cansel
|
Şavşat Bendi Yıkılır
Mehmet Akif’i boş boş okursan Şavşat bendi yıkılır!
Başbakan Mehmet Akif okumayı moda yaptı Bakanlar, AKP milletvekilleri, il başkanları, ilçe başkanları, bürokratlar, AKP dönemi zenginleri, yeni müteahhitler hepsi Mehmet Akif okuru oldu
Patlatıyorlar mısraları!
Akif, inanmış adam
İnancını yücelten adam
Şairlerin çoğu ilhamlarını doğadan alır, tabiattan ilham bulurlar Mehmet Akif, suyu gözlemiş Su, hürriyeti seviyor Kim suyun hürriyetini zaptetmeye kalksa; su çıldırıyor, çırpınıyor, köpürüyor Duvarları zorluyor, bentleri sarsıyor, zaptedilmesi çok zor bir güce dönüşüyor Mehmet Akif, keskin gözlemlerinin imbiğinden süzerek ve kelimelerden de yıkılmaz kuleler kurarak, “ulusal hürriyetimizi” suya benzetti
İstiklal Marşımızı yazdı
Üçüncü kıtası şöyledir:
“Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;/Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!/Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım/Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım ”
***
Mehmet Akif’i anlayarak okuyan bir başbakanın iktidarında, o başbakanın bakanının sorumluluğunda, o başbakanın bürokratının yaptığı ihalede Artvin İli’nin Şavşat İlçesi’nde yapılan bir su bendi yıkılmazdı
Çünkü bilirlerdi
Su hürriyeti sever
Bendini çiğner
Dağları yırtar
Onu zincirlemeye kalkıyorsan, suya meydan okuyorsun demektir O zaman su bentlerini çok sağlam yapacaksın, yapımı denetleyeceksin, ihaleyi verdiğin müteahhit malzemeden, betondan, çimentodan çalıyor mu bakacaksın
Bakmıyorsan!
Malzemeden çalarlar
Sen çalıyorsun demektir
Mehmet Akif yaşasaydı!
“Sen hem hırsız olup benden betonunu çalacaksın/Hem suyun hürriyetini gemlemeye kalkacaksın/Be hey gafil, sen ne ızdırap peydahlayan murdarsın” diye yazardı
***
Biri mini minacık 5 yaşında çocuk olmak üzere Şavşat’ta 4 kişi; demiri, çimentosu, kumu, çakılı çalınmış 13 bentten 7’sinin yıkılması sonunda sel sularında boğuldu Bu bentlerin yapımını üstlenen müteahhide (muhtemelen o da Mehmet Akif’i boş boş okuyanlardan ya da koyun gibi dinleyenlerdendir) ihaleyi yüzde 53 kırımla vermişler Yani adam daha işin başında “Ben bu bentleri çimentosundan, demirinden, çakılından, işçiliğinden punduna getirip çalarak yapacağım” diyor
Denetlememişler!
Kontrol etmemişler!
Hazine parası yedirmişler!
Dün öğle haberlerinde NTV televizyonunun muhabiri yıkılmış bentlerin betonuna dokununca, un gibi dağıldığını gösteriyordu Bakan ile bu bentlerin yapımının denetiminden sorumlu DSİ yetkilisi, suçu bol yağmura bağlayıp, “100 yılın sel felaketi” diyerek yalana sarılıyor, seçimler sırasında gecekondu kahvesinde cahil halkı kandırır türünden tutarsız, mantıksız, akılsız konuşuyorlardı
Mehmet Akif sevselerdi!
Anlayarak okurlardı
Utanırlardı
Bentler sağlam yapılır
5 yaşında yavru ölmezdi
Kim bu bent müteahhidi?
Adını da gizliyorlar
***
DURMAYAYALIM HEP SORALIM!
Bugün 36 gün doldu
Gerçeği gizliyorlar
Kim yazdı belgeyi?
Kim koydu avukatın çekmecesine?
Kim sızdırdı gazeteye?
Amaçları neydi?
Başbakan, “Bu belge gerçekse çok vahimdir Gerçek değilse daha vahimdir” dedi fakat dediğini hemen unuttu Tutuklu avukat Serdar Öztürk, “belgeyi ve mermileri çekmeceme koyanları devlet isterse 24 saatte bulur” açıklaması yaptı, Adalet Bakanlığı’nı suçladı Genelkurmay Başkanı, “bu kâğıt parçasıdır  ” dediği halde niçin peşini bıraktı? Andıççı diye suçlanan Albay Dursun çiçek, niçin dava açmadı?
Unutmayalım!
Unutturmayalım!
Durmadan soralım
Demokrasi şeffaflıktır
Demokrasiyi savunalım
Önemlidir
__________________
worapsow adige
|