10-05-2009
|
#1
|
GöKKuŞaĞı
|
Hep Prompter Istiyoruz!
“Prompter”, televizyoncuların nicedir aşina olduğu bir alet  
Okuyacakları metin, kendilerini çeken kamera önüne yerleştirilen bir cama yansıtılıyor Böylece kameraya bakarken doğaçlama konuşuyormuş gibi yapma imkânı buluyorlar
Zamanla bu cihazı siyasetçiler de keşfetti
Örneğin Başbakan, kapalı salon toplantılarında, grup konuşmalarında hep prompter kullanıyor Kürsünün hemen sağına ve soluna yerleştirilen camlar, karşıdan bakınca şeffaf görünüyor; ama Erdoğan, orada yapacağı konuşmanın metnini kendi konuşma hızına göre akarken görüyor
Ve gerçekten çok yetkin bir şekilde bir sağa bir sola dönerek, ezbere konuşuyormuş süsü vererek ve “hiç çaktırmadan” okuyor
* * *
Niye hep prompter istediğimize gelince  
Çünkü o cihaz olunca Başbakan’ın ağzından bal damlıyor
Cihazın bir özelliği midir, nedir; arada o cam levha olduğunda Erdoğan’ı dinlemelere doyamıyoruz
Sağa dönüyor Necip Fazıl’ı, Said Nursi’yi sahipleniyor, sola dönüyor Nâzım Hikmet’i, Ahmet Kaya’yı anıyor
Bir arada yaşama iradesinden, farklılıklara hoşgörüden dem vuruyor:
“Bizim hamurumuzda dışlamak, ötekileştirmek yok” diyor
Bu ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin meselesini kendi meselesi sayıyor
* * *
Sonra prompter sökülüyor
Camlar aradan çıkıyor
O munis Erdoğan gidiyor, başka bir Erdoğan konuşmaya başlıyor:
Sevmediği yazarlar için “Bunlar köpeğiyle yatar, köpeğiyle kalkarlar” deyiveriyor
Sevmediği muhabirlere akreditasyon yasağı getiriyor
Hoşuna gitmeyen gazeteler için boykot çağrısı yapıyor; “Bunları evinize sokmayın” talimatı veriyor
Sevmediği karikatürleri çizenlere, bugüne dek hiçbir Başbakan’ın açmadığı kadar çok tazminat ve ceza davası açıyor
Kendisine itiraz eden bir çiftçiye -o anda arada prompter olmadığı için tabii- hamurda dışlamak olduğunu unutup “Ananı da al git” diye çıkışıyor
Üniversite yasasını beğenmeyen rektörlere “Edepsizler” diyor
Dış politikayı eleştiren diplomatlara “gevşek, yumuşak monşerler  ” sıfatını yapıştırıyor
“Tek bayrak, tek milleti kabul etmeyenler çekip gitsin” derken hoşgörüsünün sınırlarını çiziyor
* * *
Yani bir bakıyorsunuz, genel seçim gecesi balkondan birlik mesajları veren, “herkesin Başbakanı” oluyor
Sonra bir anda balkondan düşüp “Almayayım ayağımın altına” moduna geçiyor
O yüzden Başbakanlık görevlilerinden rica ediyoruz:
Şu prompteri sürekli yanlarında taşısınlar
Erdoğan nerede konuşacaksa, hangi uluslararası panele katılacaksa, kime kızacak, kime çıkışacaksa, bi zahmet önüne kuruversinler
Biz karşımızda hep bir “prompter Başbakanı” görmek istiyoruz
Can Dündar
__________________
Bıçak soksan gölgeme, Sıcacık kanım damlar
Girde bak bir ülkeme: Başsız başsız adamlar
NFK
GaLiBa Bu GeCe YaĞMuRDa GöKKuŞaĞı MiSali GüLeRKeN aĞLaMaNıN ZaMaNı
|
|
|