yavaş yavaş ortaya çıktığı dönemdir Bu karanlık dönem, birkaç buddhacı gezginin (Çinli Fa Şien, V yy) tanıklığı ve yazıtlar (Tuk Mas, VII yy) aracılığıyla bilinmektedir Hafif malzemelerin kullanıldığı mimarlıktan geriye hiçbir iz kalmamıştır Ama Amaravatl hint üs-lubundaki Buddha heykelleri (Leiden ve Amsterdam müzelerindeki Buddha) ve Pallava (Cibuaya Vişnusu, Cava) bu ilişkilerin göstergeleridir

tarihsel dönem


Bu dönem, dağlık kesimdeki kralların hanedanı Şailendra tarafından geliştirilen orta cava sanatı denen sanatla (yaklş VIII yy ortası-X yy) başlar Dayanıklı malzemeyle yapıldığı için korunmuş olan en eski tapınaklar (candi), Orta Cava'nın kuzeyindeki yanardağların yamaçlarında (Dieng yaylası, Gedong Sanga öbeği) yapılmıştır Bu yapılar, mimari özellikleri bakımından, esinlendikleri hint örneklerini andırır: silmelenmiş etek duvarı üzerine oturtulmuş kare planlı bir cella, küçültülmüş yapılarla süslü piramit biçimli bir çatıyla örtülüdür

Ama tapınakların en önemlileri Güney' deki ovalarda bulunur Kedu ovasındaki ilk tapınak öbeği, Vacrayana (elmas yolu) buddha kültünü yansıtır; Barabudur*, Pavon ve Mendut candilerinden oluşur (IX yy) Barabudur candisi, bir yapı topluluğunun parçası olarak tasarlanmış bir mandala'yı (derin düşünme şeması) temsil eder; bu topluluk,duvarları, kinnara' ların (yarı insan, yarı kuş yaratıklar) koruduğu tanrısal ağaçlarla süslenmiş küçük Pavon candisini ve cellasında üç heykel (tarihi Buddha ve çevresinde yer alan Bodhisattva Avalokiteşvara ve Vacrapani) bulunan Mendut candisini kapsar

Prambanan ovasında daha fazla esere sahip olan İkinci öbek, her biri özgün planlı Kalasan, Sari, Plaosan, Sevu (çok harap olmuş başka bir mandala, ama-planı zemin üzerindedir) candileri gibi buddhacılığın önemli yapıtlarından oluşur Lara Conggrang şivatapınağı (IX yy, sonu-X yy başı), üç hindu tanrısına (Brahma, Şiva ve Vişnu) adanan üç ana tapınağı ve İkinci dereceden beş tapınağı İçine alan üç çevre duvarından oluşmuştur; dış bölümde dört sıra halinde yerleştirilmiş 224 minyatür tapınak, bu tapınağı Sevu candisinin mandala'sıyla karşılaştırma olanağını sağlar Dindışı mimarinin tek örneği olan Ratu Baka kratonu, yakınlardaki bir tepenin yamaçlarında yapılmıştır Birkaç taş bölüm (kapılar, merdivenler, etek duvarları) dışında, hafif malzemeden yapılmış bu binaların varlığını ortaya koyan hiçbir şey kalmamıştır


Gupta ve pala hint modellerine göre yapılan heykelcilik, plastik değeri büyük yapıtlar ortaya koymuştur (Mendut ve Lara Conggrang candilerindeki heykeller) Kabartmalar (Barabudur, Lara Conggrang) özellikle yoğun, ama son derece dengeli kompozisyonlarıyla dikkati çeker, insan figürü, yumuşak bir bütünlükle işlenmiştir; doğa duygusu ve hayvan sevgisi yine bu kompozisyonlarda belirgin bir biçimde ortaya çıkar Aynı zamanda dikkati çeken yaygın kala (alt çenesi olmayan gökyüzü canavarı) teması kapıların üstünü süsler; daha sonraki dönemde kala alt çenesi de bulunan, ayrıca pençe biçiminde iki elle donatılmış olarak canlandırmıştır

