| 
Şengül Şirin  | 
				  Hz. Süleyman, Hz. Zülkarneyn ve Hz. Mehdi'nin Benzerlikleri 
 
            Hz Süleyman, Hz  Zülkarneyn ve Hz  Mehdi'nin Benzerlikleri 
 
  
 HZ
  SÜLEYMAN, HZ  ZÜLKARNEYN VE HZ  MEHDİ    ÜÇ KUTLU ŞAHSIN AHİR ZAMANI AYDINLATAN BENZERLİKLERİ 
 
 Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn, Allah'ın sınırlarını titizlikle korumuş, İslam ahlakını dünya üzerinde hakim kılmak için ciddi bir çaba sarf etmiş ve bu çabalarının dünyadaki karşılığını güçlü bir hakimiyetle almış olan iki mübarek şahıstır  Hz  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemlerinde yaşanan yeryüzü hakimiyetinin dışında bu iki dönemin bir ortak noktası daha bulunmaktadır  Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde, bu dönemlerde yaşanan dünya hakimiyetiyle Hz  Mehdi döneminde yaşanacak olan hakimiyetin benzerlikler taşıyacağına dikkat çekilerek Müslümanlara büyük bir müjde verilmektedir   
 
 Hz
  Süleyman; Hz  Nuh'un soyundan gelen, kendisine Allah Katından hidayet ve yüksek ilim verilen mübarek bir peygamberdir  Allah, Hz  Süleyman'ı -aynı babası Hz  Davud gibi- İsrailoğulları'na peygamber olarak göndermiştir  Onu büyük bir saltanat, eşsiz bir zenginlik, cinler ve kuşlarla desteklemiş ve ona çok güçlü ordular ve üstün ilimler lütfetmiştir  Yaşadığı topraklarda hayatı boyunca adaletle hükmetmiş, yüksek yöneticilik ve hakimlik vasfı ile farklı toplulukları hizmetinde toplamıştır  
 
 Yüce Allah, Hz
  Süleyman'a olduğu gibi Hz  Zülkarneyn'e de 'yeryüzünde sapasağlam bir iktidar' (Kehf Suresi, 84) vermiştir  Hz  Zülkarneyn de çok güçlü ve tüm dünyaya nam salmış bir devlete hükmetmiştir  Ayetlerden Hz  Zülkarneyn'in ülkesinde ekonomik sıkıntı, ayaklanma ve isyan gibi sorunların yaşanmadığı, iktidarının çok sağlam, akılcı ve güçlü olduğu anlaşılmaktadır  Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemleri incelendiğinde ilk dikkat çeken ortak nokta, Allah'ın izniyle din ahlakının hakim olmasıdır  Ancak dünya hakimiyetinin  dışında bu iki dönemin ortak bir noktası daha bulunmaktadır  Peygamber Efendimiz (sav)'in pek çok hadisinde Hz  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemlerinde yaşanan hakimiyetle, Hz  Mehdi döneminde yaşanacak olan yeryüzü hakimiyetinin birbirine çok benzeyeceğine dikkat çekilmektedir: 
 
 Mehdi tıpkı Zülkarneyn ve Süleyman gibi dünyaya hükmedecektir
  (El Kavlul Muhtasar Fi Alamatil Mehdiy-il Muntazar, s  29) Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemini anlatan Kuran ayetleri bu bakış açısıyla incelendiğinde, her birinin ahir zamana ve Altınçağ'a yönelik çok önemli işaretler içerdikleri görülür  Nitekim ahir zamanda bilim ve teknoloji alanında yaşanacak olan gelişmeler, ekonomik ve sosyal hayattaki ilerlemeler Hz  Süleyman kıssasındaki pek çok açıklamayla çok büyük benzerlikler taşımaktadır  Ayetlerdeki bu anlatımlar ve Peygamber Efendimiz (sav)'in hadisleri, iman edenlerin dünya üzerinde gelişen olayları daha geniş bir açıdan değerlendirmelerine vesile olan ve ufuklarını açan çok hikmetli açıklamalardır  
 
 Ahir Zaman ve Altınçağ
 
 
 Peygamber Efendimiz (sav)'den rivayet edilen hadislerde ahir zamanın ve Altınçağ'ın alametleri detaylı olarak haber verilmiştir
  Günümüzde gerçekleşen olaylar bu alametler ile kıyaslandığında, ahir zamanın içinde yaşadığımız dönem olduğunu gösteren ve aynı zamanda Altınçağ'ın gelişini müjdeleyen pek çok işaret görülmektedir  
 
 Ahir zamanın başlangıcı, hadislerde, fitnelerin çoğaldığı, savaş ve çatışmaların arttığı, dünya üzerinde çok büyük bir ahlaki yozlaşmanın baş gösterdiği ve din ahlakından uzaklaşıldığı bir kaos ortamı olarak tanımlanmıştır
  Söz konusu dönemde, dünyanın dört bir yanında doğal felaketler olacak, fakirlik hiçbir dönemde olmadığı kadar artacak, suç oranlarında çok büyük bir tırmanma görülecek, cinayetler ve katliamlar birbirini takip edecektir  Ancak bu ahir zamanın sadece ilk aşamasıdır; ikinci aşamada Allah, Hz  Mehdi'yi vesile kılarak insanlığı bu kaos ortamından kurtaracaktır  
 
 Elbette burada sayılan olaylar tarih boyunca birçok kez yaşanmıştır
  İnsanlık tarihi boyunca pek çok savaş, doğal felaket ya da deprem gerçekleşmiştir  Ahlaki dejenerasyon her dönemde farklı toplumlarda görülmüş, fakirlik ve açlık dünyanın dört bir yanında asırlardır süregelmiştir  Ahir zaman alametlerini bu olaylardan ayıran fark ise bu alametlerin hepsinin belli bir zamanda ve aynı dönem içinde, birbiri ardına ve hadislerde belirtilen bazı özel şekillerde gerçekleşmesidir  Burada ayrıca müjdelenmelidir ki; Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde anlatılan bu büyük kaos sadece geçici bir dönem yaşanacak ve Altınçağ'ın başlangıcıyla bu çalkantılı dönem sona erecektir  
 
 Altınçağ savaşların ve çatışmaların son bulduğu, insanlığa büyük belalar getiren dinsiz ideolojilerin tarihin karanlıklarına gömüldüğü ve dünyanın her yerinde bolluk ve bereketin görüldüğü, adaletin tam anlamıyla yaşandığı bir dönem olacaktır
  İslam ahlakı tüm dünyaya yayılacak, insanlar akın akın din ahlakını yaşamaya yöneleceklerdir  İslam ahlakının bu büyük hakimiyeti -daha önce de vurguladığımız gibi- Peygamber Efendimiz (sav)'in bazı hadislerinde Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn'in dünya hakimiyetlerine benzetilerek tarif edilmiştir  Büyük İslam alimi İmam Rabbani de ünlü eseri Mektubat'ta, Hz  Mehdi'nin Hz  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn gibi dünyaya İslam ahlakını hakim edeceğini bildiren hadislere yer vermiştir  Bu hadis-i şeriflerden birinde şöyle denilmektedir: Tüm olarak, yeryüzünün meliki dört tanedir
  Onların ikisi müminlerden, ikisi de kafirlerdendir  Zülkarneyn ve Süleyman müminlerdendir  Nemrud ve Buhtunnasır ise kafirlerdendir  YERE BEŞİNCİ OLARAK EHL-İ BEYTİMDEN BİRİ SAHİP OLACAKTIR  Yani Mehdi  (Mektubat-i Rabbani, 2/251) Peygamberimiz (sav)'in hadisinde de bildirildiğine göre, bugüne kadar Müslümanlardan İslam ahlakını hakim etmiş iki mübarek zat, Hz
  Zülkarneyn ve Hz  Süleyman'dır  Allah'ın izniyle dünyaya hakim olacak üçüncü Müslüman ise hadis-i şerifte haber verilen Hz  Mehdi'dir  Hz  Zülkarneyn ve Hz  Süleyman'da görülen bu özellikler, aynı şekilde Hz  Mehdi'de de görülecektir  Hz
  Süleyman, Hz  Zülkarneyn ve  Hz  Mehdi Dönemlerindeki  Hikmetli Benzerlikler 
 
