09-28-2009
|
#1
|
Şengül Şirin
|
Hitit Inançları
HİTİT İNANÇLARI
Hititler, belki de Anadolu’nun o dönemdeki mozaiğinden olsa gerek, her topluluğun Tanrısını benimsemiş, çok geniş bir panteon yaratmıştır Bu yüzden olsa gerek tabletlerde Hatti Ülkesi’nin bin tanrısı” deyimi geçer Yazılıkaya’daki tanrılar geçidi de bu konu hakkında oldukça iyi bilgi vermektedir Ancak tanrı isimlerinin bir çoğu bize yapılan anlaşmalarda tanrıların tanıklığı bölümlerinden ulaşmaktadır
Hititler, Eski Krallık döneminde Hint-Avrupa ve Hatti kökenli tanrıları benimserlerken, daha sonraları Hurri, hatta Mezopotamya kökenli tanrıları da benimsemişlerdir Hititler’de Mezopotamya tanrıçası İştar da çeşitli adlarla anılmakta ve büyük önem taşımaktaydı Bununla birlikte aynı kökenden suların tanrısı Ea ve Damnika, Güneş tanrısı Şamaş ve karısı Aya ve Ay tanrısı Sin, Hitit panteonunda yer almışlardır Bu tanrılar ayrıca şahiliğin gerektiği yerlerde yer almışlardır
Hititler’de tanrılar tamamen insanlar gibi düşünülmüştür, buna göre tanrılar insanlara ait duyguları yaşayabilmekte, hatta acıkmakta, susamakta ve hastalanmaktadırlar
Bu tanrılardan büyük bölümü yerel ve çeşitli topluluklara ait tanrılardır Bu dönemde Hurri, Luwi, Pala, Hatti ve Mezopotamya tanrıları çoğunluktadır Tanrılar ne kadar çok olurlarsa olsunlar aslında belli özellikleri ortak olan tanrılardır Diğer bir deyişle, farklı isimlerde aynı özellikleri taşırlar Bu bağlamda belli başlı tanrı özelliklerini ortaya koyabiliriz
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|
|
|