Cevap : Mustafa İslamoğlu'ndan Güzel Sözler
* İnfak *
179 İnfak ediniz Kur'an, iman ve namaz'dan sonra üçüncü olarak infakı sayar Allah insanları mallarıyla ve canlarıyla sınamaktadır Mal sınavını geçemeyenler, can sınavına girmeye hak kazanamayacaklardır Tıpkı Kabil gibi O, mal sınavını veremedi ve kaybetti Habil ise mal sınavını verince can sınavına girdi ve onu da kazanarak "şehadetname"sini aldı
180 İnfak Kur'an'da Allah için vermenin genel adıdır, înfakın farz olanına zekat, nafile olanına tasadduk denilir
181 Verebildiğiniz şey sizindir Çünkü insan ancak sahibi olduğu şeyi verebilir Eğer veremi-yorsan sen malın değil, mal senin sahibindir İslam'ın hakim olduğu toplumda mü'minler kırkta bir zekat vermekle yetinebilirler Ancak İslam'ın mahkum olduğu toplumlarda bir varlıklı Müslüman sadece kırkta bir zekatını vermekle yetinmemelidir Sahabe kırkta bir zekata "Zekatu'1-Bahil: cimrinin zekatı" derlermiş İslam'ın tüm yükünü mü'minlerin omuzladığı böylesi zor zamanlarda mü'minler içerisinden Asr-ı Saadet insanı gibi beşte bir, hatta Ka'b b Malik ve diğer bazı sahabiler gibi ikide bir verebilenler çoğalmalıdır
182 İnfak edince azalacağını zannetmeyiniz Allah için verdiğinin şuurunda olan, Allah'ın karşılığını kat kat vereceğini de bilir
183 Kur'an'da iman ve namazdan sonra infak zikredilir Kur'an infaktan o kadar çok söz eder ki, "vahiy insana Allah yoluna vermeyi öğretmek için gelmiştir" dense yeridir İnfak, kişinin Allah'ı kazancına ortak etmesidir Geliri artırmanın en kesin ve akıllı yolu Allah yolunda harcamaktır Allah yolunda harcamak, eksiltmek değil çoğaltmaktır; deneyebilirsiniz
184 Bollukta da veriniz darlıkta da Hatta, işini bilenler, asıl muhtaç oldukları zaman infak ederler Vermek için zengin olmayı bekleyenler hiç veremeyecekler demektir Yokluk sırasında veremeyenler varlıkta hiç veremezler Hem, vermenin artırdığına inananlar en muhtaç oldukları zamanda verirler Bilir ve inanırlar ki, verdikleri kendilerine kat kat iade edilecektir,
185 Denge, yaratılışın sırrıdır Denge, mahlukatın tâbî olduğu en büyük kanundur Denge, sünnetullahtır Kâinat ilâhi bir denge üzerinde hareket etmektedir
186 Duygu, düşünce ve eylem dengesini bozmayınız Dengesizliğin kozmik karşılığı kıyamettir Ferdi dengesizlik ferdin kıyametini, sosyal dengesizlik toplumun kıyametini getirir
187 Hepiniz Müslüman olarak Allah'ın "Selam" isminin bir tecellisi olarak yaradılışın kanunu kıldığı dengeyi korumakla görevlisiniz Tarih, dengeyi bozanlarla dengeyi korumak isteyenler arasındaki ölümsüz mücadelenin adıdır Peygamberler, İlahi dengeyi tavır ve davranışlarıyla sembolleştiren ideal örneklerdir Kitaplar, denge öğretisinin İlahi metinleridir
188 Evrensel olanla bölgesel olan arasındaki hassas dengeyi koruyunuz Bölgenizde olup bitenlerle ilgilendiğiniz gibi üzerinde yaşadığınız ve size emanet edilen dünyada neler olup bittiğiyle de ilgileniniz
189 Aynen bunun gibi güncel olanla olmayan arasındaki dengeyi de koruyunuz Günlük hadiseleri yorumlarken güncelin etkisinde kalarak değil, o hadiselerle, zamanın ve zeminin değişmesiyle değişmeyen sosyal, siyasal ve evrensel kanunlar arasındaki ilişkiyi bularak sonuca gidiniz Bunun için de iki şeyi çok iyi biliniz: I) Özel ve genel tarihinizi, II) Sünnetullah dediğimiz evrensel yasaları
* Maişet *
191 Ne kadar varlıklı olursanız olunuz yine de bir meslek ve zenaatiniz olsun Hele memursanız bunu boynunuza bir borç biliniz Ve yine biliniz ki "cici efendiler" sizi birgün yarı yolda bırakabilirler İşte o zaman rızık korkusuna, ekmek kaygusuna düşmezsiniz
192 Aldığınız sürece kalınız, vermeye başladığınızda terkediniz Oraları "rızkın dar kapısı" kabul ediniz Verdiğiniz taviz, aldığınız maaşı kat kat katlıyorsa siz zarar ediyorsunuz demektir
193 İslami olmayan ortamlarda diken üstünde oturur gibi oturunuz Akidenizle çatışan bir göreve ucunda hazine olsa iltifat etmeyiniz Unutmayınız ki imanı vererek yapacağınız bir alışverişten mutlak iflas ile çıkarsınız
194 Üzerinize aldığınız bir görevi mii'minin şanına yaraşır bir biçimde yerine getiriniz Değil dostlarınızı düşmanlarınızı dahi kendinize gıbta ettiriniz İşinizi ciddiye alınız Unutmayınız ki işini ciddiye almayanı kimse ciddiye almaz
195 Yaptığınız işin hakkını veriniz Şahsi menfaatiniz için inancınıza laf getirmeyiniz İzzetini ilk savunacağınız ve koruyacağınız şey nefsiniz değil dininiz olmalıdır Töhmet makamında bulunmayınız Bazı şeyler 'liaynihi' yasak olmamakla birlikte töhmete vesile olacağı için ligayrihi' yasak olurlar Bazı şeyler de vardır ki eskilerin deyimiyle "şüyuu vukuundan beter"dir Yani duyulması o şeyin gerçekleşmesinden daha kötü sonuçlara yol açar Böylesi bir duruma düşmekten sakınınız
196 Hayatın dağdağası altında imanınızı ezdirmeyiniz Gündelik sorunların eline imanınızı vermeyiniz Aksine gündelik sorunlarınızı imanınızın eline veriniz, korun üstündeki kar gibi eridiğini göreceksiniz
__________________
|