Yalnız Mesajı Göster

Cevap : Osmanlı Orta öğretiminde Coğrafya

Eski 09-22-2009   #3
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : Osmanlı Orta öğretiminde Coğrafya



5 Coğrafya derslerinde yaşanan bir diğer çarpıklık sınavlarda yaşanmaktadır


Öğrenciler, 25-30 sayfayı ancak bulan ders notunun, birinci dönemde ilk sınavlarını 5-10 sayfadan olmaktadır 5-10 sayfalık bilgileri ezberleyen ve çok yüksek not alan bir öğrenci, kitabın geri kalan kısmını okumasa da sınıfını geçebilmektedir Velevki birinci dönem zayıf almış olsa bile, toplam 30 sayfayı bulmayan metin kısmını oluşturan özet bilgileri okurken tekrar özet çıkarmakta ve alınan bilgiler özetin özetini teşkil etmektedir Sonuç olarak, orta öğretimdeki coğrafya öğretmenleri, öğrencilerine bu özetin özeti olan dar ve kısır bilgileri, test yoluyla imtihan etmekte ve öğrencileri ezberciliğe yönlendirmektedir Özetin özetini içeren bilgiler, dağ, şehir, nehir adlarından ibaret olacaktır Bu adlar, sadece bulmaca çözmede yardımcı olur Coğrafya, bulmaca bilimi olmaktan çıkarılmalıdır Sonuç olarak, coğrafya dersleri, ezberci bir sistemin dışına çıkarılmalıdır

Bugün, ortaöğretim ders kitapları hazırlanırken, Sultan IIMahmut (1808-1839) dönemindeki ders kitaplarındaki uygulanan kısaltma metodu yeniden uygulama aşamasına getirilmiştir Bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan ortaöğretim coğrafya ders kitaplarındaki sayfa ve konu sınırlandırmaları derhal kaldırılmalıdır Bundan böyle hazırlanacak olan ders kitapları, oldukça hacimli hazırlanmalıdır Çünkü yorum yapmak ve akıl yürütmek, ancak hacimli kitapları okumakla mümkün olur Ortaöğretim coğrafya programları hazırlanırken, bu alanda akademik olarak yetişmiş bilim adamlarının görüşleri alınmalıdır

6 Coğrafya, bir uygulama bilimidir Teorik bilgilerin uygulama aşamasına getirilmesi şarttır Coğrafya’nın konusunu yeryüzü teşkil eder Uygulama sahası da yeryüzüdür Bu sebeble, coğrafya dersi işlenirken, mutlaka arazi çalışmalarına önem verilmelidirOysa ortaöğretim programlarında, arazi uygulamalarının yapılması için, geçmiş dönemlerde ayrılan ödeneklerin tümü kesilmiştir Böylece uygulama bilimi olan coğrafya dersleri teorik hale getirilmiş ve okul dersanelerine hapsedilmiştir Gerçekçi ve yararlı bir eğitim ve öğretim yapılabilinmesi için, coğrafya derslerinin uygulama yapılması ve bunun için Milli Eğitim bütçesinden ortaöğretim kurumlarına “Arazi Tatbikatı Ödeneği” verilmesi gerekmektedir

7 Cumhuriyet döneminin ilk dönemlerinde tüm ortaöğretim kurumlarında birer coğrafya odaları vardı Bu odalarda, çeşit çeşit duvar haritaları, küreler, kabartma haritaları, slayt, film, epidiyaskop gibi görsel aletler ve bunların gereçleri bulunuyordu Coğrafya öğretmenleri, derse girmeden önce coğrafya odalarına uğrar, ders konusu için gerekli olan tüm araç ve gereçleri alır, dersi görsel olarak anlatırdı Ancak bugün bu odaların çoğu bakımsızlık ve ilgisizlik yüzünden çoğu harap oldu ve dersane sıkıntısı yüzünden çoğu coğrafya odaları iptal edildi Yeni yapılan ortaöğretim kurumlarında ise, böyle bir odanın gerekliliği daima gözardı edildi Dolaysıyla bugün ortaöğretim kurumlarımızda, coğrafya dersleri ruhsuz, zevksiz ve öğreticilikten uzak bir şekilde ezbere işlenmektedir Bu da coğrafya ilminin özüne ters düşmektedir Bu sebeble modern bir eğitim için, mutlaka coğrafya odalarına büyük ihtiyaç vardır Bu ihtiyaç vakit geçirilmeden giderilmelidir

8 Osmanlı İmparatorluğu’nun Tanzimat döneminden itibaren başlayan paralı eğitime geçiş ve özel okul furyası, bugün de yaşanmaktadır Eğitim alanında, Tarih sanki yeniden tekerrür etmektedir Bugün, ülkemizde özel okulların hızla gelişmesi, özellikle yetişmiş eğitim elemanı açısından devlet okullarına büyük darbeler indirmiş ve devlet okulları laşkalaşmış ve Milli Eğitimimiz sorunlar yumağı haline getirilmiştir Sorunun çözümü gayet basittir Bunun için, tarihe bakmak ve tarihten ders almak gerekmektedir Eğitim sistemimiz, Osmanlı döneminin gelişme dönemindeki sisteme uyarlanmalı ve çağın yenilikleriyle yeniden donatılmalıdır “Devlet okulu - Özel okul” ayrımına son verilmelidir Devlet okullarının tamamı yarı özelleştirilmeli, öte yandan özel okulların statüleri yeniden gözden geçirilmelidir Yani eğitim kurumlarının tüm giderleri, zaman zaman devletin maddi desteğini de alan, halk tarafından oluşturulacak “Eğitim Vakıfları”na yüklenilmelidir Ancak tüm okulların eğitim sistemleri, devlet tarafından düzenlenmeli ve eğitim gerçekten millî olmalıdır Devlet-Millet kaynaşması ile oluşturulacak eğitim kurumlarında, engin bir yurt sevgisi aşılayan ve dünya ufkunu genişleten Coğrafya derslerine ağırlık verilmelidir

Bugün ortaöğretim kurumlarımızda, coğrafya eğitim ve öğretiminde görülen sorunlar, ülkenin içinde bulunduğu genel ekonomik kalkınma ile yakından ilgilidir Osmanlı döneminin ekonomik olarak üstün olduğu dönemlerde, eğitim ve öğretim altın çağını yaşamıştır Cumhuriyet döneminin ilk yıllarından, eğitim ve öğretime büyük ağırlık verilmiş ise de, özellikle son yıllarda devletin genel bütçesinden eğitim ve öğretime ayrılan pay iyice azaltılmıştır

Bugün, eğitim ve öğretimde yapılan kısıtlamalar, ülke ekonomisinde yaşanan sıkıntılara maledilmektedir Ancak kalkınmaya hiçbir katkısı olmayan kalemlere, sınırsız harcamalar yapılmakta ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik bunalım gözardı edilmektedir

Eğer gelecekte, kalkınmış bir Türkiye görülmek isteniyorsa, bugünün yöneticileri; eğitim ve öğretimin tüm sorunlarına acil çözümler üretmelidir Başta eğitim ve öğretim alanında uyguladıkları tüm kısıtlamaları kaldırmalı ve modern dünyanın modern eğitim ve öğretim seviyesini yakalamalıdırlar
Prof Dr Ramazan ÖZEY

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla