10-11-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Buz Pateni Hakkında
Buz Pateni Hakkında
Paten ayakkabının altına takılan özel bir donanımla, buzun üzerinde kayarak ya da düzgün sert bir zeminin üzerinde hareket ederek yapılan bir spordur Bu sporu yapmak için ayakkabıya takılan donanıma da paten denir İki tür paten vardır: Buz pateni ve tekerlekli paten Buz pateninde, patenin altında bulunan keskin kenarlı bir çelik çubuğun yardımıyla, patenci buzun üzerinde kayar Tekerlekli patende, patenin altındaki dört küçük tekerlek, patencinin düzgün sert bir zeminin üzerinde kesintisiz olarak hareket etmesine olanak verir
Buz Pateni
İlk patenciler, 2 000 yıl önce özel bir biçim verip düz bir tabanın üzerine yerleştirdikleri sığır kemiklerini ince deri bağlarla ayaklarına bağlayan İskandinavyalılardı Bu ilkel patenler, onların donmuş akarsular ve göller üzerinde kayarak hızla hareket etmelerini sağlardı Sonraları kayma yüzeyi kemik yerine metal çubuktan yapılan patenler kullanılmaya başladı Başlangıçta patenlerin altındaki bu metal çubuklar enli olduğu için yüksek hızla gitmeye olanak vermiyordu Kayma yüzeyi bıçak gibi ince olan patenlerin yapılmasıyla 17 ve 18 yüzyıllarda paten sporu çok yaygınlaştı Ayakkabılara iplerle bağlanan ve gerçekte hiç güvenli olmayan patenler uzun süre kullanıldı Günümüzde kullanılan, pateni ayakkabıya vidayla bağlama yöntemi ancak 1870'ten sonra yaygınlaştı Yapay olarak dondurulmuş buzla kaplı ilk paten pisti de hemen hemen aynı zamanda yapıldı
Günümüzde buz pateni sporu sürat pateni, artistik paten ve buz hokeyi olmak üzere başlıca üç bölüme ayrılır (bak Buz HOKEYİ)
Sürat Pateni Norveç ve Hollanda'da her zaman sevilen bir spor olan paten yarışları, uluslararası kurallara göre çevresi 400 metre olan oval biçimli bir pistte yapılır Pistin oval biçimi dönemeçlerin hızla dönülmesine olanak verir 500 metreyle 10 000 metre arasında değişen uzaklıklarda yapılan paten yarışlarında ulaşılan rekor hız saatte 48 kilometredir
Artistik Paten Başlangıçta dönüşler, atlayışlar ve geçişlerden oluşan artistik paten hareketleri zamanla gelişerek daha karmaşıklaştı 19 yüzyıl ortalarında ABD'li bale öğretmeni Jackson Haines'in zarif bale hareketlerinin ritmik müzikle nasıl birleştirilebileceğini ortaya koymasıyla, artistik paten günümüzdeki biçimini aldı Uluslararası Paten Birliği'nin (ISU) 1892'de kurulmasından sonra ilk dünya artistik paten şampiyonası 1896'da Rusya'da yapıldı 1908 Olimpiyat Oyunlan'nda yer alan artistik paten yarışması daha sonra 1924'te başlayan Kış Olimpiyat Oyunları kapsamına alındı
Artistik paten üç dala ayrılır: Bunlardan birincisi olan tekler yarışmasında patenci zorunlu hareketler ve serbest hareketler olarak iki bölümde yansır Zorunlu hareketlerde önceden saptanmış belirli hareketleri yapar Serbest hareketler bölümünde ise yarışmacı kendi seçtiği bir düzenlemeyle atlayışlar, dönüşler ve dans adımlarından oluşan hareketleri müzik eşliğinde yapar Hareketlerin doğruluğu teknik puanlarla, estetik görünüm ise artistik puanlarla değerlendirilir
Çiftler artistik paten yarışmasında ise bir erkek ve bir kadın yarışmacı birlikte serbest bir program sunar Teklerde yapılan hareketlere ek olarak bu yanşmada, erkek patencinin
eşini bir süre için havaya kaldırdığı ortak hareketler olan "kaldırışlar" da yer alır
Artistik patende üçüncü dal buz dansıdır Vals, fokstrot, tango gibi dansların yapıldığı ilk bölümü, önceden kararlaştırılan bir dansın seçilen bir müzik eşliğinde yapıldığı ikinci bölüm izler Buz dansında yarışmanın son bölümü yarışmacıların yaratıcılıklarını ortaya koyduğu serbest dans bölümüdür 1982, 1983, 1984 dünya buz dansı şampiyonu olan İngiliz Jayne Torvill ve Christopher Dean çifti buz dansında çok yüksek bir ustalık düzeyine ulaşmıştır
Paten yaparken dikkat edilecek en önemli nokta ayakkabı ve patenlerin ayağa çok iyi uymasıdır Patenin ince kayma yüzeyi üzerinde durmaya alışmak için evde eski bir halı üzerinde çalışmak yerinde olur Bilekleri içe ve dışa doğru hareket ettirerek halının üzerinde yürümek ayak bileklerini burkulmaya karşı güçlendirecek bir alıştırmadır
Buzun üstünde kayarken, yürürken olduğu gibi parmaklardan ve topuktan güç alamayız Yeri ayak parmaklanyla değil, patenin keskin sırtıyla itip dizleri hafifçe kırarak, ağırlığımızı kalça kaslarına vermemiz gerekir Önce, yürürken yaptığımız hareketlerle pistin çevresinde kaymaya başlayarak buzun üzerinde gitmeye alışılır Zamanla bazı durumlarda, doğru hareketin yürüyüştekinin tam tersi olduğunu, örneğin bir ayak öne giderken aynı yandaki kolun ve omzun da ona eşlik etmesi gerektiğini öğreniriz Daha sonra içe, dışa, öne ve arkaya doğru hareketi, dönüşleri, sekiz çizmeyi ve üçlü dönüşleri öğrenmeye sıra gelir
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|