Bir geçiş dönemi niteliği taşıyan X-XII yy'larda yalnızca ölüler için kutsal havuzlar yapılmıştır Başlıcaları, Penanggungan dağı yamaçlarındaki Calatunda (977) ve Belahan havuzlarıdır Doğu Cava döneminde (XIII-XIV yy) anıtsal mimarlık ve heykelcilik yeniden canlanmıştır Kutsal havuzların yapımına bir süre devam edilirken, belirgin bir değişikliğe uğramış olan tapınakların yapımına da yeniden başlanmıştır Etek duvarının önemi artarken cella daha daraltılmış ve dışa doğru çıkıntı yapan bir kornişten sonra çatı, birbirini izleyen, seviye farkı az saraklarla süslenmiştir (Saventar, Kidal candileri) Çoğu mezar özelliği taşıyan tapınaklar arasında, Singasari, Cavi, Cabung, Suranovo, Kedaton, Cago candileri dikkati çeker En önemli tapınak sitesi Panata-ran'dakidir (XIV yy) Bu site, kabartmalarla süslü (ilk sırada Ramayana, İkincisinde Krlşnayana, en yukarıda aslanlar) üç taraça üzerine oturtulmuş bir ana tapınağı ve oldukça iyi korunmuş çeşitli ek yapıları kapsar; bunlardan biri olan naga tapınağının cellası, ayakta duran insan heykelleri tarafından taşınan yılanlarla çevrilidir; daha klasik olan tapınak ise 1369 tarihlidir

Yüksekkabartma alanında, tantracı nitelikteki Bara Ganeşa'sı (kafatası süslemesi) ve iki büyük Singasari dvarapala' sı kuşkusuz en gözalıcı örneklerdir Çok değerli öteki yapıtlar: Singasari candi'sin-deki heykeller ve Pracna-paramlta (Leiden müzesi) ya da Sumbercati candi'sin-deki Vişnu'dur (Cakarta müzesi) Kabartma sanatı da gelişmiştir Anıtlar, çok oymalı, ama hâlâ canlılıklarını koruyan bir süsleme friziyle bezenmiştir Resimlendirilmiş temalar, ülkeye uyarlanmış hint Ramayana'sı ve Arcunavivaha gibi Cava efsaneleridir (Panataran, Cago, Cavi candileri)

XV yy'dan başlayarak hindulaşmış uygarlık, yerini islamiyete bıraktı Hintliler gibi müslümanlar da, Endonezya'ya ticaret yapmak amacıyla geldiler ve barışçı yoldan kendilerini kabul ettirdiler Eski tarihlere uzanan müslüman yerleşmesinden geriye mezar taşları (Guimet müzesi), minareler (Cava'da kudus) ve kraton' lar (Cogcakarta) kaldı

Gittikçe animizmle kaynaşan hlnduculuk Bali'ye kaydı; birçok değişikliğe uğramasına rağmen bugün de varlığını sürdürmektedir Bali'dekl birçok tapınaktan (her köyde en azından üç tane), Gunung Agung kıyısındaki Besakih yapı topluluğunu belirtmek gerekir Mimaride, taşın yerini alan, ayaklar üzerine oturtulmuş ahşap hafif yapılara geçilmiştir; tapınaklar (meruj, üst üste birçok çatıyla örtülüdür (Şiva için on bir, Brahma ya da Vişnu için dokuz), içinde bulundukları çevre duvarının dışında bu tapınakların eklentileri ve barok üslubunu andıran oyumlu süslemen taş kürsü vardır; şenlikler sırasında tanrıların bu kürsüye ineceğine inanılırdı

Büyük heykelciliğin yerini artık zanaatçılık almıştır Özellikle çokrenkli güzel ahşap parçalar, resimler, vayang kahramanları (vayang purva ya da vayang kulit, gölge tiyatrosu ve vayang gölek, ahşap kukla tiyatrosu), daha çok kriss üretiminde uzmanlaşmış kuyumculuk ve batik, sanatsal üretimin belirgin nitelikleridir

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla