Şengül Şirin
|
Türkiyede Fındık üretimi
Türkiyede fındık üretimi
TÜRKİYE’DE FINDIK ÜRETİMİ
Türkiye’deki üretimi çok eskilere dayanan fındık,geleneksel ihraç ürünü olma niteliğini devam ettirmekte ve ülke ekonomisine oldukça büyük katkıda bulunmaktadır Fındık üreten ülkeler arasında saha,üretim ve ihracat bakımından ilk sırada yer almamıza karşılık,birim sahadan alınan ürün bakımından diğer üretici ülkelerin gerisinde bulunmaktayız Yıldan yıla dalgalanma göstermekle birlikte ülkemizdeki fındık üretim artışı denetimsiz ve kontrolsüz olarak genişleyen üretim sahasından karşılanmaktadır
Dünya fındık ihracatındaki ülkemizin payının yüksek olması, fındık çeşitlerimizin kaliteli olmasına ve dünya fındık üretim alanının büyük çoğunluğunun elimizde olmasına bağlı bulunmaktadır Fındık çerezlik olarak tüketildiği gibi, pastacılık ve şekerleme sanayiinde geniş ölçüde kullanılma alanına sahiptir Üretilen fındığın %10-15′i ise ülke içerisinde çerezlik olarak ve yeni oluşan pasta ve şekerleme sanayiinde tüketilmektedir İşlenmiş ve mamul olarak fındık ihracatımız ise çok az bulunmaktadır Fındığın bir çok üretim ve pazarlama sorunları bulunmaktadır Üretim sorununun başında verim düşüklüğü gelmektedir Fındık bahçelerinin yaşlı ve çok sık dikilmiş olması,tozlayıcı noksanlığı,budama,gübreleme ve mücadele gibi teknik uygulama noksanlıkları verim düşüklüğünün en önemli sebepleridir Pazarlama sorunlarının başında ise o yıl üretilen fındığın ihraç edilmemesi ve buna bağlı olarakta yıldan yıla stokların oluşmasıdır Fındık üreticilerine yardımcı olmak amacıyla, üretimde dikkat edilmesi gereken teknik konulara ağırlık verilmiş ve üretimde karşılaşılan güçlükler dikkate alınarak çözümüm yolları önerilmiştir Fındık Karadeniz Bölgesinde yaklaşık 3150 köyde, Türkiye nufüsunun %7 5′ olan 3 205 000 kişinin diğer bir yaklaşımla 400 000 dolaylarındaki çiftçi ailesinin tek geçim kaynağıdır Ayrıca Türkiye ekonomisi için de büyük bir önem taşımaktadır Zira fındık dış satımımıza 1978-1980 yılları arasında % 13-16 oranında, 1981 – 1980 yılları arasında % 4-6,5 oranında katkıda bulunmuştur Son yıllardaki katkı payının azalması genel ihracatımızın 3-3 5 kat artış göstermesinde kaynaklanmaktadır Fındık ayrıca tarımın yapıldığı çok meyili toprak derinliği az olan arazilerin değerlendirilmesinde ve erozyona karşı korunmasında da etkili olmaktadır
Giresun Fındık Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü kayıtlarına göre 1982 yılında Türkiye fındık dikim alanının 415 358 hektar dolaylarında olduğu tahmin edilmiştir Ancak değişik kişi ve kuruluşlar fındık alanı ve üretim miktarını farklı tahmin etmektedirler Bu çelişkili durumun ortadan kaldırılması için Türkiye’deki fındık üretim alanının kesin olarak bilinmesi zorunluluğu vardır Ülkemizde fındık ,Ordu ,Giresun, Trabzon ,Sakarya, Bolu ve Samsun illeri başta olmak üzere 12 ilde ekonomik olarak İstanbul ve Bursa illeri başta olmak üzere 20 ilde de çerezlik olarak üretilmektedir
Özellikle son 10-15 yıl içeresinde Türkiye’de hızlı bir üretim alanı artışı olmuştur 1973 yılnda 360 091 hektar dolaylarında olduğu tahmin edilen fındık üretim alanları 1982 yılları arsında 415 358 dolaylarına yükselmiştir 1973-1982 yılları arsında göürülen 55 267 hektarlık artışın 26 357 hektarlık kısmı Samsun ili dahil olmak üzere Batı Karadeniz bölgesinde,24 606 hektarlık kısmı ise Doğu Kardeniz bölgesinde olmuştur Bu dönem içeresindeki alan genişlemesi Doğu Karedeniz bölgesinde %29 26 oranında gerçekleşmiştir Fındığın özellikle Batı Karadeniz bölgesinin verimli, düz ve az meyili arazilerine kaymasının sebepleri, bu dönem içersinde fındığın satış garantisinin olması,yüksek taban fiyatı ile desteklenmesi ve arazilerin yeni fındıklığa tahsis edilmesi sonucu %30-50 oranında daha yüksek ürün vermesidir Türkiye’de dektara fındık verimi ortalanması 1969-1972 yılları arasında 61 33 kg dolaylarında iken 1979 – 1982 yılları arasında 70 50 kg dolaylarına çıkmıştır On yıl içersinde meydana gelen %18 80 oranındaki verim artışı, üretim tekniğinin nispeten iyi uygulanmasından ziyade verimli, düz ve taban arazilerde yetiştirilmesinden ileri gelmektedir Dünya fındık üretim alanı 525 000 hektar dolaylarında bulunmaktadır Bu üretim alanının %79 16’sı Türkiye’de, %6 47’si İspanya’da ve %2 47’si A B D ’de 100kg dolaylarında bulunmaktadır Türkiye’de verimin düşük olasının birçok sebepleri bulunmaktadır
Türkiye’de Fındık verimin düşük olmasının sebepleri
a İşletmelerin büyüj çoğunluğu çok parçalı ve yeterli büyüklükte degildir
b Fındık bahçeleri yaşlı ve birçoğu ekonomik ömrünü tamamlamıitır
c Arazilerin çok meyili ve toprak-su muhafaza tedbirleri alınmadan bahçeler kurulmuştur
d 30 dektarın küçük fındık aile işletmelerinde elde edilen gayrisafi gelir bu işletmelerin işletme masraflarını karşılayamakta ve bu yüzden budama gübreleme ve mücadele gibi kültürel uygulamalar usülünde uygun ve yeterince yapılmamaktadır
e Fındık bahçelerinin kurulmsısnda tozlatıcı çeşitleri yer verimediğinden meyve tutum oranı azalmakta ve necitede verim düşmektedir
Çizelge 1 : Takvim Yılı İtibariyle Türkiye Genel İhracatı ve Türkiye Fındık İhracatı (Dolar Olarak)
Yıl Türkiye Genel İhracatı Türkiye Fındık İhracatı Oran (%)
1979 2 261 195 000 352 992 000 15 61
1980 2 910 121 000 394 849 357 13 57
1981 4 702 933 000 301 772 317 6 42
1982 5 745 973 000 240 694 367 4 18
1983 5 727 879 000 245 985 846 4 29
1984 7 133 602 000 304 800 290 4 27
Çizelge 2 Türkiye Fındık Üretim Alanları (Hektar)
İller Saha
Ordu 120 000
Giresun 106 300
Trabzon 61 024
Sakarya 42 322
Bolu 32 794
Samsun 27 035
Zonguldak 10 205
Rize 3 800
Kocaeli 2 069
Artvin 1 800
Kastamonu 1 425
Sinop 584
Diğer İller 6 000
TOPLAM 415 358
Çizelge :3 Türkiyedeki fındık saha artışı ve oranları
BÖLGELER 1973 Yılı 1980 Yılı 1973-1982 Yılı
Saha
(Ha) Oran
(%) Saha
(Ha) Oran
(%) Saha
Artışı
(Ha) Artış
Oranı
(%)
Dogu
Karadeniz
Bölgesi 268 318 74 51 292 924 70 52 24 606 9 17
Batı
Karadeniz
Bölgesi 90 077 25 02 116 434 28 03 26 357 29 26
Çerezlik
Bölge 1 696 0 47 6 000 1 45 4 304 253 77
TOPLAM 360 091 100 415 358 100 55 267 292 20
Çizelge: 41969-1972 ve 1979-1982 Yılları arasında Türkiye fındık üretim alanı üretim ve verim durumu
Yıllar Alan (1000 Ha) Üretim (100 Ton) Verim (Kg Da)
1969 297 4 171 6 57 7
1970 312 9 264 4 84 5
1971 323 8 165 9 51 2
1972 350 4 185 9 53 0
ORTALAMA 321 1 196 9 61 3
1979 395 3 292 0 74 2
1980 401 9 238 0 59 2
1981 411 4 395 0 96 0
1982 415 4 220 0 53 0
ORTALAMA 406 0 286 3 70 5
Çizelge: 5 Fındık üreten ülkelerin fındık üretim alanları, üretim miktarları ve verim durumları
(Üretim ve verim 1979-1982 yılları ortalamasıdır )
Ülkeler Alan (Ha) Oran (%) Üretim (Ton) Oran (%) Verim (Kg/Da)
Türkiye 415 358 79 16 286 250 67 68 68 91
İtalya 62 347 11 88 105 920 24 04 169 88
İspanya 34 000 6 47 17 750 4 20 52 20
A B D 13 000 2 47 13 020 3 08 100 15
TOPLAM 524 705 422 020
SİSTEMATİKTEKİ YERİ
Bölüm Spermatophyta Tohumlu bitkiler
Alt Bölüm Angiospermae Kapalı tohumlar
Sınıf Dicotyledoneae İki çenekliler
Takım Fegales Kayıngiler
Familya Betullaceae Huşgiller
Alt familya Coryleae Fındıkgiller
Cins Corylus L Fındık
Fındık Rehber’e göre 12 Beijerinck’e görede 20 tür ihtiva etmekte isede önemli olan ve kültürlü yapılan türler; Corylus avellana L-Adi fındık Corylus colurna L-Türk fındığı ve Corylus mexima Mill-lambert fındığıdır Ayrıca muhtelif türlerin melezleride önemlidir Bazı varyetelerde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir Fındık türlerinin ayrılmasında dikkate alınan en önemli özellik zuruf şekli ve yapısıdır 
BİTKİSEL ÖZELLİKLERİ
Türkiye’de yetiştirilen kültür fındık çeşitleri 3-5m boylanabilen çalı formunda,İtalya,İspanya ve A B D ’de yetiştirilen fındık çeşitleri ise 6-8m boylanabilen küçük ağaçcıklar şeklindedir Kültüre alınmamış yabani fındık formları ise 10-20 ve hatta 40m ’ye kadar boylanabilmektedir Fındığın kromozom sayısı 2n=22′dir
1 Kök: Saçak kök şeklinde olan fındık kökleri fazla derine gitmez Genellikle taç izdüşümüne kadar gelişme göster- mektedir Kök gelişmesi meyilli arazilerdeki ocakların üst kısımlarında az, yan ve alt kısımlarında ise daha fazladır
2 Yaprak: Şubat ayında gelişmeye başlayan ve kısa bir sap ile yıllık sürgünler üzerinde almaşıklı olarak dizili bulunan yapraklar, yuvarlak veya hafif uzunca ve genellikle kalp şeklinde olup 10 12 cm uzunlukta ve 8 10cm genişliktedir Yaprakların kenarları dişli ve yer yer derin dişli,altyüzleri hafif tüylü ve mat, üst yüzleri ise açıktan koyu yeşile kadar değişebilen renge sahiptir Yaprak damarları üst yüzde içeriye doğru girintili alt yüzde ise çıkıntılıdır
3 Tomurcuklar: Yıllık sürgünler üzerindeki yaprak koltuklarında Haziran ayından itibaren gelişmeye başlayan tomur- cuklar yumurta biçiminde ve yeşil renktedir Çiçekler: Fındık tek evcikli bir bitki olup erkek ve dişi çiçekleri aynı bitki üzerinde fakat ayrı ayrı yerlerde bulunmaktadır
• Erkek Çiçekler: Püs,kedicik ve şeton adıda verilen erkek çiçekler Haziran ayı içerisinde yıllık sürgünler üzerindeki yaprakların koltuklarında tek tek veya gruplar halinde gelişmeye başlarlar Başlangıçta renkleri yeşil, gelişmesi ilerledikçe açık yeşil ve fenerlenme esnasında da açık sarı renk alırlar Fenerlenmesi sona eren püslerin renkleri kahverengileşir,esmer renk alır ve dökülürler Gelişmiş ve fenerlenme durumuna gelmiş erkek çiçek başakları çeşitlere göre değişmekle beraber 6-10 cm boyunda olup her bir erkek çiçek başağında 200 civarında çiçek bulunmakta ve olgunlaşmış olan bir püs 5 5 milyon dolayında çiçek tozu yayabilmektedir Olgunlaşan püsler Kasım ayından itibaren çiçek tozu yaymaya başlarlar ve çeşitlere göre değişmekle beraber çiçek yaymaları Şubat sonu ve Mart ayı ortalarına kadar devam etmektedir
• Dişi Çiçekler: Karanfil adı verilen dişi çiçek kümeleri bir tepe tomurcuğu veya yan tomurcuk olarak Haziran ayında gelişmeye başlar Dış görünüşleri yumurta biçiminde olan tomurcuklar birbiri üzerine binmiş pulcuklardan meydana gelmiş ve her pulcuk bir brakte yaprağı ile iki çiçekten oluşmuştur Bir dişi çiçek kümesi 4-24 pistil ihtiva etmektedir Bir çift pistil bir çiçeğe bir çiçeğe karşılıktır Dişi çiçek kümeleri gelişmelerini Kasım ayından itibaren tamamlamakta ve karanfil adı verilen pistilleri görülmeye başlamaktadır Başlangıçta açık renkli olan pistiller daha sonra koyu kırmızı renk alırlar İşte bu kırmızı uç safhasından sonra çiçek tozu kabul edebilir olgunluğa ulaşmış olurlar Çiçek tozu kabul etmemiş olan karanfiller kırmızı renklerini 40 gün kadar muhafaza etmektedirler Karanfiller çiçek tozu kabul edebilecek olgunluğa (receptiv) gelmelerinden itibaren en ideal çiçek tozu kabul etme süresi 15 gün olup 30 güne kadar çiçek tozu kabul edebilmektedirler Çiçek tozu kabul etmiş olan karanfiller bir hafta içersinde kırmızı renklerini kaybederek esmerleşirler Yurdumuzda yetiştirilen fındık çeşitlerinin erkek ve dişi çiçekleri aynı zamanda olgunluğa (homogami) ulaşmazlar Kısmen erkek çiçekleri dişi çiçeklerinden daha önce açan (protandry) çeşitler bulunmasına karşılık (Sivri,Palaz,Foşa), çeşitlerimizin büyük bir çoğunluğu dişi çiçeklerini erkek çiçeklerinden daha önce (protogny) olgunlaştırmaktadırlar Çeşitlere göre değişmekle birlikte karanfiller Kasım ayından itibaren açılmaya başlamakta Şubat sonu ve Mart ayı ortalarına kadar devam etmektedir
4 Yumurtalık: Yumurtalık iki bölmelidir Her bir bölme içersinde asılı bir yumurta bulunur Genel olarak bunlardan bir tanesi gelişir diğeri dunura uğrar İki yumurta döllenip gelişirse ikiz fındık meydana gelir
5 Zuruf : Fındık meyvesini dıştan saran kısımdır Bazı çeşitlerde meyve boyunu kısmen aşmakta,bazı çeşitlerde ise meyve boyunun birkaç katı büyüklükte olabilmektedir Gelişmiş olan zuruf yeşil renkli olup hasat olumunda tabandan itibaren sarımtırak kırmızı renk alır Çeşitlere göre değiş- mekle beraberzurufun uçları az veya çok derin dilimli ya da boru şeklinde tek parçalı olmaktadır
6 İç: Bütün fındıklarda yenilebilen iki parçalı bir kotiledondan meydana gelen iç,dış kabuğun şekline uygun olarak yuvarlak, sivri veya badem şeklindedir İçin uca yakın orta kısmında küçük bir embriyo bulunmaktadır
7 Çotanak: Zurufun meyveli şekli olan çotanak küçük bir sap ile yıllık sürgünlere bağlı bulunmaktadır Bir karanfildeki döllenen çiçek sayısı kadar çotanaklarda meyve oluşmakta ve çeşitlere göre sayısı değişmektedir
Şekil: 1 Fındıkta erkek ve dişi çiçekler
TOZLANMA VE DÖLLENME BİYOLOJİSİ
Fındık Kasım ayından itibaren çiçek açmaya başlamakta ve çeşitlere göre değişmekle beraber çiçeklenme Mart ayı ortalarına kadar devam etmektedir Püslerin olgunlaşması ve anterlerin patlaması ile etrafa etrafa yayılan çiçek polenleri dişi çiçek pistilleri üzerine rüzgârlarla taşınmakta ve tozlama olayı meydana gelmektedir Çiçek pistilleri üzerine gelen polenler çimlenmekte ve çim boruları ile yumurtalık tabanına kadar uzantı teşkil ettirmektedir Yumurtalık tabanına ulaşan çim boruları yumurtalığın gelişmesine kadar 3-5 ay sakin bir devre geçirerek beklemektedir Çiçek pistilleri üzerindeki polenlerin çimlenmesi üzerine birçok faktörler etki yapmaktadır Polen yayılmasından hemen önceki bir devrede nispeten düşük bir sıcaklık ve yüksek rutubet iyi kaliteli çiçek tozu için uygun olan iklim faktörüdür En önemli olanlardan bir taneside çiçek polenlerinin çimlenmesinin genetik özellik göstermesidir Dişi çiçekler tamamen açıldıktan sonra bir ay kadar bir süre kırmızı renklerini muhafaza ederler ve çiçek tozu kabul edebilir(receptiv)durumdadırlar Optimum çiçek tozu kabul edebilme süresi ise 15 gündür Dişi çiçeğin styl kısmına nazaran stigma kısmı daha uzun, üst yüzeyleri girintili çıkıntılı olup çiçek tozu kabul edebilme yüzeyleri geniştir Polenler stigma üzerinde çimlendikten sonra polen tüpü styl içersindeki doku demetleri içersine girerler ve giriş stigma içerisindeki hücreler arası yolla olur
Polen tüpünün gelişmesi hızlı olup iletken doku demetleri ilerlemesi ve styl’ in tabanına ulaşması için 10 gün yeterlidir Bu süre polenin çimlenme kabiliyeti ve çevre ısısına görede değişir Stigma üzerine ulaşan çiçek tozlarından ancak birkaç tanesi styl’in tabanına kadar ulaşır ve döllenme olayında rol oynarlar Onun için polenlerin miktarından çok kalitesi önemlidir Styl’in tabanına ulaşan polen tüpü dinlenme peryoduna girer Çünkü yumurtalık teşekkül etmemiş ve bir doku yığını (Primordium ovarien) halindedir Dişi çiçekler tozlandıktan sonra bu doku yığını gelişerek yumurtalık halini alır Başlangıçta yavaş gelişme gösteren yumurtalık Nisan ayının sonuna kadar normal hacminin ancak %10′u kadar gelişme gösterir ve Mayıs ayı başından itibarende hızlı bir gelişme peryodu içersine girer Gelişmenin %90′ı takip eden 3-4 hafta içersinde gerçekleşir
Bu gelişmenin sonunda iki yumurtalık oluşur Tozlanmadan yumurtalığın gelişmesine kadar 3-5 ay gibi bir süre geçer ve çimlenen çiçek tozları styl’in tabanında sakin olarak yumurtalığın gelişmesini bekler Mayıs ayı sonu ve Haziran başlangıcında oluşan yumurtalıklardan genellikle bir tanesi döllenir ve gelişir,diğer yumurtalık dumura uğrar Eğer her ikisi döllenip gelişirse ikiz fındık meydana gelir Karşılıklı tozlanan çeşitler kendi kendini tozlayan çeşitlere göre daha fazla meyve tutumu sağladığından bahçede iyi bir çeşit karışımının yapılmasını gerekmektedir
TÜRKİYEDE YETİŞEN ÖNEMLİ FINDIK ÇEŞİTLERİ
Ülkemizde yetiştirilen fındık çeşitleri meyve şekil ve özelliklerine göre üç grupta toplanır
1 YUVARLAK FINDIKLAR
2 SİVRİ FINDIKLAR
3 BADEM FINDIKLAR
Yuvarlak Gruba Giren Fındık Çeşitleri:
a Tombul Fındık: Ülkemizde yetişen en önemli fındık çeşididir Daha ziyade Giresun ilinde yaygın olarak yetiştirilmektedir Meyve kalitesinin çok iyi olması uluslar arası pazarlarda kolayca tutunmasını sağlamış ve Türk fındığı dünya ülkelerince aranır duruma gelmiştir Periyodisite özelliği gösteren tombul fındık çeşidi iyi ve bakımlı bahçe koşullarında her yıl düzenli ve oldukça yüksek verim vermektedir Olgun, meyvesi dolgun ve muntazam şekillidir Tabla kısmına doğru genişlemekte, uca doğru muntazaman daralarak sivri bir uç ile nihayetlenmektedir Meyvenin üzeri bariz olukludur Ortalama uzunluğu 17 58 mm ve genişliği 17 04 mm olan tombul fındığın randımanı %50-52′dir Kabuk açık,parlak, kahverengi,uçtan itibaren yarısına kadar kirli beyaz havlı olup ortalama kabuk kalınlığı 1 10 mm ve kolay kırılmaktadır Tablası geniş, yayvan,ortası kabarık, meyve bu kısım üzerindebir tarafa meyilli olarak durabilmektedir İç meyve zarı (testa) açık kahverengi, parlak,pürüzsüz,ince,ete yapışık ve üzeri hafif damarlıdır Depolama ve taşımada önemli olan iç meyve zarları kolay soyulmakta ve beyazlatılmaya elverişlidir
İç meyve kabuk şekline uyum sağlamış, meyve eti beyaz,parlak ve gevrek olup göbek boşluğu küçük, yağ oranı %69-72′dir Yağ oranının yüksek olması iç’in mekaniksel basınca dayanıklılığını azaltmakta ve kolay bozulmaya neden olmaktadır Bu yüzden kırma, ambalajlama, depolama ve taşımada itinalı olmayı gerektirmektedir 670 – 730 adet kabuklu fındığı 1kg gelen bu çeşidin zurufları meyve boyunun 2,5 katı büyüklükte ve ço- ğunlukla 3 ve 4′lü çotanak oluşturmaktadır
b Palaz Fındık: Lezzet ve kalitesi orta olan bu fındık çeşidi daha ziyade Ordu ilinde yaygın olarak yetiştirilmektedir Tombul fındıktan oldukça iri olan meyvesi dolgun, yuvarlak ve basık,tabla kısmı geniş, uç kısmı ise havlıdır Ortalama 16 01 mm uzunluk ve 19 26 mm genişlikte olan meyvelerinin kabuğu donuk kahverenktedir Kabuk kalınlığı ortalama 1 66 mm ve kolay kırılır İç meyvenin üzerinde kahverenkli, ince ve ete yapışık zar bulunmaktadır Meyvesi beyaz ve göbek boşluğu nisbeten büyüktür 600 – 650 adet kabuklu fındık 1kg gelmekte ve randımanı %49-51,yağ oranı 64-68′dir Kökleri yüzlek ve daha çok yanlara gelişme gösterdiğinden toprak derinliği az, killi, kumlu ve çakıllı topraklarda dahi yetişebilmektedir İlkbaharda diğer fındık çeşitlerinden daha önce uyandığından dondan daha fazla zarar görmekte ve meyveleri daha çok haşere zararına uğramaktadır Genellikle 2 ve 4′lü çotanak oluşturan bu fındık çeşidinin zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklüktedir
c Foşa Fındığı: Daha çok Trabzon yöresinde yetiştirilen iri ve gösterişli bir fındık çeşididir Kabuğu kırmızımtırak -kahverengte, ortalama 1 20 mm kalınlıkta ve orta derecede serttir Ortalama 17 87 mm genişlikte kabuklu meyveye sahiptir İç meyve zarları koyu kiremit, kahverengi, üzeri kaba damarlı, kalınca, meyve etine yapışık, içi fildişi renkte, sertçe ve göbek boşluğu büyük olan iç, meyve kabuğunu iyice doldurmuştur İç randımanı %50-53 ve yağ oranı % 66 69′dur Tabla kısmı darca olan bu çeşidin 475-550 adet kabuklu meyvesi 1kg gelmektedir Genellikle 2′li çotanak oluşturmakta ve zurufları meyve boyunun 2 katı büyüklüktedir
d Çakıldak Fındık: Ordu ilinde yaygın olarak yetiştirilen bu fındık çeşidi Batı Karadeniz bölgesinde Delisava adı ile tanınmakta ve geniş ölçüde üretimi yapılmaktadır Diğer fındık çeşitlerimizden çok daha geç uyandığından ilkbaharın geç donlarından az zarar görmekte, her türlü iklim ve toprak koşullarına kolay uyabilmekte olan bu çeşidin verimi çok yüksektir Oldukça iri ve nisbeten uzunca olan meyvelerin lezzet ve kalitesi iyi değildir Meyve kabuğu açık kahverenkli, 1 2 mm kalınlıkta ve kolay kırılmaktadır Tabla kısmı geniş, düz ve dışa nisbeten bombe yapmıştır İç meyve kabuk içerisini iyice doldurmuştur Meyve etine yapışık, damarlı ve kalınca zarları bulunmaktadır Meyve eti fildişi renkte, gevrek ve göbek boşluğu orta derecede büyüktür Kabuklu meyve ortalama 18 41 mm uzunluk ve 17,76 mm genişliktedir 580-610 adet kabuklu fındık 1kg gelmektedir Randımanı %52-54 ve yağ oranı %58-63′dür Genellikle 4′lü çotanak oluşturmakta ve zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklüktedir
e Kalınkara Fındığı: Diğer fındık çeşitlerinin zor yetiştiği zayıf topraklarda dahi kolayca kolayca yetiştirilen bu fındık çeşidine fındık bahçeleri içersinde sık rastlanmakta ve ömrü azdır Kabuğu mat, kirli kahverengi olup uç kısmı boz renkli ve hav tabası ile kaplıdır Meyvesi yuvarlak, tabla kısmının ortası kabarık ve bu kısım üzerinde meyve meyilli bir şekilde durabilmektedir İç meyve üzerinde meyve etine yapışık, kalın pürüzlü ve koyu kahverenkli zar bulunmaktadır Meyve eti donuk beyaz renkte ve gevrek olup göbek boşluğu büyük olduğu için çabuk bozulur İç meyve randımanı %48-49 ve yağ oranı %59-64′dür Kabuğu ortalama 1 3 mm kalınlıkta olan bu fındık çeşidinin kabuklu meyvesi 19 27 mm uzunluk ve 19 03 genişliktedir 450-525 adet kabuklu fındık 1kg gelmektedir Zurufları gösterişli ve meyve boyunun iki katı büyüklükte olup çotanaklarındaki meyve sayısı genellikle 3′lüdür İç meyvenin %30-44′ü ikiz olmakta ve istenmeyen bu özellik ticari değerini düşürmektedir
f Kargalak Fındık: Trabzon ve Hopa dolaylarında kısmen yetiştirilen çok iri bir fındık çeşididir Kabuğu kalın ve iç doldurması zayıf olduğundan yetiştiriciliği yapılmamakta, fındık bahçeleri içersinde az da olsa rastlanılmaktadır Kabuklu meyve tabla ve uçtan basık, ortalama 18 58 mm uzunlukta ve 23 75 mm genişliktedir Kabuğu oldukça kalın ve sert ortalama 1 33 mm kalınlıktadır İç meyve üzerinde oldukça, kalın, kahverenkli zar bulunmaktadır Meyve eti beyaz, gevrek, göbek boşluğu büyük ve kolay bozulmaktadır İç meyve randımanı %46-58 ve yağ oranı %57-63′dür 340-370adet kabuklu fındık 1kg gelmektedir Çoğunlukla 2′li ve 4′lü çotanak oluşturan by fındık çeşidinin zurufları meyve boyunun 1,5 katı büyüklükte ve uç kısmı sık parçalıdır
g Uzunmusa Fındığı: Daha çok Ordu yöresinde yetiştirilme alanı bulunan bu fındık çeşidi iri, dolgun, ince kabuklu, oldukça verimli ve kalitelidir Meyve kabuğu kırmızımtırak kahverenkli ortalama 0 99 mm kalınlıkta ve tabla dışa çıkıntı yapmıştır Kabuklu meyve ortalama 18 85 mm uzunluk ve 17 52 mm genişliktedir İç meyve kabuğunu iyice doldurmaktadır İç meyvenin üzerinde ete yapışık,ince,parlak ve pürüzsüz zar bulunmaktadır Beyazlatılmaya elverişli olan iç meyvenin eti beyaz, gevrek, lezzetli ve göbek boşluğu küçüktür Randımanı %54-56 ve yağ oranı %64-68′dir 620-670 adet kabuklu fındık 1kg gelmektedir Zurufları kısa ve meyve boyunun 1-1,5 katı büyüklükte olup uçları sık parçalıdır Genellikle 4 ve 5′li çotanak oluşturmaktadır
h Mincane Fındığı: Tombul fındık çeşidine çok benzeyen mincanenin üzerinde koyu kırmızı çizgiler bulunmaktadır Daha ziyade Trabzon yöresinde yetiştirilmektedir Verimi düşük ve periyodisite göstermektedir Kabuğu açık kahverenkli ve tablası nisbeten dışa çıkıntı yapmıştır Kabuk kalınlığı ortalama 1 2 mm ve kırılması kolaydır Kabuklu meyve ortalama 18 96 mm uzunluk ve 17 50 mm genişliktedir Randımanı %48-50 ve yağ oranı %59-65′dir İç meyve zarı açık renkli, ince, meyve eti beyaz, gevrek ve göbek boşluğu nisbeten büyükçedir 730-760 adet kabuklu meyve 1kg gelmektedir Zuruf meyve boyunun 1,5-2 katı büyüklüktedir Çoğunlukla 4′lü çotanak oluşturmaktadır
ı Cavcava Fındığı: Yetiştirilme alanı çok az bulunan bu fındık çeşidinin kabuğu kahverenkli, ortalama 0 9-1 mm kalınlıktadır Tablası dışa çıkıntılı olan bu fındık çeşidinin kabuklu meyvesi ortalama 18 46 mm uzunluk ve 17 33 mm genişliktedir İç meyve üzerinde kalınca ve kahverenkli zar bulunmaktadır Meyve eti fildişi renkte ve göbek boşluğu büyükçedir Randımanı % 52-54 ve yağ oranı %63-66′dır 700-780 adet kabuklu fındığı 1kg gelmektedir Zurfları meyve boyunun 2 katı büyüklükte ve çoğunlukla 3 ve 4′lü çotanak oluşturmaktadır
i Kan Fındığı: Çok lezzetli olan bu fındık çeşidinin kabuğu koyu kırmızı – kahverenktedir Nisbeten Trabzon yöresindeki fındık bahçelerinde yer yer rastlanılmaktadır Tabla düz uca doğru muntazam olarak daralmakta ve sivri bir uç ile nihayetlenmektedir Kabuk kalınlığı ortalama 0 9 mm ’ dir Kabuklu meyve 18 29 mm uzunluk ve 17 32 mm genişliktedir İç meyve üzerinde ete yapışık ve kırmızı, oldukça kalın zar bulunmaktadır Meyve eti fildişi renkte, gevrek ve göbek boşluğu ortadır Randımanı %52-54 ve yağ oranı % 66-69′dur 680-715 adet kabuklu meyve 1kg gelmektedir Zurufları boru şeklinde, koyu kırmızı renkli ve meyve boyunun iki katı büyüklüktedir Çotanakta meyve sayısı çoğunlukla 3′lü ve 4′lüdü[M]r :
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|