Konu
:
Kayıp Uygarlıkların Kökeni
Yalnız Mesajı Göster
Kayıp Uygarlıkların Kökeni
05-21-2010
#
1
Şengül Şirin
Kayıp Uygarlıkların Kökeni
kayıp uygarlıkların kökeni
Aztek ,İnka ,Maya ,Mısır ,Paskalya,Uygur Tibet Anadolu uygarlıkları arasındaki benzerlikler ve eserler bu kültürün tek bir kaynaktan çıkıp tüm dünyaya yayılmış olduğunu düşündürmektedir
Bu kültür Güneş İmparatorluğu Mu’nun kültürüdür
Kayıp uygarLıKLarın KöKeni
Özellikle son yüzyıla bakacak olursak neredeyse bütün önemli adımların bu süreçte yapıldığını ve gelişimin çok daha hızlı artarak ilerlediğini görüyoruz
O zaman insanoğlunun sadece günümüzün uygarlığını yaratmış olduğunu düşünmek bencillik olmuyor mu? Bu soruların yanıtlarını belki de günümüz uygarlığının temel taşlarının çok daha eskilerde atıldığı varsayımıyla açıklamak mümkün olacaktır
İnsanlığın karanlık ve yok olan bir tarihinde yaşayan uygarlıklar izlerini gizemli mesajlarının seslerini okyanusun derinliklerinden bizlere ulaştırmaya çalışıyor olmasın sakın?
Churchward’ın yaptığı araştırmalar bundan 70
000 yıl belki de daha eskiye dayanan ve bugünkü dünyasal konumu itibariyle Pasifik Okyanusu’nu kaplayan bir kıtadan bahsedilir
Bu ana kıtaya Mu adı verilmişti
Mu bir rahip kral tarafından yönetilmekte kendisine “Ra Mu” denilmekteydi
Mu’nun sembolü tek tanrıyı temsil eden Ra yani Güneş’ti
Ra adı Maya İnka Mısır ve Eski Hindistan’da kullanılmıştır
Bu bilgi bile uygarlıkların kökenindeki ortak alanı göstermektedir
Mu hakkında çok şey söylenebilir
Tabletlerden aldığımız bilgilere göre Mu Uygarlığı en az 3 kez tufan felaketi ile sarsılmış
Ana kıtanın batacağını anlayan bazı rahip ve bilgeler Orta Asya (Gobi Çölü civarı) ve Atlantik Okyanusu’nun bulunduğu yerlere göç etmiş ve buralarda Uygur ve Atlantis Uygarlıklarını oluşturmuştur
Uygurlar da Türkler’in ilk ataları kabul edilir
Atatürk’ün Mu Uygarlığı ile ilgili araştırmalarının temel nedeni Türkler’in kökenini aramaktı
Ana kıtanın batacağını anlayarak göçe hazırlanan ve bilgiyi tüm dünyaya dağıtan bu bilgelik yolcularının adı Naacal’lerdi
Naacal inisiyelerinin yaptığı bu göçler çok önemliydi ve belki de bugünkü pek çok bilginin kaynağını teşkil etti
Peki Naacaller hakkında ilk bilgiler nerede ve ne şekilde ortaya çıktı? 1880’li yıllarda James Churchward adında bir İngiliz Tibet’te bazı taş tabletlerin izlerine rastladı
Tibet’te uzun yıllar kalarak bu tabletler üzerinde yazan eski dili öğrendi ve ilk kez burada Naacaller hakkındaki bilgileri gün ışığına çıkarmaya karar verdi
Bugün okyanuslarla kaplı bir alanda bulunan Mu ve Atlantis Uygarlıklarının çok ileri düzeyde teknolojiye sahip olduğu bilinmektedir
Modern bir Indiana Jones olan arkeolog David Hatcher’ın yapmış olduğu araştırmalar neticesinde kaleme aldığı 6 kitaplık “Kayıp Kentler” dizisinde bu uygarlıkların yaşadığına dair çok gerçekçi bilgileri bize aktarmaktadır
Okyanus altında yapılan yeni araştırmalar ve özellikle Bimini’deki bulgular söylenenleri doğrular niteliktedir
Mu ve Atlantis uygarlıkları hakkında bize bilgi ileten bir diğer kaynak da Edgar Cayce adındaki kahindir
Cayce ‘okuma’ (Hipnoz veya başka bir trans haliyle bir kişinin geçmiş yaşamlarını öğrenebilme yöntemi) dediğimiz yöntemle pek çok kişinin geçmiş yaşamlarını araştırmıştır
Yapmış olduğu binlerce okuma sonucunda kitaplar yazılmış ve öldükten sonra adına bir vakıf kurulmuştur
Cayce kitaplarında o dönemde yaşamış olan kişiler hakkında detaylı sorular sormuş ve yaşanan hayatı en ince ayrıntılarına kadar ortaya koymuştur
Bugün Cayce’nin yapmış olduğu okumaların gerçek olduğu ispatlayan deliller hızla artmaktadır
Metafizik açıklamalar bilimsel yöntemlerle desteklendiğinde daha doğrusu bilimin gelişimiyle algılamış olduğumuz yeni metafizik anlayış yeni ve modern bir dünya görüşü ile birleştiğinde yanıtlar da kendiliğinden gelmektedir
TİBET’TEN NAACAL TABLETLERİNE
İngiliz silahlı kuvvetlerinde albay olan Churchward 1880′li yıllarda Hindistan ve Tibet’te görevle bulunduğu sıralarda bu kıta hakkındaki ilk bilgilerini edinmiş ve araştırmalarını olağanüstü çabalarla tamamlayarak batık uygarlık Mu ile ilgili beş eser yazmıştır
Churcward’ın kaynakları Batı Tibet’te bir mabette bu mabedin baş rahibi tarafından kendisine verilen “Naacal Tabletleri” ile Amerikalı Jeolog William Niven’in 1921-23 yılları
Rishi’nin Churchward’a binlerce yıldır sır olarak saklanan tabletleri niçin gösterdiği bilinmiyor
Ama tahminen bu bilgilerin yeryüzüne çıkma zamanı gelmişti ve karşılaşma da pek tesadüf değildi
Rishi Churchward’a iki yıl boyunca üstatlık yaptı ve sadece büyük rahiplerin bildiği Naacal Tabletlerinin yazıldığı dili kendisine öğretti
Naacal dilini öğrenen ve tabletleri inceleyenChurchward bu tabletlerin ışığı doğrultusunda batık kıta Mu ve uygarlığının izlerine rastlamak umuduyla 50 yıl sürecek olan araştırma gezilerine başladı
Pasifik okyanusundaki hemen bütün adalarda Sibirya ve Orta Asya’da Avustralya’da Mısır’da incelemeler yapan Churchward aradıklarını Meksika’da buldu
Amerikalı Jeolog William Niven 1921-23 yılları arasında Meksika’da yaptığı kazılarda 11
500-12
000 yıl önce yazıldıkları saptanan 2600 dolayında tablet buldu
Bu tabletlerdeki yazılar ne Niven tarafından ne de tabletler üzerinde uzun bir inceleme yapan Carnegie Enstitüsü uzmanlarından Dr
Morley tarafından okunamadı
Tabletlerin varlığını duyan Churchward Meksika’ya gitti ve Tibet’te öğrenmiş olduğu Naacal diliyle yazılı olduklarını ispatladığı Meksika tabletlerini çözmeyi başardı
Tibet tabletlerinde eksik kalan bilgilerini Meksika tabletleri ile tamamlayan Churchward batık uygarlık Mu hakkında büyük yankılar getiren eserlerini böyle yazdı
Churchward ve Niven’in bulguları Mu kıtasının bugünkü Pasifik okyanusunun oldukça büyük bir bölümünü kapladığını Hawaii Haiti Fiji Paskalya adaları ile diğer Polonezya adalarının bu batık kıtadan artakalan parçalar olduklarını ortaya koydu
Danimarkalı araştırmacı ve yazar Eric Von Daniken de birbirlerinden binlerce kilometre uzakta olan bu adalar kültürlerinin şaşılacak derecede benzediklerini işaret ediyor
Churchward’a göre Mu kıtası doğudan batıya 8 bin kilometre kuzeyden güneye de 5 bin kilometre uzunluğunda dev bir ada kıtaydı
Naacal tabletleri bu kıtanın uygarlığın beşiği olduğunu öne sürmektedir
Yaklaşık 70
000 yıllık bir uygarlık geçmişine sahip olan Mu; zaman içerisinde tüm dünyada birçok koloniler ve büyük imparatorluklar oluşturmuştur
Mu uygarlığının kolonileştirdiği ve daha sonra bağımsızlaşarak birer imparatorluğa dönüşen en önemli iki büyük imparatorluk vardır bunlar Atlantis ve Uygur İmparatorluklarıdır
Ayrıca bugün Antik Mısır Çin Hint ve Maya uygarlıkları diye bilinen uygarlıkların kökeninde de ‘Mu Uygarlığı’ yatmaktadır
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Şengül Şirin
Kullanıcının Profilini Göster
Şengül Şirin tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul