Şengül Şirin
|
Ürdün-Tarihi-Ekonomisi
Ürdün-Tarihi-Ekonomisi
Bir Ortadoğu ülkesi olan Ürdün'ün resmi adı Haşimi Ürdün Krallığı'dır Ürdün kuzeydoğuda Suriye, doğuda Irak, güneydoğu ve güneyde Suudi Arabistan ve batıda İsrail ile komşudur
ÜRDÜN'E İLİŞKİN BİLGİLER
RESMİ ADI: Haşimi Ürdün Krallığı
YÖNETİM BİÇİMİ: İki meclisli meşruti monarşi
YÜZÖLÇÜMÜ: 88 946 km2
NÜFUS (1992): 3 636 000
BAŞKENT: Amman
BAŞLICA KENTLER VE NÜFUSLARI (1989): Amman (936 300), ez-Zerka (318 055), Irbid (167 785), er-Reseyfe (72 580), es-Salt (47 585)
DOĞAL YAPI: Ürdün'ün büyük bölümü yüksekliği 900 metreye varan ve doğuya doğru eğimli olarak inen bir yayladır Batıda Şeria Irmağı'nın vadisine inen dik bir eğim yer alır Ülkenin güneyinde dağlar ve kumtaşı vadileri vardır Güneyde Akabe Körfezi'ne bakan kısa bir kıyışeridi bulunur
BAŞLICA ÜRÜNLER: Fosfat, buğday, sebze, meyve, zeytinyağı
EĞİTİM: 6-14 yaşları arasında zorunludur; ama çok sayıda insan okuma yazma bilmez

Batı kesiminde çıplak Yahuda ve Samaria tepeleri bulunur Daha sonra güneye doğru akarak Lût Gölü'ne dökülen Şeria Irmağı'nın doğusundaki Moab Dağları Lût Gölü'nden sonra güneydeki Petra kentine kadar uzanır Kuzeydeki bereketli yüksek yayla doğudaki çöle doğru gidildikçe alçalır Ormanların yüzyıllardan beri sürekli olarak kesilmesi sonucu Ürdün neredeyse tümüyle ağaçsız kalmış bir ülkedir Ülkenin seyrek doğal bitki örtüsünün büyük bölümünü çalımsı bitkiler oluşturur Güneydeki dağlarda kurt, çakal ve dağkeçisi yaygındır Yüksek kesimlerde yazlar sıcak, kışlar ise soğuk ve yağışlı geçer Şeria vadisinde yaz ayları dayanılmaz ölçüde sıcaktır, kışın sık sık su baskınları görülür (bak ŞERİA IRMAĞi) Çölbölgelerinde ise çok az yağmur yağar Şeria Irmağı'nın batısında kalan Batı Şeria bölgesi 1967'deki Üçüncü Arap-İsrail Savaşı'ndan bu yana İsrail'in işgali altındadır (bak ARAP-İSRAİL SAVAŞLARI)
Ürdün'ün nüfusunun büyük bölümü Arap ve Müslüman'dır Yalnızca yüzde 5'lik bir kesim Rum Ortodoks Kilisesi'ne bağlıdır Ülkede resmi dil Arapça'dır Ürdün'de nüfusun yarısından biraz daha az bölümü, çiftçilikle geçinir Başlıca ürünler buğday ve arpadır; vadilerde sebze, meyve, üzüm ve zeytin de yetiştirilir Keçi, koyun, sığır ve deve yetiştiriciliği yapılmasına karşın otlakların sayısı çok azdır Sanayinin gelişmekte olduğu ülkede, gübre yapımında kullanılan fosfat dışında demir, fosfor, manganez ve bakır gibi mineraller çıkarılır Lût Gölü'nün çok tuzlu olan suyundan da bazı kimyasal maddeler elde edilir Ürdün'ün en büyük gelir kaynaklarından biri de turizmdir Her yıl birçok turist, ilk Hıristiyanların kurduğu yerleşim merkezlerinin de bulunduğu tarihsel bölgeleri görmeye gelir

Ürdün'ün başkenti ve en büyük kenti Amman'dır (bak Amman) Öbür altı büyük kentten Doğu Kudüs, Nablus, Hebron ve Cenin Batı Şeria'dadır Gene Batı Şeria'da bulunan tarihsel Beytlehem ve Ceriko (Eriha) kentleri ise köyden biraz daha büyüktür (bak BEYTLEHEM) Hicaz Demiryolu'nun güney ucu yakınındaki eski Petra kentinde kayalara oyulmuş ev, tapınak ve mezar kalıntıları bulunur Hicaz Demiryolu'nun güney ucundan başlayan bir karayolu Kızıldeniz'in bir kolu olan Akabe Körfezi üzerindeki Akabe limanına bağlanır Başkent Amman'ın Kudüs'le ve Suriye'nin başkenti Şam'la karayolu bağlantıları vardır
Tarih

Ürdün, çok eski bir yerleşim yeri üzerine kurulmuş bir 20 yüzyıl ülkesidir Ürdün vadisi tarihteki en eski yerleşim bolgelerin-dendir Ülke, özellikle Hıristiyanlık'ın doğup geliştiği yer olması açısından büyük önem taşır Ürdün İsrailoğullan, Asurlular, Medler ve Persler gibi değişik krallıkların egemenliklerinden sonra İÖ 1 yüzyılda Roma İmpara-torluğu'nun bir parçası oldu İS 7 yüzyıldaAraplar'ın eline geçen Ürdün, 16 yüzyılda Osmanlı Imparatorluğu'nun yönetimine girdi I Dünya Savaşı'nın sonuna kadar da Osmanlı Imparatorluğu'nun bir parçası olarak kaldı

Osmanlılar 20 yüzyılın başlarında ülkede denetimlerini artırmak amacıyla Hicaz De-miryolu'nu yaptılar 1916'da Araplar, İngiliz subayı Thomas Edward Lawrence'ın kışkırtmaları ile Osmanlılar'a karşı ayaklandılar (bak Lawrence, T E ) I Dünya Savaşı sonrasında Filistin İngiltere'nin manda yönetimine verildi Şeria Irmağı'nın doğusundaki Maveraü'l-Ürdün devrik Suriye Kralı I Fay-sal'ın kardeşi Abdullah'ın işgaline uğradı İngilizler Abdullah'ı Maveraü'l-Ürdün'ün başına geçirdiler Başlangıçta İngilizler'in yönlendirdiği Maveraü'l-Ürdün 1946'da Haşimi Ürdün Krallığı adını aldı Abdullah da Ürdün kralı olarak taç giydi

1948'de Arap devletleri ile Filistin'deki Yahudiler arasında savaş başlayınca Arap Lejyonu olarak bilinen Ürdün ordusu Eski Kudüs ile Yahuda ve Samaria tepelerini ele geçirdi İsrail'den kaçan Araplar Ürdün'e yerleştiler ve iki ülke arasında sınır çatışmaları baş gösterdi 1953'te Kral Hüseyin babasının yerine yönetime geçti 1958'de Ürdün ve Irak federal birlik kurmak için çalışmalara başladılar Ama, Irak'ta krallık devrilip cumhuriyet ilan edilince bu çalışmalar yarım kaldı Ürdün'de de krallığın devrilmesi İngiltere'nin yardımıyla engellenebildi Ürdün 1967'de, Mısır ve Suriye ile birlikte İsrail'e karşı savaşa girdi Özellikle Kudüs'te yoğunlaşan şiddetli çarpışmalardan sonra Ürdün ordusu yenildi ve İsrail Batı Şeria bölgesinin tamamını ele geçirdi İsrail'in işgal ettiği Batı Şeria bölgesi Ürdün'ün topraklarının yüzde 6'sını, tarım alanlarının yarısını kapsar Bu topraklarda yaşayan insanlar da Ürdün nüfusunun üçte birini oluşturur

Ürdün hükümeti daha sonraları Ürdün'ü İsrail'e karşı bir üs olarak kullanan Filistinli gerillalara karşı çok sıkı önlemler aldı; hatta 1971'de ülkedeki bütün Filistin üslerini kaldırdı 1972'de Kral Hüseyin Filistinliler'in yaşadığı toprakları da kapsayan "Birleşik Arap Krallığı" planını ortaya attı Gördüğü tepki üzerine bu plandan vazgeçerek Mısır ve Suriye'yle ilişkilerini düzeltmeye çalıştı 1973'teki Dördüncü Arap-İsrail Savaşı'na bir ölçüde katıldı Daha sonra Filistin Kurtuluş Örgütü'nü (FKÖ) Filistinliler'in tek temsilcisi olarak kabul etti 1988'de de Batı Şeria üzerindeki bütün haklarını FKÖ'ye bıraktı Şubat 1989'da Ürdün, Irak, Mısır ve Yemen Arap Cumhuriyeti bir araya gelerek Arap İşbirliği Konseyi'ni oluşturdular Aynı yılın kasım ayında ise 1967'den bu yana ilk parlamento seçimleri yapıldı
Irak'ın 2 Ağustos 1990'da Kuveyt'i işgal etmesi Ürdün'ü siyasal ve ekonomik güçlüklerle karşı karşıya getirdi Ayrıca Irak'a müdahaleden yana olan Mısır ve Suudi Arabistan'dan sert tepki gördü Kral Hüseyin Irak birliklerini geri çekilmeye zorlama çareleri arayan Arap diplomasisinin başını çektiyse de Batılı ülkelerin eleştirilerine uğradı İçeride ise halk Saddam Hüseyin'e destek verilmesi yönünde yönetimi ağır bir baskı altında bıraktı Bozulan ekonomi Irak ve Kuveyt'ten 650 bin kişiye varan mültecinin akınıyla çökmenin eşiğine geldi Dış ticaretinin büyük bölümünü Irak'la yapan Ürdün, BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'a karşı ambargo kararına isteksiz bir biçimde uymayı kabul etti Buna karşılık Avrupa Topluluğu'ndan (AT) hibe ve kredi biçiminde büyük bir yardım almayı başardı
Körfez Savaşı'ndan sonra Ürdün yönetimi Ağustos 1991'de Ortadoğu barış görüşmelerine katılarak Batılı müttefikler ve Arap dünyasıyla ilişkilerini bir ölçüde düzeltti Bu arada siyasal bunalımın ülke içine yansıması yeni bir hükümetin kurulmasını getirdi Yeni hükümet parlamentodaki muhalefeti yatıştırmaya yönelik bir politika izledi Temmuz 1988'den beri Filistin Kurtuluş Orgütü'yle (FKÖ) kesik olan resmi ilişkiler 1992'de yeniden kuruldu
Haziran 1992'de anayasa niteliğindeki Ulusal Berat'ın kabul edilmesinin ardından, Ağustos 1992'de çıkarılan bir yasayla 1957'den beri yasak altında olan siyasal partilerin yasallaşması yolu açıldı Böylece şeriatçılardan serbest piyasa yanlılarına kadar uzanan geniş bir parti yelpazesi ortaya çıktı Ardından, çok partili genel seçimlerin Kasım 1993'te yapılmasına karar verildi


__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|