Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimler Sözlüğü

Eski 04-27-2010   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimler Sözlüğü



Ö

Öğretim : Belli bir amaca ulaşabilmek için önceden tespit edilen bilgilerin kişiye kazandırılmasına öğretim denir

Önerme : Yargı bildiren deyişlere önerme denir Yargı ise iki fikir arasında ilişki kurmaktır Önerme doğru ya da yanlış gibi bir doğruluk değerine sahip olmalıdır

Ön Hazırlık : Gözlemlerle ve yapılan ön araştırmalarla konuyu tanımak ve betimlemektir

P

Panteizm (Tüm tanrıcılık) : Panteizm, Tanrı ve evreni bir gören, özdeş gören anlayıştır Bu görüş, Tanrı’yı doğanın dışında düşünmez

Para : Mal ve hizmetlerin fiyatını belirleyen değişim aracı ve değer ölçüsü olarak kullanılan kıymetli kağıt ya da madenlere para denir

Paranoya : Bu tür düşünce bozukluğu gösterenlerde büyüklük, üstünlük, zenginlik, aşk, icat, keşif, düşmanlık, kıskançlık gibi konularda gerçekle ilişkisi olmayan düşünceler vardır Hasta, halüsinasyon görmez ancak; büyüklük, kötülük görme, aşık olma gibi hayaller görür

Parlamento : Halkın oyu ile seçilen ve yasam gücünü kullanan milletvekillerinin oluşturduğu meclistir Parlamentonun temel görevi yasa yapmak, yasa değiştirmek, işlevini yitiren yasaları yürürlükten kaldırmaktır Bunun yanı sıra parlamento, hükümetleri oluşturur ve çalışmalarını denetler, yaptığı bütçe ile devletin parasını harcama yetkisini hükümete verir

Patrilokal : Evlilik sonucu kadın erkeğin evine gelir ve aile erkeğin evinde kurulur

Peygamber : Tanrı’nın, buyruklarını insanlara iletmek üzere seçtiği kişidir

Poligami (çok eşle evlilik) : Bir erkeğin birden çok kadınla ya da bir kadının birden çok eşle aynı anda evli olmasıdır

Politeizm (Çok tanrıcılık) : Farklı dinlere inanan grupların bir arada yaşaması sonucu oluşan tüm toplumsal gruplarda site devletlerinde ağırlıklı olarak görülür

Pozitif (Olumlu) Korelasyon : İki değişken arasında birlikte artan ya da birlikte azalan doğru orantılı bir ilişki varsa korelasyon pozitiftir

Pozitivizm (Olguculuk) : Doğa bilimlerinin hızlı bir biçimde geliştiği 19 yüzyılda doğmuştur Felsefi sistemler yaşadıkları çağın özelliklerinden etkilenerek biçimlenir Pozitivizm de 19 yüzyıla damgasını vuran doğa bilimlerinden etkilenerek doğmuştur Pozitivizm ancak duyu verilerine ve deneye dayanan olgusal dünyanın bilinebileceğini ve bu bilgiye de bilim aracılığı ile ulaşılabileceğini savunur

Pragmatizm (Faydacılık) : Bilgiye fayda açısından yaklaşan pragmatizm bir yaşam felsefesidir Amerika Birleşik Devletleri’nde doğan bu akım, felsefi bir akım olmanın ötesinde geniş halk kitlelerinin yaşam biçimine dönüşmüştür Temeli İlkçağ filozoflarından sofistlere kadar inen pragmatizm bilgiyi faydaya dayandırır Pragmatizme göre, ne ki faydalıdır o bilgidir, ne ki bilgidir o faydalıdır

Problem Çözme : Birçok durumda düşünme, problem çözmeye yöneliktir Kişinin bir amaca, hedefe ulaşmaya çalışırken bir engellemeyle karşılaşmasına ya da karşılaştığı zorluğu aşamamasına problem denir Problem çözümüne yönelik olarak düşünmenin olabilmesi için öncelikle karşılaşılan engelleme durumunun kişi tarafından problem olarak algılanması gerekir

Psikoloji : İnsanların duyumsal (görme, tad alma, vb) duygusal, davranışsal, bilişsel (zihinsel) özelliklerini inceler Başka bir deyişle psikoloji insan doğasını inceleyen bir bilimdir

Psikoloji İllüzyon : Ortamdaki uyarıcının bireyin kaygı ve korkularına bağlı olarak yanlış algılanmasıdır

Psikometrik Psikoloji : Psikolojinin sonuçlarını testler, anketler aracılığı ile sayısallaştırmak, psikolojide kullanılmak üzere ölçüm araçlarının geliştirilmesini sağlamak, böylece psikolojinin sonuçlarını daha somut, açık, kısa bir biçimde ifade etmek, psikometrinin konusuna girer

R

Rasyonalizm (Akılcılık) : Rasyonalizme göre, zorunlu, kesin ve genel geçer bilgilere ancak akılla ulaşılır O halde doğru bilginin kaynağı akıldır Duyu organlarının verileri geçici ve doğruluğu kesin olmayan bilgilerdir ve bu verilere güvenilemez Felsefe evreni ve insanı kavrarken aklı kullanarak doğru bilgilere ulaşabilir

Realizm (Gerçekçilik) : Varlık vardır anlayışı realizmdir Realizm varlığın insan bilincinin dışında, insan bilincinden bağımsız olarak var olduğunu savunur Realizmle ilgili bir başka tartışma konusu da varlığın ne olduğu problemidir

Refleks : Dıştan gelen uyarıcılar karşısında aniden gösterilen istem dışı tepkilere refleks denir

Rehberlik ve Danışmanlık Psikolojisi : Normal yaşamda karşılaşılan sorun ve sıkıntıları, çevreye uyum güçlüklerini ele alan psikoloji dalı rehberlik ve danışmanlık psikolojisidir Klinik psikoloji akıl hastalığı düzeyindeki davranış bozukluklarını inceler Rehberlik ve danışma psikolojisi klinik psikolojisinden farklı olarak normal sınırlar içinde kalan sorunları ele alır

Rekabet (Yarışma) : Piyasaya aynı malı süren firmaların mücadelesidir

Revalüasyon : Bir devletin ulusal parasının yabancı paralar ve altın karşısında değer kazanmasıdır

Rüya : Uykuda görülen görsel imgelerdir

S

Sadizm : Başkalarına eziyet etmek, acı çektirmek tutkusu ve eylemi Cinsellik de içerebilir Bir cinsel kimlik ve kişilik sapmasıdır

Safsata (Sofizma) : Yanlış öncüllerden yanlış sonuç çıkartmak ya da doğru öncüllerden kıyasın kurallarına uymayarak yanlış sonuç çıkartmaktır Örnek : Bütün büyük futbolcular ünlüdür Türkan Şoray futbolcu değildir O halde Türkan Şoray ünlü değildir Ya da, Az bulunan şeyler kıymetlidir Kör at az bulunur O halde kör at kıymetlidir

Sanat Bilgisi : Sanatçı özne (sübje) nin, nesnel dünyayı, estetik duygusu oluşturacak biçimde kendinden bir şeyler katarak yeniden yaratmasıyla sanat bilgisi oluşur

Sayıştay : Parlamento bütçe ile devlet adına para harcama yetkisini hükümete verir Sayıştay, hükümetin bu paraları parlamentonun belirlediği alanlara harcayıp harcamadığını parlamento adına denetler

Seçim : Halkın belirli bir süre için kendini yönetecek vekillerini seçmek üzere oy kullanmasına seçim denir Demokrasilerde seçimler gizli oy, açık sayım ilkesine göre yapılır Seçimler sonucu çoğunluğun yönetim hakkı doğar En çok oyu alan parti ya da partiler iktidar olup kurdukları hükümet aracılığı ile yürütme yetkisini kullanırken, diğer parti ya da partiler muhalefet görevini üstlenerek hükümet çalışmalarını denetler

Septisizm (Kuşkuculuk, Şüphecilik) : Kuşkucu Pyrhon (Piron), verilen her yargının çelişiği için de güçlü nedenler olduğunu söyleyerek, hiçbir konuda kesin yargıya varılamayacağını ileri sürer Duyumcu (Sensüalist) kuşkuculardan Sextus Empricus’a göre doğru bilgi olanaksızdır Çünkü; aynı şeyler farklı insanlarda farklı etkiler yapar Her insan duyu bakımından farklı yaratılmıştır Algılar, içinde bulunduğumuz duruma göre değişir

Sermaye : Üretimin adedini ve kalitesini artıran üretim araçları ve hammaddelerdir

Sessiz Konuşma : Düşünme işleminin imgelemede olduğu gibi nesnelerin görüntüleriyle değil, kavramların ve sözcüklerin zihinde canlandırılmasıyla yapılmasıdır Davranışçı ruh bilim uzmanlarından olan Watson’a göre içimizden söylediğimiz (o sözcüğü içimizden söylerken farkında olmadan küçük kas hareketleri de yaparız) bir sözcük başka bir sözcük için uyaran görevi yapar ve bu işlem zincirleme olarak devam eder ve düşünme gerçekleşir Bir davranış bazen sözel olarak düşünülemez motor alışkanlıkla “içsel hareket” şeklinde zihnimizde canlandırılarak düşünülür

Simge : Sözcüğün, aynı varlığa, durum ya da eyleme işaret etmesidir

Sistematik Gözlem : Araştırmacının belirli teknikleri kullanarak, gözlem ortamını denetim altına alarak gözlem yapmasıdır Sistematik gözlemde araştırmacı, görüşme ve gözlem çizelgeleri hazırlayabilir, soru kağıtları ve test gibi araçlardan yararlanabilir

Sivil Toplum : Devlet otoritesi ve kurumları dışında kendi hak ve özgürlüklerini savunabilen örgütlenmelerdir

Siyasal Parti : Yurt ve ülke sorunlarını çözmek ve devleti yönetmek için iktidara gelmek amacı ile kurulan örgütlenmelere siyasal parti denir

Sofizm : Sofist felsefe İÖ 5 yüzyılda, doğa filozoflarına tepki olarak doğar Sofistlere göre duyu verileri insanlara göre değiştiğinden kesin bilgilere ulaşmak olanaksızdır Bu yüzden bilgi görelidir (relatiftir) Protagoras’a göre insan her şeyin ölçüsüdür Gorgias ise “Hiçbir şey yoktur Olsa bile bilinemez Bilinse bile başkasına aktarılamaz” diyerek doğru bilginin olanaksızlığını dile getirmiştir

Sororat : Erkeğin ölen eşinin kardeşiyle evlenmesidir Bu evlilikte de annesiz kalan çocuklara en iyi teyzelerin bakabileceği mantığı egemendir

Sosyal Algı : Bireyin içinde yaşadığı toplumun etkisi ile kişi, nesne ya da durumları algılayıp tutumlar oluşturmasına sosyal algı denir Örneğin, bir genç sempati duyduğu siyasal parti ile ilgili tutumunu ailesinin etkisiyle oluşturabilir

Sosyal Devlet : Demokrasilerde devlet, yurttaşlarının sosyal ve kültürel gereksinimlerini karşılamak zorundadır Devlet bu görevi yerine getirmek için vergi alır, bütçeden bu etkinlikler için pay ayırır

Sosyalist Devlet : Üretim araçlarının mülkiyeti ve kullanma hakkı kamu adına devletindir Devlet, üretimi kamu ihtiyaçlarını temel alarak planlar

Sosyal Psikoloji : Bireyin grup içinde değişen davranışları ve grupların ortak davranışlara yönelmelerini araştıran alana sosyal psikoloji denir

Sosyal ve yasal engeller : Bireyin amacına ulaşmasını engelleyen toplumsal değerler ve kanunlara sosyal ve yasal engeller denir