 
 * Mehdi'nin Dünya Hakimiyeti
 
 Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn İslam ahlakıyla tüm dünyaya hükmetmiş ve çok güçlü bir orduya sahip olmuşlardır  Onların dönemi bu yönüyle Altınçağ ile çok büyük benzerlikler göstermektedir  Altınçağ da insanların akın akın Müslüman olacakları, inkarcı ideolojilerin yeryüzünden silineceği, din ahlakının Peygamberimiz (sav) dönemindeki şekliyle dünya çapında yaşanacağı bir dönemdir
  Bazı hadislerde Altınçağ dönemindeki hakimiyet şu şekilde tarif edilmektedir: (Mehdi) bütün dünyaya malik olacaktır
  (Kitab-ul Burhan fi-Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s  10) Mehdi doğu ile batı arasındaki her yeri   fetheder
  (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamat-il Mehdiyy-il Muntazar, s  56) 
 
 Mehdi'nin Sahip Olduğu Özel İlim ve Hz
  Süleyman'a ve Hz  Zülkarneyn'e  Bağışlanan Büyük İlimler 
 
 
 Yüce Allah, Hz
  Süleyman'a çeşitli ilimler lütfetmiştir  O, Allah'ın dilemesiyle cinlere ve şeytanlara hükmetmiş, kuşlarla konuşmuş, karıncaların  kendi aralarındaki konuşmalarını duyabilmiş, rüzgar ve bakır madeni onun emrine verilmiştir  Bunların her biri Hz  Süleyman'ı diğer insanlardan ayıran mucizevi özelliklerdir  Hz
  Zülkarneyn için de Kuran'da , 'İşte böyle, onun yanında 'özü kapsayan bilgi olduğunu' (veya yanında olup-biten herşeyi) Biz (ilmimizle) büsbütün kuşatmıştık  '  (Kehf Suresi, 91) şeklinde bildirilmektedir  Ayetten de anlaşıldığı üzere Hz  Zülkarneyn Allah'ın ilim verdiği kullardandır  Hz  Mehdi de aynı bu iki kutlu insan gibi çok özel ilimlere sahip olacaktır  
 
 Taşköprülüzade Ahmet Efendi, Mevzuatu'l ulum  isimli eserinde (11/246) Hz
  Mehdi'nin cifr ilmine (Harflere verilen sayı değerleri ile geleceğe veya geçmişteki olaylara tarih düşürme veya isme dair işaretler çıkarma ilmi) vakıf olacağını kaydetmiştir  Bir diğer hadiste ise Hz  Mehdi hakkında şu bilgi verilmektedir: O kimsenin   bilemediği gizli bir duruma kılavuzlandığı için kendisine Mehdi denilmiştir
  (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s  77) Hz
  Mehdi'nin tıpkı Hz  Süleyman gibi hayvanların dilini bileceğini ve yine tıpkı Hz  Süleyman gibi insanların yanı sıra cinler üzerinde de hakimiyeti olacağı Muhyiddin Arabi'nin bir izahında şu şekilde yer alır: O (Mehdi), doğrulanmış, kuş ve bütün hayvanların dillerini bilen biridir
  Onun için adaleti, bütün insanlar ve cinlerce kabul edilecektir  (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s  188) 
 
 Altınçağ'da Bilim ve Teknoloji Alanında Yaşanacak Gelişmeler
 
 
 
 Kuran ayetlerinde bildirildiği üzere, Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemlerinde bilim ve teknoloji alanında çok büyük ve o dönem için alışılmadık gelişmeler yaşanmıştır  Örneğin, Hz  Süleyman'ın erimiş bakır madenini kullanması (Sebe Suresi, 12), sarayının zemininin saydam cam olması (Neml Suresi, 44) ya da Hz  Zülkarneyn'in Ye'cüc ve Me'cüc'ün bozgunculuklarını önlemek için farklı bir teknoloji kullanarak iki dağ arasına set inşa etmesi (Kehf Suresi, 96), bu iki dönemde kullanılan yüksek teknoloji örneklerinden yalnızca birkaçıdır  Altınçağ'ı tasvir eden hadisleri incelediğimizde de benzer bir durumla karşılaşılmaktadır
  Altınçağ'da bilim, teknoloji, iletişim ve tıp alanında çok büyük gelişmeler yaşanacaktır
  Her yeni gelişme tüm insanlığın hizmetine verilecek ve bu şekilde dünyanın dört bir yanında yaşayan insanların hayatları kolaylaşacaktır  Hadislerde bu konudaki işaretlerden biri şu şekildedir: 
    Kişi elindeki kamçıya konuşacak    (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s  152) Bu hadisle günümüzün en yaygın iletişim aracı olan cep telefonuna işaret ediliyor olması muhtemeldir
  (En doğrusunu Allah bilir  ) Hadislerde Altınçağ'daki teknolojik gelişmelere dair dikkat çekilen bir diğer önemli işaret ise şu şekildedir:
 
 
 İnsanlar bir ölçek buğday ektiklerinde karşılığında yedi yüz ölçek bulacak, insan birkaç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir
    Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek  (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s  164) Bu hadis ile teknolojinin bir ürünü olan makineler aracılığıyla yapılan modern tarıma dikkat çekiliyor olabilir
  Bilindiği gibi eskiden tarlaların ekilmesi ve elde edilen ekinlerin toplanması son derece zor ve uzun süren bir çalışma gerektirirdi  Ancak teknolojide yaşanan ilerlemeler tarım alanında da çok büyük gelişmelere vesile olmuş, yeni üretilen çeşitli makineler gerek ekimi, gerekse hasatı çok kolaylaştırmıştır  Bunun yanı sıra tohum ıslahı çalışmaları üretimde çok büyük gelişmeler yaşanmasına vesile olmuştur  Teknoloji ilerledikçe de yeni yeni yöntemler geliştirilmekte ve alınan verim artmaktadır  Allah'ın izniyle Hz
  Mehdi döneminde bu alanda çok büyük ilerlemeler kaydedilecek, tarımla uğraşan insanların hayatlarında çok büyük kolaylıklar sağlanacaktır  
 
 * Hayvan Sevgisine Önem Verilmesi
 
 
 
 Kuran'da Hz
  Süleyman'ın çok önem verdiği atları sevmek için özel bir vakit ayırdığı (Sad Suresi, 31-32) ve karıncaları dahi ezmeyecek üstün bir ahlakta olduğu bildirilerek kendisinin hayvanlara olan şefkatli ve sevgi dolu tutumuna dikkat çekilmektedir  Altınçağ'da da hayvanlara olan sevgi teşvik edilecektir
  Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde, bu dönemde, her türlü hayvanın rahatlıkla izlenebileceği, sevilebileceği ve üzerlerinde hakimiyetin oluşacağı haber verilmektedir  Bu konudaki hadislerden bazıları şöyledir: 
 
 Yılanlar çocuklarla, inekler aslanlarla geçinebilecek
    (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s  64) 
    kişi, koyun ve hayvanlarına haydi gidin otlayın diyecek, onlar gidecekler, ekinin ortasından geçtikleri halde bir başak bile ağızlarına almayacak, yılan ve akrepler kimseye eza etmeyecekler, yırtıcı hayvanlar kapıların önünde duracak da kimseye zararları dokunmayacak    (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s  245) Altınçağ ile Hz
  Süleyman dönemi arasındaki bir diğer dikkat çeken benzerlik de, hadislerde de görüldüğü üzere, hayvanlar üzerindeki hakimiyettir  Hz  Süleyman kuşlar başta olmak üzere çeşitli canlılar üzerinde nasıl hakimiyet kurduysa, Altınçağ döneminde de hayvanlar üzerinde, yırtıcı hayvanların dahi insanlara zarar vermesi engellenebilecek şekilde bir hakimiyet olacaktır  
 
 * Barış Yanlısı Olmaları ve Diplomasi Yolunu Tercih Etmeleri
 
 
 
 Hz
  Süleyman komşu ülkelerle olan ilişkilerinde hoşgörülü, affedici ve barış yanlısı bir tutum sergilemiştir  Sorunları diplomasi yoluyla çözmeyi tercih etmiş ve adil yöntemler izlemiştir  Hz  Süleyman yaşadığı dönemde çok üstün bir kültür oluşturmuş ve hakimiyetini de diplomasiyle, sanatla ve kültürle sağlamıştır  Hz
  Zülkarneyn ise çevresindeki halklar tarafından 'yeryüzünde bozgunculuğu ve fitneyi önleyen kişi' olarak tanınmış, insanlara barış ve huzur getiren bir lider olmuştur  Hz  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn dönemleri bu yönüyle Altınçağ dönemiyle çok büyük benzerlikler göstermektedir  Altınçağ'da da insanlar kendi istekleriyle Müslüman olacak, hiçbir savaşa gerek kalmadan İslam ahlakı tüm dünyaya hakim olacaktır
  Bu dönemi tasvir eden hadislerde şu şekilde belirtilir: 
 
 Zamanında ne bir kimse uykusundan uyandırılacak, ne de bir kimsenin burnu kanayacaktır
  (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s  42) Mehdi, Peygamberin yolunda gidecek, uyuyan kişiyi uyandırmayacak, kan da akıtmayacaktır
  (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s  163) Hadislerde belirtildiği gibi Hz
  Mehdi tüm dünyaya İslam ahlakını barış yoluyla hakim edecek, savaş ve şiddetten kaçınacaktır  Hz  Mehdi'nin izleyeceği yol dünya çapında büyük bir kültürel atılım ile insanların İslam ahlakına yöneltilmesi olacaktır  O dönemde Allah'ın izniyle aşağıdaki ayetler tecelli edecektir: 'Allah'ın yardımı ve fetih geldiği zaman ve insanların Allah'ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde, hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve O'ndan mağfiret dile
  Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir  ' (Nasr Suresi, 1-3) 
 
 * Din Ahlakına Davet Konusunda Kararlı Olmaları ve Hızlı Davranmaları
 
 
 
 Hz
  Süleyman aldığı akılcı ve seri kararlar ile tüm müminler için çok hikmetli bir örnektir  Sebe Ülkesi'nin halkını iman etmeye davet etmek için yazdığı mektup (Neml Suresi, 29) onun tebliğ gücünü gösteren önemli bir delildir  Kuran'da mektubun içeriğiyle ilgili olarak şu bilgiler verilmiştir: "Gerçek şu ki, bu, Süleyman'dandır ve 'Şüphesiz Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla' (başlamakta)dır
  (İçinde de:) 'Bana karşı büyüklük göstermeyin ve bana Müslüman olarak gelin' diye (yazılmaktadır)  "  (Neml Suresi, 30-31) Hz
  Süleyman'ın mektuptaki üslubu son derece açık ve etkileyicidir  Mektubun çok güçlü ve hüküm sahibi bir insandan geldiği özlü, kararlı ve kesin üslubundan da anlaşılmaktadır  Sebe Melikesi ve çevresindeki yöneticiler de mektuptan oldukça etkilenmişlerdir  Bunun yanı sıra Hz
  Süleyman'ın   ilim sahibi bir kişinin aracılığıyla Sebe Melikesi'nin tahtını getirtmesi (Neml Suresi, 38), hızlı karar alma konusuna verdiği önemi ortaya koymaktadır  
 
 Hz
  Zülkarneyn'in Yecüc ve Mecüc isimli kavmin bozgunculuğunu önlemek için kıyamete kadar yıkılamayacak, güçlü bir set inşa etmesi de (Kehf Suresi, 98) onun gücünün ve akılcılığının bir göstergesidir  Hz  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn gibi, Hz  Mehdi de aklı ve ferasetiyle tanınacaktır  Altınçağ'da insanlar Allah'ın izniyle akın akın İslam'a yönelecek, bunun için çok geniş kapsamlı ve seri çalışmalarda bulunulacaktır
  Toplumlar birbiri ardına İslam ahlakını benimseyecek, inkarcı ideolojiler hızlı ve kalıcı girişimlerle dünya üzerinden kalkacak, her türlü zulüm sistemi tarihin karanlıklarına gömülecektir  Bu konu ile ilgili olarak büyük İslam alimi Muhyiddin Arabi şunları belirtmektedir: 
 
 Allah ona (Mehdi'ye) o kadar güç verecek ki, bir gece içinde zulmü ve ehlini ortadan kaldıracak, dini ikame edecek, İslam'ı ihya edecek, önemsenemez bir hale geldikten sonra ona tekrar kıymet kazandıracak, ölümünden sonra onu diriltecek
    Asrında cahil, cimri ve korkak olan bir adam hemen alim, cömert ve cesur olacak    Dini, Resulullah (sav)'ın zamanında olduğu gibi aynen   uygulayacak    (Muhyiddin Arabi el-Endülüsu, Futuhat-ül Mekkiye, Bab 66, Kıyamet Alametleri, s  186) 
 
 * İmar İşlerine Büyük Önem Verilmesi
 
 
 
 Hz
  Süleyman'ın imar çalışmalarına verdiği öneme birçok ayette dikkat çekilmiştir  O, emri altında çalışan bina ustası cinleri ve şeytanları kullanarak kaleler, heykeller, çanaklar ve kazanlar yaptırmıştır  (Sad Suresi, 37; Sebe Suresi, 13) Onun görkemli sarayını her gören insan, -başta Sebe Melikesi olmak üzere- hayran kalmıştır  (Neml Suresi, 44) Hz  Zülkarneyn'in inşa ettiği setin yapımında ise, Allah'ın dilemesi dışında yıkılamayacak kadar güçlü bir teknik kullanılmıştır  (Kehf Suresi, 98) Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde, Altınçağ'da da imar işlerine çok büyük önem verileceğine dikkat çekilmektedir
  Bu dönemde şehirlere huzur ve barışın yanı sıra, üstün bir medeniyet de gelecektir  Bu hadislerden biri şu şekildedir: Mehdi Konstantiniyye ve diğer beldelerin imarına çalışır
  (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s  40) 
 
 * Zenginliği ve İhtişamı, İslam'ın Menfaati ve Allah'ın Rızasını Kazanabilmek İçin Kullanmaları
 
 
 
 Hz
  Süleyman, sahip olduğu zenginlikleri Allah'ın bildirdiği İslam ahlakını dünya üzerinde yaymak için en güzel şekilde kullanmıştır  Fethettiği ülkelerde yaşayan insanları öncelikle   Allah'a iman etmeye ve teslim olmaya davet etmiştir  Sebe Ülkesi'ne gönderdiği İslam'a davet mektubu bu konuda çok önemli bir delildir  Hz  Zülkarneyn de '    Rabbimin beni kendisinde sağlam bir iktidarla yerleşik kıldığı (güç, nimet ve imkan) daha hayırlıdır    ' (Kehf Suresi, 95) ayetinden de anlaşıldığı gibi, Allah'ın nimetiyle sağlam bir iktidara sahiptir  O da bu büyük gücünü yeryüzünde bozgunculuğu engellemek için kullanmıştır  
 
 Altınçağ'da da insanlar çok büyük bir zenginliğe, refaha ve huzura kavuşacaklardır
  Hz  Mehdi yeryüzünün tüm zenginliğini din ahlakını dünyaya hakim kılmak için kullanacak, fethettiği ülkelerde güzel ahlakı ve barışı esas alacaktır  Onun eşi ve benzeri olmayan uygulamaları insanların İslam ahlakına karşı kalplerinin yumuşamasına vesile olacak ve İslam ahlakı çok kısa bir sürede tüm dünyaya hakim olacaktır  Bu konudaki hadislerden bazıları şu şekildedir: Ümmetim arasında Mehdi çıkacak, Allah onu insanları zengin kılmak için gönderecektir
  Ümmet nimetlenecek, hayvanlar bol bol yiyip içecek, arz nebatını (dünya ürünlerini) çıkaracak    (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s  15) 
    Biattan önce, insanlar grup grup ona akın edecekler ve oraya giden herkes ondan bereket kazanacaktır  (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s  25) 
 
 * Altınçağ'da Yaşanacak  Bolluk ve Bereket
 
 
 
 Ayetlerden Hz
  Süleyman döneminde çok büyük bir zenginlik yaşandığı ve insanların refah içinde bir yaşam sürdükleri anlaşılmaktadır  Hz  Süleyman'ın sarayı son derece görkemlidir, çok büyük orduları vardır ve dünyanın dört bir yanına hakim olmuştur  Altınçağ da bolluk ve bereketiyle Hz
  Süleyman dönemiyle çok büyük bir benzerlik gösterecektir  İnsanlara her istedikleri sayılmadan, bol bol verilecek, havadaki kuşlar dahi Hz  Mehdi'nin hilafetinden razı olacaktır  Peygamber Efendimiz (sav)'in Altınçağ'daki bolluk, bereket ve refah ortamını tasvir eden çok detaylı açıklamaları bulunmaktadır  Bunlardan bazıları şu şekildedir: O zaman, yer ve gök ehli, bütün yabani hayvanlar, kuşlar, hatta denizdeki balıklar bile onun hilafetiyle sevineceklerdir
  Onun devrinde, akan ırmaklar bile suyunu fazlalaştıracaktır  (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s  31) 
    Sema yağmurunu indirecek, yer bereketini çıkaracak, daha önce görülmemiş bir biçimde ümmetim onun  zamanında rahata erecektir  (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s  9) 
 
 * Altınçağ Dönemindeki Adalet ve Hoşgörü
 
 
 
 Kuran ayetlerinde, Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn'in hoşgörülü, affedici ve barış yanlısı bir tutum içinde oldukları bildirilmiştir  Hz  Zülkarneyn, karşılaştığı topluma karşı güzelliği ilke edinmiş ve toplumu kolay olana davet etmiştir  (Kehf Suresi, 88) Onlara karşı adaletle davranmış ve sorunları karşısında onlara çıkış yolları göstermiştir  Kendisinden yardım isteyen topluma, karşılığında hiçbir şey beklemeden yardım etmiştir  Şüphesiz bunlar, Yüce Rabbimiz'in emrettiği güzel ahlakı en güzel şekilde yaşamasının birer sonucudur  
 
 Hz
  Süleyman da hakimiyeti boyunca adaletle hükmetmiştir  Hz  Mehdi de ortaya çıktığında İslam ahlakını tıpkı Hz  Zülkarneyn ve Hz  Süleyman gibi kültürel faaliyetlerle hakim kılacak, diplomasiyi kullanacak, sanat ve estetiğe önem verecek, adaleti ve dürüstlüğüyle tüm insanların sevgisini kazanacak ve barış dolu bir dünya oluşturacaktır  Dünya zenginlikleri insanlar arasında eşit bir şekilde dağıtılacak, yeryüzünden fakirlik ve yokluk kalkacaktır  Bu konu ile ilgili bazı hadisler şu şekildedir: Zulüm ve fıskla dolu olan dünya, o geldikten sonra adaletle dolup taşacaktır
  (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s  20) 
 
 O (Mehdi) arza sahip olur ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı adaletle doldurur
  Sizden ona kim yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa gelsin, ona katılsın  Zira o Mehdi'dir  (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s  14) Ebu Said Hudri Resulullah'tan rivayet ediyor:
 'Mehdi'nin izleyicileri ona sığınırlar, bal arılarının kraliçe arıya sığındıkları gibi (onun yanında güven ve huzur bulurlar), o yeryüzünü adalet ve dürüstlükle dolduracaktır
  ' (El Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s  30) 
 
 Müslümanlar İçin Ahir Zamana Yönelik Müjdeler
 Hz
  Süleyman'ın ve Hz  Zülkarneyn'in yaşadıkları dönemlerde gerçekleşmiş olan dünya hakimiyeti tüm Müslümanlar için çok büyük bir müjdedir  Çünkü yazı boyunca vurgulandığı üzere, bu kıssalarda ahir zamana yönelik önemli işaretler bulunmaktadır  Allah'ın sınırlarını titizlikle koruyan, İslam ahlakını dünya üzerinde hakim kılmak için ciddi bir çaba sarf eden ve hiçbir zorluk karşısında yılgınlık göstermeyen Müslümanlar, tarihin her döneminde mutlaka üstün geleceklerdir
  Allah'ın yardımı ve desteği mutlaka onların yanında olacaktır  
 
 Hz
  Süleyman ve Hz  Zülkarneyn yukarıda sayılan özelliklerinin dünyadaki karşılığını güçlü bir hakimiyetle (ve elbette Allah'ın diğer pek çok manevi lütfu ile) almışlardır  Ahir zamanda aynı hakimiyet, Hz  Mehdi vesilesiyle mutlaka gerçekleşecektir  Hz  Mehdi, Peygamberimiz (sav)'in de haber verdiği gibi tüm hizmetlerini yerine getirecek ve Allah'ın izniyle Kuran ahlakını tüm dünyaya hakim kılacaktır  Bu, Allah'ın iman edenlere bir vaadidir: 'Elçilerini hidayet ve hak din üzere gönderen O'dur
  Öyle ki onu (hak din olan İslam'ı) bütün dinlere karşı üstün kılacaktır; müşrikler hoş görmese bile  ' (Saff Suresi, 9) 
 Kaynak: mehdininozellikleri
  com 
			
			
			
			 
				__________________  Arkadaşlar, efendiler            ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler,            müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet            tarikatıdır   |