04-28-2010
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Îmân-ı Taklîdî:
Îmân-ı Taklîdî:
Bir hocadan veya kitaptan okuyup öğrenmeden ana, babasından ve etrâfından görüp işittiği gibi inanmak
Îmân üç kısımdır: İmân-ı taklîdî, îmân-ı istidlâlî, îmân-ı hakîkî Îmân-ı taklîdî sâhibi, farzı, vâcibi, sünneti, müstehâbı bilmez Ana-babasından gördüğü gibi inanır ve yalnız gördüğü gibi ibâdetlerini yapar Bu gibilerin îmânından korkulur (Kutbüddîn-i İznîkî)
Îmân-ı taklîdînin kıymetsiz olması, peygamberlerin aleyhimüsselâm doğru söylediklerini, bildirdikleri her şeyin doğru olduğunu düşünmeden yalnız anadan babadan ve etraftan görerek hâsıl olduğu içindir (İmâm-ı Rabbânî)
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|