Sosyal Zeka : Toplumsal çevreye uyum sağlamada, insanlarla iyi ilişkiler kurmada kendini gösterir Sosyal zekasını iyi kullanan bir insan çevresinde sevilir, sayılır, lider özellikleri ile sivrilip insanları etkiler

Sosyoloji : Toplumsal ilişkileri ve bu ilişkileri düzenleyen devlet, eğitim, ekonomi, din, aile gibi kurumların yapılarında ve görevlerinde (işlevlerinde) meydana gelen değişmeleri somut koşulları içinde inceleyen bilime sosyoloji denir

Sosyometri : Küçük gruplarda kimin kimden hoşlanıp hoşlanmadığını saptamaya yarayan bir tekniktir Sosyometri küçük gruplarda yıldız ve itilen kişileri saptamaya yarar Testin sonuçlarından yararlanarak grubun sosyogramı (ilişki haritası) çıkartılır

Soyutlama : Gerçekte ve günlük yaşantıda nesnelerden ayrılma özelliği olmayan nitelikleri (zihinde) nesneden ayırarak düşünebilmeye soyutlama denir

Soyut Zeka : Sembol kullanarak düşünme yeteneğidir Çocuklukta pek kendini göstermeyen bu zeka, on iki yaş ve sonrasında ağırlıklı olarak kendini gösterirSoyut zeka, gerçekte var olmayan, ancak var olanlar arasındaki ilişkilerden zihnin soyutlama ve genelleme gücüyle elde ettiği sembollerle uğraşır

Sözel Düşünme : Küçük çocuklar sözcükleri kullanmaya başlamadan önce kavramları kullanmaya başlarlar Örneğin “masa” sözcüğünden önce masa kavramı çocuklarda oluşmuştur Konuşmaya başladıklarında ise yaptıkları şey daha önceden öğrendikleri kavramlarla yetişkinlerin kullandığı sözcükler arasında ilişki kurmaktır Okul eğitiminin başlamasıyla beraber kavramsal düşünmenin sözel düşünmeye dönüşmesi hızlanır

Stres : Organizmanın uyumunu bozan her türlü dış ve iç etkiye stres denir

Sure : İki veya daha fazla ayetin bir araya gelmesiyle oluşan bölümlere sure adı verilir

Ş

Şizofren : Şizofreninin anlamı ruhsal yaşamda bölünme, parçalanma, yarılmadır Bu durum, hastanın gerçeklikle olan bağlantısını bozar

T

Talep (İstem) : Alıcıların bir malı isteme derecesidir

Talep Enflasyonu : Bir mal ya da hizmetin arzı az, talebi çoksa malın fiyatı yükselir

Tanıma : Bir uyarıcının, önceden görülüp görülmediğine karar verilmesidir

Tanrı : Evrende öncesiz ve sonrasız olarak var olan ve her şeyi yaratan yüce varlıktır

Taoizm : Nihilizmin bir başka biçimi de İlk Çağda Çin’de görülen taoizm’dir Lao-Tse’nin kurduğu taoculuk, gerçeğin tüm çeşitliliğine karşın “bir” (Tao) olduğunu ve bunun adının, biçiminin, maddesinin, görüntüsünün olmadığını savunur Aldatıcı olan dünya varlıktan yoksundur

Tasavvuf : Tasavvuf, insanın sezgi yoluyla, ibadet yoluyla kendinden geçerek Tanrı’ya erişmesinin ve onla bütünleşmesinin yollarını gösteren bir öğretidir Tasavvufa göre insan Tanrı’ya akıl yoluyla değil, gönül yoluyla ulaşır Bu yüzden tasavvuf insanın dinsel anlamda nasıl yaşamasını işaret eden bir yaşam felsefesidir

Tefsir : Kur’an’daki ayetleri en geniş yorumlayan bilim dalıdır Bu işle uğraşanlara Müfessir adı verilir

Teizm: Evreni ve insanı yaratan öncesiz ve sonsuz bir Tanrı’nın varlığını kabul edip, Tanrı’nın aynı zamanda dünya ile sürekli ilişki içinde olduğunu kabul eden görüş Teizm’dir Teizme göre Tanrı dünya ile ilişkisini dinler aracılığı ile kurar

Tek (Üniter) Devlet : Devletin egemenlik hakkını kullandığı tüm sınırlar içinde aynı yasalar geçerlidir

Teknik Bilgi : İnsanların yaşamlarını kolaylaştıran araç ve gereçlerin yapılmasının bilgisi teknik bilgidir

Teknoloji : Üretim araçlarının gücünü ve etkinliğini artırmak için bilimsel buluşların araç ve gereçlere uygulanmasıdır

Teokratik Devlet : Teokratik devlette yasama, yürütme, yargı yetkilerinin kaynağı tanrı, din ve kutsal kitaptır Teokratik devlette tüm düzenlemeler dinsel normlara uygun olarak yapılır

Teoloji : Evrende olup biten her şeyi tanrıya bağlayan görüştür

Teoloji (erekbilim) : Evren bir ereğe göre oluşmuştur Genelde, Tanrı’nın evreni bilinçli ve planlı bir biçimde yarattığını savunan bir görüştür

Tepki : Organizmanın uyarımlara verdiği yanıttır

Test : Birden fazla insanın davranışlarını karşılaştırmak amacı ile uygulanan sistematik ölçme tekniğidir Sözlü ya da yazılı olabilen testler zeka, yetenek, kişilik, bilgi, ilgi gibi özellikleri ölçmek için kullanılır

Toplu (Federal) Devlet : Devletin yasal egemenliğinin bölgelere göre değiştiği ancak tüm bölgeler için geçerli merkezi yasaların da olduğu devlettir Devlet içinde yer alan devletçikler (federe devletler) kendi yasalarını kendileri yaparlar Ancak tüm devletçikler ulusal savunma, dış ticaret, dış politika gibi konularda merkezi devlete bağlıdırlar

Toplumsal değer yargıları : Toplumun düşünce ve inanışları mal ve hizmetlerin değerlerinin belirlenmesinde etkili olur Örneğin; Domuz etinin Müslüman toplumlarda ekonomik değeri yoktur

Toplumsal Güdüler : İnsanların toplumsal gereksinimlerinin giderilmesine yönelik güdülerdir

Toplumsal Hareketlilik : Toplumsal tabakalar arasındaki geçişkenliğe toplumsal hareketlilik denir

Toplumsal Kategoriler : Belli özellikleri bakımından bir arada düşünülen insan topluluğuna kategori denir

Toplumsal Kontrol Mekanizmaları : Toplumda düzeni sağlayan kuralların, toplumda yer alan birey ve grupları, ortak değer, inanç ve ölçülere uymaya zorlamasıdır

Toplumsal Kurum : Toplumun gereksinmelerinden doğan, toplumsal yapıda yer alan norm ve değerleri korumak açısından zorunlu, nispeten sürekli örgütlenmelere toplumsal kurum denir

Toplumsallaşma (Sosyalleşme) : Biyolojik varlık olarak dünyaya gelen insanın, toplumun değerlerini öğrenmesi sürecine toplumsallaşma (sosyalleşme) denir

Toplumsal Olay : İnsanlar arası ilişkilerden doğan, bir defada olup biten yeri ve zamanı belli toplumsal oluşumlara toplumsal olay denir Örneğin, Ahmet ile Ayşe’nin evlenmesi, Türkiye’deki 1974 genel seçimi birer toplumsal olaydır

Toplumsal Olgu : Toplumsal olayların tekrar etmesiyle doğan, mekandan ve zamandan bağımsız kavramlardır Örneğin, Ahmet ise Ayşe’nin evlenmesi bir toplumsal olayken evlilik bir toplumsal olgudur Türkiye’deki 1974 genel seçimi bir toplumsal olayken seçim bir toplumsal olgudur

Toplumsal Prestij : Bireyin statülerine toplumun verdiği değere prestij denir Prestij kavramı, toplumdan topluma ve aynı toplumda zaman içerisinde değişen dinamik bir kavramdır Örneğin, Cumhuriyetin kuruluş yıllarında öğretmenlerin prestiji (saygınlığı) yüksekken, günümüzde işletme, maliye, bankacılık gibi meslek gruplarının prestiji artmıştır

Toplumsal Rol : Toplumun, belirli toplumsal statülerdeki kişilerden, yapmalarını beklediği davranışlara toplumsal rol denir Örneğin toplum, doktorlardan, giyimlerinden hastalarıyla ilişkilerine varıncaya kadar belirli davranışlar bekler Toplumun bireyden beklediği rollerle, bireyin gerçekleştirdiği roller arasında farklılıklar gözlenebilir Farklı statülerin birbirleriyle olan ilişkileri rol pekişmesine ya da rol çatışmasına neden olabilmektedir

Toplumsal Statü : Bireyin toplum içinde işgal ettiği mevkie (konum) statü denir Başka bir deyişle statü, bireye toplum içinde hak ve sorumluluklar yükleyen konumdur (mevkidir) Birey toplum içerisinde birçok statüye sahiptir Örneğin sizler; öğrenci, kardeş, dayı, amca, arkadaş, yurttaş statülerinden bir kaçına ya da hepsine sahip olabilirsiniz

Toplumsal Tabakalaşma : Toplumda yer alan sınıf ve tabakaların, toplumsal hiyerarşide alt, orta, üst diye derecelendirilmesidir

Toplumsal Yapı : Toplum, üyeleri arasında iş birliği bulunan ve bu işbirliğini denetleyen kuralların bulunduğu; coğrafi bir yeri ve ortak kültür olan; çok ya da az ölçüde kurumlaşmış ilişkiler bütünüdür

Toplumsal Yığın : Aynı mekanı paylaşmalarına karşın aralarında karşılıklı ilişkiler bulunmayan insan birikimleridir

Totemizm : Kutsal sayılan bitki ve hayvanlara tapılan din anlayışıdır Ağırlıklı olarak ilkel toplumlarda görülür

Trafik : Yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketlerine trafik denir

Transfer : Önceki öğrenilenlerin yeni öğrenmeleri etkilemesine transfer denir

Tüketim : Mal ve hizmetlerin ihtiyaçlarını gidermek amacıyla kullanılmasıdır Tüketim, bireylerin gelir düzeyi ile doğru orantılı fiyatlarla ters orantılıdır Gelir düzeyi arttıkça tüketim artar; fiyatlar arttıkça tüketim azalır Gelirin tüketilmeyen bölümüne ise tasarruf denir

Tüketim malı : İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak üzere doğrudan kullandıkları mallardır Kısa sürede kullanıp yok ettiğimiz mallar dayanıksız tüketim malı, uzun süreli kullanıp eskittiğimiz mallar dayanıklı tüketim malıdır

Tümden gelim : Genel yargılardan özel bir olayın ya da nesnenin bilgisinin çıkartılmasıdır

Tümdengelim (Dedüksiyon) : Zihnin genel yargılardan özel sonuçlar çıkarmasıdır Örnek : Bütün madenler ısınınca genleşir “Demir madendir” O halde, demir ısınınca genleşir Tümdengelimin doğruluk değeri kesindir Çünkü bütün doğru ise parça da doğru olmak zorundadır “Bütün madenler ısınınca genleşir” “Demir ısınınca genleşir” Tümdengelim, mantık doğrusunun açık bir örneğidir

Tümevarım : Gözlemlerden, tek tek olaylardan ya da nesnelerden yola çıkarak genel yargılara ulaşmaktır

Tümevarım (Endüsksiyon) : Zihnin tek tek olgularla ilgili yargılardan hareket ederek genel sonuçlara ulaşmasıdır Örnek : “Ali, Ayşe, John, Brigitte insandır ve ölümlüdür” O halde, bütün insanlar, ölümlüdür Tümevarımın doğruluk değeri olasılıklıdır Yukarıdaki örnekte sonuç doğru olduğu halde, “Ali, Ayşe, John, Brigitte insandır ve sarı saçlıdır” “ O halde, bütün insanlar sarı saçlıdır akıl yürütmesinde sonuç yanlıştır

Tür : Cinsin altında sıralanan şeylerdir Gerçeklikleri farklı olan şeylere “bunlar nedir?”, diye sorulduğunda alınan yanıt türü gösterir Cinsle karşılaştırıldığında içlemi çok olan şeyler türdür

U

Unutma : Önceden kazanılan bilgi ve becerilerin bellekteki izlerinin zamanla aşınması ya da silinmesidir

Uyarıcı (uyaran) :Organizmayı etkileyen nesne, fiziksel güç ya da olayları anlatır

Uyarım : İç ve dış çevreden gelen, duyu organları tarafından alınabilecek şiddette olan uyarıcıların organizmayı etkilemesidir

Uzun Süreli Bellek : Uzun süreli belleğe alınan bilgi uzun zaman aralığında hatırda tutulur, unutulmaz Bu zaman aralığı 30 saniyeden başlayarak organizmanın tüm yaşamı boyunca sürebilir Cumhuriyet ne zaman kuruldu sorusuna, 29 Ekim 1923 dediğinizde bu bilginiz uzun süreli bellekten gelmektedir

Ü

Ülke : Devletin egemenlik hakkını kullandığı sınırları belirli toprak parçasıdır

Üretim : Mal ve hizmetlerin fayda sağlamak amacı ile biçiminin, yerinin ve adedinin değiştirilmesine üretim denir Örneğin, fayda sağlamak amacı ile buğday tohumunu ekip büyüterek çok sayıda buğday elde etmek, buğdayın biçimini değiştirip un ve ekmek haline dönüştürmek, ekmeği fırından alıp satmak amacı ile pazara (bakkala, markete) taşımak birer üretim faaliyetidir

Üretim malı : Doğrudan tüketilmeyip bir başka tüketim malının elde edilmesine yarayan mallardır Başka malları elde ederken kullanılan araç ve gereçler yani üretim araçları dayanıklı üretim malları, başka malları elde ederken kullanılan ham maddeler dayanıksız üretim mallarıdır

Üst Eşik : Duyu organlarının bir uyarıcıyı duyumsamasının kaybolduğu en yüksek şiddettir

Ütopyalar : Hiçbir yerde var olmayan, ideal düzeni düşüncede tasarlayan devlet anlayışları ütopik devlet anlayışlarıdır

V


Vahiy : Tanrı’nın buyruklarının peygamberlere duyurulmasıdır

Vak'a incelemesi : Vak'a incelemeleri bir insanla ilgili ya da bazı olguların belirli anlarıyla ilgili yoğun incelemelerdir Örneğin, Televizyonda gösterilen şiddet filmlerinin saldırgan davranışları özendirmesiyle ilgili bir vak'a incelemesinde, hava korsanlığını konu alan bir filmin etkileri incelenmiştir

Varlık Fenomendir (Fenomenoloji) : Varlığı görüngü (fenomen) olarak kabul eden görüş görüngübilim (fenomenoloji) dir Fenomenolojinin kurucusu Edmund Husserl, fenomenlerin duyu verileri ile bilinemeyeceğini fenomenlerin özünün öznede kavranabileceğini savunarak idealizme yakınlaşan bir metafizik geliştirir

Varlık İdeadır (İdealizm) : Varlığın idea (düşünce) türünden olduğunu ve her türlü gerçekliğin düşünceden kaynaklandığını savunan görüş idealizmdir

Varoluşçuluk (Egzistansiyalizm) : Varoluşçuluk, insanın yaşamını kendisinin kurması açısından özgür olduğunu savunur Kierkegaard, Heiddegger, Jaspers ve Sartre’a göre, insan, kendi varoluşunu kendisi yaratır Bir bıçak, önce zihinde tasarlanır, sonra yapılır Bıçak için özgür seçim yoktur Sadece insan, değerlerini kendisi yaratır ve özgür iradesi ile yolunu seçer O halde, insanın “varlık” ı, “öz” ünden önce gelir İnsan ahlaki olarak “varlık” ı, “öz” ünden önce gelir İnsan ahlaki olarak “iyi” ve “kötü” nün ölçütünü topluma göre değil kendi öz iradesi ile belirlemelidir Bu nedenle evrensel bir ahlak yasasından söz edilemez

Varoluşçu Tedavi : Varoluşçu terapide insanlar, toplum tarafından kişiliksizleştirilmiş, yaşamlarının anlamını yitirmiş ve yabancılaşmış olarak kabul edilirler Varoluşçu terapi, hastalarının varoluşun anlamını keşfetmelerine ve yaşam, ölüm, özgür irade gibi büyük sorularla cesaretle yüzleşebilmelerine yardım etmeye çalışır Varoluşçu terapistler, insanların yaşamlarının geçmiş yaşantılarınca mutlak olarak belirlenmediğine ve insanların kendi kaderlerini belirleme şanslarının olduğuna inanırlar

Varsayım (Hipotez) : Gözlem ve ön araştırma sonuçlarına dayanarak oluşan yargıyı geçici bir iddia olarak ileri sürmektir

Y

Yadsıma (İnkar) : Bireyde aşırı kaygıyı uyandıracak olan dış gerçekliğin yok sayılmasına yadsıma denir Örneğin, ölümcül bir hastalığa yakalanmış bir çocuğun anne ve babası, tanıdan ve beklenen sonuçtan tamamıyla haberdar olmalarına karşın, bir şeylerin kötü gittiğini kabul etmezler

Yansıtma : Kişinin, benliğini tehdit eden yetersizliklerini, suçluluk duygularını başkalarına yüklemesine yansıtma denir

Yaratıcı Problem Çözme : Karşılaşılan sorunlara alışılmışın dışında, orijinal çözüm yollarının bulunmasına yaratıcı düşünme denir Yaratıcı düşünmede akıl yürütmeye ek olarak hayal kurma da (imgeleme) kullanılır

Yargıtay (Temyiz) : Bağımsız mahkemelerin yargılamalarının sonucunda aldıkları kararların yasalara uygunluğunu denetler

Yasa : Bireylerin toplum içindeki eylem ve davranışlarını düzenleyen yazılı hukuk kurallarıdır

Yetersiz Uyarılma : Organizmanın alıştığı düzeyin altında uyarıcı ile karşı karşıya kalması sonucu fizyolojik ve psikolojik anlamda çevreye uyum gücünü yitirmesidir

Yüce : Tanrı’ya verilen en üstün sıfattır

Yüceltme : Cinsellik ve saldırganlık gibi ilkel nitelikteki eğilim ve isteklerin doğal amaçlarından çevrilerek, toplumca beğenilen etkinliklere dönüştürülmesidir Örneğin, birey saldırganlık eğilimini boksör olarak doyurabilir

Z


Zaman Algısı : Yaşadığımız zaman diliminin içinde bulunduğumuz duruma göre, olduğundan daha uzun ya da kısa algılanmasıdır

Zeka : Bireyin, gerek sorunları çözerken gerek çevreye uyum sağlarken var olan tüm yetenek ve becerilerini kullanması ile ortaya çıkan düzeydir Örneğin, bir öğrenci bir matematik problemini çok kısa sürede çözerken bir başkası çok uzun sürede çözebilir Bir başkası ise problemi çözemeyebilir

Zihinsel Kurgu : Karşılaşılan problemlere hep aynı davranış kalıplarıyla, yöntemlerle çözüm aranması

Zihinsel Tutum ve Kültürel Ortam : Kültürel ortamın yarattığı zihinsel tutum, nesne ya da olayların algılanmasını etkiler

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla